Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/394 E. 2023/151 K. 18.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/394 Esas
KARAR NO: 2023/151
DAVA: FSEK’ten Kaynaklanan Haklara Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti, Ref’i, Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ: 24/06/2016
KARAR TARİHİ: 18/07/2023

Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;

İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; davacı şirketin———mobil dataya dayanan ———-bilişim sektöründe öncü bir teknoloji kuruluşu olduğunu, şirketin halen “—-verdiğini, müvekkili şirketin bilişim sektörünün yapısı gereği öncelikle uzun süren —– çalışmaları sonucu teknolojiyi üretmekte, akabinde müşterisine araçlarda bulunan ——– içeren hizmetler verdiğini, araç takip cihazları ile merkezi sunucular arasında veri transferinin şirketin teknik ekibi tarafından belirlenen özel bir data yapısı ve haberleşme protokolüne göre şifreli olarak yapıldığını, müvekkiline ait araç takip cihazları ile merkezi sunucu arasındaki veri transferini sadece bu cihazların yapısını ve yazılımını bilen ve aralarında davalıların da bulunduğu ekip tarafından aktif hale getirilebildiğini, davalılar —– müvekkili namına ve hesabına geliştirilmiş olan uydu takip sistemi yazılım ve teknolojilerini ayrılırken şirkete teslim etmediğini, şirket adına sahip oldukları ———şifrelerini, sunucu şifrelerini ve ——— kötü niyetli olarak kullandıklarını, sisteme ilişkin bütün dataların kayıtlı olduğu ———– ön izleme cihazlarını iade etmediklerini, davalılardan ——– geçmiş dönemde müvekkilinin bayiliğini yaptığını, ancak satışları gizlemesi ve diğer sebeplerle bayilik ilişkilerinin sonlandığını, çalışılan dönemde davalı —- firmasının, ücretini ödemediği — müvekkilinden teslim aldığını, davalı şirket ve müdürü —-, bayilik yaptığı dönemde diğer davalıların yardımıyla elinde kalan cihazların ayarlarını ve yazılımlarını, davalı ——— sitesi altında hizmete sunulan sunuculara bağlanmasını sağladıklarını, —–müvekkilinin eski ortaklarından olduğunu, şirket hisselerini devrettikten sonra sunucuların bağlandığı — sitenin ait olduğu ——— kurduklarını ve müvekkilinin eski çalışanlarından —- ile birlikte işlettiklerini, davalı şirketin kullandığı——- adının müvekkilinin eski çalışanlarından ——-tarafından satın alındığını, müvekkiline ait ———- kullanan —- isimli müşteriden gelen bir arıza bildirisi üzerine söz konusu firmaya giden teknisyenin arızalı cihazın —– tarafından üretilen cihaz olduğunu gördüğünü, bağlanılan sunucu sorgulandığında cihazın olması gerektiği gibi müvekkiline ait —-adresindeki araç takip sunucu adresine değil,—– ait olan —-adresindeki sunucuya bağlandığının tespit edildiğini, ayrıca cihazın üzerine —— yapıştırılmış olduğunu, davalılarca gerçekleştirilen tecavüz fiilinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, tecavüz fiilinin halen devam ettiğini belirterek, müvekkili şirketin uğramış olduğu müspet ve menfi zararların tazmini için şimdilik 5.000,00 TL maddi tazminat ile birlikte tecavüz fiilinden elde edilen kazançları talep ettiklerini (FSEK md. 70/2-3), tecavüz fiili ile birlikte, piyasadaki itibarı, saygınlığı ve güvenilirliği zedelenen eser sahibi şirketin, manevi bakımdan büyük zarar gördüğünü, bu nedenle müvekkili şirketin uğramış olduğu manevi zarar ve itibar kaybına karşılık 50.000,00 TL manevi tazminat talep ettiklerini (FSEK m.70/1) beyan ederek; tecavüzün refi için tecavüz fiilini oluşturan yazılımın kaldırılmasına, yazılımın yönlendirildiği—— kapatılmasına, lüzüm görülen sair tedbirlerin tatbik edilmesine, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak şartıyla 5.000,00 TL maddi (FSEK’nun 70/2-3. Maddesi) ve 50.000,00 TL manevi tazminatın (FSEK’nun 70/1. maddesi) haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, davalılarca tecavüz fiilinden elde edilen karın davacılara verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 04/01/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile; maddi tazminat talebini artırarak, 246.120,00 TL maddi tazminatın haksız fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesini talep etmiştir.

