Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/505 E. 2020/258 K. 17.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/505 Esas
KARAR NO : 2020/258
DAVA : Markaya Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti ve Men’i, Markanın Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 28/04/2017
KARAR TARİHİ : 17/12/2020
Davacılar vekili tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacılar vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; Müvekkili —- adı ile kurulmuş olan ticari işletmeyi —— yevmiye sayılı sözleşmeyle devraldığını, müvekkili——- diğer müvekkili olan —- kurulduğunu, müvekkili —– tarihinde gerçekleştirildiğini, müvekkili —-isimli ticari işletme yalnızca — faaliyet göstermekte iken devirden sonra —– şube açtığını, bu kapsamda ilgili firmanın —-yılında — şube olmak üzere—–ulaştığını, müvekkili adına —- nezdinde tescilli markalar bulunduğunu, müvekkilinin —- adlı internet sitesinin sahibi olduğunu, müvekkillerinin ————- yer alan hizmetlerde kesintisiz olarak kullandıklarını, müvekkillerinin ————— isimlerini —-aşkın bir süredir markasal olarak kullanmakta olduklarını, müvekkilleri tarafından maruf ve meşhur hale getirilen markaların davalı tarafından haksız ve izinsiz olarak kullanıldığını, davalı tarafından ——– adlı internet sitesinde yer verilen kitapçıklarda markasal kullanım gerçekleştirildiğini, davalının ————- gibi pek çok şube ile hizmet verdiğini, davalının anılan şubelerde ve adı anılmayan diğer şubelerinde müvekkillerine ait markaları kullanarak haksız kazanç elde ettiklerini, davalı tarafından lisans sözleşmesi kapsamında faaliyet gösterildiği savunmasında bulunulduğunu, davalıya ait firmaya giden müşterilerin müvekkili işletmelerden hizmet aldığı zannına kapıldığını, davalının söz konusu kullanımlarının müvekkillerinin marka hakkına tecavüz ettiğini ve bu hareketlerin aynı zamanda haksız rekabet teşkil ettiğini belirterek——— internet sitesinde davacıya ait tescilli ve tescilsiz markaların ne şekilde kullanıldığı, özellikle sitede yer alan —– işaretine benzetilip benzetilmediği ve sitenin tüm görüntülerinin hem —– olarak, hem de çıktı alınmak suretiyle tespit edilmesini, davacılara ait —– adlı internet sitesiyle benzer kullanımlar gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin tespit edilmesini, müvekkillerine ait —————-marka başvurularında olan bilim adamları şekil unsurunun ve —– şekil markasının davalının internet sitesinde ve şubelerinde kullanımın tedbiren önlenmesini, —— markasını tescil ettirdiği düz yazı şekli ile kullanmadığının edilmesini, bu işaretin davalı tarafından kullanmasının müvekkillerinin marka hakkına tecavüz teşkil edip etmediğinin tespitini, önlenmesini ve def’ini, davalıya ait —–tescil no’lu —— tescil no’lu—— ibareli markaların müvekkillerinin tescilli ve tescilsiz olarak kullandığı —- esas unsurlu markalar ile davalının ———- taşıyan markaların benzerlik taşıması, anılan markalarda kullanılan—— benzer olması ve davalı yanın kötüniyetli olarak marka başvurusunda bulunmuş olması nedeniyle SMK 6 ve 25(1) maddeleri gereğince davalıya ait markanın hükümsüz kılınmasını, davalı adına kayıtlı——- sitesinde müvekkillerinin marka hakkına tecavüz teşkil eden kullanımlar nedeniyle anılan siteye erişimin engellenmesini talep etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; davacı vekilinin iddialarını reddettiğini,—– nezdinde kendi adına tescilli olan —- ibareli marka ve ile——— ibareli markalarını kullanmakta olduğunu, kendisi adına halen tescil işlemleri devam eden markalar bulunduğunu, davacının iddiasına konu görsellerin ———–olmuş bilim insanlarına ait olduğunu, davacının bu görselleri üzerinde bir hak iddia edemeyeceğini, davacıların söz konusu işaretleri tekellerine alamayacaklarını,——- no’lu markalarda bu görsellerin kullanılmakta olduğunu, —-kendisinin kullandığı—– arasında bağ olmadığını ve işaretlerin farklı olduklarını, kendi markasında ——– kanatlarının daha basık dünyaya benzer olduğunu, kendisine ait markalarda —- ibaresinin yazılı olduğunu, davacı tarafından ——- nezdinde yapılan tescil başvurularına defalarca itiraz edildiğini, buna rağmen itirazların tümünün reddedildiğini, kendi aleyhine pek çok dava açıldığını, söz konusu davalardan sonuç alamayan davacının bu davalarından sıkıldığını, kimsenin davalı kurumlara —- gelmediğini ifade ederek davanın reddini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davacıya ait——— unsurlu markaların davalı tarafça kullanılması sebebiyle meydana geldiği iddia edilen tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi ve men’i ile davalıya ait —- numaralı ————- markalarının hükümsüzlüğüne ilişkindir.
