Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/274 E. 2019/78 K. 26.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/274
KARAR NO : 2019/78
DAVA : Marka (Manevi Tazminat İstemli), Marka (Maddi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ: 28/01/2015
KARAR TARİHİ: 26/03/2019
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Manevi Tazminat İstemli), Marka (Maddi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin dünyaca tanınmış ——– markası ile tekstil ve giyim ürünleri ürettiğini ve ülkemiz de dahil olmak üzere dünyanın her yerinde bu ürünlerin pazarlamasını yaptığını; müvekkiline ait — tescil numaralı – ve – ——– tescil numaralı ——- markalarının — nezdinde korunmakta olduğunu; davalı ———- tarafından müvekkiline ait markalarını taşıyan taklit ürünlerin piyasaya sürüldüğünü; İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın —- Hz. Sayılı ve İstanbul 1. Sulh Mahkemesi’nin —— D.iş sayılı kararı gereğince ——–tarihinde yapılan aramada tutanak ile kayıt altına alındığı üzere, davalıya ait iş yerinde, müvekkiline ait ürünlerin taklitleri olan ——— adet ürün tespit edildiğini; piyasaya sunulan bu taklit ürünlerin müvekkili şirketi hem maddi, hem de manevi büyük kayıplara uğrattığını, davalı tarafından üretilen ve satılan ürünlerin kalitesiz olmasının da müvekkilinin itibarına ve markasına zarar verdiğini; davalının ürünleri nereden ve hangi şekilde temin ettiğini bilmediklerini, müvekkilinin ürünlerinin taklidi olan ürünleri satmakta ve hemen ardından tükettiği ürünlerin yenilerini temin ederek hukuka aykırı bu eylemlerini süreklilik arz edecek biçimde tekrarlamakta olduğunu; davalının sattığı kalitesiz taklit ürünlerle müvekkiline ait markaya telafisi imkansız zararlar verildiği; davalının taklit ürünleri satmasının potansiyel tüketicilerin müvekkile ait ürünleri almasına engel olduğunu; ürünün satışında; kazancın hesaplanması sırasında sayın mahkemece uygun görülecek makul bir payın eklenmesini belirterek, davacının marka haklarına tecavüz fiillerinin tespitine ve durdurulmasına, dava konusu markaların yer aldığı davalının ürettiği mal ve ambalajların toplatılarak imhasına, başka firmalar tarafından dağıtılması, stok ve pazarlamasının ve satışının önlenmesine, işaretin mal veya ambalaj üzerine konulmasının ve işaretin davalının iş evrakı ve reklamlarında kullanılmasının yasaklanmasına, davacıda meydana gelen maddi zararın 556 sayılı KHK’nin 66. maddesi uyarınca lisans bedeli üzerinden tespitine, markanın, ekonomik kazanç açısından önemli bir etkisi bulunması sebebiyle tazminata mahkemece makul bir payın eklenmesine, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak şartıyla şimdilik —- TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,—– TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kararın masrafı davalıdan alınmak üzere kamuya yayın yoluyla duyurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili -.— —– adresinde müşteki —- firması ile ilgili 556 sayılı KHK’ye muhalefet nedeni ile arama yapıldığını ve imalat fazlası, iade için üretim yaptıran ——— firması veya temsilcisi tarafından alınmayı bekleyen bir kısım -. kalite ve eski sezon üretimi mal bulunduğunu, konu ile ilgili şirket muhasebe müdürünün gerekli ifadeyi vermiş olduğunu; davacı firmanın —- mümessili ——ile yapılan imalat anlaşmasını ibraz ettiklerini; müşteki tarafından taraflarına ürettirilen mallara el konması veya 556 sayılı KHK’ye aykırı davranılması nedeni ile dava ikamesinin söz konusu olmadığını; taklit ürünler olmadığını; ürünlerin davacı şirket adına bizzat —— yaptırılmış orijinal ve eski sezon ürünleri olduğunu; izah edilen nedenler ile davalı şirket merkezinde ele geçen ürünler sahte ve taklit ürün olmadığından, haksız olarak açılan davanın reddine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava; davacıya ait ——— ibareli markanın davalı tarafından taklit ürünler üzerinde kullanıldığı iddiasıyla açılan marka haklarına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti ile maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Davacıya ait marka tescil kayıtları dosya içine getirtilmiş, incelendiğinde; – numaralı ——-markasının —-. sınıflarda —- tarihinden itibaren —yıl süreyle,-numaralı — markasının – sınıfta ——- tarihinden itibaren –yıl süreyle tescil edildiği, koruma sürelerinin dava açıldığına devam ettiği tespit edilmiştir.
