Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/641 E. 2020/253 K. 17.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/641 Esas
KARAR NO: 2020/253
DAVA : Marka Hakkına Tecavüzün Men’i ve Ref’i ile Maddi, Manevi ve İtibar Tazminatı
DAVA TARİHİ: 11/12/2017
KARAR TARİHİ: 17/12/2020
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; —- markasının müvekkili şirket tarafından — tarihinden itibaren — süreyle —tarihinde tescil edildiğini, davalı —- makine mühendisi olarak müvekkili firmada —- tarihinde göreve başladığını ve —– tarihinde işten ayrıldığını, davalının davacı şirketin serverında yer alan davacıya ait bilgileri sildiği, kendi kurduğu firmalara ait bilgileri kaydettiği,—– firma —–şifrelerini davacı şirkete vermediği, davacıya ait teknik bilgiler, resimler, makina şemaları vb. bilgileri içeren ——– götürdüğü,diğer davalı —- kurduğu, imalatçı olarak —— çalışmaya başladığını, davacıya ait ürünleri kopyalayarak kullandığın, —–yapılan aramada davacı şirketin iletişim bilgilerinde davalı şirketin bilgilerinin yer aldığının göründüğünü, —–kurduğu şirketlerde yapmış olduğu ürünlerde müvekkili firmanın ürünlerini kopyalayarak kullandığını, müşterilerine verdiği tekliflerde müvekkili şirkete ait makinelerin bilgilerini, resimlerini, teknik verilerini kendi şirketleri adına kullandığını, davalının bu haksız eylemi nedeniyle ——- sayılı dosyası ile soruşturma başlatıldığını, ayrıca müvekkili tarafından davalılara keşide edilen ———–yevmiye numaralı ihtarnamesinde eylemlerine son vermelerinin istendiğini, ancak davalılar tarafından tecavüze devam edildiğini belirterek, bu sebeplerle davalıların davacıya ait —-markasını izinsiz kullanmak suretiyle davacının marka hakkına tecavüz ettiklerinin tespitine ve önlenmesine, ——— markasını taşıyan davalılara ait ürün, katalog gibi malzemelerin toplatılmasına, imhasına, satış ve ihracatının durdurulmasına, —— sitesi başta olmak üzere diğer tüm sitelerdeki tescilli markalarının altındaki davalılara ait bulunan iletişim ve firma bilgilerinin kullanımının durdurulmasına ve ilgili portaldan silinmesine, tecavüzüm meni ve refine, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla —- maddi tazminatın, —-manevi tazminatın ve —itibar tazminatı olmak üzere —- tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalılar —–cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili —- bir şirketi bulunmadığını, davacının müvekkili —— eski işvereni olduğunu, müvekkiline ve yetkilisi olduğu—- çektiği ihtarnamenin gerçeği yansıtmadığını, müvekkillerince davacının marka hakkına bir tecavüz gerçekleştirilmediğini, bu sebeplerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalı —–cevap vermemiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davacıya ait —– markasının davalılar tarafından iltibas oluşturacak şekilde kullanılması sebebiyle meydana geldiği iddia edilen markaya tecavüzün tespiti, men’i ve ref’i ile maddi, manevi ve itibar tazminatı alacağına ilişkindir.
Dosyaya —– getirtilmiş olup, incelendiğinde; ——–tarihinde davacı şirket adına tescil edildiği anlaşılmıştır.
Davalı —–dosya içine getirtilmiş, incelendiğinde — tarihinde tescil edildiği, tek ortağının ve yetkilisinin davalı —- anlaşılmıştır.
Davalı —- tescil kaydı bulunamadığından tebligat yapılamamış, davacı vekiline —– şahıs şirketi ise davayı şirket sahibine yöneltip yöneltmeyeceği konusunda beyanda bulunması için kesin süre verilmiş, davacı vekili —- şahıs şirketi olduğunu ve şirket sahibi —–davada zaten taraf olduğunu, davanın ona karşı devam etmesini talep etmiş, yargılamaya —- aleyhine devam edilmiştir.
