Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/167 E. 2020/221 K. 26.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/167 Esas
KARAR NO : 2020/221
DAVA : Endüstriyel Tasarıma Tecavüzün Tespiti, Durdurulması ve Önlenmesi ile Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 06/09/2017
KARAR TARİHİ : 26/11/2020
Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan endüstriyel tasarıma tecavüzün tespiti, durdurulması ve önlenmesi ile maddi ve manevi tazminat davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; ———isimli endüstriyel tasarımın ———- tarihinde müvekkili adına tescil edildiğini, davalı şirketlerin ise haksız ve kötü niyetli olarak müvekkili adına tescilli tasarımı taklit etmek suretiyle ürettiklerini, reklamını yaptıklarını ve sattıklarını, bunun üzerine müvekkili tarafından davalı ——– yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilerek müvekkiline ait olan —– satışının ve reklamının durdurulmasının talep edildiğini, ancak ihtarnameye bir cevap verilmediğini, ayrıca ———sayılı dosyasıyla delil tespiti yaptırdıklarını ve davalı—— gidildiğini, ayrıca——— üzerinde de incelemeler yapılarak fotoğraflar üzerinden tasarımların karşılaştırıldığını, akabinde delil tespiti dosyasına sunulan bilirkişi raporunda bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı ve bu sebeple benzer olarak algılandıklarının tespit edildiğini, davalı şirketlerin hali hazırda dava konusu tescilli ürünü üretmeye, satmaya ve pazarlamaya devam ettiklerini, bu sebeplerle, davalıların tasarım hakkına tecavüz ettiklerinin tespitine, tecavüzün durdurulmasına, devamının engellenmesine, tecavüze sebebiyet veren malların ve araçların toplatılmasına, bu malların mülkiyet hakkının davacıya verilmesine, tecavüze sebebiyet verecek araçların imhasına, —- maddi tazminatın avans faizi ile, —- manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı —– vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; dava konusu —- defa——– tanıtan, ayırt edici nitelik kazandıran ve maruf hale getirenin müvekkili şirket olduğunu, müvekkilinin bu tasarımı ile ticari alanda faaliyet gösterdiğini, tasarımı belirli bir yere getirdiğini, tasarımın gerçek hak sahibi olduğunu, müvekkili şirketin —– tekniklerini inceleyerek geliştirdiğini ve patentini aldığını, söz konusu ürünü geliştirmeye de —– yılında başlandığını, aynı tarihlerde —– üreticiler ile bağlantıya geçildiğini ve davacıdan da bu konuda tercümanlık desteği alındığını, bu destek alınırken de ister istemez bilgilerin paylaşıldığını, —– sonuçlandığını ve akabinde hemen ticarileştirme faaliyetine geçildiğini, bu yönde —– numara ile patent başvurusunda bulunulduğunu, müvekkili şirket için tercüman olarak çalışan davacının bu konuda teknik bilgisi bulunmadığı gibi, ticari faaliyetinin de söz konusu olmadığını, davacının tasarımının yenilik özelliği bulunmadığını, tasarımın daha önceden kamuya arz edildiğini, dolayısıyla müvekkili tarafından tasarıma tecavüzün söz konusu olmadığını, bu nedenlerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı——–vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili şirketin perakende sektörünün liderlerinden olup, tüm ülke genelinde yaygın mağazaları vasıtasıyla yüzlerce ayrı tedarikçiden elde edilen yüz binlerce farklı ürün çeşidini tüketicilerin beğenisine sunduğunu, hal böyleyken diğer davalı şirket ile birlikte hareket ederek iddia edildiği şekilde bir tasarım hakkına tecavüzün söz konusu dahi olamayacağını, nitekim———- sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda müvekkili şirket mağazalarında davacının tasarım tesciline benzer bir ürün bulunmadığının rapor edildiğini, davacının tasarım tescilinin ihlalini teşkil ettiğini iddia etmekte olduğu —— üretiminin patent hakkına dayandığını, diğer davalı şirketin ihtilaf konusu —– ürününü —— patent tesciline istinaden satışa sunduğunu, davacı tarafça söz konusu patente karşı herhangi bir itirazda bulunulmadığını, ayrıca —— tescilli bulunan bir hakka dayanan üreticiden bu ürünü tedarik eden satıcı konumundaki müvekkilinin hukuki sorumluluğu bulunmadığını, dava konusu tasarımın bir peynir sunum şeklinden ibaret olduğunu ve yeni olmadığını, daha önce tıpatıp benzer sunum şekillerinin dünya çapında kamuya sunulduğunu, davacının tazminat taleplerinin zamanaşımına uğradığını, ayrıca uğranılan maddi zararın delilleriyle birlikte somut olarak ortaya konulması gerektiğini, bu sebeplerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davacı adına tescilli ——— numaralı tasarımın davalılar tarafından taklit edilmek suretiyle üretilerek satışa sunulması sebebiyle meydana geldiği iddia edilen tecavüzün tespiti, durdurulması ve önlenmesi ile maddi ve manevi tazminata ilişkindir.