Dosyaya —— getirtilmiş olup, incelendiğinde; —- numaralı —- markasının ——–sınıflarda, —- markasının —- numaralı —– markasının—-numaralı — işaretinden oluşan markanın —- numaralı —-markasının —-markasının —- davacı—–tescilli oldukları, ayrıca —- işaretinden oluşan şekil markası ile ilki —-yılında olmak üzere —– oluşan şekil markalarının birden fazla tescilli olduğu tespit edilmiştir.
Yine — kayıtları incelendiğinde;—– markasının— tarihinde, —-numaralı —- markasının —– tarihinde davalı adına tescil edildiği, — başvuru tarihli ——– markasının ise harcının ödenmemesi nedeniyle müddet olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin ——sayılı delil tespiti dosyası incelendiğinde; davacılar tarafından ——— adresinde keşif ve tespit talep edildiği, dosya kapsamında marka uzmanı bilirkişiden alınan raporda; yapılan tespitte karşı tarafa ait marka tescil belgeleri olduğu,—–.sınıfın alt sınıflarında tescilli olduğu ve—— tescilinin yapıldığı, tespit mahallindeki tespitte marka kullanımının —–olduğu, ayrıca tespit talep eden adına tescilli olan bilim adamları fotoğraflarının kullanıldığı belirtilmiştir.
——— sayılı dosyasının celbedildiği, incelendiğinde; davacılar tarafından —-adresinde —- keşif ve tespit talep edildiği, burada tespit isteyen taraf ait ——- nolu markalarının ayırt edilmeyecek derecede benzerinin haksız ve hukuka aykırı olarak kullanıldığı, —– esas unsurlu markaları ile bilim adamları şekli markasının gerçek hak sahibinin davacı olduğu, davacının marka haklarının ihlal edildiği tespit ve kanaatine ulaşıldığı görülmüştür.
———-sayılı dosyasında davacıların, davalı aleyhine keşif sureti ile delil tespiti talep ettiği, bu dosyadan bilirkişi —-düzenlediği raporda; tespite gidilen adreste — —- faaliyetinin yürütüldüğü, iş yerinin yetkilisi olduğunu beyan eden —– tarafından dosyaya —- tescil belgesinin ibraz edildiği, iş yerinde ve dışında tespit edilen broşür, tabela ve diğer materyallerin çoğunda markanın tescil edildiği ibareden farklı olarak—– ibaresinin kullanıldığı , tespit talep edenin internet sitesinde ve tanıtım materyallerinde geçen çeşitli bilim adamları resminin bulunduğu görsellerin değiştirilmeden aynen kullanıldığı, taraflar arasında marka kullanımına ilişkin bir sözleşmenin ibraz edilmediği tespit edilmiştir.