Dinlenen davacı tanığı—-beyanında; —- yılından bu yana davacı şirkette satış müdürü olarak çalıştığını, davalı —– de aynı şirkette çalıştığını, yurtdışı işlerle onun ilgilendiğini, —– ayrıldıktan sonra onun görevinin kendisine verildiğini, yurt dışından arayan bir şirketin kendisinden teklifi göndermesini istediklerini, bilgisayar ortamında yaptığı aramada bu teklifi bulamayınca şirket yetkililerine bildirdiğini, yapılan kontrolde şirketin sisteminde yabancı ve — davalı —– verdiği hiçbir teklifin mevcut olmadığıni, e-mail yazışmalarının da silinmiş olduğunun tespit edildiğini, bunun üzerine şirket yetkililerinin davalı —– aradıklarını, bu bilgileri yanında götürdüğünü söylediğini, ancak kendisinin bu konuda —— bizzat konuşmadığını, daha sonra şirkete ait serveri geri getirmesinin istendiği için şirkete geldiğini ve serveri geri getirdiğini, bunun içerisinde bazı bilgilerin mevcut olduğu, ancak hiçbir şirketin adresinin ve telefon numarasının olmadığının anlaşıldığını, davacı şirketin ——— ile çalıştığını, yılda bu siteye —- yaptıklarını, bu site üzerinden — hiçbir dönüş olmadığını, —- —– davacı şirketin adını yazdıklarında —– isimli şirketlere yönlendirme yapıldığını tespit ettiklerini, yine —– bir müşterilerinin kendileriyle iletişime geçerek —– kendisine davacı şirketten ayrıldığını ve kendisinin ayrı bir teklif vereceğini söylediğini ve teklif verdiğini ilettiğini, verdiği teklifi incelediklerinde davacı şirkete ait çizimlerin, görsellerin, logolar ve yazı dizaynlarının aynen kullanıldığını gördüklerini, davalının verdiği teklifte davacıya ait —- markasının kullanıldığının görmediğini, ancak davacı şirkete ait —-ve —– aynen kullanıldığını gördüğünü beyan etmiştir.
Davacı tanığı —-davacı şirkette —- ayından bu yana muhasebe sorumlusu olarak çalıştığını, davalı —– işyerinde tanıştığını, kendi isteği ile işyerinden ayrıldığını, çıkış işlemlerini de kendisinin yaptığını, şirketle arasında hiçbir sorun olmadğını, hatta kurmuş olduğu —– isimli şahıs şirketi ile davacı şirketin ticari ilişkiye de girdiğini, ancak daha sonra yurtdışı satışlarını yapan şirket çalışanları, şirket —-pekçok bilginin mevcut olmadığını tespit ettiklerini, bunun üzerine kendisinin bizzat ——— arayarak şirkete ait serveri geri getirmesini söylediğini, davalının kendisine bu bilgilerin hepsinin kendi emeği olduğunu, şirkete vermek zorunda olmadığını söylediğini, çıkış işlemleri ile ilgili de görüşmeleri gerektiğini, davalının şirkete geldiğini,—— —— şirkete teslim ettiğini, ancak içindeki bilgiler eksik olduğu gibi, excell tablolarına şifresi bulunmadığından girilemedini, ——üzerinden — ——- şirketin adını yazdıklarında ——- yönlendirme yapıldığını tespit ettiklerini, buna ilişkin fotoğraflar çektiklerini, yönlendirilen ——sayfalarında şirket adları farklı olmasına rağmen, davacı şirketin adresinin yazılı olduğunu, davalı —- davacı şirketten ayrılana kadar yıllık cirosu sürekli artış gösterdiği halde davalı ayrıldıktan sonra yaklaşık——olan cironun ——— kadar gerilediğini, davalının yönlendirme yaptığı ——-sitelerinde davacı şirketin ürünlerinin yanı sıra —- markasının da yer aldığını beyan etmiştir.
Davacı tanığı —- davacı şirkette —- yılından bu yana satın alma sorumlusu olarak çalıştığını, —-üzerinde düzenleme yaparken davacı ——– ait sitelere yönlendirildiğini tespit ettiklerini, bunların fotoğraflarını çekerek avukata verdiklerini, site içeriğinde davacı şirkete ait ürünler , marka ve logolar mevcut olmasına rağmen davalı şirketlerin adları ve telefon numaralarının yazılı olduğunu, hatırladığı kadarıyla davacıya ait olmayan ——adreslerin mevcut olduğunu, davacı şirketin ——sitesinin davalı şirketlerin ——sitelerine yönlendirildiğini bizzat gördüğünü beyan etmiştir.
Taraflar arasında devam ettiği anlaşılan —— sayılı dava dosyası incelendiğinde; davacının —— olduğu, ———- karşı manevi tazminat davası açıldığı ve halen derdest olduğu anlaşılmıştır.
