Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/420 E. 2019/61 K. 05.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/420
KARAR NO : 2019/61

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/09/2016
KARAR TARİHİ : 05/03/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili firmanın ——– nezdinde, ——————————— nuamarlı tescilli markaların sahibi olduğunu, müvekkili adına tescilli benzer özellikte başkaca markaların da bulunduğunu, müvekkilinin tescilli markalarının ortak özelliğinin, —————– ibaresinin yanı sıra esas unsurlarının figüratif ———– harfi olması olduğunu, söz konusu markaların mizanpajına bakıldığında, kelime unsurunu oluşturan ——————- kelimesinin markanın üst kısmında büyük harf karakterleri ile fakat markanın diğer ana unsurunu oluşturan figüratif ——- harfinin ise daha baskın bir biçimde ve kelime unsuruna göre daha büyük ve daha dikkat çekecek biçimde tertip edildiğini, markalara asıl karakterini veren ana unsurun figüratif——————– harfi olduğunun göze çarptığını, davalı adına —————— sayı ile tescilli——————– şekil” markasının ise müvekkilinin markaları ile karıştırılma ihtimali barındırdığını, nitekim taraflar arasında, figüratif———— harfi sebebiyle pek çok dava görüldüğünü ve müvekkilinin bu davaları kazandığını, bazılarının kesinleştiğini, sonuç olarak; davalı firmanın ——— sayı ile tescilli———————-şekil” markasının hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu olan ve davlı adına tescil edilen markanın tescil tarihinin ——– olduğu, davacının 5 yıl geçtikten sonra dava açması nedeniyle sessiz kalma yoluyla hak kaybına uğradığını, Ankara ———-. FSHHM’nin 2011/52 Esas, 2011/304 Karar sayılı kararı ile aynı marka hakkında —————– kararının iptaline ilişkin açılan ve sonuçlanan bir dava bulunduğu, markanın iptaline karar verildiğini, bu davanın kesinleşip kesinleşmediğinin sorulmasını, kesinleşmemişse derdestlik itirazlarının bulunduğunu belirterek, davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava; davalı adına tescil edilen ————numaralı ———————– markasının davacı adına tescilli ve esas unsurunu ——- harfinin oluşturduğu ———————– numaralı markaları ile iltibas yaratacak derecede benzer olduğu iddiasıyla açılan marka hükümsüzlüğü davasıdır.
Taraflara ait marka tescil kayıtları dosya içine getirtilmiş, incelendiğinde;————————-numaralı ——— markasının 18/09/2008 tarihinde —————- sınıfta, ——————- numaralı ———- markasının 18/09/2008 tarihinde ————–. sınıfta, ————— numaralı ——————– markasının 11/02/2010 traihinde ————– sınıfta, ————— numaralı —————— markasının 22/07/2014 tarihinde ——–. sınıfta, ————- numaralı “—————————— markasının 04/03/2013 tarihinde ——— sınıfta, ———————- numaralı “—————– markasının 03/01/2013 tarihinde —————-. sınıfta, ——————- numaralı ————— markasının 28/12/2012 tarihinde ——– sınıfta, ————— numaralı ————-Şekil” markasının 02/09/2015 tarihinde —————-sınıfta, ——– numaralı ————————markasının 05/03/2015 tarihinde ——– sınıfta, ————– numaralı ——————– markasının 05/03/2015 tarihinde —– sınıfta, ——————– numaralı ——markasının 26/03/2013 tarihinde ——. sınıfta, ——————– numaralı ——-markasının 20/05/2014 tarihinde ————–. sınıfta, ————— numaralı ——— markasının 26/03/2013 tarihinde —————— sınıfta davacı adına tescil edildikleri, ——– numaralı ——————————- markasının 14/03/2011 tarihinde ——-. sınıfta davalı adına tescil edildiği tespit edilmiştir.
Ankara ——- FSHHM’nin ———————sayılı davasında verilen karar örneği incelenmiş, davalının —————–tescil numaralı markasının davacıya ait —————————— numaralı markalarıyla benzer olduğu iddiasıyla ———– kararının iptali için 04/02/2011 tarihinde dava açıldığı, davanın reddine karar verildiği ve kararın 30/09/2013 tarihinde kesinleştiği tespit edilmiştir. Davalı tarafın derdestlik ve kesin hüküm itirazı, Ankara ——- FSHHM’nde açılan davada ————— kararının iptalinin talep edildiği ve her iki davanın konusunun farklı olması nedeniyle reddedilmiştir.
Davanın çözümü teknik bilgi gerektirdiğinden, dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, dosyaya sunulan 09/07/2018 tarihli bilirkişi raporunda; davacının seri marka sahibi olduğu, davacı markalarında —— harfinin hafif sağa yatık (italik) vaziyette bitişik el yazısı şeklinde tasarlanmış olduğu, uzun dik kenarının birbirine paralel iki düz çizgiden oluştuğu, harfteki yuvarlak başlık kısmının başlangıç ve bitiş yerlerinde çizgiler uzatılarak kıvrımlar meydana getirildiği, kompozisyon içerisinde ———- harfine büyük boyutlarda yer verildiği, zeminde kullanılan şekil unsurunun ise nispeten daha silik ve arka planda olduğu, buna göre davacı markalarının da esas unsurunun figüratif olarak yazılan —————— harfi olduğu, davalı markasınında da, —— harfinin asıl ve ayırt edici olacak şekilde bir kompozisyon düzenlendiği, her iki taraf markalarının da üstte yazı ve logo, altta farklı renkte fon üstünde esas tasarım unsuru olan görece olarak daha büyük halde kullanılan karakteristik figüratif ————- harfleri içerdikleri, yazım şekillerinin benzer olduğu, bu nedenle markalar arasında yüksek düzeyde benzerlik olduğu, her iki taraf markalarının aynı sınıfta tescilli oldukları, markaların hitap ettiği kitlenin tüm sigara içenler olduğu, bu nedenle ortalama tüketicinin dikkate alınması gerektiği, ortalama tüketicilere göre değerlendirme yapıldığında markaların karıştırılma ihtimalinin bulunduğu tespit edilmiştir.
