Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/381 E. 2023/943 K. 30.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2023/381 Esas

KARAR NO: 2023/943 Karar

DAVA: Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)

DAVA TARİHİ: 19/05/2023

KARAR TARİHİ: 30/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekilinin sunduğu dava dilekçesinde özetle;
Davacıların murisi——– 19.12.2018 tarihinde öldüğünü, davalının müvekkilleri hakkında ——– Esas sayılı dosyası ile icra takibine başladığını, müvekkillerinin 14.02.2019 tarihinde açtığı dava sonucunda——- sayılı 25.02.2019 tarihli kararı ile mirasın kayıtsız şartsız reddedildiğinin tespit ve tesciline karar verildiğini 09.10.2019 tarihinde kararın kesinleştiğini, mirasın yasal sürede reddedildiğini, müvekkillerinin miras bırakana ait borçtan sorumlu olmadıklarını, ——- Noterliğinin ——- yevmiye nolu 21.02.2023 tarihli ihtarnamesi ile müvekkillerinin mirası yasal sürede reddettiğini davalıya bildirilerek “icra takibinden müvekkillerim yönünden feragat etmesi, borcu olmadığının icra dosyasına bildirilmesini, hacizleri kaldırtması, icra dosyası kapsamında müvekkillerim aleyhine yapılan tüm işlemlere son vermesi” istenmiş, ancak davalının talepleri yerine getirmediğini, bu nedenle ——– Esas sayılı icra dosyası nedeniyle müvekkillerinin davalıya borçlu olmadığının tespitini ayrıca ihtarnameleri ile mirasın reddedildiğini öğrenmiş olmasına rağmen icra takibinden feragat etmeyerek davanın açılmasına sebebiyet verdiğinden yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.

Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi ve tensip zabtı tebliğ edilmişse de süresi içerisinde yanıt sunmadığı görülmüştür.

İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile İİK m.72 hükmü gereğince açılan menfi tespit davasıdır.
Bir davanın Ticaret Mahkemelerinde görülebilmesi için açılan davanın mutlak veya nispi ticari davalardan olması gerekmektedir.
Mutlak ticari davalar, 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesi uyarınca TTK’da düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan davalar ile TTK’nın 4. maddesinde belirtilen özel kanunlardaki davalardır. Nispi ticari davalar ise her iki tarafın tacir olduğu ve dava konusu uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olduğu davalardır. Bunun yanında görev hususu HMK’nın 114/1-c maddesi uyarınca dava şartlarından olup HMK’nın 115/1. Maddesi uyarınca yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınacağı hükme bağlanmıştır. 6100 sayılı HMK m.2/I’de “Dava konusun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkememsidir.” hükmüne yer verilmiştir.Somut olayda; davacıların murisi ——– 19/12/2018 tarihinde vefat ettiği, davalı tarafından muris aleyhine başlatılan——– E sayılı dosyasında vefat sonrası davacılar aleyhine takibe devam edildiği, davacıların——– sayılı dosyasında 25/02/2019 tarihinde mirasın kayıtsız şartsız reddedildiğine dair ilam alındığı, bu hususun davalıya ihtar edilmesine rağmen davalının davacılar aleyhine takip işlemlerine devam ettiği bu sebeple borçlu olunmadığının tespiti ile kötüniyet tazminatı istemi ile davanın açıldığı, takibin dayanağının salt alacak olarak belirtildiği ve ilamsız takip yapıldığı, Ticaret Mahkemesi’nin görev alanını belirleyen TTK m.4 ve 5 hükümleri kapsamında bir alacağa dair olmadığı bu durumda; davanın, davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.Tüm bu nedenlerle, davacıların murisi ile davalı arasındaki uyuşmazlığa konu temel ilişkinin mahkememiz görev alanına giren bir hususa ilişkin olmadığı, HMK.’nın 1. maddesi gereğince görevin kamu düzeninden olması ve HMK.’nın 115. Maddesi uyarınca davanın her aşamasında dikkate alınabileceği gözetilerek Mahkememizin görevsizliği nedeniyle açılan davanın, HMK 1, 2, 114/1-c ve HMK 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan usulden reddine, karar vermek gerekmiş ve hüküm aşağıdaki şekilde oluşturulmuştur.

HÜKÜM:
Yukarıda açıklandığı üzere:
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle açılan davanın, HMK m.114/1, c ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE-
2-HMK.’nun 20.maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içerisinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli ——–Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK.’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
İlişkin olarak, davalıların yokluğunda, davacı vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——- Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 30/11/2023