——– evrakı incelenmiş, davacı şirketin şikayeti üzerine aralarında davalı —- bulunduğu şüpheliler hakkında —- numarası ile marka hakkına tecavüz suçundan yapılan soruşturma sonucunda, marka hakkına tecavüz ettiklerine dair delil bulunmadığından kamu adına soruşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından davalılar aleyhine —— dosyası ile delil tespiti yaptırıldığı, dosya kapsamında alınan — tarihli raporda;———— sitesinde—— isimli alan adlı sitede——————— sayfasında delil tespiti isteyen firmanın bilgilerinin yer aldığı, bu bilgilerin altında ya da üstünde ise ——iletişime geçilecek kişi bilgisi olarak bulunduğu tespit edilmiştir.
Dava konusu teknik bilgi gerektirdiğinden Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilişim uzmanı —- ve marka uzmanı —– tarihli raporda; ———- üzerinden yapılan sorgulamalar neticesinde; —— ibarel, marka kelime olarak girilerek —- sorgulama yapıldığında, davacıya ait ———- bilgilerine erişildiği, —– üzerinden yapılan güncel sorgulamada benzer sonucun elde edildiği, davacı tarafa ait olduğu anlaşılan —-incelendiğinde; davacı tarafın adı ve markasının kullanılarak davalılara ait ——-sitelerine halihazırda yönlendirme yapılmadığı, geçmiş tarihlerde yapıldığı iddia edilen yönlendirmelerin günümüzde arşiv kayıtları dışında tespit edilemeyeceği, dava dilekçesinde belirtilen ———sitelerinde yer alan davacı taraf iletişim bilgilerinin farklılık gösterdiği, dava dilekçesinde belirtilen ————- yapılan incelemelerde, —– davacı tarafa ait adres, telefon ve ——-sitesi bilgilerinin paylaşıldığının anlaşıldığı, arşiv kaydında yer alan —– tarihli içerikte de bilgilerin aynı olduğu, arşivdeki tüm kayıtların benzer oldukları, ——–gerçekleştirildiğinde,————— iletişim bilgilerinin paylaşıldığı, tespite konu —- sorgulandığında bulunan—– tarihleri arasındaki tüm kayıtlarda iletişim bilgilerinin benzer olduğu——incelendiğinde; yayında olmadığı, arşiv kayıtları sorgulandığında —–tarihleri aralığında kayıtlarının mevcut olduğu, arşiv kayıtlarındaki tüm kayıt ve bilgilerin benzer oldukları,——— sitesi incelendiğinde, yayında olmadığı, —— tarihleri arasında arşiv kayıtlarının bulunduğu, arşiv kayıtlarında aynı iletişim bilgilerine yer verildiği,—– verildiği,—————bilgilerine yer verildiği, —– tarihli arşiv kaydının bulunduğu ve aynı bilgilerin mevcut olduğu,———————incelendiğinde yayında olmadığı ve arşiv kaydının bulunmadığının tespit edildiği, sonuç olarak; davacı tarafın adı ve markası kullanılarak davalılara ait ——–sitelerine halihazırda yönlendirme yapılmadığı, geçmiş tarihlerde yapıldığı iddia edilen yönlendirmelerin günümüzde arşiv kayıtları dışında tespit edilemeyeceği, dava dilekçesinde belirtilen —– yer alan davacı taraf iletişim bilgilerinin farklılık gösterdiği, davacıya ait markanın davalı tarafından kullanımının tespit edilmemesinden dolayı marka haklarına tecavüz olarak değerlendirilemeyeceği yönünde görüş bildirilmiştir.
Mahkememizce davacının markaya tecavüz edildiği iddia edilen dönemde gelirinde bir azalma meydana gelip gelmediği ve maddi tazminat hesabı yapılması yönünde mali bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi —- havale tarihli raporda; davalı —- davalı ———— davacıya ait markayı kullandığı ve bu suretle de haksız rekabet fiilini işlediği hususunun benimsenmesi halinde davacı şirketin dava tarihi itibariyle davalı—- davalı —– olmak üzere toplam —– mahrumiyeti alacağının bulunduğu, davalı— ait —- bulunmadığından davalı —— bu şirketle olan ilgisinin tespit edilememesi nedeniyle davacı şirkete borcunun hesaplanamadığı yönünde görüş bildirmiş, sunulan belgelerin incelenmesinde, davalı tarafça davacıya ait—– markasının kullanıldığına dair bir tespit yapılamamıştır.
Davacı vekili —–tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat taleplerini arttırarak, davalı —– davalı —-yönünden ise —- maddi tazminat talebinde bulunmuştur.