DAVAYA CEVAP / Davalılar ——— vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; her iki müvekkilinin de davacı şirket ile hiçbir zaman hiçbir ticari ilişkisi bulunmadığını, huzurdaki davanın husumet yönünde eksik olduğunu, davanın öncelikle müvekkillerine yöneltilmesinin ise usul hatası olduğunu ve husumet yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini, davacı şirket ile hiçbir zaman ticari ilişki içerisinde bulunmayan müvekkillerinin, dava dilekçesinde adı geçen araç takip cihazlarının da asıl ve meşru sahibi olduğunu, müvekkillerinin ——– ücretini ödeyerek satın aldığı cihazlar olduğunu, huzurda görülmekte olan davada, davacı şirket ile bahsi geçen ——– birbirinden bağımsız iki ayrı şirket ve iki ayrı tüzel kişilik olduğunu, davacı şirketin de, —— adlı şirket araçlarında takılı bulunan araç takip cihazlarının kendilerine ait olduğunu da ispat edemediklerini, davacı şirketin delil olarak gösterdiği ——- dosyasında müvekkillerinden —— sanık olarak yargılanmasına karşın, hakkında dosya kapsamında da herhangi bir aleyhe delil bulunmadığını, müvekkillerinin diğer davalılarla birlikte hareket etmek suretiyle davacı şirketi zarara uğratma ve fikri mülkiyet haklarına zarar verme kastının hiçbir zaman olmadığını, aksine müvekkillerinin dava dışı olan——- tarafından kasıtlı olarak zarara uğratıldığını, ancak davacı şirketin bu ilişkiyi de kendisi ile müvekkilleri arasında yaşanmış gibi lanse ettiğini, müvekkillerinin ———- şirketlerinden satın aldığı ve kendisine ait olan cihazları başka bir yazılım şirketinin sunucusuna yasal olarak bağlanmak suretiyle kullandığında bu şirketlerin haksız suçlamalarıyla karşı karşıya kaldığını, hâlbuki müvekkillerin ilgili cihazları yine dosyanın diğer sanıkları yahut dava dışı üçüncü kişiler tarafından oluşturulan her türlü yazılım hizmetinden yararlanmak için kullanmasının tamamen yasal ve bilişim sistemlerine yönelik bir saldırı niteliği taşımayan bir girişim olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Davalılar——– havale tarihli dilekçesi ile vekillikten çekildiğini beyan etmiştir.
Davalılar ——– cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; davacı şirketin 03/01/2014 tarihinde kurulduğunu, dolayısıyla mobil dataya dayanan teknolojiler konusunda öncü bir şirket olmasının mümkün olmadığını, davacı şirket bünyesinde müvekkillerinin hiçbirisinin çalışmadığını, davalı —— şirketinin de hiçbir zaman davacı şirketin bayiliğini yapmadığını, —— davacı şirket ile hiçbir ortaklık ilişkisi bulunmadığını, ——–firmasının dava konusu cihazın sahibi olduğunu, bu cihazın yazılım lisansı ile birlikte alındığını, davacı şirketin bu cihaza izinsiz müdahale etmek suretiyle suç işlediğini, piyasaya yeni bir soluk getirmek amacı ile ——- sisteminin tamamen sıfırdan yazılmış yeni bir yazılım olduğunu, dolayısıyla dilekçedeki yazılımın kopyalanarak haksız kazanç edildiği iddiasının tamamen gerçek dışı olduğunu, davalıların davacı şirketin müşterilerini kendilerine çekme gibi bir gayretinin hiçbir zaman olmadığını, dava konusu yazılımın eser sahibinin ——— olduğunu, davacı şirketin eser çoğaltma hakkını ihlal ederek yazılımı eser sahiplerinin izni almadan kullandığını, bu şekilde FSEK’ten kaynaklanan haklara muhalefet ettiğini, davalılar tarafından herhangi bir tecavüz fiilinin söz konusu olmadığını, maddi ve manevi bir zarar oluşmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.

