Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2015/198 E. 2018/379 K. 25.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/198 Esas
KARAR NO : 2018/379
DAVA : Sözleşmeden Kaynaklanan Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 03/11/2015
KARAR TARİHİ : 25/12/2018
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan sözleşmeden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili İstanbul Anadolu 19. Asliye Hukuk Mahkemesine sunduğu dava dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili ile davalı arasında 06.11.2013 tarihinde yayıncı-yazar sözleşmesi başlığı altında bir sözleşme akdedildiğini, bu sözleşme ile davalının müvekkiline ait ———— adlı kitabın basımını, dağıtımını, bünyesinde çıkardığı dergilerle, katılmayı taahhüt ettiği fuarlarla ve sair yollarla tanıtımını, editöryel ve grafik tasarım çalışmalarını, depolanmasını ve müvekkiline verilecek şifre ile internet sitesinde satış takip özelliğini kullanmasına olanak sağlamayı üstlendiğini, müvekkilinin ise davacının üstlendiği edimlere karşılık sözleşme tarihinde nakit ve peşin olarak 5.000,00- TL. ödeme yaptığını, davalının sözleşmenin 8. maddesindeki dergi yayıncılığı ile ilgili ve 9/6. maddesindeki fuar katılımına yönelik ve 14. maddesindeki yayınevinin internet adresindeki satış takip özelliği ile ilgili şifre verme taahhüdünü yerine getirmediğini, tarafların sözleşmeye kitabın 06.12.2013 tarihinde yayınlanacağına yönelik kesin vade içeren ek şart koyduklarını, bu tarihin müvekkilinin kitabın tanıtımı ile ilgili düzenleyeceği bir tanıtım günü sebebi ile belirlenmiş tarih olduğunu ve sözleşmeyi yaparken sözleşmenin esaslı unsurlarından biri olduğunu, davalının bu tarihe uymayarak kitabı 17 gün geç teslim etmesi nedeni ile müvekkilinin kitabının tanıtımı ile ilgili organizasyonu iptal etmek zorunda kaldığını ve yakın çevresi ile okur kitlesine mahcup olduğunu, müvekkiline teslim edilen 100 kadar kitabın da kalitesiz basım, kusurlu kalıp kesim, kusurlu redaksiyon ve siparişlerin geç ulaştırılması gibi ayıplarla dolu olduğunu, davalının basmayı taahhüt ettiği kitap sayısının 1.000 adet olduğunu, müvekkiline 100 adet kitap teslim edildiğini, davalıdan basılan kitapları nerede muhafaza altında bulundurduğu ile ilgili bilgi istediklerinde taraflarına bir bilgi verilmediğini, bandrolü alınan kitapların sözleşmeyi fesh ettikleri tarihe kadar gerçekte 1.000 adet basılmadığına yönelik şüphelerinin oluştuğunu, davalıya —— Noterliği’nin —- tarih —- sayılı ihtarnamesi ile sözleşmenin tek taraflı feshedildiğini ve ödenen ücretin iadesi ve sair hususların ihtar edildiğini belirterek, bu sebeplerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL maddi tazminat, 1.500,00 TL mahrum kalınan kitap satış geliri ve 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İstanbul Anadolu 19. Asliye Hukuk Mahkemesince 12/06/2014 tarihli ve —— Esas, -Karar sayılı kararla görevsizlik kararı verilerek dosya mahkememize gönderilmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalıya dava dilekçesi 15/07/2014 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen yasal süre içinde cevap dilekçesi sunmamış, 05/01/2016 tarihli dilekçesi ile süresinde cevap dilekçesi sunmadıklarını ve savunmanın genişletilmesi yasağının istisnası olan ıslah haklarını kullandıklarını