Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/428 E. 2020/128 K. 15.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/428
KARAR NO : 2020/128

DAVA : Fikir Ve Sanat Sanat Eseri Sahipliğinden Kaynaklanan Haklara Tecavüzün Ref’i, Önlenmesi Ve Tazmini, Fikir Ve Sanat Eseri (Maddi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 12/10/2016
KARAR TARİHİ : 15/09/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan Fikir Ve Sanat Sanat Eseri Sahipliğinden Kaynaklanan Haklara Tecavüzün Ref’i, Önlenmesi Ve Tazmini, Fikir Ve Sanat Eseri (Maddi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının ——adlı eserin içinde yer aldığı —– isimli albümün yayınlanması, dağıtılması, çoğaltılması, yurt içi ve yurt dışına devredilmesi haklarından oluşan mali hakları —————– sayılı sözleşme ile ——— satın aldığını, davalıların yapımcılığını üstlendiği ve diğer davalı ———————dizisinde bu eserin izinsiz olarak, telif bedeli ödenmeksizin kullanıldığını, davacının FSEK’nun 22. maddesindeki çoğaltma hakkına, 25. maddesindeki umuma iletilme hakkına tecavüz edildiğini belirterek, FSEK 68. maddesi uyarınca üç katı tazminat olarak şimdilik —— dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, FSEK’nun 66. maddesi uyarınca tecavüzün durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP: Davalı … cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ..—- dizisinin yapımcısı olmadığını, davayı kabul anlamına gelmemekle ———devam ettiğini ve davacının bu kadar yıl boyunca sessiz kalmasının art niyetli olduğunu, davanın zamanaşımı yönünden reddinin gerektiğini, davanın hak sahipliği noktasında çekişme bulunduğunu,———- eserinin ——- olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer ——- vekili cevap dilekçesinde özetle; ——- aralarında bulunan sözleşme ile üçüncü kişilerden gelebilecek her türlü talebe karşı sorumluluğun ——- olduğunu, bu nedenle iddia olunduğu üzere bir izinsiz kullanım var ise kendilerinin bir sorumluluğunun olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu eser üzerinde davacının hak sahibi olduğu noktasında bir belirsizlik bulunduğunu, davacının—– nezdinde herhangi bir kaydının bulunmadığını, davaya konu eserin birçok sanatçı tarafından seslendirildiğini, dizide geçen eser ile davacıya ait eserin karşılaştırılması gerektiğini, ayrıca … ile yaptıkları sözleşme gereğince —- eserleriyle ilgili tüm sorunmluluğun ….—- olduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava; davaya konu olan —–müzik eserinin hak sahibinin davacı olduğu, yapımı ve yayını davalılarca gerçekleştirilen ——- isimli dizide izinsiz yayınlandığı iddiasıyla, FSEK’nun 68. maddesi uyarınca açılan maddi tazminat ve tecavüzün önlenmesi davasıdır.
Davaya konu —— isimli dizinin tescil belgeleri ————— istenilmiş, gelen hak sahipliği belgelerinde yapımcıların —————–. Şirketleri, yönetmenlerin —— daha sonra —– olarak yazıldığı görülmüştür.
——- isimli ses kasediyle ilgili ———— tüm belgeler istenilmiş, incelendiğinde;
————— beyannamesinde ———————-eseri için ——– adet bandrol istenildiği,
———————ses kasetinin eser sahibinin————-sayısının ——-
İstanbul ———-Noterliği’nin ——-numaralı Devir Sözleşmesi ile, devredenin—–kasetinin tüm haklarının devredildiği,
İstanbul ——–. Noterliği’nin ———, devredenin——- olduğu, ——kasetinin tüm haklarının devredildiği,
İstanbul —–. Noterliği’nin —–yevmiye numaralı —- ile, devir edenin —– devir —- olduğu, —- kasetinin tüm haklarının devredildiği,
İstanbul—-. Noterliği’nin —————–ile, devredenin —– devralanın ——- tüm haklarının devredildiği,
———- belgesinde, eserin adının —— olduğu, eserin noter sözleşmesi ile tüm haklarının süresiz olarak ————— firmasına devredildiğine dair —– tarihli şerh bulunduğu,
Yine ————— devredildiğine dair şerh bulunduğu tespit edilmiştir.
Her ne kadar davalılar zamanaşımı itirazında bulunmuşlarsa da, davanın sözleşmeden kaynaklanması nedeniyle TBK’nun 125. maddesinde belirlenen 10 yıllık zamanaşımı süresine tabii olduğu, dava tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmıştır. Yine davalı … dizinin yapımcısı olmadıkları iddiasıyla husumet itirazında bulunmuşsa da,———-gelen diziye ilişkin 06/09/2007 tarihli—– yapımcı olarak adının yazılı olduğu anlaşıldığından, husumet itirazının reddine karar verilmiştir.
“——- isimli ————–kime ait olduğu —— sorulmuş, verilen —- tarihli cevapta ilk satırı “—– sözlerinin anonim, bestesinin——– ait olduğu bildirilmiştir.