D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davalıların mali hakları davacıya ait —–isimli akıllı araç takip sistemi yazılımını ———- adıyla izinsiz kullandığı iddiası ile açılan FSEK’ten kaynaklanan haklara tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti ve ref’i ile yazılımın kullanımının yasaklanması ve maddi ve manevi tazminatın tahsiline ilişkindir.
Davacı ve davalı şirketlerin ticaret sicil kaydı dosya içine getirtilmiş, incelendiğinde; davacı —- son tescilini 10/10/2016 tarihinde yaptırdığı, davalı ——tek ortağının — olduğu, son tescilinin 23/07/2014 tarihinde yaptırıldığı, davalı —– tarihinde tecsil edildiğ, yetkilisinin —-olduğu tespit edilmiştir.
Dava dışı —– tek ortağının —— olduğu, son tescilini 04/08/2016 tarihinde yaptırdığı, dava dışı —— ise son tescilini 10/12/2010 tarihinde yaptırdığı tespit edilmiştir.Davaya konu — adının tahsis —– tarihinde tahsis edildiği tespit edilmiştir.Davacı tanığı — beyanında; —- bölümünden mezun olduğunu, —— gittiğini, —– yılında döndüğünde davacı şirkette çalışmaya başladığını, davacı şirkete girdiğinde davalılardan ——davacı şirkette çalıştıklarını, akıllı araç takip sistemi yazılımının yaklaşık 10 yılda oluşturulmuş bir yazılım olduğunu, bir çok mühendis tarafından geliştirildiğini, kendisinin 10 aylık çalışma dönemi geçirdikten sonra bir gün—- işe gelmediklerini, 1 hafta sonra da —– işe gelmediğini, yazılımın kaynak kodlarının ve bir çok bilgisinin onlarda bulunduğunu, bir süre sonra kendilerinden geri istendiğini, ancak işbirliği yapmadıklarını, çok kısa bir süre sonra da yazılımın birebir aynısı ——–isimli yazılımda kullanıldığını tespit ettiklerini, azıcık işten anlayan birinin yazılımın ara yüzlerinin birebir aynı olduğunu ilk bakışta anlayabileceğini, —– isimli müşteriden arıza bildirisi üzerine gittiklerinde cihazlarda da sadece etiketin değiştirildiğini, ancak tüm yazılımın aynı olduğunu, ancak yönlendirme sisteminin farklı olduğunu tespit ettiklerini, sistemin yazılım ve cihaz olarak iki ayrı bölümden oluştuğunu, —— cihaz tarafında, diğer ikisinin ise yazılım kısmında çalıştıklarını, davalıların, davacı şirketin yazılımının birebir kopyasını yazılıma hakim olamadıkları için kendilerinden ücret karşılığı hizmet almayı teklif ettiklerini ve bir yıl süre ile sürdürdüklerini, o arada da yazılımın arka planını çözdüklerini, gerekli değişiklikleri yaparak sisteme hakim olduklarını, davalı tarafın cihazlarını davacının üreterek ——- sattığı cihazlar olduklarını, bu cihazların davacının yazılımına yönlendirilmesi gerekirken ——isimli yazılıma yönlendirildiğini, karşı tarafla anlaştıklarında kendilerine ödeme yaptıklarını, firmaya ya da şirkete ödeme yapmadıklarını, bu nedenle firmalarının ismini bilmediğini, kendisinin çalıştığı şirketin —– şirket olduğunu, aradan zaman geçtiği için tam ünvanını bilmediğini, öncesinde çalışan yazılımcıları hatırlamadığını, ancak kendisinin çalıştığı 10 aylık dönemde davalılar dışında ———elektrik ve bilgisayar mühendislerinin çalıştıklarını, hatırlayabildiklerinin bunlar olduğunu, davalıların yazılımında araçlar, noktalar, haritalar bulunduğunu, araç listesinin gelişi, üzerinde işaretleme şekli ve hatta ——– yapılan hataların bile davacının yazılımı ile aynı olduğunu, kendilerinin 1 yılın sonunda şifreyi değiştirerek sistemi kullanmaya başladıklarını, isimlerini söylediği davalıların sisteme giriş şifresi ile değil, sistemin açıklarını kullanarak yasal olmayan şekilde girmeye çalıştıklarını, bir yıl boyunca destek vermeye devam ettikleri için ödeme yapıldığını, ancak finans bölümünde çalışmadığı için banka hesaplarına ödeme yapılıp yapılmadığını bilmediğini beyan etmiştir.