Sınai Mülkiyet Kanununun 29. maddesinde marka sahibinin izni olmaksızın, tescilli olan marka ile aynı olan herhangi bir işaretin tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır. Yine Sınai Mülkiyet Kanununun 149. maddesinde marka hakkına tecavüz edilen marka sahibinin fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir.
Türk Ticaret Kanununun 55. maddesinde ise dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışların haksız rekabet olduğu belirtilmiştir.
Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında, davacı şirketin eski çalışanı olan davalı —onun tarafından kurulan————— markasını kendi —– ve ticari faaliyetlerinde kullandıklarına dair iddialarda bulunarak marka haklarına tecavüzün tespiti ve önlenmesi ile maddi ve manevi tazminat ile itibar tazminatı talep etmiştir. Her ne kadar dava dilekçesinde davalı —– davacı şirketin ———sitesini kendi kurduğu şirketlerin —– yönlendirdiği, davacı şirketin müşterilerine kendi adına teklifler verdiği, davacı şirketin bilgilerinde davalı şirketin bilgilerine yer verdiği, davacı şirketin çizimlerini ve ürün bilgilerini kullandığı gibi iddialara yer verilmişse de, bu eylemlerin TTK’nun 55. maddesinde tanımlanan haksız rekabet niteliğinde eylemler olduğu, ancak dava dilekçesinin sonuç talep kısmında haksız rekabetin tespiti, önlenmesi veya haksız rekabet nedeniyle tazminat talebine yer verilmediği, yalnızca davalıların davacıya ait ———-markasını haksız olarak kullandığı iddiasıyla ilgili talepte bulunulduğu, ön inceleme duruşmasında da uyuşmazlık konusunun marka hakkına tecavüzün tespiti, önlenmesi ve maddi ve manevi tazminat davası olarak tespit edildiği, davacı tarafın uyuşmazlık tespitine bir itirazlarının bulunmadığı, dava dilekçesinde yer alan ve haksız rekabet teşkil eden diğer eylemlerin ayrı bir davaya konu edilebileceği anlaşılmakla, mahkememizce taleple bağlı kalınarak yalnızca davalıların davacıya ait markayı izinsiz ve haksız olarak kullanıp kullanmadıklarına dair deliller değerlendirilmiştir. Alınan bilirkişi raporları ile davalıların davacıya ait —— markasını kendi ——-sitelerinde izinsiz olarak kullandığının tespit edilemediği, dinelenen davacı tanıklarından ——markanın kullanıldığına dair beyanda bulunmuşlarsa da, diğer tanık —— davalılara ait ——-sitesinde davacının markasının kullanılmadığını, ancak davacı şirkete ait çizimlerin ve ——- kullanıldığını söylediği, tanıkların beyanları çelişkili olduğu gibi, davacı şirket çalışanı olan iki tanığın markanın kullanıldığına dair beyanlarının davalıların davacıya ait markayı izinsiz olarak kullandıklarını ispat için yeterli olmadığı, incelenen arşiv kayıtlarında yer alan ve davalı—- davacı şirkette çalıştığı dönemde davacı şirketin —–irtibat kurulacak kişi olarak adının yer almasının o tarihlerde şirket çalışanı olması nedeniyle davacının marka haklarına tecavüz teşkil etmediği, ——sitesine yer alan—- yılından bu yana davacı şirketin adresi olarak paylaşıldığı, —– adresin de davacının halen ——- kayıtlı adresi olduğu, ———-sitelerinde paylaşılan hiç bir adresin davalı şirketin—- kaydında yer alan veya davalı — dosyada mevcut adresleri olmadığı, kaldı ki incelenen —– sitelerinde davacıya ait ——adresinin de bulunmadığı anlaşılmakla, ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın REDDİNE,
Alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin alınan 2.442,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.388,00 TL harcın isteği halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davalılar ——– vekiline reddedilen markaya tecavüzün tespiti, ref’i ve men’i davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan —vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılar——–ödenmesine,
Davalılar—– vekiline reddedilen maddi tazminat davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan —- vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılar —– ödenmesine,
Davalılar—— vekiline reddedilen itibar tazminatı davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan —– vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılar —– ödenmesine,
Davalılar —– vekiline reddedilen manevi tazminat davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan —– vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılar —- ödenmesine,
Davacı tarafından gerek iş bu davada gerekse de ———– sayılı delil tespiti dosyasından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekili ile davacı temsilcisinin, davalı vekili ile davalı—— yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.17/12/2020