Dosyaya——- kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; —– numaralı —- isimli endüstriyel tasarımın—— tarihinde davacı —-adına tescil edildiği, —- numaralı——- buluş başlıklı patentin —- tarihinde itibaren davalı ——- yıl süre ile incelemesiz olarak verildiği, incelemeli patente dönüştürülmesi işlemlerinin devam ettiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından davalılar aleyhine ——- sayılı dosyası ile delil tespiti yaptırıldığı, dosya kapsamında tasarım uzmanı bilirkişi —- tarafından düzenlenen —— havale tarihli raporda; aleyhine tespit istenen —– yer alan —– tespit konusu—— numaralı tasarım tescili ile benzerlik gösteren bir ürün bulunmadığı, tespit isteyen taraf adına tescilli —— numaralı tasarım ile aleyhine tespit istenen tarafa ait ————— yer alan ürün görselleri arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebeple benzer olarak algılandıkları tespit edilmiştir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmesine rağmen rapora karşı itiraz etmemişlerdir.
Mahkememizce davalı ——- ait ticari defter ve belgelerin incelenerek maddi tazminat hesabı yapılması yönünde mali bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi——tarihli raporda; davalının —– tarihleri arasında ait ticari defter ve belgelerinin incelenmesi sonucunda ——net kar elde ettiği ve bu tutarın maddi tazminat olarak davacıya ödenmesi gerektiği tespit edilmiştir.
Yine Mahkememizce aynı bilirkişiden davalı şirketin davaya konu olan ———- ürünü ile ilgili satışları dikkate alınarak tazminat hesabı yapılması için ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi ——– tarihli ek raporunda; davalı şirket tarafından dava konusu ürünün satışlarına ait tüm faturaların ve faturaların kaydedildiği yevmiye defterlerinin ibraz edilmesi halinde inceleme yapabileceğini belirtmiştir.
Dava konusu teknik bilgi gerektirdiğinden Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, patent uzmanı—— endüstriyel tasarım uzmanı —- oluşan bilirkişi heyeti—- tarihli raporda; davalılardan ————patent başvurusunun incelemesinin devam ettiği ve davalının bir peynir üretim projesi için koruma talebinde bulunduğu, söz konusu başvuruda yer alan teknikleri kullanması veya kullanmamasından bağımsız olarak ticarileştirdiği ürünlerinin davacıya ait ——– numaralı tasarımın koruma kapsamına girme olasılığının bulunduğu, davacının ———— numaralı tasarımının teknik değil, görsel ticari sunum şeklini korumaya aldığı, davalı —-vekili tarafından sunulan kamuya açılmış görsellerin —– numaralı tasarımın yeniliğini ortadan kaldırmak üzere benzer tasarım niteliklerini taşımadıkları ve davacıya ait tasarım korumasının gıda üretim projesinden ileri gelen özellikleri nedeniyle görsel olarak sınırlı bir oranda değişkenlik gösterebileceği, görsel olarak her seferinde aynı olmayabileceği yönünde görüş bildirilmiştir.
Mahkememizce tespit dosyasında tespiti yapılan davalı ——–sitesinde yer alan ürünün, davacıya ait tasarımın koruma kapsamında kalıp kalmadığına dair ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişiler —tarihli ek raporda;———- alan ürünün davacıya ait —- numaralı endüstriyel tasarım tescil belgesindeki tasarımın koruma kapsamında olduğunu belirtmişlerdir.
SMK’nun 55. maddesinde tasarım ———– olarak tanımlanmış, bu kanun uyarınca tescil edilmiş olması halinde tasarımın tescilli tasarım olarak korunacağı düzenlenmiştir. Yine SMK’nun 56. maddesinde, tasarımın yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla bu Kanunla sağlanan haklar kapsamında korunacağı, 58. maddesinde ise tasarım sahibinin, kendi tasarımına kıyasla ayırt edici niteliğe sahip olmayan tasarımlara karşı bu Kanundan doğan haklarını kullanabileceği düzenlenmiştir. SMK’nun 81. maddesinde de tasarım sahibinin izni olmaksızın bu Kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibariyle ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için önerilerde bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak tasarım hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır.