——- sayılı ceza dava dosyası incelendiğinde, şikayetçilerin ——sanıkların———tarihinin 2015 olduğu, sanıklar hakkında bilişm sistemine hukuka aykırı girme, bilişim sitemine hukuka aykırı müdahale suretiyle haksız çıkar sağlama suçlarından kamu davası açıldığı tespit edilmiş, davanın sonucu bu davayı etkileyebileceğinden ceza davasının sonuçlanması beklenmiş, yapılan yargılama sonucunda; sanıklar —— TCK’nun 243/1. Maddesinde yazılı suçtan beraatlerine, ——–TCK’nun 244/4. maddesinde yazılan suçtan beraatlerine, beraatlerine, ——— TCK’nun 244/4. maddesi uyarınca cezalandırılmasına, ——- TCK’nun 243/1. Maddesi uyarınca cezalandırılmasına, sanıklar hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ve karar keisnleşmiştir.
Dava konusu teknik bilgi gerektirdiğinden Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişiler———– oluşan bilirkişi heyeti 15/09/2020 tarihli raporda; dosya kapsamında gelinen aşamada davacı tarafa ait yazılım kodlarının dosya arasında mevcut olmadığı, Mahkemenizce yapılan yazışmalar neticesinde; davacıya ait yazılım kodlarının ———- sayılı dosyasında ve söz konusu dosyanın da ———- sayısı ile istinaf incelemesi aşamasında olduğu, yine yazışmalar neticesinde, dosyanın incelemeden dönüşünün bekleneceği anlaşıldığından, mevcut durumda heyetçe gerek ———- üzerinde gerekse internet sitesi üzerinde kaynak kodları yönünden karşılaştırma ve inceleme işlemleri yapılamadığı, bu inceleme yapılamadığı için ürünün FSEK kapsamında değerlendirilmesinin bu aşamada mümkün olmadığı yönünde görüş belirtilmiştir.Mahkememizce, her ne kadar bilirkişi heyeti 15/09/2020 tarihli raporda kaynak kodlarının bulunmaması nedeniyle inceleme yapılamadığı yönünde görüş bildirmiş ise de, ilgili kaynak kodlarının ——— tarihli yazısı ekindeki flash bellek içerisinde Mahkememize gönderildiğinden, Mahkememizin 14/07/2020 tarihli duruşma ara kararı doğrultusunda dosyanın ve kaynak kodlarını içeren flash belleğin bilirkişi heyetine tevdii edilerek rapor düzenlemelerinin istenmesine karar verilmiş olup, aynı bilirkişi heyeti 04/01/2021 tarihli raporda; hali hazırda yayında olan ———— internet siteleri üzerinde yapılan incelemede; her iki sitede de yalnızca bir adet sayfa olduğu, sözkonusu sayfalarda müşteri giriş formunun yer aldığının görüldüğü, müşteri giriş bilgilerinin bilinmemesi sebebiyle sisteme giriş yapılamadığı ve siteler arasındaki benzerliğe/farklılığa yönelik herhangi bir tespit gerçekleştirilemediği, heyete tevdii edilen dosya ekindeki flash bellek üzerinde yapılan inceleme sonucunda, söz konusu flash bellek içerisinde yazılımlara ait herhangi bir kaynak kodunun bulunmadığının görüldüğü, dosya kapsamında verilen görev gereğince kaynak kodlar yönünden herhangi bir karşılaştırma ve inceleme işlemleri yapılamadığı, bu inceleme yapılamadığı için ürünün FSEK kapsamında değerlendirilmesinin bu aşamada mümkün olmadığı beyan edilmiştir.
