Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/555 E. 2020/217 K. 26.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/624 Esas
KARAR NO : 2020/188
DAVA : Markaya Tecavüzün Tespiti ve Durdurulması
DAVA TARİHİ : 21/11/2017
KARAR TARİHİ : 03/11/2020
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan markaya tecavüzün tespiti ve durdurulması davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkilinin modüler ahşap mutfak ve banyo dolabı üreticisi olduğunu, ——-sicil numarası ile ———- üretmiş olduğu dolapların yurt içinde — noktasında ve yurt dışında —noktada satıldığını, davacının ayrıca ———— numaralı tescilli markalarının bulunduğunu, —-tarihinde müvekkilinin yetkili satıcı olmayan davalının ———— adresindeki mağazasında müvekkilinin tanınmış markası ile ayırt edilemeyecek kadar benzeri olan ————– ibaresi altında, aynı renk skalası, aynı yazı karakteri ve mizanpajın kullanıldığı taklit marka ile mutfak dolabı satışı yapmakta olduğunu, müvekkilinin izni olmaksızın markanın ayırt edilemeyecek benzerini kullanarak ve taklit markayı taşıyan mutfak dolabı sattığı pazarlamasını ve dağıtımını yaptığının tespit edildiğini, bu tespit üzerine davalıya ———— tarihinde ————- yevmiye nosu ile ihtar çekildiğini ve müvekkilinin markasına yönelik tecavüzüne ve taklit markayı kullanmaya derhal son vermesi, bahse konu taklit markayı taşıyan ürünlerin tüm üretimini, satışını, pazarlamasını, satışını ve dağıtımını durdurması, üretilmiş olanlardan taklit markayı silmesi, taklit markayı mağazanın yüzünden ve içinden kaldırılması ve taklit markanın ve mağaza tasarımının cisimleştiği tüm görselleri mağaza yüzü, içi ve çevresinden kaldırması, taklit markanın gösterildiği tüm basılı veya online reklam mecraları, katalog, internet sitesi, aplikasyon gibi diğer tüm mecralarda kullanımına ve sergilenmesine son vermesi, taklit marka içeren basılı tüm tanıtım ve pazarlama ürünlerinin imha etmesi ve sonucunun müvekkiline bildirmesinin ihtar edildiğini, davalının tecavüz eylemlerine son vermek bir yana, taklit marka altında halen satış yaptığını, tecavüz eylemlerine devam ettiğini, mağazasının dış cephesinde taklit markayı daha da büyük ve müvekkilinin tanınmış markasını kullanma lisansına sahip mağazalarıyla görsel iltibas yaratmak amacıyla benzer şekilde sergilediğinin tespit edildiğini, taklit markanın kullanıldığı mağazaya ilişkin fotoğrafta —– tabelasının olduğu, müvekkilinin yetkili satıcılarının yeknesak mağaza dış cephelerinin ise ———olduğunu, bu nedenle müvekkilinin izni olmaksızın, müvekkilinin —– modüler ahşap mutfak mobilyası sektöründe ulaştığı tanınmışlıktan haksız yarar elde etmek amacıyla müvekkilinin tanınmış ———markasının benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit eden davalının fillerinin tecavüz olduğunun tespiti, tecavüz fillerinin durdurulması ve tecavüz oluşturan ürünlere el konulması için bu davanın açılmasının zorunlu olduğunu, tüm bu nedenlerle, maddi vakıalar ve hukuki sebepler doğrultusunda SMK 149.maddesi uyarınca; davalının müvekkilinin tanınmış ————-markasına yönelik fillerinin müvekkilinin sınai mülkiyet hakkına tecavüz olduğunun tespitine, davalının tecavüz fiillerinin durdurulmasına ve tecavüz oluşturan ürünlere el konulmasına, HMK 389.maddesi ve devamı maddeleri gereğince ihtiyaten dava sonuna kadar ve teminatsız olarak davalının mağazasındaki taklit markayı içeren tabelanın yerinden söktürülmesine ve dava sonuna kadar aynı şekilde kullanılmamak üzere muhafaza altına alınmasına ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesine, dava harç ve masrafları ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkilinin uzun süredir mobilyacılık sektöründe faaliyet gösterdiğini, —– markasının tescili için — tarihinde—– başvuruda bulunduğunu, marka başvurusunun kabul edilerek bültende yayınlandığını, markaya herhangi bir itirazda bulunulmadığını, tarafların markaları arasında benzerlik bulunmadığını, tüketici nezdinde karıştırılmaya yol açmadığını, tek benzerliğin ——– ibaresi olduğunu, bu ibarenin de piyasada herkes tarafından kullanıldığını, davacının tekeline bırakılamayacağını belirterek, bu sebeplerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davalının kullandığı ——— markasının davacıya —– markasına benzer olduğu iddiasıyla açılan, markaya yönelik tecavüz fiillerinin tespiti, durdurulması ve tecavüz oluşturan ürünlere el konulması davasıdır.
Dosyaya ———— kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; davacının davaya dayanak yaptığı markalara ait bilgilerin—– numaralı — tanınmış markasının –tarihinde, –numaralı— markasının — tarihinde, — numaralı— tarihinde,— numaralı — markasının — tarihinde,—- numaralı —-markasının —–tarihinde davacı şirket adına tescil edildiği anlaşılmıştır.
