Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2014/45 E. 2019/207 K. 11.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2014/45 Esas
KARAR NO : 2019/207

DAVA : Patent (Maddi Tazminat İstemli), Patent (Manevi Tazminat İstemli), Patent (Tecavüzün Ref’i İstemli), Patent (Tecavüzün Tespiti İstemli)
DAVA TARİHİ : 26/03/2014
KARAR TARİHİ : 11/07/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan Patent (Maddi Tazminat İstemli), Patent (Manevi Tazminat İstemli), Patent (Tecavüzün Ref’i İstemli), Patent (Tecavüzün Tespiti İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
TALEP: Davacı vekili İstanbul —–. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’ne sunduğu dava dilekçesinde özetle; kapalı ————– ikame etmek üzere kullanılan, ısı iletkenliği ve geçirgenliği yüksek, yakıt tasarrufu sağlayan kimyasal bir sıvı olan ———————sayılı patentin —- tarihinden itibaren 20 yıl hüküm ifade etmek üzere -dava dışı—— adına tescilli bulunduğunu, patent sahibi ile davacı arasında 12.12.2013 tarihli bir patent lisans sözleşmesi imzalandığını,—–markasının ise —————— sayı ile —– tarihinden itibaren 10 yıl süre için davacı adına tescilli bulunduğunu—– ürününün ————- sayılı uluslararası patent kapsamında korunduğunu, davacı ile davalı şirket arasında imzalanmış 23.09.2010 tarihli satış ve pazarlama hakları devir sözleşmesi uyarınca —– ürününün ulusal ve uluslararası alanda perakende ve toptan satışının davalı şirketçe üstlenildiğini, ticari ilişki normal seyrinde yürürken bir müddet sonra davalı şirketin satış grafiğinin sürekli düşmeye başlaması üzerine, davacı tarafından yapılan araştırma neticesinde, davalı şirketin davacıdan tedarik etmek zorunda olduğu tescilli ürün yerine, bizzat imal ettiği taklit ürünleri davacının bayi ağına satığı, uluslararası alanda davacı yetkililerinin imzalarını taklit etmek suretiyle—— distribütörlük teklifinde bulunduğunu, davacının yurtiçi ve yurtdışı bayi ve satış ağına davacının ürününü kötülediği ve kendisince daha nitelikli bir ürün çıkarıldığının ifade edildiğini, yanında çalışan diğer davalıyı buluş sahibi gibi göstererek —- adlı taklit ürün için TPE nezdinde —— sayılı incelemeli patent başvurusunda bulunduğunu, kurduğu ———— adresli internet sitesinde bu ürünün reklamlarını yaptığı hususlarının tespit edildiğini, bunun üzerine davacının davalı şirkete Büyükçekmece —-.Noterliği aracılığıyla ——– tarih ve —– yevmiye numaralı bir ihtarname göndererek ——-tarihli satış ve pazarlama hakları devir sözleşmesini feshettiğini ve davalı şirketten hukuka aykırı eylemlerine derhal son vermesini talep ettiğini, ayrıca,—— sayılı —– incelemeli patent başvurusuna da —tarihinde davacı tarafından itiraz edildiğini, davalı şirketin sözleşmeye aykırılık nedeniyle doğan sorumluluğuna ilişkin cezai şart ve sair taleplerin atiye bırakıldığını, davacı ürünlerin———-.ile imzalanmış—- tarihli sözleşme uyarınca adı geçen şirketin ——— adresindeki üretim tesislerinde imal edildiğini, davalı şirketin —- ile bağlantı kurduğunu ve ————- davalı şirket içinde üretim yapmaya başladığı, —– şirketinin sözleşmeye aykırılık nedeniyle doğan sorumluluğuna ilişkin talep ve dava haklarının saklı tutulduğunu belirterek, ——————- sayılı patente tecavüz ve haksız rekabetin tespiti ile men’ini, taklite neden olan üretim vasıtalarına el konulmasını, üretimin durdurulmasını, taklit ürün satışının yasaklanmasını, fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak üzere patent haklarına tecavüz nedeniyle 5.000,00 TL ve haksız rekabet nedeniyle de 5.000,00 TL maddi tazminatın ve 10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihi itibariyle değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, kötüniyetli patent başvurusu nedeniyle davalılar aleyhine 10.000,00 TL.kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul —-. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nce davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddine karar verilerek, dosya mahkememize gönderilmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;— sayılı patentin -dava dışı——değil fakat -dava dışı- —– adına tescilli bulunduğunu ve sicilde davacı adına herhangi bir lisans kaydı gözükmediğini,—- tarafından davacıya ———- sayılı hükmünü kaybetmiş bir patent ile ilgili lisans verildiğini, dolayısıyla, davacının iş bu davada husumet ehliyeti bulunmadığını, patent sicil başvurusu yapılmış bir buluşun, başvuru yapıldığı şekilde kullanıldığı taktirde, tescil süreci sonuçlanmadan bir başkasının patent hakkına tecavüz veya haksız rekabet oluşturulduğundan bahsedilemeyeceğini, davalı şirket adına yapılmış———- sayılı başvurunun henüz sonuçlanmadığını ve tescil edilmesi ihtimali bulunduğunu, davalı şirketin bu patent başvurusuna dayalı henüz üretime geçmediğini ve buluşun kullanımı için patent başvuru sürecinin tamamlanmasını beklediğini, bu sebeple, davacının şu aşamada korunması gereken bir hukuki menfaatinin bulunmadığını,———-sayılı patent başvurusu ile davacının dayandığı—-sayılı patent arasında ciddi farklılıklar bulunduğunu, bu sebeple, davalı şirketin patent başvurusu reddedilse bile —————sayılı patente tecavüzden söz edilemeyeceğini, patent hakkı 551 sayılı KHK çerçevesinde özel olarak korunduğu için aynı anda TTK.nin haksız rekabete ilişkin hükümlerine dayalı talepte bulunulamayacağını, TTK.nın haksız rekabete ilişkin hükümlerinin ancak tescilli bir patent bulunmaması durumunda işletilebileceğini, davacı şirketin sair iddialarının afaki ve işbu dava konusu dışında kaldığını, bu iddialara Kadıköy —–.Noterliği aracılığıyla davacıya gönderilmiş 29.03.2013 tarih ve —– yevmiye numaralı ihtarnamede cevap verildiğini, taraflar arasında yapılan sözleşmede yetki anlaşması mevcut olduğundan mahkemenin yetkili olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava; patente tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, men’i, giderilmesi, maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Dosyaya TPMK kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; —– numaralı incelemeli patentin —— tarihinde ———- adına tescilli, …’ın buluş sahibi olduğu —— numaralı incelemesiz patentin —– tarihinde koruma kapsamına alındığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili, 20/05/2014 havale tarihli dilekçesi ile, —– ürününün —- numarası ile davacı adına tescilli olduğuna dair beyanının sehven yazıldığını, — patent haklarının —— sayı ile davacı adına tecsilli olduğunu, uluslararası düzlemde geçerli olan bu tescilin Türkiye uzantısı için başvuruda bulunulduğu ve —-kanalıyla Türkiye’ye girişinin tamamlandığını beyan etmiştir.
Davacının patent başvurusuna ilişkin —-bilgi istenilmiş, — numaralı uluslararası patent nolu, —–numaralı başvurunun ilk başvuru sahibinin———-, halihazırdaki başvuru sahibinin —————-. olduğu, buluş sahibinin—- olduğu ve kurum tarafından patentlenebilirlik özelliği bulunmadığından reddedildiği bildirilmiştir.
———————. Arasında yapılan —- tarihli —– başvuru numarası — ve ——————– sayı ile ———- başvuru numaralı patentin — tarafından — şirketine devredildiği dosyada mevcut sözleşme örneği ile tespit edilmiştir.
Davacı ile ———–arasında 12/12/2013 tarihinde —— numaralı patentle ilgili 5 yıllığına lisans sözleşmesi yapıldığı, davacı ile davalı şirket arasında 23/09/2010 tarihli satış ve pazarlama hakları devir sözleşmesi yapıldığı, davacının sözleşmeyi üretici olarak imzaladığı,————–markalı ürünlerin ulusal ve uluslarararası tek elden dağıtıcısı olarak davalı şirketin tayin edildiği dosyaya sunulan sözleşme örnekleri ile tespit edilmiştir.