Mahkememizce————– sayılı dosyasının dava dosyası ile birlikte yeniden önceki bilirkişi heyetine verilerek, davacının yazılımının FSEK kapsamında eser niteliğinde olup olmadığı, davalılarca kullanılan yazılımın davacının yazılımı ile aynı olup olmadığı, davacıya ait yazılımın dava tarihindeki telif bedelinin ne kadar olduğuna dair ceza dosyasındaki bilirkişi raporları da incelenerek ek rapor hazırlamalarının istenilmesine karar verilmiş olup, aynı bilirkişi heyeti 27/12/2021 tarihli ek raporda;——-kullanıcı adlarıyla —— adresi üzerinden davacı sisteme ——– giriş yapılmaya çalışıldığı, trans firmasına ait araç üzerinde yer alan ve arıza kaydı ile davacı firmaya gelen takip cihazı üzerinde yapılan inceleme ise , cihazdan sağlanan verilerin asli bilgisayar yerine——— temsil olunan başka bir bilgisayara akışının sağlandığı, davacı firmaya ait veritabanı ve davalı firmadan alınan imaj disklerinde yer alan veritabanı verileri karşılaştırıldığında, davacı firma tarafından verilen tablolar ile davalı—— firmasına ait imaj içerisinde yer alan ———- sıralarının ve isimlerinin aynı olduğu, veri tabanları karşılaştırıldığında ——- ismi ile geçen davacı firma tarafından müşterilere gösterilen verilerden en önemlileri olarak —— karşılaştırma listesinde ilk sırada bulunan —– çağırdığı veri listesi sıralarının aynı olduğu, davalılara ait imaj disklerden elde edilen —— —–dosyası olarak geçen dosyanın içeriğinde ——- ibarelerinin çokça geçtiği ve söz konusu kodların davacı firmaya ait ———— olduğu, ——– uygulama dosyasının ——uzantılı bilgilendirme dosyası içeriğinde davacı firmaya ait——- taşıyan ve veritabanı, şifre, kullanıcı adı ibareli kayıtlar bulunduğu, dosya kapsamında yer alan imaj diskleri içerisinde bulunan davalı —–isimli firmanın verilerinin arasında —- formu isimli —- içerisinde almış olduğu sipariş listesi ve —-firmasında kullanılmak üzere ———- ibaresi ile geçen firmaya ait olan cihaz siparişi yapıldığı, dosya kapsamında yer alan sanıkların bilgisayarlarına ait imaj dosyaları üzerinde yapılan inceleme sonucunda —–firmasına ait olan ciazlarla iletişim kurulabileceği, yönlendirme ve erişim yapılabileceğinin tespit edildiği,—-, proje dosyalarının ve yedeklerinin tespit edildiği, —- firmasına ait olan veritabanının sıkıştırılarak arşivlendiği ve arşiv tarihinin şahısların iş aktinin sonlandığı tarih olan — tarihinden sonra olduğu, ——- yer alan online sistemlerin karşılaştırılması sonucunda, yazılımların aynı uygulama alanını paylaşıyor olmaktan ileri gelen temel ortaklıkların ötesinde bir benzerlik taşıdıkları, araç takip sistemi sektöründeki 3.taraf ürünlerde rastlanması beklenmeyecek kadar birbirine yakın ara yüz detaylarına sahip olduğu, fiziksel araçlarda ve ——–ait olan veri tabanı dosyaları, veritabanı bilgileri, kullanıcı adı, şifre gibi bilgiler, çeşitli bilgiler içeren dosyalar, internet sitesi bilgileri ve sipariş bilgileri üzerinde yapılan inceleme sonucunda davalıların davacının bilişim sistemlerine müdahale ettiği ve bu sistemlerin çeşitli dosyalarını kullandığı fikrinin hakim olduğu, sonuç olarak dosya kapsamındaki mevcut bilirkişi raporları ve heyetçe yapılan inceleme neticesinde, davalı tarafın kendi sistemlerinde kullanmış oldukları yazılım ile davacı tarafın yazılımının büyük oranda aynı olduğu, davacı tarafa ait yazılımın FSEK m.2 kapsamında ilim ve edebiyat eseri niteliğinde (bilgisayar programları) korunan eser mahiyetinde olduğu, davalı eyleminin davacının mali haklarından çoğaltma hakkının ihlali niteliğinde olduğu, davaya konu—– yapılması maliyeti hakkında yapılan piyasa araştırması neticesinde; piyasa koşullarında yapılacak işin dolar bazlı olduğu da göz önünde bulundurularak söz konusu işin yaklaşık-ortalama 84.000,00 USD bedelle yapılabileceği-yaptırılabileceği, bu rakamın dava tarihi itibariyle Türk Lirası karşılığının 84.000,00 x 2.93 = 246.120,00 TL olduğu, davacının piyasadaki itibar kaybı sebebiyle talep ettiği manevi tazminat hususundaki takdirin Mahkemeye ait olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Mahkememizce tarafların ticari kayıtları incelenerek davalıların inceleme yapılan dönemde araç takip sistemi satışından elde ettikleri gelirin ne kadar olduğu, davacı şirketin ise 01/01/2013 tarihinden 06/03/2014 tarihine kadar olan dönemde araç takip sistemi satışından elde ettiği gelirin ne kadar olduğu belirlenerek, 06/03/2014 – 24/06/2016 tarihleri arasındaki dönemde araç takip sistemi satışından elde ettiği gelirler ile karşılaştırılmak suretiyle gelirinde meydana gelen bir azalma varsa tespiti için rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi —— tarihli raporunda; davacı ——– ticaret defter ve belgelerini sunmadığından ve yerinde inceleme taleplerinin olmadığından Mahkeme tarafından ticari defterlerinin incelenmesi yönünde işlem yapılmasına yer olmadığına karar verildiği, dolayısıyla ara kararın yerine getirilemediği, davalılar — — tacir olmaması nedeniyle ticari defter ve belgelerinin olmadığı, diğer davalı —– ticari defter ve belgelerinin incelenmesi neticesinde —- tarihleri arasında —–satışından toplam 74.890,56 TL gelir elde ettiği yönünde görüş belirtmiştir.
5846 sayılı FSEK’nun 1/B maddesinin ‘a’ bendinde eser, “sahibinin hususiyetini taşıyan ilim ve edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema eserleri olarak sayılan her nevi fikir ve sanat mahsullerini” ifade eder. Buna göre bir fikri ürünün eser sayılabilmesi için iki koşulu birlikte gerçekleştirmesi gereklidir. İlk olarak fikri ürünün sahibinin hususiyetini taşıması, bir başka deyişle kendinden önce ortaya konmuş benzerlerine göre özgün bir niteliğe sahip olması gerekir. İkinci olarak bu fikri ürünün FSEK’nun ikinci ve devamı maddelerinde belirlenen eser kategorilerinden birine dahil edilebilmesi aranmalıdır. FSEK’nun 2/1 maddesi uyarınca, “Herhangi bir şekilde dil ve yazı ile ifade olunan eserler ve her biçim altında ifade edilen ——bir sonraki aşamada program sonucu doğurması koşuluyla bunların hazırlık tasarımları—- ve edebiyat eserleri arasında sayılmıştır.
Öte yandan FSEK 38/2 hükmü gereği bilgisayar programlarının bir bilgisayara yüklenmesi ve çalıştırılması hakkının onu yasal yollardan edinen kişilere ait olduğu, ancak bu serbestinin ön şartının bilgisayar programını hukuki olarak elde etmek olduğu, programın hukuki bir işlemle veya kanun gereği iktisap edilmiş olması gerektiği, hukuki yoldan iktisap eden kişinin ise programı devralan, lisansı bulunan, bunların yetkilendirdiği kişiler ve anılan kişilerin halefleri olabileceği, bu şekilde bilgisayar programını iktisap eden kişilerin programı bilgisayara yükleyebileceği; çalıştırabileceği ve hataları düzeltebileceği kabul edilmektedir.