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın —- soruşturma, ——— karar numaralı Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar ve ekleri dosya içine getirtilmiş, incelendiğinde, şikayetçinin ——– şüphelinin——– yetkilisi —- olduğu, İstanbul Anadolu 1. Sulh Ceza Mahkemesi’nin — Değişik İş sayılı kararı ile davalı şirketin merkezinde arama yapıldığı, toplam – adet ——— markalı ürün ele geçirildiği, dört adet ürünün adli emanete alındığı, diğerlerinin yediemine teslim edildiği, ürünler üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda, ürünlerin üzerlerinde şikayetçiye ait markaların yer aldığı, ancak ürünlerin taklit olmadıkları, üretim numunesi veya ihraç fazlası -. kalite ürünler olduklarının tespit edildiği, şüphelinin markaları taklit ederek üretim yaptığının kanıtlanmadığı gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, kararın kesinleştiği anlaşılmştır.
Yine davalının talepleri doğrultusunda dava ———- ihbar edilmiş, bu şirkete ait gümrük beyannameleri ve davalı tarafça sunulan fatura ve belgeler de dosya içine alınmıştır.
Davanın çözümü teknik bilgi gerektirdiğinden dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan—- tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde;-tescil no.lu— markasının-. sınıfta ve — tescil no.lu —— markasının——–. sınıflarda davacı adına tescil edilmiş olduğu; davacının, marka tescilinden doğan haklarına davalının tecavüz ettiğini iddia etmiş ve iddiasına delil olarak —- tarihli İş Yeri Arama Zaptetme ve Yediemin tutanaklarını ve 465 adet ürünü göstermişse de, ürünler dosyada mevcut olmadığından incelenemediği, somut olayda marka hakkına tecavüz nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebi açısından— şartının gerçekleşmiş olduğu; İstanbul Anadolu Sulh Ceza Mahkemesinin —- D.iş sayılı kararı gereğinde ——– tarihli aramada tespiti yapılan —adet ürün değerlendirilecek olursa, % 12.50 kar marjı dikkate alındığında 465 x 13.30 (satış fiyatı) = 6.184.50 TL x 12.50 ; 100 = 773.06 TL maddi tazminata; kendilerine ibraz edilen belgelerden tespit edilen 9891 adet üründen elde edilen 131.557,04 TL’lik ciro değerlendirilecek olursa 131.557,04 X 12,50 : 100 = 16.444,63 TL maddi tazminata hükmedilebileceğine dair tespit ve görüşlerine yer verilmiştir.
Davacı vekili 11.01.2017 tarihli ıslah dilekçesi ile; dava dilekçesinde yer alan 1.000,00 TL maddi tazminat taleplerinin 16.444,63 TL olarak ıslah etmiş, eksik harcı da tamamlamıştır.
Davaya konu olan Cumhuriyet Başsavcılığı Adli Emanetinde bulunan ürün numuneleri üzerinde yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan ———– tarihli ek bilirkişi raporunda; ürünler üzerinde davacıya ait ———–markalarının mevcut olduğu, ayrıca üzerlerinde bulunan üretim takip etiketlerinde üretim tarihlerinin ——-yılı olduğunun yazılı olduğu, davacı tarafça sunulan orjinal ürünlerin ise yakın sezon ürünleri olduğu, ayrıca üretim takip etiketlerinde müşteri adı olarak———- yazdığını, ancak bu hususun tek başına kanaat oluşturmak için yeterli olmadığı, ancak bu etiketler üzerindeki artikel numarasının ve firma isminin ürün üzerindeki herhangi bir parametre ile örtüşmesi gerektiği, inceleme sonucunda ürünün iç kumaş etiketleri ile üretim takip etiketinin artikel numarası ve firma adlarının birbiri ile örtüştüğü, emanette bulunan ürünlerin iplik, kumaş, dikiş, etiket, logo, baskı ve temizlik kalitelerinin orjinal ürünlerin kalitesine yakın olduğu, değişikliklerin (iplik, kumaş kalınlığı, vs) farklı sezon ürünleri ve üretim yerlerinden kaynaklandığının söylenebileceğini, artikel numaralarının yer aldığı kumaş etiketlerin içeriklerinin orijinal ürünler gibi olduğu, bazı ürünlerin henüz bitmemiş olduğu, inceleme sonucunda bunların seri üretim öncesi numune çalışması olduğu, tüm ürünlerin davacıya ait orijinal ürünler olduğu,——– Mahkemeye sunduğu ——- tarih ve ——–sayılı yazılarında cironun %15 oranının emsal lisans bedeli olarak tespit edileceği bildirilmiş olduğu görülmekle; 131.557,40 x 15: 100= 19.733,56 TL maddi tazminat hesaplandığına dair görüş belirtilmiştir.
Dava dışı ————— Şirketi’nin ticari kayıtları ile davalının kayıtlarının karşılaştırılması için dosyamız içerisine alınan—- tarihli bilirkişi raporunda ise özetle; ——— tarihinden sonra davalının davaya konu ürünleri ürettiğine dair bir belge ve kayda rastlanmadığı, aramada ele geçen ürünlerin—- adet olduğu, —adet ürün üzerinden hesaplama yapıldığında davalının —- TL ciro elde ettiği, —– TL’nin %15’i olan —– TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesi gerektiği, ————— tarihli muavin kayıtlarında yer alan üç adet faturanın davalı şirket tarafından sunulan faturalarla uyumlu olduğu belirtilmiş, yine ——–tarihli ek raporda ise; —-TL maddi tazminata hükmedilebileceği görüşlerine yer verilmiştir.
Toplanan deliller, bilirkişi raporları, davalının ve ihbar olunan ——— ticari kayıtları, arama ve el koyma tutanağı, davacı vekilinin duruşmadaki beyanı, dosya içine sunulan—- Müdürlüğü’ne sunulmuş beyannameler birlikte değerlendirildiğinde, davalıya ait depoda davacının markalarını taşıyan — adet ürün bulunmuşsa da, davacı şirket adına üretim yapan ———— Şirketi ile davalı şirket arasındaki anlaşma uyarınca davacının markasını taşıyan ürünlerin üretildiği, ele geçirilen ürünlerin iç etiketleri ile uyumlu üretim takip etiketlerine göre —–yılında davacı şirket için üretildikleri,———Şirketi’nin ticari kayıtlarında yer alan faturalar ile davalının kayıtlarında yer alan faturların birbirini doğruladığı, ayrıca —- Beyannamelerinin örneklerinden de davalı şirket tarafından üretilen———- markalı ürünlerin ———-Şirketi tarafından davacı şirkete gönderildiğinin belli olduğu, davacı vekilinin de ——-8 tarihli duruşmada ürünlerin orijinal olduğunu kabul ettiği, ancak davalı tarafından piyasaya sürüldüğünü iddia ettiği, ürünlerin piyasaya sürüldüğüne dair hiç bir delil bulunmadığı, ürünlerin davalının deposunda bulunduğu, gerek Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından alınan bilirkişi raporunda, gerekse Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda ürünlerin orijinal ve eski sezon ürünler olduğunun tespit edildiği, bu nedenle davacının marka haklarına tecavüz edilmediği anlaşılmakla, davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Peşin ve ıslah ile alınan harç karar ve ilam harcını karşıladığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Peşin ve ıslah ile alınan fazla harç toplamı olan 407,22 TL nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3- Davalı yararına “tecavüz ve haksız rekabet yönünden” karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.931,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
Davalı yararına “maddi tazminat yönünden” karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.931,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
Davalı yararına “manevi tazminat yönünden” karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.931,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
4- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapıldığı anlaşılan 15,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avanslarından kullanılmayan miktarların karar kesinleştiğinde ve istek halinde taraflara iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.
26/03/2019