Dava konusu ——————isimli dizinin görüntü kayıtları dosyaya sunulmuş, davanın çözümü—- bilgi gerektirdiğinden dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Dosyamız içerisine alınan 03.04.2018 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde; “davacının hak sahipliği konusunda en son devir işleminin …———————–devrini içeren muvakatnamenin sunulması durumunda bilirkişi heyetinin ek bir raporla görüş bildireceği, —— türküsünün —- incelemesi yapıldığında, sözü geçen dizide kullanıldığı, türkü ile söz ve müzik olarak aynı eser olduğu tespit edildiği, — tarihinden itibaren —-dizisinde, davaya konu olan——– isimli türkünün, dizinin birçok bölümünde sözlü ve sözsüz ——————–olarak toplam 86 kez kullanıldığının tespit edildiği” tespit ve görüşlerine yer verilmiştir.
Yine dosyamız içerisine alınan——- tarihli bilirkişi ek raporunun incelenmesinde ise;—— başına kullanım bedelinin sektörel emsaller göz önünde bulundurulduğunda—- arasında bir bedel olabileceği” tespit ve görüşüne yer verilmiştir.
Dosyamız içerisine alınan —–tarihli ikinci ek raporun incelenmesinde de; birinci ek raporunda belirtilen rayiç bedel aralığının ve beyanlarının yinelenmiş olduğu görülmüştür.
Bu rapora itiraz edilmesi nedeniyle, dosyamız içerisine alınan 07.07.2020 tarihli farklı bir heyetten alınan bilirkişi raporunun incelenmesinde; “davacının sunulu —-belgesine konu eserden kaynaklı olarak talep hakkının bulunduğu, davacının “——– bestesinin değil, bu eserin —–tarafından seslendirildiği halinin kayıt altına alındığı fiziki ortamın sahibi olduğu, diğer bir anlatımla, davacının korunan eserinin—— niteliği taşıdığı, davacının hak sahipliğinin bulunduğu eser işletme belgesiyle korunan kasetteki kayıt ile davacının davaya konu ettiği ——- isimli dizideki kullanımlar karşılaştırıldığında, adı geçen dizide, davacının hak sahipliğinin bulunduğu kasetteki kaydın kullanılmadığını, dizide farklı bir sanatçı tarafından seslendirilen —- türküsüne ait kaydın kullanıldığının tespit edildiği, bu durumda somut olayda, davacının —–niteliğindeki eserinden kaynaklı haklarına tecavüzden söz edilemeyeceği” değerlendirme ve görüşlerine yer verilmiş olduğu anlaşılmıştır.
FSEK’nun 3. maddesinde musiki eserleri, her nevi sözlü ve sözsüz beste olarak tanımlanmış olup, davaya konu olan dizide kullanılan —-isimli müziğin musiki eseri olduğu tartışmasızdır. — olan —- maddi ve manevi haklar FSEK’nun koruması altındadır.
Davacının öncelikle bu eser üzerinde hak sahibi olduğunu kanıtlaması gerekir. Dosya içine getirtilen ———————–kayıtlarına göre davacıya İstanbul —-. Noterliği’nin —– yevmiye numaralı— Sözleşmesi ile —————-okumuş olduğu ——kasetinin tüm haklarının devredildiği, —– tarafından seslendirildiği, —— sözleri —–olan bu eserin söz ve —- ilgili haklarının devredilmediği, davacının yalnızca —– FSEK’nun 80/7-B. maddesi gereğince bağlantılı hak sahibi olduğu,—– üzerinde hak sahibi olan davacının, kendisinin hak sahibi olduğu ——- bir kısım tespitlerin izinsiz olarak kullanılması halinde FSEK’nun 66 ve 68. maddeleri gereğince tecavüzün önlenmesi ve 3 kat rayiç bedel üzerinden telif tazminatı talebinde bulunabileceği, alınan bilirkişi raporları ile incelenen —- müzik eserinin sözlü veya sözsüz olarak 86 kez kullanıldığı tespit edilmişse de, davacının hak sahibi olduğu ——seslendirdiği ——kaydın kullanılmadığı, şarkının başka sanatçılar tarafından seslendirildiği ve çalındığı, bu nedenle davacının eserin bestesi ve sözleriyle ilgili hak sahibi olmaması nedeniyle tecavüzün önlenmesini ve telif bedeli ödenmesini talep edemeyeceği, aktif taraf ehliyetinin bulunmadığı, alınan bilirkişi raporlarında eserin kullanımıyla ilgili aynı tespitler yapılmasına rağmen, sonuç olarak farklı görüşler belirtilmişse de, davacının hak sahipliği konusunun mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için yenide rapor alınmasına gerek olmadığı anlaşılmakla, davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2- 54,40 TL TL karar ve ilam harcı tayini ile peşin alınan 51,24 TL harcın mahsubu ile bakiye 3,16 TL harcın davacıdan tahsiline,
3- Davalılar yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan—-gereğince 3.000,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davacıdan alınarak, davalılara verilmesine,
4- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı ——-. tarafından yapıldığı anlaşılan 100,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak, adı geçen davalıya verilmesine,
Davalı …tarafından yapıldığı anlaşılan 50,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak, adı geçen davalıya verilmesine,
Davalı … Tarafından yapıldığı anlaşılan 50,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak, adı geçen davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avanslarından kullanılmayan miktarların karar kesinleştiğinde ve istek halinde taraflara iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.