Zira; FSEK 22. maddeye göre “Bir eserin aslını veya kopyalarını, herhangi bir şekil veya yöntemle, tamamen veya kısmen, doğrudan veya dolaylı, geçici veya sürekli olarak çoğaltma hakkı münhasıran eser sahibine aittir———- Çoğaltma hakkı, bilgisayar programının geçici çoğaltılmasını gerektirdiği ölçüde, programın yüklenmesi, görüntülenmesi, çalıştırılması, iletilmesi ve depolanması fiillerini de kapsar”. Madde hükmünden de anlaşıldığı üzere FSEK bilgisayar programları açısından diğer eser türlerine nazaran daha geniş bir koruma getirmiştir. Buna göre kanun lafzıyla anlaşıldığı üzere bir bilgisayar programının taşıyıcıya yüklenmesi, taşıyıcıdan bilgisayarın sabit diskine yüklenmesi, programın çalıştırılması ve benzeri eylemlerin herbirinin ayrı ayrı çoğaltma kapsamında değerlendirilmek gerektiği kuşkusuzdur.5846 sayılı FSEK’nun 8/1. maddesi uyarınca, eser sahibi bir eseri meydana getiren kişidir. Kanunun 9. maddesinde eser sahiplerinin birden fazla oluşu hallerine yer verilmiştir. Buna göre birden fazla kimsenin birlikte vücuda getirdiği eserin kısımlara ayrılması mümkünse, bunlardan her biri meydana getirdiği bölümün sahibi sayılır. Ancak birden fazla kimsenin iştirakiyle vücuda getirilen eser ayrılmaz bir bütün teşkil ediyorsa, bu takdirde eserin sahibi onu meydana getirenlerin oluşturduğu birliktir.
Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında; alınan bilirkişi raporları, dosyaya getirtilen —–kayıtları, davalılara ait —- kayıtları, dinlenen tanık beyanı, —- sayılı dava dosyasının içeriği ve tüm dosya kapsamı ile; davalılardan—– yılında davacı şirketten önceki —– yazılımcı olarak çalışmaya başladığını — yılına kadar davacı şirkette çalışmaya devam ettiği, davacı şirketin araç takip sistemi hizmeti verilen bilişim sisteminin —yazılımlarını oluşturduğu, davalı — ise davalı —– 4 ay sonra davacı şirkette yazılımcı olarak çalışmaya başladığı, davalı —- ise davacı şirkette —— tarihinde çalışmaya başladığı, ——- yılının Mart ayında işten ayrıldığı, bu süre içerisinde davalı — birlikte davacı şirkette araç takip yazılımı üzerinde çalıştıkları, davalı —-davacı şirkette ——yılına kadar çalıştığı, daha sonra ayrılarak davalı —- kurduğu ve araç takip yazılımı hizmeti verdiği, davalı—- davacı şirketin ortaklığından ——– yılında ayrıldığı, davalı —davalı ————- sahibi ve yetkilisi olduğu, araç takip sistemi pazarlama işi ile uğraştığı, araç takip yazılımlarını ve cihazlarını son kullanıcıya pazarladığı, daha önce davacı şirketin bayiisi olarak faaliyet gösterdiği, davacıdan satın aldığı araç takip cihazlarını müşterilere sattığı tespit edilmiştir.Davalılardan —- davalı şirketlerde ortaklığı, dava konusu ——- yazılımın hazırlanması ve pazarlanması ile bir ilgisinin tespit edilemediği, davacı şirketin ortaklığından ise olaydan daha önce ayrıldığı, ceza davasında da aynı nedenlerle beraatine karar verildiği anlaşılmakla, bu nedenle bu davalı hakkındaki davanın reddine karar vermek gerekmiştir.Davalılar ——- yazılımının oluşturuşmasında davacı şirketin çalışanları olarak görev aldıkları, ancak davacı şirkette başka çalışan mühendislerin birlikte yaptıkları çalışmalar sonucunda yazılımın oluşturulduğu, FSEK’nun 10/son maddesi uyarınca eserden kaynaklanan mali hakların davacı şirkete ait olduğu, davalıların daha sonra davacı şirketten ayrılarak aynı yazılımı —-oluşturup satışa sundukları, araç takip sistemi araçlarını —- adlı takip sistemine yönlendrdikleri, davalı —– yetkilisi olan davalı —- daha önce davacıdan aldığı ve elinde kalan cihazların ayarlarını ve yazılımlarını, davalı —- tarafından satın alınan ve davalı ——— sitesi altında çalışan sunucuya yönlendirdiği, her ne kadar ceza davasında hakkında beraat kararı verilmişse de, bu kararın hakkında yeterli delil bulunamaması nedeniyle verildiği, bu nedenle beraat kararının Mahkememizi bağlamayacağı, davalıların bu şekilde davacı şirkete ait yazılımı izinsiz