Dava açıldığı tarihte yürürlükte olan 556 sayılı KHK’nin 42. maddesinde hükümsüzlük halleri sayılmış, 8. maddeye atıf yapılarak, tescil için başvurusu yapılan markanın, tescil edilmiş veya daha önce tescil başvurusu yapılmış bir marka ile aynı veya benzer ise, tescil edilmiş veya tescil için daha önce başvurusu yapılmış bir markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer ise, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın halk tarafından karıştırılma ihtimali varsa ve bu karıştırma ihtimali tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir marka ile ilişkili olduğu ihtimalini de kapsıyorsa, markanın hükümsüzlüğüne karar verilebileceği belirtilmiştir. Karıştırılma (—————-) tehlikesi de 556 sayılı KHK’nin 8/1-b maddesinde düzenlenmiş olup, iki ayrı marka karşısında bulunan kişilerin, bu markaların benzerliği sebebiyle, sunulan mal veya hizmetlerin aynı işletmeye veya ekonomik olarak bağlantı içerisinde bulunan işletmelere ait olduğunu düşünmeleri veya düşünme ihtimalleridir. Diğer bir tanıma göre karıştırılma ihtimali, bir -tescilsiz- işaretin veya tescil edilmiş bir markanın daha önce tescil edilmiş bir marka ile şekil, görünüş, ses, genel izlenim vs. sebeple ya aynı ya da benzer olduğu için önce tescil edilmiş marka olduğu zannını uyandırması tehlikesidir
Yapılacak incelemede karıştırılma (iltibas) ihtimalinin araştırılmasına ilk önce markalar arasında ayniyet ya da benzerlik bulunup bulunmadığından başlanması gerekir. Bunun için de ilk önce markalar arasında ayniyet veya benzerlik ve daha sonra mal ve/veya hizmetler arasında ayniyet veya benzerlik olup olmadığı araştırılmalıdır. Burada iltibas tehlikesinin belirlenmesinde, benzerliğin vasat düzeydeki tüketicilerin ilk bakışta ürün veya hizmetin karıştırılmasına sebep olması veya karıştırma tehlikesinin bulunması ölçütü esas alınır. Ancak özel alıcı grubu olan hedef kitle de somut olayda nazara alınabilir.
Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında, davalının davaya konu olan ve davacı markalarından daha sonra tescil edilen markasının görsel olarak davacının seri markalarına benzer olduğu, her iki tarafın markalarında da esas unsurun ön plana çıkartılan figüratif ———- harfi olduğu, —– harfinin yazım şekillerinin dahi benzerlik gösterdiği, bu nedenle karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, ayrıca her iki tarafın markalarının da —— sınıfta tütün, türün ürünleri, sigara, buna benzer ürünlerle ilgili eşyalar için tescil edilmiş oldukları, her ne kadar davalı taraf sigara ve tütün kullanıcılarının ortalama tüketiciden daha bilinçli oldukları ve karıştırılma ihtimalinin buna göre değerlendirilmesini talep etmişse de, sigara ve tütün tüketicilerinin toplumun her kesiminden olabileceği, bu nedenle ortalama tüketici oldukları, bilinçli tüketici olarak kabul edilemeyecekleri, kaldı ki bilinçli tüketici olsalar dahi taraf markaları arasındaki benzerlik nedeniyle yine de karıştırılma ihtimali olabileceği sonucuna varılmıştır.
Davalı tarafın, davacının sessiz kalma yoluyla hak kaybına uğradığı iddiası da, davacının davalıya ait markanın tescil aşamasında itirazda bulunması, daha sonra ———–kararının iptali için dava açmış olması nedeniyle sessiz kaldığından söz edilemeyeceğinden yerinde bulunmamıştır.
Toplanan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile davalının markasının davacının seri markaları ile iltibas yaratacak derecede benzer olması nedeniyle, davanın kabulüne ve davalının ———- numaralı —————– markasının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜNE,
Davalı adına tescilli ———— numaralı ——————- —– markasının HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE ve SİCİLDEN TERKİNİNE,
2- 44,40 TL karar ve ilam harcı tayini ile peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 15,20 TL harcın davalıdan tahsiline,
3- Davacı yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.931,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
4- Davacı tarafından yapıldığı anlaşılan 29,20 TL başvurma harcı, 29,20 TL peşin harç, 4,30 TL vekalet harcı, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti, 271,25 TL tebligat, müzekkere masrafı olmak üzere toplam 2.333,95 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Taraflarca yatırılan gider avanslarından kullanılmayan miktarların karar kesinleştiğinde ve istek halinde taraflara iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.