Alınan bilirkişi raporları, tasarım tescil kaydı ve tüm dosya kapsamı ile, davalı ———– tarafından marketlerinde satışa sunulan — isimli peynir ürününün davacı adına tescilli —– tescil numaralı tasarımın koruma kapsamında olduğu, bilgilenmiş kullanıcı tarafından benzer olarak algılanacakları tespit edilmiştir. Her ne kadar davalılar, davacı adına tescilli tasarımın yenilik özelliğinin bulunmadığını, davacının gerçek hak sahibi olmadığı savunulmuşsa da, davalının tescilli tasarımı hükümsüz kılınmadığı sürece tescilden kayaklanan haklarına sahip olacağından, buna ilişkin inceleme yapılmamıştır. Yine davalı———- buluş başlıklı patentine dayanarak üretim yaptığını savunmuşsa da, tasarımın ürünün dış görünümünü koruma altına aldığı, patentin ise üretim usulüyle ilgili koruma sağladığı, alınan bilirkişi raporu ile davalıya ait patent kullanılarak üretilen peynirlerin tasarımının mutlaka davacıya ait tescilli tasarıma benzer olmasının gerekmediğinin tespit edildiği, bu nedenle patentten kaynaklanan hakların davacının tasarımının koruma kapsamında kalan ürünün üretimini ve satışını haklı kılmayacağı, davalıların bu yöndeki savunmalarının da yerinde olmadığı, davalıların eyleminin davacının endüstriyel tasarım haklarına tecavüz niteliğinde olduğu, üretim yapan davalı — ürünlerin satışın yapan davalı ——sorumlu oldukları, bu nedenle davacının SMK’nun 149. maddesi uyarınca tecavüzün tespitini ve önlenmesini, maddi ve manevi tazminat ve hükmün ilanını talep edebileceği anlaşılmıştır.
Davacı, tecavüz konusu ürünlerin mülkiyetinin kendisine verilmesi talebinde de bulunmuşsa da, bu ürünlerin mülkiyet hakkının davacıya tanınması halinde SMK’nun 149/2. maddesine göre bu ürünlerin değerinin hükmedilecek maddi tazminattan mahsup edilmesi gerektiği, el konulan ürün bulunmadığından ürün sayısının ve maddi değerlerinin tespit edilemeyeceği anlaşıldığından, davacının bu talebi kabul eilmemiştir.
Davacı tarafından maddi tazminatın SMK’nun 151/2-b maddesi uyarınca davalıların elde ettikleri gelir üzerinden hesaplanması talep edildiğinden, davalı—– ait ticari kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmışsa da, dava konusu ürünle ilgili üretim ve satışlar ayrıca muhasebeleştirilmediğinden, tam ve kesin olarak bu ürünle ilgili elde edilen gelirin tespiti mümkün olmamıştır. Bu nedenle TBK’nun 50. maddesi uyarınca davalıların ticari hacimlerine, elde ettikleri toplam gelire ve davaya konu ürünün niteliğine göre uygun bir maddi tazminat takdir edilmiş, davacının talep ettiği —— tazminatın uygun olacağı, davalıların kusur derecesi, tecavüz eyleminin süresi, davacı tarafça ihtarname gönderilmesine rağmen davalıların üretime ve satışa devam etmeleri, davalıların ticari hacimleri dikkate alınarak, talep edilen —– manevi tazminatın da hakkaniyete uygun olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın KABULÜNE,
Davalıların davacıya ait —– numaralı endüstriyel tasarımını peynir ürünü üzerinde kullanmak suretiyle davacının tasarım hakkına tecavüz ettiklerinin tespitine,
Tasarım hakkına tecavüzün durdurulmasına, devamının engellenmesine,
Tecavüze konu olan malların ve münhasıran bunların üretiminde kullanılan araçların toplatılmasına ve karar kesinleştiğinde masrafı davalılardan alınmak suretiyle imhasına,
—- maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
—- manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken — harçtan peşin alınan —- harcın mahsubu ile bakiye 5.089,60 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı vekiline tecavüzün tespiti, durdurulması ve engellenmesi davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı vekiline maddi tazminat üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 12.500,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı vekiline manevi tazminat üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 1.741,40 TL peşin harç, 31,40 TL başvurma harcı, 294,80 TL tebligat ve müzekkere masrafları ile 4.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 6.067,60 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından ———-sayılı delil tespiti dosyasında yapılan 83,10 TL harç, 44,00 TL tebligat ve 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 877,10 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerilerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/11/2020