——— soruşturma sayılı dosyası incelendiğinde, davacı şirket tarafından——- tarihinde 556 sayılı KHK ve 5833 sayılı yasaya muhalefetten şikayette bulunulduğu, —– tarihinde şirket yetkilisi olan —- tarafından savcılıkta şüpheli sıfatı ile vermiş olduğu ifade de —– isimli iş yeri açmak için hazırlık yaptıklarını,—- nedeni ile izinlerin kaldırıldığını —- kapattıklarını, kendisi ve şirketi adına tescilli marka bulunmadığını, —– markasını kullanmak için şikayet edenle herhangi bir sözleşme yapmadıklarını, marka tescil işlemlerini ileride gerçekleştireceklerini, diğer ortağı ——marka ile sözleşme hazırladığını bildiği hususlarını beyan ettiği görülmüştür.
Mahkememizce ihtiyati tedbirin değerlendirilmesi yönünde bilişim uzmanı —-tarihli raporda; —- tarihinde davalıya —–üstünde yapılan incelemede; —— bölümünde davacının bilim adamlarının yer aldığı —- ile tescilli markadakine benzer görselin kullanıldığı, internet sitesinin alan adında, ————ibaresinin kullanıldığı, —- davalının, davacının —- tescilli markadakine benzer görselin kullanıldığı, internet sitesinin ————-adresli sayfasında davalının, —– no ile tescilli bilim adamları görseli ile benzer olan görseli ile aynı olan görselin kullanıldığı, davacının tescilli —— şekline benzer şeklin davalının amblem bütünlüğü içinde benzer şekilde———- kaydının sahibinin ——tarihinde kayıt ettirildiği tespit edilmiştir.
Dava konusu teknik bilgi gerektirdiğinden Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişiler ——- bilirkişi heyeti —- tarihli raporda; hükümsüzlüğü istenen davalı markalarından —- sayılı —- markasının tescilli olmadığı, —–tescil ettirildiği gibi kullanıldığı takdir de davacı markalarından ayırt edilebilir olduğu, —— ibareli markanın davalı adına tescilli olduğu hizmetler incelendiğine, davacının marka tescillerinin bu hizmetleri de kapsadığı, taraf markalarının bu hizmetler bağlamında mukayese edildiğinde ortalama dikkate sahip tüketicilerden —— sayılı davacı markasının birbiri ile ilişkilendirilmesi ihtimali bulunduğu, davalının —– makasının eğitim ve öğretim hizmetlerinde tescil edilmemiş olduğu ve tescilsiz olarak kullanıldığı, davalının bu kullanımının davacının ——– sayılı markaları ile karıştırılma ve ilişkilendirilme ihtimalini yarattığı, ———sayfasında tanıtımı yapılan davalıya ait çalışma kitaplarının kapaklarında davacının —— sayılı markasının ayırt edici görsel unsurunun kullanılmasının davacının bu markadan doğan hakkına tecavüz teşkil ettiği yönünde görüş bildirilmiştir.
Rapora taraflarca itiraz edilmesi üzerine Mahkememizce yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişiler —–bilirkişi heyeti —– tarihli raporda; davacının —– ibaresini, eskiye dayalı ve yoğun kullanımının bulunduğuna, —— ibaresinin—- kapsamında eğitim öğretim hizmetlerinde tanımlayıcı ibare olduğuna, ancak davacının —- işareti ve —-görselleri ile bir bütün olarak kullanabileceğine ve yine davacının fen bilimleri ibaresini yoğun kullanımı sebebiyle ayırt edici marka vasfına ulaştırdığına, davalı adına yapılmış olan — numaralı marka ile davacı adına tescilli————- markalar her ne kadar farklı şekil ve ibareleri ile tescil edilmişse de, her ne kadar fotoğraflar da farklı yöne bakış gibi küçük farklılıklar var ise de, logolarda öne çıkan bilim adamları görseli olduğu için aynı sektörde ve ortak mal ve hizmet sınıflarında kullanımı dikkate alındığında davalı markasının iltibas yaratacağına, davalıya ait — nolu markanın davacıya ait——-markaları ile eğitim öğretim dışındaki hizmetlerde de aynı emtiaları kapsaması sebebi ile iltibas yaratacağına, davalıya ait —no lu markanın davacıya ait —- markalarıyla —- hizmetlerde iltibas yarattığına, hükümsüzlüğü istenen davalı markalarından —sayılı—- tescilli olmadığı, davacı markasının tanınmışlığına dair —— herhangi bir şerh bulunmadığına, ancak dosyadaki deliller, anket, araştırma raporları dikkate alındığında ayırt edici gücü yüksek markalardan olduğuna dair görüş bildirmişlerdir.