Davacının ihtiyati tedbir talebinin değerlendirilmesi için Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış,—— tarafından hazırlanan —— tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı adına tescilli olan —————Sınıflarda hizmet markası olarak davacı adına tescil edilmiş olduğu, davalı tarafından kullanılan———– ibaresinin marka baş harfi büyük diğer harfleri küçük olacak şekilde kırmızı zemin üzerine beyaz harflerle yazılmak sureti ile oluşturulduğu, davacı dilekçesinde sunulan— numara ile——— markasını tanınmış marka başvurusunun ———- tarihinde kabul edildiğini ve markanın tanınmış marka olduğunun görüldüğü, davacı markası ve davalı kullanımının ikisinin de aynı tonlarındaki kırmızı zemin üzerine beyaz harflerle kullanıldığı, yazım karakterinin aynı olduğunun görüldüğü, aynı sektörde yer alan bu iki markanın tüketici nezdinde karıştırılma ihtimalinin olduğu, davacı markasına iltibas yaratabileceği yönünde görüş bildirilmiştir.
Davanın çözümü teknik bilgi gerektirdiğinden, dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, marka vekili —– sektörü bilirkişi —— oluşan bilirkişi heyetinin düzenlediği raporda özetle; davalı tarafın ———–sitesinde, davalının ————-adresindeki mağazasında kullandığı tabelada, davalının ———- ibaresi ile tanıtım, pazarlama ve satış yaptığını, bu haliyle davacının tescili tanınmış markasının ——- tescil numaralı —– no ile tescilli —- markaları ile davalının markasal olarak kullandığı ————- ibaresinin kullanılan renkler, markaların yazılışları ve okunuşları göz önüne alındığında görsel ve fonetik olarak benzer olduğunu, davalının marka tescil kapsamında içinde olmayan bu eylemleri, davacının — no ile tescilli —- markasının kapsamında yer alan —- sınıftaki————— sınıfta—————-no ile tescilli — markasının— sınıflardaki mal ve hizmetleri —- tescil numaralı lineadecor markasının — sınıftaki——————aynı ve benzer olduğunu, söz konusu emtiaların ve hizmetlerin orta halli tüketiciye hitap ettiklerini, orta yetenekteki alıcılarının dikkat düzeyinin ve özeninin düşük olduğunu, bu nedenle söz konusu görsel ve fonetik olarak benzer olan markaların, aynı ve benzer mal ve hizmetlerde kullanılması durumunda ortalama tüketici nezdinde iltibasın meydana gelme ihtimalinin mevcut olduğunu beyan etmişlerdir.
Sınai Mülkiyet Kanununun 29. maddesinde marka sahibinin izni olmaksızın, tescilli olan marka ile aynı olan herhangi bir işaretin tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır. Yine Sınai Mülkiyet Kanununun 149. maddesinde marka hakkına tecavüz edilen marka sahibinin fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir.
Bu yasal düzenleme ışığında somut olaya bakıldığında, davacı adına tescilli markaların esas unsuru olan ——– ibaresi ile davalının kullandığı—— ibaresi arasında yalnızca bir harfin farklı olduğu, her iki markanın ———–okunuşunun çok benzediği, her iki tarafın markalarının gerek görsel, gerekse işitsel olarak ayırt edilemeyecek kadar benzer oldukları, davalının markasının davacıya ait markaların kırmızı zemin üzerine beyaz harflerle yazıldığı, davalının da ——— markasının aynı renkleri kullanarak, benzer şekilde kırmızı zemin üzerine beyaz harflerle ve benzer yazı karakteriyle yazıldığı, davalının —– markasını tescilsiz olarak davacıya ait markaların tescilli oldukları —sınıftaki ————-sınıfta ———————–aynı veya bağlantılı mal ve hizmetler için iş yeri tabelasında, internet ortamında ve tanıtım malzemelerinde kullandığı, her iki tarafın markalarının ortalama tüketiciye hitap etmesi nedeniyle markalar arasında karıştırılma ihtimali bulunduğu, ayrıca davacının markasının tanınmış marka olması nedeniyle, davalının bu markanın tanınmışlığından haksız olarak yararlanmaya çalıştığı, davalının bu kullanımların davacının marka haklarına tecavüz niteliğinde olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın KABULÜNE,
Davacıya ait ———– markası ile karışıklığa neden olacak şekilde davalının iş yeri tabelasında, kartvizitlerinde, kataloglarında, internet alan adında ve içeriğinde ——- markasını kullanmasının davacının marka haklarına TECAVÜZ TEŞKİL ETTİĞİNİN TESPİTİNE,
Davacının markaya tecavüz fiillerinin DURDURULMASINA,
Tecavüz oluşturan davalıya ait ürünlere EL KONULMASINA, karar kesinleştiğinde üzerilerindeki markaların SİLİNMESİNE, bu mümkün değilse masrafı davalıdan alınmak suretiyle İMHASINA,
Alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,00 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 4.910,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 62,80 TL harç, 248,60 TL tebligat ve müzekkere masrafları ile 3.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.311,40 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.
03/11/2020