kullanmak suretiyle çoğaltma hakkını ihlal ettikleri, davacının bu nedenle FSEK’nun 70/3. maddesi uyarınca davalıların elde ettiği gelirin kendisine ödenmesini talep edebileceği, alınan bilirkişi raporu ile bu tutarın 74.890,56 TL olduğunun tespit edildiği, her ne kadar yazılımın telif bedeli bilirkişi tarafından 246.120,00 TL olarak tespit edilmişse de, davacının FSEK’nun 68. maddesi uyarınca rayiç bedele ilişkin bir talebi bulunmadığı, davacı taraf ticari kayıtlarını bilirkişi incelemesi için sunmadığından menfi zararı olduğunu ispatlayamadığı, her ne kadar davacı şirket FSEK’nun 70/1. maddesi uyarınca manevi tazminat da talep etmişse de, yazılım üzerinde hak sahibi olan davacı şirket tüzel kişi olmakla, yazılım üzerinde FSEK’ten kaynaklanan manevi hakkı bulunmadığı, FSEK’nun 70/1. Maddesi uyarınca manevi tazminat talep edemeyeceği, davalıların davacıya ait araç takip sisteminden faydalanan müşterilerini kendi araç takip sistemine haksız ve izinsiz olarak yönlendirmek suretiyle aynı zamanda haksız rekabette bulundukları anlaşılmakla, davalılar ——- Haklarında açılan davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M/Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davalı —— hakkında açılan davanın REDDİNE,
Diğer davalılar hakkında açılan davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
Davalıların mali hakları davacıya ait —— isimli akıllı araç takip sistemi yazılımını —— adıyla izinsiz kullanmak suretiyle davacının FSEK’ten kaynaklanan haklarına TECAVÜZ ETTİKLERİNİN VE HAKSIZ REKABETTE BULUNDUKLARININ TESPİTİNE,
Davalıların gerçekleştirdikleri TECAVÜZÜN REF’İNE,
Davalılar tarafından ——– isimli araç takip sistemi yazılımının kullanılmasının YASAKLANMASINA,
FSEK 70/3.maddesi uyarınca 74.890,56 TL maddi tazminatın 06.03.2014 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,
Alınması gereken 5.115,80 TL harçtan peşin alınan 5.056,27 TL harcın mahsubu ile bakiye 59,53 TL harcın davalılar ———- tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı vekiline FSEK’ten kaynaklanan mali haklara tecavüz davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davalılar————- tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı vekiline haksız rekabet davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davalılar ——- tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı vekiline maddi tazminat davasının kabul edilen kısmı üzerinden üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davalılar ——- tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davalı —– vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalı —— vekiline ödenmesine,
Davalılar vekillerine maddi tazminat davasının reddedilen kısmı üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/3 maddesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
Davalılar vekillerine reddedilen manevi tazminat davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/3 maddesi gereğince takdir olunan 15.000,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
Davacı tarafından yatırılan 4.117,00 TL ıslah harcı, 939,27 TL peşin harç ve 29,20 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 5.085,47 TL harç giderinin davalılar ———– tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 826,70 TL tebligat ve müzekkere masrafları ile 6.300,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 7.126,70 TL yargılama giderinden, davanın kabul ve red oranına göre, (%46) 3.278,30 TL’nin davalılar ——– tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiye (%54) 3.848,40 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı —— tarafından yapılan 41,00 TL yargılama giderinden, davanın red ve kabul oranına göre, (%54) 22,15 TL’nin davacıdan tahsili ile davalı —– ödenmesine, bakiye (%46) 18,85 TL’nin davalı —— üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalılar ———-vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/07/2023