Mahkememizce her iki rapor arasında çelişki bulunması nedeniyle yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişiler —- oluşan heyet —- tarihli raporda; davacıların —ibaresini, —– yılından beri ticaret unvanı ve markasal olarak yoğun kullanımının bulunduğu, davalıya ait —-tescil no’lu marka ile davacı adına tescilli ———tescil no’lu , —- tescil no’lu markaların görsel olarak benzer olduğu, davalı markasında yer alan —- ibaresinin davalı markasını davacının markalarından uzaklaştırmaya yetmediği, —- yer alan aynı hizmetler için kullanıldığı, söz konusu hizmetlerin hitap ettiği kitlenin ortalama tüketici kitlesi olduğu, ortalama tüketici kitlesinin algısı ve bakış açısı göz önünde tutulduğunda, bu iki marka arasında şekil, ses, anlam, genel görünüm, çağrışım gibi herhangi bir şekilde ve herhangi bir sebeple bağlantı kurulabileceği ve karıştırma ihtimalinin mevcut olduğu, davalıya —tescil no’lu markada davacıya ait —- no’lu ve—- tescil no’lu markalarında esas unsur olarak yer verilen—- ibaresinin mevcut olması ve anılan tescillerin davacı markalarındaki —- dışındaki hizmetlerde de aynı emtiaları kapsaması sebebi ile söz konusu hizmetlerin hitap ettiği kitlenin ortalama tüketici kitlesi olduğu, ortalama tüketici kitlesinin algısı ve bakış açısı göz önünde tutulduğunda, bu iki marka arasında şekil, ses, anlam, genel görünüm, çağrışım gibi herhangi bir şekilde ve herhangi bir sebeple bağlantı kurulabileceği ve karıştırma ihtimalinin mevcut olduğu, davalıya ait —- tescil no’lu markanın davacıya ait —– markaları ile karşılaştırıldığında, anılan markalarda kullanılan—- esas ibaresinin karşılaştırmaya konu markalarda esas unsur olarak yer aldığı, —– sınıfta yer alan ve davacı markalarındaki —– dışındaki hizmetlerde de aynı emtiaları kapsaması sebebi ile söz konusu hizmetlerin hitap ettiği kitlenin ortalama tüketici kitlesi olduğu, ortalama tüketici kitlesinin algısı ve bakış açısı göz önünde tutulduğunda, bu iki marka arasında şekil, ses, anlam, genel görünüm, çağrışım gibi herhangi bir şekilde ve herhangi bir sebeple bağlantı kurulabileceği ve karıştırma ihtimalinin mevcut olduğu, hükümsüzlüğü istenen davalı markalarından——markasının tescilli olmadığı, davalı adına kayıtlı——davalı tarafın——- kullandığı, aynı zamanda bu ——-üzerinde yayınladığı test kitapları ve testlerde —- görsellerinin kullanıldığı, davalının ———– no ile tescilli başvuruları kötüniyetli olarak yapıp yapmadığına ilişkin takdirin mahkemeye ait olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Taraf vekilleri — tarihli duruşmada hükümsüzlüğü talep edilen —numaralı ——-markası ile ilgili davayı takip etmeyeceklerini beyan ettiklerinden, bu markayla ilgili hükümsüzlük davasının HMK’nun 150/1. maddesi uyarınca yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, üç aylık yasal sürede dava yenilenmemiştir.
