Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/253 E. 2019/33 K. 14.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/253
KARAR NO : 2019/33
DAVA : Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli), Endüstriyel Tasarım (Manevi Tazminat İstemli), Endüstriyel Tasarım (Tecavüzün Tespiti İstemli)
DAVA TARİHİ: 25/07/2014
KARAR TARİHİ: 14/02/2019
Mahkememizde görülmekte bulunan Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli), Endüstriyel Tasarım (Manevi Tazminat İstemli), Endüstriyel Tasarım (Tecavüzün Tespiti İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin——— içeceğinin kutusunun tasarımının sahibi olduğunu, müvekkili tarafından devir alınan ——tescil numaralı tasarımın, renk kombinasyonu ve şekil itibariyle davalı tarafça taklit edildiğini; iş bu nedenlerle İstanbul Anadolu 1. FSHHM’nin —– D. İş sayılı dosyası ile öncelikle müvekkili şirketin tasarımdan doğan haklarına tecavüz teşkil eden fiillerin durdurulmasının talep edildiğini, bu başvuru üzerine Mahkemenin —- tarihinde ihtiyati tedbir kararı verdiğini, davacının—– numarası ile tescilli ambalaj deseninin davalı tarafından birebir aynısı kullanılmak suretiyle tecavüz edildiği iddiasıyla, davalının ürün kutusu ile davacının tasarım hakkına tecavüz ettiğinin ve haksız rekabet yarattığının tespitine, tasarımdan doğan haklarına tecavüz fiillerinin durdurulması ve önlenmesine, —- TL maddi ve —–TL manevi zararın tazminine, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına, tasarımdan doğan haklara tecavüz suretiyle üretilen veya ithal ürünlere, bunların üretiminde doğrudan doğruya kullanılan araçlara el konulmasına, tecavüzün devamının önlenmesi için tedbirler alınmasına, el konulan ürünlerin ve araçların şekillerinin değiştirilmesine, bu mümkün değilse imhasına, masrafı davalıdan alınmak suretiyle kararın ——yayınlanan beş büyük gazeteden birinde yayınlanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DAVAYA CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin —— markaların kullanım hakkını devraldığını, ciddi paralar ödediklerini, tasarımı da devraldıklarını düşündüklerini, zira markanın görüntüsü olmadan sadece ismi ile devir alınacağının düşünülemeyeceğini, davacının markayı —- adına, endüstriyel tasarımı ise —–. adına yapmasının açık bir şekilde dolandırma kastı ile hareket ettiğini gösterdiğini, bu iki firmanın aynı adreste ortak ticaret yapan iki firma olduğunu, müvekkilinin—— markasını kullanma ve üretme hakkına sahip olduğunu,——- markaların kullanım hakkını davalıya vermeden önce tüm markalarını davacı şirkete de devrettiğini, ancak iki şirket yetkilisi arasında ihtilaf çıkınca markaların davacıya devrine ilişkin sözleşmeden dönüldüğü, tasarımların ise davacıda kaldığını, çünkü———-. İle —– birlikte hareket ettiklerini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava; davacıya ait —- tescil numaralı tasarımından kaynaklı tecavüzün tespiti, ref’i ve men’i ile maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Davacıya ait endüstriyle tasarım tescil belgesi dosya içine getirtilmiş, incelendiğinde,—- —numaralı içecek kutusu ambalaj deseninin—— Tarafından davacı şirkete devredildiği, halen davacı şirket adına tescil edildiği tespit edilmiştir.
Dosyaya sunulan——- incelendiğinde, lisans veren —- numaralı — numaralı——–numaralı ——– numaralı —– markalarının kullanım haklarının davalı şirkete verildiği tespit edilmiştir.
Davanın çözümü teknik bilgi gerektirdiğinden, dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, dosya içerisine alınan —–tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde; tasarım ve marka hakkının iç içe geçtiği durumlarda, marka hakkı savunmasında bulunanın markasını aynen kullanıp kullanmadığının göz önüne alınması gerektiği; somut uyuşmazlıkta ise davalının, dava konusu ürün kutuları üzerinde markasına tescil ettirdiği şekilde yer vermediği, bu nedenle davalının marka hakkına dayalı savunmalarının yerinde olmadığı, kıyaslanan tasarımların farklılıklarından çok ortak özelliklerine ağırlık verildiğinde ve davalıların tasarımı geliştirme açısından sahip oldukları seçenek özgürlüğünden kaçındıkları dikkate alındığında, davalının kullanımlarının, davacının —— numaralı endüstriyel tasarımdan kaynaklı haklarına tecavüz niteliğinde olduğu, davalının, davacının tasarım hakkına tecavüz gerçekleştirir şekildeki kullanımlarının iltibas tehlikesini doğurduğu, bu nedenle somut olay bakımından haksız rekabetin koşullarının gerçekleştiğinin kabulünün gerektiği, dosya kapsamı incelendiğinde, davacının fiili zararını gösteren bir bilgi ve belge bulunmadığı gibi, yoksun kalınan kazancın hesabının hangi usule göre (KHK’nin 52/II’de öngörülen usullerden) yapılacağına ilişkin davacı tarafından bir seçim yapılmadığının anlaşıldığı ve ayrıca tazminat hesabının yapılabilmesi için, davalının ticari defter ve belgelerinin incelenmesi gerekmekte olup, dosya münderecatında hesaplamaya mesnet teşkil edecek nitelikte ve nicelikte bilgi ve belge de bulunmadığı, bu nedenle davacının tazminat talebine ilişkin bir tespit yapılamadığı beyan edilmiştir.
Davacı vekili 554 sayılı KHK’nin 52/2-b bendine göre maddi tazminat hesaplamasının yapılmasını talep etmiş, davalı vekiline tazminat hesabına esas olmak üzere ticari defter ve belgelerini dosyaya sunması, aksi takdirde bu konuda karşı tarafın beyanlarına itibar edilebileceğine dair ihtarlı tebligat yapılmış, buna rağmen ticari defter ve belgelerini dosyaya sunmamıştır.
Davacı vekiline de maddi tazminata ilişkin delil ve belgelerini dosyaya sunması için kesin süre verildiği halde herhangi bir delil ve belge sunmadığından, tazminat hesaplanması için yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmamıştır.
Dava açıldığı tarihte yürürlükte olan 554 sayılı KHK’nin 3. maddesinde tasarım “ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk, doku, malzeme veya esneklik gibi insan duyguları ile algılanan çeşitli unsur ve özelliklerinin oluşturduğu bütünü” olarak tanımlanmış, bu kanun uyarınca tescil edilmiş olması halinde tasarımın tescilli tasarım olarak korunacağı düzenlenmiştir. Yine 554 sayılı KHK’nin 5. maddesinde, tasarımın yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla korunacağı, 48. maddesinde de tasarım sahibinin izni olmaksızın tasarımın aynını veya belirgin bir şekilde benzerini yapmak, üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme akdi için icapta bulunmak, kullanmak, ithal etmek ve bu amaçla depolamak ve elde bulundurmak tasarım hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır.
Dosya içine getirtilen tasarım tescil kaydı, sunulan deliller, davalının kullanım hakkına sahip olduğu marka tescil kayıtları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile, davalının ürün ambalajlarında kullanım hakkına sahip olduğu markaları tescil edildiği şekilde kullanmadığı, davacının———- kutu ambalaj tasarımında, sağa yatık olarak yuvarlak uçlu kırmızı renkli miniskül karakterli fontla, bu fontların üst ve sol yanlarına aynı renkli ince konturlu — markasının alüminyum enerji içeceği kutusunun tam ortasına gelecek şekilde yerleştirildiği, bu yerleşimin üstünde yine kırmızı renkli sağa dönük ve siluet karakterinde hortumunu havaya kaldırmış fil figürünün bulunduğu, bütün bu grafik ifadelerin veya logonun tamamlayıcısı ve bu tasarımın altına gelecek şekilde aynı kırmızı tonuyla daha küçük puntoda ve dik ve sıkışık olarak—————-ibaresine yer verildiği, davalının ürün kutusu üzerinde de davacının tasarımının renk kombinasyonunun ve tasarımın şeklinin davalı tarafça taklit edilerek birebir aynısının kullanıldığı, yalnızca tasarımın tescilli bulunan logotype değil, bunun etrafında yer alan ve beyaz zemine oturtulan değişik mavi tonlardaki yay parçalarıyla tamamlanan kutu düzenlemesinin de birebir aynı olmasa da aynı görsel etkiyi bırakacak şekilde tasarlandığı, nihai görünüm olarak aynı ürün kimliğine varan bir ambalaj görünümünün mevcut olduğu, bunun istemli bir taklit çabası olduğu, davalının kullanım hakkına sahip olduğu markaları tescilli olduğu şekilde kullanmaması nedeniyle marka hakkına dayalı olarak yaptığı savunmalara itibar edilemeyeceği, davalının kullanımının 554 sayılı KHK’nin 48. maddesinde tanımlanan endüstriyel tasarım hakkına tecavüz ve TTK’nun 55/1-a-4. bendinde tanımlanan haksız rekabet oluşturduğu, davacının 554 sayılı KHK ve Türk Ticaret Kanunu uyarınca maddi ve manevi tazminat talep edebileceği sonucuna varılmıştır. Maddi tazminatın hesaplanması için taraflarca dosyaya hiç bir delil sunulmadığından hesaplama yapılması mümkün olmamış, mahkememizce davaya konu tasarımların kullanıldığı ürünlerin niteliği, sayısı, kullanım süresi, davalı şirketin sermaye değeri, davalının kusur durumu gibi unsurlar dikkate alınarak —- Kanunun 56/1-d maddesi ve Türk Borçlar Kanunun 50/2. maddesi gereğince maddi tazminat miktarı mahkememizce takdir edilerek —– TL maddi ve —TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davalının, davacı adına tescilli —— numaralı ambalaj desenini kendi ürünlerinde iltibas yaratacak şekilde kullanmak suretiyle, davacının tasarım haklarına tecavüz ettiğinin ve haksız rekabette bulunduğunun tespitine,
-Davalının, davacya ait tasarımından doğan haklarına tecavüz fiillerinin durdurulmasına ve önlenmesine,
– Tasarımdan doğan haklara tecavüz suretiyle üretilen veya ithal edilen ürünlere , bunların üretiminde doğrudan doğruya kullanılan araçlara el konulmasına , el konulan ürünlerin ve araçların şekillerinin değiştirilmesine, bu mümkün değilse karar kesinleştiğinde imhasına,
—– TL maddi ve —- TL manevi tazminatın davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
-Davacının fazlaya ilişkin — TL manevi tazminat talebinin reddine,
-Davacının maddi tazminatla ilgili fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına,
-Karar kesinleştiğinde masrafı davalıdan alınmak suretiyle hüküm özetinin Türkiye’ de yayınlanan 5 büyük gazeteden birinde ilanına,
2- 1.366,20 TL karar ve ilam harcı tayini ile peşin alınan 1.024,65 TL harcın mahsubu ile bakiye 341,55 TL harcın davalıdan tahsiline,
3- Davacı yararına “tecavüz ve haksız rekabet yönünden” karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.931,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
Davacı yararına “maddi tazminat yönünden” karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.931,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
Davacı yararına “manevi tazminat yönünden” karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.931,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
Davalı yararına reddedilen “manevi tazminat yönünden” karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.931,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
4- Davacı tarafından yapıldığı anlaşılan 25,20 TL başvurma harcı, 1.024,65 TL peşin harç, 3,80 TL vekalet harcı, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti, 459,80 TL tebligat, müzekkere masrafı olmak üzere toplam 4.513,45 TL yargılama giderinin kabul ve red oranları gözönüne alınarak 1.489,44 TL sinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Taraflarca yatırılan gider avanslarından kullanılmayan miktarların karar kesinleştiğinde ve istek halinde taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/02/2019