belirterek, müvekkilinin———– isimli kitabı sözleşmeye uygun olarak 1.000 adet bastığını, ——–n ücreti ödenerek bu kitap için 1.000 adet bandrol alındığını, sözleşmenin 4. maddesine göre yazarın ödeme yapması ve kitaba dair tüm evrakları teslim etmesi üzere yayım tarihinin 90 gün olduğunu, 06.11.2013 tarihli sözleşmeye konulan ek madde ile kitabın 1 ay içerisinde yayınlanacağının hükme bağlandığını, kitabın 06.12.2013 tarihine kadar yayınlanması taahhüt edilmiş olsa da müvekkilinin yazara telefonla kitabın basımının biraz gecikeceğini bildirdiğini, davacının da kitabın 06.12.2013 tarihinden sonra basılmasının kendisi için bir sıkıntı olmadığını belirtir beyanı üzerine kitabın 23.12.2013 tarihinde 1.000 adet olarak basıldığını, yazardan 23.12.2013 tarihli mali hakların kullanımına ilişkin izin belgesi alındığını ve 24.12.2013 tarihinde de kitap için 1.000 adet bandrol alındığını, davacının geç basıma muvafakat ettiğinin ekte sunulan davacının 11.12.2013 ve 17.12.2013 tarihli mailleri ile sabit olduğunu, müvekkilinin kişisel destekli yayınevi olduğunu, kitap yazan ancak henüz tanınmamış, kitabını bastırmak isteyen yazarlara hizmet verdiğini, sözleşmenin 7.3 maddesine göre müvekkilinin basımını yaptığı kitabın çalıştığı kitapevlerinden tedarik ve satış talebi gelirse o firmalara dağıtım yapılacağını, dilekçe ekindeki davacının kitabının kitabı talep eden kitapevlerine talep miktarınca (48 adet) gönderildiğini, kitaplardan bir kısmının (34 adedinin) ise iade geldiğini, neticede kitapevlerine 14 adet kitap satıldığını, 5 adet kitabın ise fuarlarda müvekkilince satıldığını, yazarın dağıtımı ve satışı yapılan toplam kitap sayısının 19 olduğunu, davacının da 100 adet kitabın kendisine gönderilmesini talep etmesi üzerine kendisine gönderildiğini, 100 adet kitabın kendisine gönderildiğinin dava dilekçesindeki beyanlar ile sabit olduğunu, geri kalan kitapların ise ekte fotoğrafları sunulduğu gibi müvekkilinin deposunda mevcut olduğunu, davacının müvekkilinin 1.000 adet kitap basılmadığına, dağıtım yükümlülüklerini yerine getirilmediğine, siparişlerin çok geç ulaştırıldığına ya da hiç ulaştırılmadığına dair iddialarını ispatlamakla yükümlü olduğu halde bu yönde somut bir delil sunmadığını, davacının kitabın kalitesiz basım, kusurlu kalıp kesim, kusurlu redaksiyon ile basıldığı iddialarını somutlaştırmak amacı ile dosyaya kitap örneği dahi sunmadığını, dilekçeye ekli kitabın sözleşmeye uygun nitelikte basılmış olduğunun bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkacağını, yazarın kitabından duyduğu memnuniyeti sosyal ağlarda dile getirdiğini ve bu hususta görseller paylaştığını, sözleşmenin 8. maddesine göre—- Yayınları dergilerde yazmak isteyen tüm yazarlarına —— ya da —– adlı dergilerden en az birinde yazma imkanı vermek zorunda olduğunu taahhüt ettiğini, ancak davacının bu yönde müvekkiline ulaşan hiçbir talebinin olmadığını, müvekkilinin sözleşmenin 9. maddesine uygun olarak ekteki fuar belgelerinden de anlaşılacağı üzere İstanbul, —–ve—–i fuarlara katılarak taahhüdünü yerine getirdiğini, sözleşmenin 14. maddesinde belirtilen yazara kitap ve satış takip şifresinin yazarın şifre talep eden maili üzerine “Kullanıcı adı: … Şifre —– olarak yazara verildiğini, davacının söz konusu iddialara dayanarak sözleşmeyi tek taraflı —– ayında haksız ve kötü niyetli olarak feshettiğini, sözleşmenin 17. maddesinde, yazarın ——Yayınlarına gerekçeli kararını belirterek en az 30 gün önceden başvurarak sözleşmeyi iptal edebileceğinin, sözleşmenin kitap yayınlanmadan önce iptal edilmesi için ————Yayınlarının editöryel çalışma, redaksiyon vb. yaptığı çalışmaların karşılığı olan bedelin düşüleceğinin, bu bedeli yayın evinin belirleyeceği ve sözleşmenin o şekilde iptal edilebileceğinin belirtildiğini, sözleşmeyi geriye etkili olarak tek taraflı feshetmesinin ödenen 5.000,00 TL’ nin aynen iadesini istemesinin ne sözleşme hükümlerine göre, ne de BK.nun sözleşmenin feshine ilişkin düzenlemelerine göre mümkün olmadığını, davacının müvekkilinin fiilinden kaynaklı mahrum kaldığı kazanç kaybının ve manevi zararının olmadığını, ayrıca davacının müvekkiline hakaret suçundan Anadolu 11. Asliye Ceza Mahkemesi’nin —— Esas—– tarih —– Karar sayılı ilamı ile hüküm giydiğini, bu sebeplerle davanın reddini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, taraflar arasında imzalanan 06.11.2013 tarihli yayın sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Celp olunan dava konusu sözleşme örneği incelendiğinde; taraflar arasında yapılmış olan yayın sözleşmesine göre davacının——– eserinin basımı, dağıtımını sağlamak üzere davalı tarafa yayma ve çoğaltmaya ilişkin mali haklarını devrettiği, kitabın basımı için 5.000,00 TL ödeme yaptığı ve bunun karşılığında yayıncının eseri çoğaltıp yayınlama borcu altına girdiği anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan ihtarname örneği incelendiğinde; —Noterliği’nin —-tarih — yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacı tarafça davalıya, 06.11.2013 tarihli sözleşmenin 9/6, 14/1 ve 8/1-2-3-4-5-6-7 maddelerinin tümü ile ihlal edildiğinden, 17/1. maddesine dayanarak sözleşmeyi iptal ettiğini, en geç 1 ay içinde şahsına ve sonrasında ihtiyaç duyulması halinde gerekli kurum ve kişilere eserinin ve şahsının kurumları ile ilişiğinin kalmadığının yazılı olarak bildirilmesi, kitabının basım, dağıtım ve tanıtımının durdurulması, ücret iadesi gibi olası maddi kayıplarının belirttiği banka hesabına 1 ay içinde yatırılması, aksi takdirde adli makamlara başvuru yapacağı hususlarının ihtar edildiği, fesih bildiriminin davalıya 24 Mart 2014 tarihinde tebliğ edildiği tespit edilmiştir.
——– Bakanlığı’ndan kitapla ilgili alınan bandrol sayısı sorulmuş ve buna ilişkin belge istenilmiş, davalı tarafından 1000 adet bandrol alındığı tespit edilmiştir.
Davalının kitap fuarlarına katılıp katılmadığı ilgili fuar organizasyon şirketlerinden sorulmuş——, davalının 20 Şubat-01 Mart 2015 tarihleri arasında yapılan ——–organizasyonuna katıldığını, önceki tarihlerdeki organizasyonlara katılmadığını, ——- Anonim Şirketi ise, davalının ——– tarihlerinde —- yapılan ve 02-10 Kasım 2013 ve 08-16 Kasım 2014 tarihlerinde İstanbul’da yapılan organizasyonlara katıldığını, bundan sonraki organizasyonlara katılmadığını bildirmiştir. Davalı kendi dilekçelerinde 2014 yılının Şubat-Mart aylarında—— yapılan fuar organizasyonuna fuarda görevlendirilen elemanlarının toplu olarak işten ayrılmaları nedeniyle katılamadığını beyan etmiştir.
Davaya konu kitabın dağıtıldığı bildirilen kitapevlerinden kaç adet kitabın satıldığı ayrı ayrı sorulmuş, satılan ve iade edilen kitap sayıları bildirilmiştir.
Her ne kadar davalı vekili ıslah yoluyla süresinden sonra cevap dilekçesi ve delil listesi sunmuşsa da, HMK’nun 127. maddesi uyarınca, dava dilekçesinin davalıya tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde cevap dilekçeisnin verilmesinin zorunlu olduğu, HMK’nun 176/1. maddesinde ise taraflardan her birinin yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebileceği düzenlenmiş olup, davalı tarafından süresinde cevap ve delil dilekçesi sunulmadığından ve bu usulü işlemler hiç yapılmadığından ıslah da edilemeyeceğinden davalının sunduğu delillere itibar edilmemiştir.
Dava konusu kitabın FSEK kapsamında eser niteliğinde olup olmadığı, baskısının kusurlu yapılıp yapılmadığı, kaç adet kitabın dağıtıldığı, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığına dair hususların tespiti için kitap örnekleri de dosya içine alınarak bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Mahkememizce alınan 27.03.2017 tarihli bilirkişi heyeti raporunda; davalı yayın kuruluşunun 1000 adet bandrol alarak ve bandrollere uygun basımı gerçekleştirerek ana edimi yerine getirdiği, bunun dışında yayın sözleşmesinde önemli bir edim olan eser sahibine basılmış nüshaların bir kısmını (100 adet) vererek bu borcunu da ifa ettiğini, bunun yanı sıra kitabın dağıtımının da yapıldığının dosyadaki verilerle doğrulandığı davalının fuar katılımına yönelik yükümlülüğünü yerine getiremediğini kendisinin de kabul ettiği, bunun bir sözleşme ihlali olarak kabul edilebileceği; ancak ihlal edildiği söylenen sözleşme hükümlerinden hareketle manevi tazminatın koşullarının oluştuğu sonucuna varılamayacağı, …’ın yasal defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, davalının 2013 yılında basım için gerekli kağıtlara ilişkin 33.536,00 TL + KDV ödediği, ayrıca 2.835,65 TL + KDV tutarındaki 3 adet kağıt faturasının belgeler arasında bulunamadığı, dolayısı ile bu 3 fatura ile hangi cins ve ne miktarda kağıt alındığının tespit edilemediği, 2013 yılı sonunda 4.950,00 TL değerinde kağıt stoğunun bulunduğu, davalının 2013 yılında aldığı bandrol miktarının 106.300 adet olduğu, bandroller karşılığı basılan kitaplar için imalatta kullanılabilecek kağıt miktarının kağıt alışları ile karşılanabileceği, davalının sözleşmenin feshine dair ihtarnamenin düzenlendiği 18.03.2014 tarihine kadar kitapevlerine gönderdiği dava konusu kitap sayısının (iade düştükten sonra) 35 adet olduğu, ihtarname düzenleme tarihi sonrası ise kitap evlerinde toplam 14 adet kitap kaldığı, davacının depo adresinin———- Ziyapaşa cad. No:2/2 Ataşehir/İstanbul olduğu ve bu hususta vergi dairesine bildirimde bulunduğu, İstanbul Valiliği İl Denetleme Komisyonu’nun raporuyla 5.000,00 TL’lik alacağının iadesi talebinin dayanağının bulunmadığı, 1000 adet kitabın basımının gerçekleştiğinin anlaşıldığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Taraflar arasındaki 06/11/2013 tarihli sözleşme incelendiğinde, sözleşmenin 2. maddesinde 1 yıl süreli olduğu,7. maddelerinde dağıtım ve satışın davalı yayınevi tarafından ücretsiz yapılacağı , 8. maddesinde ————-İsimli dergilerin düzenli olarak her ay yada iki ayda bir yayınlandığını ve dağıtılıp satışa sunulduğunu davalı yayınevinin ispatla yükümlü olduğunu, dergi sayısı, yayınlanma adedi, sayfa sayısı ve içerisinde hangi yazarların olduğunu açıkça beyan zorunluluğu bulunduğu, üniversitelere ya da okullara dağıtılmışsa, hangi okullara kaç adet dağıtıldığını da açıkça beyan etmek ve ispatlamak zorunda olduğunu, dergileri büyük kitabevlerine dağıtmak zorunda olduğunu, yazara dergilerden en az birinde yazma ve kitabının reklamını yapma imkanı tanıyacağını taahhüt ettiği ve 8.7 maddesinde dergi için belirtilen yükümlülüklere uyulmaması durumunda Yazar’a sözleşmeden aldığı tüm miktarı ödemekle yükümlü olduğunu düzenlediği anlaşılmıştır.
Sözleşmenin 9.maddesinde ise, Fuar organizasyonu başlığı altında davalının İstanbul, ———-Kitap Fuarlarına katılmakla ve Fuarlar konusunda davacı yazarı bilgilendirmekle yükümlü olduğunun düzenlendiği, sözleşmenin 16. maddesinde kitabın tüm gelirinin yazara ait olduğu ve yayınlandıktan 6 ay sonra yazara ödemenin nakit olarak yapılacağı, satış devam ettiği takdirde ikinci 6 ayın sonunda ödemenin yine nakit olarak yapılacağı, ödemenin kitapların KDV’siz fiyatı üzerinden % 60 oranında iskonto yapılarak hesaplanacağı ,ikinci baskı için yazardan ücret alınmayacağı ve yayınlanan kitaplar için yazara %20 telif hakkı ödeneceğinin taahhüt edildiği anlaşılmıştır.
Sözleşmeye eklenen ek maddede ise, kitabın bir ay içerisinde 06/12/2013 tarihinde yayınlanacağının kararlaştırıldığı tespit edilmiştir.
Davacının sözleşme gereğince, sözleşmede yazılı olan 5.000,00 TL’yi davalıya ödediği konusunda taraflar arasında ihtilaf mevcut değildir. Davacı, kitabın süresinde basılmadığı, baskı kalitesinin düşük olduğu, kitabın dağıtımının ve tanıtımının yapılmadığı, kendisine satışları takip edebilmesi için inernet şifresi verilmediği, bu konuda bilg,ilendirilmediği, davalının kitap fuarlarına katılmadığı, davacıya sözleşmede adı geçen dergilerde yazı yazma hakkı tanınmadığını iddia etmektedir.
Sözleşmenin 12. ve 13. maddelerinde, editöryel çalışmanın ve tasarım çalışmalarının ————-Yayınları tarafından yapılacağı, baskıdan önce kitabın örneğinin yazara gönderileceği, yazarın editöryel çalışmayı yeterli bulmaz ve tasarımı beğenmezse tekrarını isteyebileceği, yeniden karşısına gelen çalışmayı da yeterli bulmazsa gerekçelerini açıklayarak sözleşmeyi iptal etme hakkına sahip olduğu belirtilmiştir. Bu hükme rağmen 2013 yılı Aralık ayı sonunda basılan kitabın editöryel çalışması ve tasarımıyla ilgili davacı tarafa örnek gönderilmediği veya gönderilen örneği beğenmeyerek davalıdan herhangi bir talepte bulunulduğu konusunda bir iddia ileri sürülmemiş ve delil de sunulmamıştır. Ayrıca basılan kitaplardan 100 tanesinin davacı yazara gönderildiği de tarafların kabulündedir. Bu nedenlerle davacının bu yöndeki iddiaları mahkememizce yerinde bulunmamıştır.
Davalının sözleşmenin 14. maddesi ile üstlendiği bilgi verme, yazarın internet sitesinde bulunan “satış takip” özelliğini kullanmak suretiyle satışları takip etmesini sağlama yükümlülüğünü yerine getirdiği de davalı tarafça ispatlanamamıştır.
Davaya konu kitabın sözleşmenin 8. ve 9. maddelerine göre dergi ve fuarlarda tanıtım ve dağıtımının yapıldığının , —-ve —– Klübü isimli dergilerin basıldığı ve dağıtıldığının, yazara telif bedelinin ödendiğinin ispat yükü davalıdadır. Toplanan deliller ve davalının beyanı ile kitabın yayınlandığı yıl içinde —–Kitap Fuarına katılmadığı, —— Kitap Fuarına katıldığının ispatlanamadığı tespit edilmiştir. Ayrıca davalı —-ve—- Klübü isimli dergilerin yayınlandığını ve dağıtıldığını da ispat edememiştir. Bu durum, sözleşmenin 8.7. maddesine göre yayınevinin sözleşme gereğince aldığı ücreti yazara iade etmesini gerektiren bir durumdur. Yine sözleşmenin 17.1. maddesinde, yazarın sözleşmeyi iptal etmesi için en az 30 gün öncesinden ————-Yayınları’na gerekçeli kararını bildirerek yazılı olarak başvuru yapmak zorunda olduğu, 17.3. maddesinde ise, sözleşmenin kitap yayınlanmadan önce iptal edilmesi için yazarın gerekçeli kararını yazılı olarak ————Yayınları’na bildirmesi gerektiği, editöryel çalışma, redaksiyon vb. ön hazırlık çalışmalarının bedelleri düşüldükten sonra sözleşmenin iptal edileceği, bu bedellerin yayınevi tarafından belirleneceği belirtilmiştir.
Toplanan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile, davacıya ait FSEK kapsamında tanımlanan edebi eser niteliğindeki ———” isimli kitabın basımı için tarafların anlaştıkları, kitap sözleşmede belirlenen 06/12/2013 tarihinden sonra basılmışsa da, davacı yazarın ihtarname tarihine kadar bu konuda bir itiraz ve talepte bulunmadığı, ancak davalının sözleşme gereğince katılmayı üstlendiği ———–Kitap Fuarlarının bir kısmına mücbir sebep olmaksızın katılmayarak bu edimini yerine getirmediği, yine yazarın yazı yazmasına imkan tanımayı üstlendiği iki adet derginin basımını ve dağıtımını yaptığını da ispatlayamadığı, bu nedenle davacının sözleşmeyi feshetmekte haklı olduğu, ancak sözleşmenin feshini talep eden tarafın ancak verdiğini geri isteyebileceği, feshini talep ettiği sözleşme gereğince ayrıca kitap satış bedeli talep edemeyeceği, sözleşme kitap basıldıktan sonra haklı nedenle feshedildiğinden, davalının da editöryel çalışma, tasarım ve redaksiyon çalışmaları için davacıdan ücret talebinde bulunamayacağı, bu durumda davacının ödediği 5.000,00 TL sözleşme bedelinin ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 24/03/2014 tarihinden itibaren verilen bir aylık sürenin sona erdiği 24/04/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davacıya iadesi gerektiği, davalının davacının yazarı olduğu eseri toplam 1000 adet basım ve yayınının, tanıtımının üstlenilmesine rağmen, yeterli tanıtım yapılmaması nedeniyle toplam 35 adet satılarak, satışlarının düşük kalması, davalının sözleşme ile üstlendiği bilgi verme, satışları takip etme yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle davacının manevi yönden elem ve ızdırap duyacağı anlaşılmakla, olayın özelliklerine, tarafların sosyal ve mali durumlarına göre, elem ve ızdırabın bir ölçüde giderilebilmesi yönünden manevi tazminat talebinin 3.000,00 TL ‘lık kısmının kabulüne , fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
5.000,00 TL sözleşme bedelinin 24.04.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının 1.500,00 TL kitap satış bedeli talebinin ve 2.000,00 TL manevi tazminat talebinin REDDİNE,
Alınması gereken 546,50 TL harçtan peşin alınan 196,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 350,10 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen sözleşme bedeli alacağı (maddi tazminat) davası üzerinden takdir olunan 3.145,00 TL vekalet ücreti, manevi tazminat davası üzerinden takdir olunan 3.145,00 TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 6.290,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davalı vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen kitap satış bedeli alacağı davası üzerinden takdir olunan 1.500,00 TL vekalet ücreti ve manevi tazminat davasının reddedilen kısmı üzerinden takdir olunan 2.000,00 TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 3.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından yatırılan 196,40 TL peşin harç ve 25,20 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 221,60 TL harç giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 385,00 TL tebligat ve müzekkere masrafları ile 3.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.385,00 TL yargılama giderinden, davanın kabul ve red oranına göre, (%70) 2.369,50 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiye (%30) 1.015,50 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Kullanılmayan 1,20 TL gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı asilin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.25/12/2018