Markaların karıştırılma ihtimali bulunması 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 25. maddesinde hükümsüzlük sebebi olarak sayılmıştır.
Marka tescilinde nispi ret sebeplerinin yer aldığı 6769 sayılı SMK’nun 6/1. maddesinde, tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dahil, karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvurunun reddedileceği belirtilmiştir. Karıştırılma (iltibas) tehlikesi, iki ayrı marka karşısında bulunan kişilerin, bu markaların benzerliği sebebiyle, sunulan mal veya hizmetlerin aynı işletmeye veya ekonomik olarak bağlantı içerisinde bulunan işletmelere ait olduğunu düşünmeleri veya düşünme ihtimalleridir. Diğer bir tanıma göre karıştırılma ihtimali, bir -tescilsiz- işaretin veya tescil edilmiş bir markanın daha önce tescil edilmiş bir marka ile şekil, görünüş, ses, genel izlenim vs. sebeple ya aynı ya da benzer olduğu için önce tescil edilmiş marka olduğu zannını uyandırması tehlikesidir
Yapılacak incelemede karıştırılma (iltibas) ihtimalinin araştırılmasına ilk önce markalar arasında ayniyet ya da benzerlik bulunup bulunmadığından başlanması gerekir. Bunun için de ilk önce markalar arasında ayniyet veya benzerlik ve daha sonra mal ve/veya hizmetler arasında ayniyet veya benzerlik olup olmadığı araştırılmalıdır. Burada iltibas tehlikesinin belirlenmesinde, benzerliğin vasat düzeydeki tüketicilerin ilk bakışta ürün veya hizmetin karıştırılmasına sebep olması veya karıştırma tehlikesinin bulunması ölçütü esas alınır. Ancak özel alıcı grubu olan hedef kitle de somut olayda nazara alınabilir.
Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında, davalı —— ait markaların davacının markaları ile iltibasa neden olacak kadar benzer oldukları, davacıların markalarında yer alan—— ibaresinin eğitim ve öğretim hizmetleri için tanımlayıcı ibare olmasına rağmen, davacılar tarafından uzun süredir marka olarak kullanılmak suretiyle ayırt edicilik kazandırıldığı ve bilinen bir marka haline getirilmiş olduğu, tarafların markalarının esas unsurunun ——ibaresi olduğu, davalının hükümsüzlüğü talep edilen her iki markasında da —- ibaresinin yer aldığı, —- numaralı ——davalının markalarını davacının markalarından ayırt edilmesini sağlamakta yeterli olmadıkları, davacı ve davalı markalarının aynı mal ve hizmetler için tescilli oldukları, ortalama tüketici kitlesine hitap ettikleri, ortalama tüketicinin—— ibaresini gördüğünde davacı markaları ile bağlantı kurarak, buna göre tercihte bulunabileceği, bu durumu davalının davacıya ait markaların bilinirliğinden haksız olarak yararlanmasına neden olabileceği, markalar arasındaki bu ilişkilendirme ihtimali nedeniyle, SMK’nun 6/1. maddesindeki hükümsüzlük koşullarının mevcut olduğu, ayrıca davalının markalarının esas unsuru olan —– ibaresinin davacı şirketlerin ticaret unvanlarının da esas unsuru olduğu, davacı şirketlerin eğitim ve öğretim hizmetleri alanında faaliyet göstermeleri nedeniyle, davalının bu hizmetleri kapsayan marka tescillerinin SMK’nun 6/6. maddesi uyarınca da hükümsüz kılınması gerektiği kanaatine varılmıştır. Yine davacılar tarafından davalı markalarının kötü niyetle tescil edildiği de iddia edildiğinden, buna ilişkin yapılan incelemede, davacı tarafa ait markaların dershane sektöründe yüksek bilinirliğe sahip olduğu, pek çok yerde şubelerinin mevcut olduğu, aynı sektörde faaliyet gösteren davalının bu markalardan haberdar olmadığının düşünülemeyeceği, buna rağmen davalının davacı tarafın hak sahibi olduğu markalara benzer markaları tescil ettirmesinin iyi niyetli kabul edilemeyeceği, ayrıca davalının marka kullanımlarını da davacıların hak sahibi olduğu markalara yaklaştırmaya çalıştığı, yine——– markasının ———tescilli olmamasına rağmen bu hizmetler için de kullanıldığı, tüm bu nedenlerle SMK’nun 6/9. maddesindeki hükümsüzlük koşulunun da mevcut olduğu anlaşılmıştır.