Dava konusu teknik bilgi gerektirdiğinden Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, —— tarihli bilirkişi heyet raporunda: ” davacının —- sayılı uluslararası patent başvurusuna dayalı olarak Türkiye’de —- itibaren hüküm ifade etmek üzere —— sayılı patent başvurusunda bulunduğu, iş bu davayı —– açtığı ancak 11.11.2014’de gerek uluslararası gerek ulusal patent başvurusu üzerindeki tüm haklarını -dava dışı——- devretmek suretiyle yitirdiği, bu devir işleminin ——————nezdinde kayedildiği,—- sayılı patent başvurusunun henüz tescil edilmediği, patent başvurusundan doğan hakka tecavüz iddiasıyla dava açılabilip açılamayacağı noktasında 551 sayılı KHK.mad.82 ve 136/III’de yazılı koşulların (patent başvurusunun yayınlanmış olması veya üçüncü kişinin patent başvurusu yayınlanmadan önce bu başvuru ve kapsamından haberdar edilmiş olması) aranması gerektiği, ————sayılı uluslararası patent başvurusunun da 23.03.2015’de yayınlandığı, işbu davanın ise 26.03.2014’de açıldığı, bu durumda patent başvurusundan doğan hakka tecavüz iddiasında bulunabilmesi için davacının işbu davayı açmadan önce ———-sayılı uluslararası patent başvurusu ve kapsamından davalıları haberdar ettiğini kanıtlaması gerektiği, ispat yükünün davacıya ait bulunduğu, ancak, dava dosyasında davalıların haberdar edildiğine dair davacıdan sadır bir belge bulunmadığı, bir bayinin işbu dava açılmadan beş gün önce gönderdiği e-posta mesajında davalı şirket yetkilisine —– patentinin alınamadığından bahsetmesinin bu elektronik mesaj bizzat davalı şirketten sadır olmadığı ———-davacının ispat yükünü ortadan kaldırmadığı, her halükarda, 551 sayılı KHK.mad.136/III’ün son cümlesi gereği,————-sayılı başvurunun patent verilmesi ile sonuçlanmadan, davacının patent başvurusundan doğan hakka tecavüz iddiasına ilişkin bir karar verilemeyeceği, davalıların ————— ürününün —— sayılı patent başvurusuna konu ürün ile aynı işlevi gören, bunu aynı şekilde gerçekleştiren ve aynı sonucu ortaya çıkaran eşdeğer bir ürün mahiyetinde bulunduğu, davacının haksız rekabet iddialarının kötüleme (TTK.md.55/1-a-1) yönünden bizzat davalılardan sadır bir metne dayanması ve iltibas (TTK.Md.55/1-a-4) yönünden ise davalıların ———— karıştırılmasına yol açan önlemlerde bulunduklarına dair delil yokluğu nedeniyle kabul edilemeyeceği, davacının, davalı şirketin kötüniyetli patent başvurusu yaptığından bahisle talep ettiği kötüniyet tazminatının yasal dayanaktan yoksun bulunduğu, davalı şirketin ————-sayılı patent başvurusunun, davacının ——- itibaren hüküm ifade eden——- sayılı patent başvurusunun tesciline engel oluşturmadığı, davacının, kendisinin ve buluşunun itibarının zedelendiği iddiasıyla öne sürdüğü manevi tazminat talebinin kabulü için yeterli delil bulunmadığı” tespit ve görüşlerine yer verilmiştir.
15.06.2017 tarihli bilirkişi heyet ek raporunda ise; ” davacının 12.05.2016 havale tarihli dilekçesi ekinde yeni delil olarak sunulmuş 21.01.2012 tarihli ——- kupürlerinde yer alan davalı şirketin genel müdürü diğer davalı …’a ait beyanlar ve 551 sayılı KHK md.136/III’deki ——— mahkeme tarafından hükmolunursa, —————” hükmü ışığında ——sayılı patent başvurusu sahibinin işbu davanın açıldığı tarih itibariyle 551 sayılı KHK.nın patent sahiplerine tanıdığı korumadan yararlanabileceği, bununla birlikte 551 yılı KHK.md.136/III-son’da yer alan “mahkemece——–verildiğine ilişkin ilanın ilgili bültende yayımlanmasından önce öne sürülen iddiaların geçerliliğine ilişkin olarak karar veremez” hükmü karşısında,——–sayılı başvurunun patent verilmesi ile sonuçlanmadan patent başvurusundan doğan hakka tecavüz iddiasına ilişkin bir karar verilemeyeceği, bayi —- tarafından gönderilmiş 18.03.2014 tarihli e-posta mesajında hakkında kök raporumuzun 14.sayfasında yer verdikleri değerlendirme ve kanaatlerini muhafaza ettiklerini, davacının 12.05.2016 havale tarihli dilekçesi ekinde yeni delil olarak sunulmuş —– tarihli “satış servis merkezi — Sözleşmesinde” davalı şirketin —-ürünlerini üretme/ürettirme hakkına sahipmiş gibi gösterilmesinin ve gerçekte—– ürünlerinin ulusal ve uluslararası tek dağıtıcısı olduğunun ifade edilmemesinin TTK md.55/1-a-2 uyarınca kendisi, ticari işletmesi, iş ürünleri, faaliyetleri hakkında gerçek dışı veya yanıltıcı açıklamalarda bulunmak kapsamına girebileceği ve haksız rekabet teşkil ettiğinin kabul edilebileceği” tespit ve görüşlerine yer verilmiştir.
Davalı …’ın davacı şirket yetkilisinin imzalarını taklit ederek—- bazı kişilere distribütörlük teklifinde bulunduğu iddiasıyla ilgili … ve dava dışı ———- haklarında İstanbul ———-. Asliye Ceza Mahkemesi’nin —— Esas sayılı dava dosyası üzerinde yapılan yargılama sonucunda, her iki sanığın da cezalandırılmalarına, haklarında verilen hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına dair verilen karar, yargı yoluna gidilmeksizin kesinleşmiş, kesinleşme şerhli karar örneği dosya içine getirtilmiştir.
Davacı taraf, 22/11/2018 tarihli duruşmaya katılmamış, davalı vekili kendilerinin davayı takip edeceklerini bildirdiğinden, dava işlemden kaldırılmayarak yargılamaya devam olunmuştur.
Toplanan deliller, TPMK kayıtları, sözleşme örnekleri, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı ile, davacının hak sahibi olduğunu iddia ettiği —– numaralı incelemeli patentin tarihinde——- adına tescilli olduğu, yine yargılama sırasında sonuçlanan ————-numaralı uluslararası patent nolu,——– numaralı başvurunun ilk başvuru sahibinin ———–A.Ş, halihazırdaki başvuru sahibinin ise ———————. olduğu, buluş sahibinin —— olduğu ve kurum tarafından patentlenebilirlik özelliği bulunmadığından başvurunun reddine karar verildiği, davacının bu patentle ilgili olarak da hak sahibi olmadığı, bu patent kapsamında üretildiğini ve satışa sunulduğunu iddia ettiği, ısı iletkenliği ve geçirgenliği yüksek olan ve yakıt tasarrufu sağlayan sıvı olan ———–ürününlerle ilgili de patentten kaynaklanan hak sahipliğinin ispatlanamadığı, her ne kadar davalı şirketin kendilerine ait ürünlerin taklidini üreterek başkalarına sattığını iddia etmişse de, patent hakkına dayanılarak üretildiği iddia edilen ürünlerin patent haklarının davacı tarafa ait olmadığı, bu nedenle davalının benzer ürünler üreterek satışını yapmasının davacıya karşı haksız rekabet oluşturmayacağı, davacının ürünlerinin kötülendiğine dair iddialarının üçüncü kişilerden sadır belgelere dayalı olması nedeniyle ispatlanamadığı, davalı şirketin yetkilisi olan diğer davalı …’ın davacı şirket yetkilisinin imzalarını taklit ederek sözleşme teklifinde bulunduğu iddiasıyla ilgili cezalandırılmasına karar verilmişse de, kararın hükmün açıklanmasının geri bırakılması niteliğinde olduğu, bu nedenle kesin delil sayılamayacağı, bu iddianın başkaca delille de kanıtlanamadığı anlaşılmakla, patent hakkına tecavüzün tespiti, önlenmesi ve tecavüze konu olan ürünlerin, üretim araçlarının toplatılması, patent hakkına tecavüz nedeniyle maddi tazminat ve kötü niyet tazminatı taleplerinin HMK.nın 114/1-d ve 115/2 maddeleri uyarınca husumet nedeniyle reddine, haksız rekabet yapıldığının tespiti ve maddi ve manevi tazminat taleplerinin ise esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
Patent hakkına tecavüzün tespiti, önlenmesi ve tecavüze konu olan ürünlerin, üretim araçlarının toplatılması, patent hakkına tecavüz nedeniyle maddi tazminat ve kötü niyet tazminatı taleplerinin HMK.nın 114/1-d ve 115/2 maddeleri uyarınca husumet nedeniyle REDDİNE,
Haksız rekabet yapıldığının tespiti ve maddi ve manevi tazminat taleplerinin REDDİNE,
Alınması gereken 44,40 TL.harcın peşin alınan 512.35 TL.harçtan mahsubu ile 467.95 TL.nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
Davalılar vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince husumet nedeniyle reddedilen dava üzerinden takdir olunan 3.931,00 TL vekalet ücreti, reddedilen haksız rekabetin tespiti davası üzerinden taktir olunan 3.931,00 TL vekalet ücreti, reddedilen maddi tazminat üzerinden takdir olunan 3.931,00 TL vekalet ücreti ve reddedilen manevi tazminat davası üzerinden taktir olunan 3.931,00 TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 15.724,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davalı vekilinin yüzüne karşı, davacının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı.