Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/389 E. 2019/187 K. 25.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2017/389 Esas
KARAR NO : 2019/187

DAVA : Marka Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 15/06/2016
KARAR TARİHİ : 25/06/2019

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan marka hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkilinin gıda ve temizlik bakım ürünleri başta olmak üzere bir çok sektörde lider firmalardan biri olduğunu, bir çok tanınmış markası bulunduğunu, ——– Şekil” markasının da dahil olduğu tanınmış —- markalarının ve bu markaların kullanıldığı — ürünlerinin satışa sunulduğu paketlerin özgün yaratıcısı, ambalaj kompozisyonunun fikir sahibi, yaratıcısı ve ilk kullanıcısı olduğunu, “—” markasının gerek ulusal, gerek uluslararası düzeyde yüzlerce tescili bulunduğunu, davalının ise yiyecek sektöründe faaliyet gösterdiğini ve — numaralı —- —- Şekil” markasını aralarında “—” emtialarının da bulunduğu bir kısım gıda maddeleri için tescil ettirdiğini, davalının ————- numaralı markasının davacının “—–” adlı ürün ambalajları dizaynı ile ayniyet arz ettiğini, özellikle davacıya ait —— sayı ile tescilli markaların bileşimi ile birlikte ana zemin rengi, kelime markalarının konumlandırma biçimi, kelime markalarının arka fonunda parlayan —-,—— üzerindeki — kelime markalarını çevreleyen ———- unsurlarının kopyalandığı ve aynı konumlandırma ile kullanıldığını, davalının davacıya ait tescilli marka ve ambalajları taklit ederek tüketiciyi yanıltmayı ve haksız kazanç elde etmeyi amaçladığını, bu itibarla kötü niyetli olduğunu, bu sebeplerle davalı adına tescilli — numaralı — Şekil” markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; davalının —- pazarında davacıdan çok önce var olan, tanınmış marka tesciline sahip, köklü ve itibarlı bir firma olduğunu, müvekkili markaların tescil tarihinin davacının dayanak gösterdiği markalardan çok öncelere uzandığını, davacının dilekçesinde yer verdiği görselin marka tescilinin bulunmadığını ve tescilsiz olarak kullanıldığını, davacının markasının —-” ibaresi olduğunu ve ambalaj üzerinde — hakkı elde etmesinin mümkün olmadığını, ürünle bağlantılı olan şekillerin ve renklerin başkaları tarafından da ambalaj üzerine konulmasının mümkün olduğunu, ambalajda yer alan renk, ————– figürleri üzerinde davacı tarafın — hakkı bulunmadığını, karşılaştırılan ambalajların görsel algı bütünlüğü açısından ve detaylarda kullanılan ögeler açısından birbirinden farklı olduğunu, —— markaları arasında karıştırılma ihtimali bulunmadığını, bu sebeplerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davalı adına tescilli ——– numaralı “—— Şekil” markasının davacıya ait — adlı ürün ambalajları dizaynı ile ayniyet arz ettiği iddiası ile açılan hükümsüzlük davasıdır.
Dosyaya Türk Patent ve Marka Kurumu kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; — numaralı “——— numaralı—- numaralı “Şekil”—- numaralı ——————–numaralı ——- numaralı “Şekil” markalarının —Sınıflarda tecsilli olduğu, davalının ise—- numaralı “—- –” ibareli markanın —-.sınıfta 28.04.2016 tarihinde davalı adına tescil edildiği anlaşılmıştır.
Davacı taraf kendilerine ait ürün ambalajının kullanımına ilişkin delilleri ve görselleri dosyaya sunmuş, dava konusu teknik bilgi gerektirdiğinden Mahkememizce deliller ve dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, bilirkişiler — tarihli raporda; davacının ——ogolu sarı zemin üzerine sol alt tarafta —————- figürlerinin yer aldığı —– ambalajını—-tarih—– yer vermek suretiyle kullandığı, ——” sözcük markaları arasındaki farka rağmen hükümsüzlüğü talep edilen—– numaralı markanın davacı ambalajına “ambalaj kompozisyonu” yönünden genel görünümü ve muhtelif unsurları itibariyle benzerlik gösterdiği, davalının —– numaralı marka tesciline konu ambalajını davacının ilgili ürün ambalajına benzetmek için bilinçli bir çaba sarf ettiği, ortalama dikkati haiz tüketicilerin en azından bir kısmının ———-” sözcük markaları arasındaki farka rağmen ambalaj kompozisyonundaki benzerlik nedeniyle —- raflarında yan yana yer alan davacı ve davalı ürünlerini birbirine karıştırma ihtimali bulunduğu yönünde görüş bildirmiştir.
Davalı vekili tarafından rapora itiraz edilmiş ve Mahkememizce itirazlar kapsamında ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişiler 06.12.2018 tarihli ek raporlarında 25.12.2017 tarihli kök rapordaki görüş ve kanaatlerinde bir değişikliğe gidilmediğini beyan etmişlerdir.
Markaların karıştırılma ihtimali bulunması dava açıldığı tarihte yürülükte olan 556 sayılı KHK’de hükümsüzlük sebebi olarak sayılmıştır.
Karıştırılma (iltibas) tehlikesi 556 sayılı KHK’nin 8/1-b maddesinde düzenlenmiş olup, iki ayrı marka karşısında bulunan kişilerin, bu markaların benzerliği sebebiyle, sunulan mal veya hizmetlerin aynı işletmeye veya ekonomik olarak bağlantı içerisinde bulunan işletmelere ait olduğunu düşünmeleri veya düşünme ihtimalleridir. Diğer bir tanıma göre karıştırılma ihtimali, bir -tescilsiz- işaretin veya tescil edilmiş bir markanın daha önce tescil edilmiş bir marka ile şekil, görünüş, ses, genel izlenim vs. sebeple ya aynı ya da benzer olduğu için önce tescil edilmiş marka olduğu zannını uyandırması tehlikesidir
Yapılacak incelemede karıştırılma (iltibas) ihtimalinin araştırılmasına ilk önce markalar arasında ayniyet ya da benzerlik bulunup bulunmadığından başlanması gerekir. Bunun için de ilk önce markalar arasında ayniyet veya benzerlik ve daha sonra mal ve/veya hizmetler arasında ayniyet veya benzerlik olup olmadığı araştırılmalıdır. Burada iltibas tehlikesinin belirlenmesinde, benzerliğin vasat düzeydeki tüketicilerin ilk bakışta ürün veya hizmetin karıştırılmasına sebep olması veya karıştırma tehlikesinin bulunması ölçütü esas alınır. Ancak özel alıcı grubu olan hedef kitle de somut olayda nazara alınabilir.
Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında, topplanan deliller ve bilirkişi raporu ile davacı tarafından 05/04/2011 tarihinden bu yana —- emtiası için kullanıldığı anlaşılan ambalaj ile davalı adına tescil edilen ambalaj markasının iltibas yaratacak derecede benzer oldukları, her iki ambalaj tasarımında da ——- üzerinde —- uygulandığı, her iki — kompozisyonunda da, ana marka logosunun kutu üzerinde orta merkezde yukarıya daha yakın olarak birbirine benzer ebatlarda konumlandırıldığı, gerek davacı, gerekse davalı ambalajlarında içine bardak—-atılmış,—– bardağı görseline yer verildiği, davacı ambalajındaki bardağın ——-” denilen metal çerçeve içinde oturtulmuş, —- belsiz bir bardak olduğu, davalı ambalajındaki bardağın ise belsszi denilecek kadar az eğimli, zemini bütünü itibariyle yere oturan, şeffaf cam bşr bardak olduğu, ancak bardağın —– hissi uyandırıacak şekilde aydınlatıldığı, piyasadaki sıradan — bardakların biçimsel çeşitliği dikkate alındığında, davalının ambalajında ana hatları itibariyle davacının ambalajındaki bardağın biçimine yakın bir—- seçildiği, davacının ambalaj zemin rengi itibariyle —– olduğu, ambalajın sol üst köşesinden sağ alt köşeye doğru ——– sağ ortadan sol alt köeşeye doğru da — seçildiği, ambalajın —— ibarelerinin yer aldığı kısmında ise —- logosu ile “—— — ibarelerinin altındaki —— nedneiyle aydınlanma görüldüğü, davalı ambalajının da zemin ——— tonlarda olduğu, davalı ambalajında kavuniçi ton ambalajın sağ ve sol taraflarına basılı —– desenleri ile elde edildiği, davalı ambalajında da ——” ibarelerinin yer aldığı orta kısımda bir aydınlanma hissi verecek şekilde — — renk kullanıldığı, davacı ambalajında sağ alt tarafta davacının—- sayılı tesciline konu—- görselinin kullanıldığı, altında ağaşıya dışbüküm yapacak çekilde —- ibaresinin bulunduğu, davalı ambalajında sağ alt tarafta—- figürünün bardağın üzerinde resmedildiği ve —— içinden dökülür şekilde görsel kullanıldığı, sol üst köşede gene ——– altında aşağıya dışbüküm yapacak şekilde “——-” ibaresinin kullanıldığı, gerek davacının gerekse davalının ambalajında logolar ve görsellerin aşağı yukarı aynı boyutta oldukları, ambalajlardaki yazılı ve görsel unsurlar aynı kompozisyon planı dahilinde yerleştiridikleri, davacı ambalajındaki “—– ibaresi ile davalı ambalajındaki ——” ibaresinin “— diye tabir edilen şekilde, yani sözcüklerin ilk harfleri daha büyük boyutta olmak üzere kapital harflerle basıldıkları, her iki tasarımda da kutunun yan yüzeyinde ana logoların gene merkezde olacak şekilde birbirlerine yakın ebatta konuşlandırıldığı, her iki tasarımda da kutunun üst yüzeyinde ana marka logolarının yüzeyin merkezine gelecek şekilde benzer abatlarda konumlandığı, öz yüzde kullanılan şeffaf bardak görsellerinin yüzeyin alt kenarlarına yakın konunmlandırıldığı anlaşılmıştır.
Her iki tarafın kullanımının —— emtiası üzerinde olduğu, ürünlerin market raflarında yan yana dizilerek satışa sunuldukları, ambalajlar üzerindeki ——-“——” sözcük markaları farklı olsa da, ortalama dikkati haiz tüketicilerin öncelikle sözcük markasına bakmaksızın ambalajına bakarak ürünü satın alabileceği, ambalaj benzerliği yaratmanın iltibas yaratmanın temel yöntemlerinden biri olduğu, ambalajın bir ürünün ayırt edici kimliğini oluşurduğu, dava konusu ambalajın davalının ambalaj markasını tecsilinden önce davacı tarafça kullanılmakla öncelik hakkının davacıya ait olduğu, davalının davacının ambalajının kullanılmaya başlandığı tarihten önceki tarihte tescilli —- numaralı “—-” markasının ve —- nuamaralı “——–” markalarının, davaya konu ambalaj ile kelime markası dışında benzerlikleriinin bulunmadığı, davalı şirketin aynı ticari konuda faaliyet göstermesi nedeniyle, davacının ambalajından haberdar olması gerektiği, pek çok seçenek mevcut olduğu halde, yüksek derecede ayırt edici niteliğe ve kendine özgü bir görünüme sahip olan davacının ambalajına benzer bir markayı tescil ettirdiği, bu nedenle marka olarak tescil ettirdikleri ambalaj desenini davacının ambalaj desenine yaklaştırmaya çalıştıkları, tescilin kötü niyetli olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne, davalı adına tescilli —– tescil numaralı markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KABULÜNE,
Davalı adına tescilli —— numaralı “—————” markasının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
Alınması gereken 44,40 TL harçtan peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 15,20 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 3.931,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 58,40 TL harç, 255,80 TL tebligat ve müzekkere masrafları ile 3.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.314,20 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı