Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/232 E. 2021/104 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/232 Esas
KARAR NO: 2021/104
DAVA: Markaya Tecavüzün Tespiti ve Önlenmesi, İnternet Alan Adının İptali, Maddi ve Manevi Tazminat
KARŞI DAVA: Markanın Kullanmama Nedeniyle İptali
DAVA TARİHİ: 11/03/2014
KARŞI DAVATARİHİ: 29/04/2014
KARAR TARİHİ: 25/05/2021
Davacı-karşı davalı tarafından davalı-karşı davacı ve davalı aleyhine açılan markaya tecavüzün tespiti ve önlenmesi ile alan adının iptali ve maddi ve manevi tazminat davası ile davalı-karşı davacı tarafından davacı-karşı davalı aleyhine açılan markanın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
İSTEM / Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkilinin—– olduğunu, —– — müvekkilinin markasının aynısını kullanarak —- tescilli sınıflarında —– yaptığını, söz konusu alan adının — kullanıma açıldığının ve davalı—–kayıtlı olduğunun—— sayılı dosyası ile yapılan delil tespitinde tespit edildiğini, söz konusu tespit dosyasında bilirkişi tarafından müvekkilinin markasının koruma kapsamındaki sınıfların söz konusu —– ticarete konu olduğunun ve davalıların kullanımının—- maddesi hükmüne aykırı olduğunun tespit edildiğini, davaya konu———-yapıldığında ödemelerin diğer davalı — davalılardan —— tarafı olduğunu ve——-tahsil ettiğini, davalıların kullanımlarının —- olduğunu, müvekkilinin marka hakkına tecavüz teşkil ettiğini, bu sebeplerle markaya tecavüzün tespitine ve önlenmesine, davalıların —-markasını ———- kullanmalarının önlenmesine—- maddi tazminatın ve—- manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, kararın —–yayın ——- davalılardan alınmak şartıyla ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP VE KARŞI DAVA / Davalı-karşı davacı — karşı dava dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili şirketin ——- yılında tescil edildiğini, — olarak görünen diğer davalı ——- çalışanı olduğunu, müvekkilinin bu site üzerinden—— —– başkası adına tescilli olup olmadığının araştırdığını ve davacı-karşı davalıya ait tescilli bir marka olduğunun tespit edildiğini, bunun üzerine müvekkili şirket ortağının davacı-karşı davalının—— yerine giderek davacı ile görüştüğünü, davacı tarafın bu görüşmede markayı kullanmadığını ve müvekkilinin kullanması halinde bu kullanıma engel olmayacağını söylediğini, hatta —- markanın müvekkiline devrinin talep edildiğini, ancak markanın manevi değer taşıdığı belirtilerek devir yapılmadığını, davacıdan iki kez muvafakat alan müvekkilinin bu ——faaliyetine başladığını, ayrıca ——yayınlandığını, başvuru sürecinin halen devam ettiğini, müvekkilinin kullanımına davacı tarafından izin verilmiş olduğundan dolayı bir tecavüzün söz konusu olmadığını, ayrıca davacının sessiz kalma yoluyla hak kaybına uğradığını, huzurdaki davayı açmakta kötü niyetli olduğunu, müvekkili tarafından kullanılan marka ile davacı markasının benzer olmadığını, karıştırma ihtimali bulunmadığını, öte yandan davacı-karşı davalıya ait —- numaralı markanın davacı tarafça hiç kullanılmadığını, davacının ——– altında gerçekleştirdiğini, bu markanın da —–gerektiğini, bu sebeplerle açılan asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile —- numaralı markanın kullanmama nedeniyle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Diğer davalı —– dilekçesi vermemiş ve duruşmalara katılmamıştır.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Asıl dava; davalılar tarafından kullanılan —— marka ile iltibas oluşturması ve karıştırılmaya sebebiyet vermesi nedeniyle açılan markaya tecavüzün tespiti ve önlenmesi ——iptali ve maddi ve manevi tazminat davası olup, karşı dava ise davacı-karşı davalıya ait —- kullanılmadığı iddiası ile açılan iptal davasıdır.
Dosyaya —- getirtilmiş olup, incelendiğinde; — davacı-karşı davalı adına tescil edildiği anlaşılmıştır.
Yine —- incelendiğinde; —– açıldığı tespit edilmiştir. —– mahkemesince mahkememizde görülen davanın sonucunun beklenmesine karar verildiğinden, ceza davasının sonucu beklenmemiştir.
Dinlenen davacı-karşı davalı tanığı —- beyanında; davacının iş yerinden ———- olarak bir marka satın aldığını ve bundan sonra ——- devam edeceğini söylediğini, davalıyı tanımadığını—- davacının kullanımından önce duymadığını—- davacının sattığı ürünlerin daha düşük fiyata satıldığını görünce davacı ile bir çok kere tartıştıklarını, davacının da kendisine ——yoluyla herhangi bir satışlarının olmadığını, bilmediği birinin satış yapıyor olabileceğini, araştırıp dava açacağını söylediğini, ——–davacının dükkanının önünde —– tabelasının da mevcut olduğunu bildirmiştir.
Davacı-karşı davalı tanığı—– bu yana davacıya ait iş yerinde işçi olarak çalıştığını, bu sebeple davacıyı tanıdığını, davacının iş yeri adı olarak kullandığı ismin —– olduğunu—— müşterilerinin kendilerine —- aldıklarını, bu ürünlerin —– ucuz olduğunu söylediklerini ve ayrıca zaman zaman satın aldıkları ürünlerin arızalı çıkması üzerine değiştirmek üzere başvuru yaptıklarını, müşterilerin bu şikayetleri üzerine —- ait markanın —— tarafından kullanıldığını öğrendiklerini, davacının iş yerinin bir bölümünde —– olduğunu——yer almasının sebebinin marka geçiş döneminde müşterilerde farklı bir algı yaratmamak olduğunu beyan etmiştir.
Dinlenen davalı-karşı davacı—- davalının ——olduğu için kendisini tanıdığını, davalının ————- gördüklerini, davacı ile görüştüklerinde de kendilerine —- dediğini beyan etmiştir.
Dinlenen davalı-karşı davacı tanığı —- yaptığı için kendisini tanıdığını, davalının bu tarihten—– kullanmadığını gördüklerini, kendilerine—-dediğini, —– içerisinde de ayrıca—- herhangi bir —— görmediğini bildirmiştir.
Dosyaya—- edilmiş olup, incelendiğinde; davacı tarafça—- tarihli bilirkişi raporunda;—- açıldığı, halen aktif olduğu,——– başvurusunun bulunduğu, ancak tescilin henüz tamamlanmadığı, ——- kapsar mahiyette —-, davacı tarafından davalıya marka kullanım —– verilmediği, davalının kullanımlarını—- belirtilmiştir.
Dava konusu teknik bilgi gerektirdiğinden Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişiler——- olduğu, bu tarihten önce bu —- — hiçbir faaliyetin bulunmadığı, davacı markasının ise — yılından beri koruma altında olması karşısında davalı ——-hak sahibi savunmasında bulunamayacağı, davalı kullanımının başladığı ——yakın bir sürenin geçmiş olduğu, bu sürenin ise sessiz kalma yoluyla hak kaybına uğramak için yeterli olmadığı, davacının tazminat olarak talep ettiği ——– içerisinde davalıya ait mali verilen olmadığından hesap yapılamadığı, karşı dava bakımından ise; davacı-karşı davalı——– anlamında kullanımı ispatlayıp ispatlayamadığı hususunun takdirinin Mahkemeye ait olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Davacı-karşı davalının ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmak üzere dosyanın bilirkişilere tevdii ile itirazlar da değerlendirilmek üzere ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, aynı bilirkişi heyeti — havale tarihli ek raporda; davalının ————— olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda aynı bilirkişi heyetinden yeniden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişiler — tarihli ek raporda; davalının ——— sayılı—- olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Mahkememizce —– yer alan yeni bir bilirkişi ve yeni bir muhasip bilirkişiden taraf vekillerinin itrazları doğrultusunda davalı karşı davacının muhasabe ve ticari kayıtları üzerinde gerekirse yerinde inceleme yapılarak — uyarınca önceki rapordaki gibi iki dönem için ayrı ayrı hesaplama yapılması için yeniden rapor alınmasına karar verilmiş olup,—– oluşan bilirkişi heyeti — tarihli raporda; davalı-karşı davacı şirketin — doğan ve —- maddi tazminat ödemesi gerektiğini beyan etmiştir.
Davalı tarafın dosya kapsamına alınan tazminat hesabı raporuna itirazları değernlendirilerek rapor düzenlenmesi için dosyanın yeni bir muhasip bir bilirkişiye tevdine karar verilmiş olup, bilirkişi — tarihli raporda; davacının haksız fiilin başladığ— dava tarihi arasında uğradığı kar mahrumiyeti tutarının—- olduğu yönünde görüş bildirmiştir.
Marka hakkına tecavüz konusu, dava açıldığı tarihte yürürlükte olan —- maddelerinde düzenlenmiştir. —— uyarınca, işareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bir bağlantısı olmaması koşuluyla, işaretin aynı veya benzerinin ——ortamında ticari etki —- kullanılmasının marka sahibi tarafından önlenmesinin talep edilebileceği düzenlenmiştir.
Başlangıçta davalı—– tahsis edildiği kendileri tarafından dosyaya sunulan belgelerle tespit edilmiştir.
Davacı-karşı davalıya ait marka tescil kaydı, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı ile davacı-karşı davalıya ait——- aynen kullanıldığı, —–davacı-karşı davalının markasının tescil kapsamında olan ——-satışının yapıldığı, bu durumun davacının marka haklarına tecavüz teşkil ettiği anlaşılmıştır. Her ne kadar davalı-karşı davacı —– tescil edilmesine rağmen davalılar tarafından daha sonra devralındığı, —- kadar bu— bulunmadığı, davavalıların—- yılında başlayan ve davacı-karşı davalının marka hakkına tecavüz oluşturan kullanımlarına karşı—- dolmadan bu davanın açıldığı, bu nedenle davacı-karşı davalının sessiz kalma nedeniyle hak kaybının söz konusu olmadığı, her ne kadar dinlenen davalı-karşı davacı tanıklarının davacının markayı kullanması için davalı-karşı davacı şirkete izin verdiğine dair beyanda bulunmuşlarsa da, marka kullanım hakkının davalı-karşı davacı şirkete devredildiğine dair yazılı bir delil bulunmadığı, bu nedenle davalı-karşı davacı ——–markayı kullanmadan önce davacı-karşı davalıdan izin aldığını da kanıtlayamadığı sonucuna varılmıştır.
Davacı-karşı davalının marka hakkına tecavüz edilmesi nedeniyle —- uyarınca davalılardan maddi ve manevi tazminat talep edebileceği, muhasip bilirkişiler tarafından düzenlenen raporlarda davalıların elde ettiği gelirin davada talep edilen —maddi tazminat tutarından daha fazla olduğunun tespit edildiği, mahkememizce taleple bağlı kalınarak karar verilebileceğinden davalıların davacıya— maddi tazminat ödemesi gerektiği, markanın kullanım şekli, kullanıldığı süre, davalıların marka kullanımı nedeniyle elde ettikleri ciro, davalıların kusur durumuna göre talep edilen— manevi tazminatın da hakkaniyete uygun olduğu, ayrıca davacı-karşı davalının markasına tecavüz teşkil eden davalılara ait—– anlaşılmakla, asıl davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Karşı dava yönünden yapılan incelemede ise; davalı-karşı davacı—- markasını kullanmadığını iddia ederek iptalini talep etmiştir. Davanın niteliği gereği markayı kullandığını ispat yükü davacı-karşı davalı marka sahibinin üzerinde olup, ticari kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış, —-tarihinde markayla ilgili lisans sözleşmesi yaptığı tespit edilmiştir.
— kullanılması zorunluluğu getirilmiştir. — konusu olduğunda, markanın iptaline mahkeme tarafından karar verilebileceği ve marka korumasının sona ereceği düzenlenmiştir. —— kullanımla yahut kullanım olmaksızın tescille kazanılan marka hakkının mülkiyet hakkı kapsamında olduğu, bu sebeple marka üzerindeki hakkın temel haklardan olduğu, sadece kanunla sınırlandırılabileceği,—– maddesiyle getirilen kullanma külfetinin mülkiyet hakkı kapsamında bulunan bir sınırlandırma olduğu, mülkiyet hakkına ancak kanunla sınırlandırma getirilebileceği, — sınırlandırma getirilemeyeceği, bu durumun — fıkrasına aykırı olduğu belirtilmiştir.
Her ne kadar —- maddesinde de benzer bir hüküm mevcutsa da, bu hükmün markanın kullanma zorunluluğunun mevcut olması halinde uygulanabileceği,— iptali ile iç hukukumuzda markanın kullanılması zorunluluğunun kalmadığı, bu nedenle —- uygulanmasının mümkün olmadığı, iptal kararından sonra yürürlüğe giren—–benzer bir hüküm yer almaktaysa da bu hüküm ancak Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonrası için uygulanabileceğinden —– kararı nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
Ancak toplanan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile; her ne kadar davacı-karşı davalının iş yerinde —- markasını ——hangi tarihte kullanmaya başladığı kesin olarak tespit edilememişse de, davacı-karşı davalının incelenen ticari kayıtlarında —–markasını kullanmadığı anlamına gelmediği, davacı-karşı davalının her ne kadar üçüncü şahsın marka kullanımını gösteren deliller sunamamışsa da, —— tarihinde markasıyla ilgili dava dışı üçüncü şahısla marka lisans sözleşmesi yaptığı, ayrıca dinlenen tanıkların da davacı-karşı davalının —-markasını tescil edildikten sonra kullanmaya başladığını beyan ettiklleri, tüm bunların davacı-karşı davalının markasının tescil edildiği —– içinde kullanıldığını gösterdiği, bu nedenle davalı-karşı davacının markanın kullanılmaması nedeniyle dava açmakta haklı olmadığı anlaşılmakla, karşı davayla ilgili yargılama giderlerinin davalı-karşı davacı üzerinde bırakılmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Asıl davanın KABULÜNE,
Davalıların —- markasını kullanmak ve ——– suretiyle davacının marka haklarına tecavüz ettiklerinin TESPİTİNE, tecavüzün ÖNLENMESİNE,
Davalıların ——— dahil olmak üzere ———üzerinde kullanmalarının ÖNLENMESİNE,
—– İPTALİNE,
—maddi tazminatın ve—– manevi tazminatın haksız fiilin tespit tarihi olan ——- tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Kararın masrafı davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmak suretiyle— —- birinde bir kez ilanına,
Alınması gereken —- harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı vekiline tecavüzün tespiti ve giderilmesi davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan —-vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı vekiline alan adının iptali davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan—-vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı vekiline maddi tazminat davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan —vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı vekiline manevi tazminat davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan —vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan—tebligat, müzekkere masrafları ile bilirkişi ücreti olmak üzere toplam —-yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından—- dosyasında yapılan—–giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Karşı davanın REDDİNE,
Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 25,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 34,10 TL harcın davalı-karşı davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı-karşı davalı vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya ödenmesine,
Davalı-karşı davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı-karşı davalı vekili ile davalı-karşı davacı —-vekilinin yüzüne karşı, davalı ————– gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/05/2021