Sınai Mülkiyet Kanununun 29. maddesinde marka sahibinin izni olmaksızın, tescilli olan marka ile aynı olan herhangi bir işaretin tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır. Yine Sınai Mülkiyet Kanununun 149. maddesinde marka hakkına tecavüz edilen marka sahibinin fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir.
Türk Ticaret Kanununun 55. maddesinde ise dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışların haksız rekabet olduğu belirtilmiştir.
Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olay incelendiğinde, davacılardan——sınıfta tescilli, eğitim ve öğretim hizmetlerini de kapsar şekilde —- ibaresini içeren pek çok markanın mevcut olduğu, ayrıca yine ————- unsurunu içeren markalarının da tescilli olduğu, diğer davacıların da bu markaları ve logoları kullanma haklarına sahip oldukları, ayrıca davacı şirketlerin ticaret unvanlarında ve işletme adlarında —— ibaresinin esas unsur olarak yer aldığı, davalının eğitim ve öğretim hizmeti sunduğu iş yerinde gerek işletme adında, gerek iş yeri tabelalarında, tanıtım araç ve gereçlerinde, iş evrakında ve internet alan adında ve içeriğinde —- ibaresi ile davacıların hak sahibi oldukları —— oluşan markalar ile karışıklığa neden olacak derecede benzer marka ve logoları kullandığı, her ne kadar davalı taraf bu kullanımının davalıya ait —– markaları nedeniyle tecavüz teşkil etmediğini savunmuşsa da, —— numaralı markasının ——————emtiası için tescilli olmadıkları halde bu mal ve hizmetler için de kullanıldıkları, ayrıca SMK’nun 155. maddesi uyarınca marka sahibinin kendi hakkından daha önceki rüçhan veya başvuru tarihine sahip hak sahiplerinin açmış olduğu tecavüz davasında, sahip olduğu sınai mülkiyet hakkını savunma gerekçesi olarak ileri süremeyeceği, davacıların markalarının davalının markasından daha önce tescil edildikleri, kaldı ki, davalının —— markasını tescilli olduğu şekilde kullanmadığı, markasal kullanımında —-ibaresini üste yazdığı, araya bilim adamlarından oluşan görseli koyduğu ve en altına da —- ibaresine yer verdiği, yine —- markasında yer alan —-harfini davacıların hak sahibi oldukları —- işaretinden oluşan marka ile benzeyecek şekilde bir tarafını yukarıya doğru uzatılmış şekilde yazarak, davacıların markalarına yaklaşmaya çalıştığı, tanıtımını yaptıkları kitapların üzerinde, tanıtım afişlerinde ve tabela ve broşürlerinde davacıların hak sahibi oldukları—— görseli ile ayırt edilemeyecek derecede benzer görsellerin kullanıldığı, bu durumun davacıların hak sahibi oldukları markalara, işletme adlarına, ticaret unvanlarına ve davalıya ait alan adından çok daha önce kullanmaya başladıkları —— adına tecavüz teşkil ettiği, aynı zamanda haksız rekabet olduğu anlaşılmakla, davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davalının ——— markasının tescilli olduğu şekilde kullanmayarak davacıya ait markalarda yer alan bilim adamları görseline ve tik işareti şeklindeki kullanımlarının davacının marka haklarına tecavüz teşkil ettiğinin tespitine,
Marka haklarına yapılan tecavüzün önlenmesine ve ref’ine,
Davalının —— ibarelerini kullanmasının davacı şirketlerin tescilli ticaret unvanlarından ve davacı——– tescilli markalarından kaynaklanan haklarını ihlal etmesi nedeniyle haksız rekabet olduğunun tespitine,
Haksız rekabetin men’ine, haksız rekabet sonucu oluşan maddi durumun ortadan kaldırılmasına,
Ticaret unvanı ve işletme adına, marka haklarına tecavüze neden olan —— ibarelerinin ve davacıların hak sahibi oldukları tescilli markalara benzer bilim adamları görseli ile tik işareti kullanımlarının yer aldığı davalıya ait araç-gereç vs. bilumum argümanın bulundukları yerlerden toplatılarak karar kesinleştiğinde masrafı davalıdan alınmak suretiyle imhasına,
Davalıya ait————markalarının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
Davalı adına kayıtlı ——adlı siteye erişimin kalıcı olarak engellenmesine,
Davalı tarafça tescil başvurusu yapılan —– markası ile ilgili hükümsüzlük davasının HMK’nun 150/5 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına,
Alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,00 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davacılar vekiline kabul edilen markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, men’i ve ref’i davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine,
Davacılar vekiline kabul edilen — sayılı markanın hükümsüzlüğü davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine,
Davacılar vekiline kabul edilen—– sayılı markanın hükümsüzlüğü davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine,
Davalı vekiline açılmamış sayılmasına karar verilen —– sayılı markanın hükümsüzlüğü davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Davacılar tarafından yatırılan 31,40 TL peşin harç ve 31,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 62,80 TL harç giderinin davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine,
Davacılar tarafından Mahkememizin —– sayılı dosyasında yatırılan toplam 83,10 TL harç giderinin davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine,
Davacılar tarafından ——– sayılı dosyasında yatırılan toplam 77,30 TL harç giderinin davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine,
Davacılar tarafından —— sayılı dosyasında yatırılan toplam 83,10 TL harç giderinin davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine,
Davacılar tarafından yapılan 309,40 TL tebligat ve müzekkere masrafları ile 8.750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 9.059,40 TL yargılama giderinden, davanın kabul ve red oranına göre, (%84) 7.609,90 TL’nin davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine, bakiye (%16) 1.449,50 TL’nin davacılar üzerinde bırakılmasına,
Davacılar tarafından Mahkememizin —– sayılı delil tespiti dosyasında yapılan 774,00 TL delil tespiti giderinden, davanın kabul ve red oranına göre, (%84) 650,15 TL’nin davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine, bakiye (%16) 123,85 TL’nin davacılar üzerinde bırakılmasına,
Davacılar tarafından —— sayılı delil tespiti dosyasında dosyasında yapılan 600,00 TL delil tespiti giderinden, davanın kabul ve red oranına göre, (%84) 504,00 TL’nin davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine, bakiye (%16) 96,00 TL’nin davacılar üzerinde bırakılmasına,
Davacılar tarafından——- sayılı delil tespiti dosyasında dosyasında yapılan 772,00 TL delil tespiti giderinden, davanın kabul ve red oranına göre, (%84) 648,50 TL’nin davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine, bakiye (%16) 123,50 TL’nin davacılar üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 13,00 TL yargılama giderinden davanın red ve kabul oranına göre, (%16) 2,10 TL’nin davacılardan tahsili ile davalıya ödenmesine, bakiye (%84) 10,90 TL’nin davalı üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.17/12/2020