Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/202 E. 2023/344 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/202 Esas
KARAR NO: 2023/344
DAVA: Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ: 09/01/2020
KARAR TARİHİ: 12/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinden——- tarihinde kurulmuş bir firma olduğunu, 15 yılı aşkın süredir kendi markası olan ——markası ile ——– ürünlerini ürettiğini, bu ürünlerin ——–aracılığıyla piyasaya satıldığını, her iki şirketin de aile şirketi olduğunu, şirketlerden—— sermeyesinin 1.500.000,00 TL.,——— sermayesinin ise 200.000,00 TL. olup her iki şirketin de % 70’i —— , % 30’unun———–ait olduğunu, ayrıca hissedarların kardeşlerinin, yeğenleri ile tüm kardeşlerin eşlerinin de bu şirketlerde çalıştığını, tüm aile fertlerinin 15 yıllık firmalarının ve markalarının ticari faaliyetlerine devam edebilmesi amacıyla ellerinden gelen tüm özveriyi sergileyerek her şeylerini şirkete verdiklerini, şirket hissedarlarının tüm malvarlıklarını da şirket borçlarını teminatı olarak ipotek etmekten çekinmediklerini, müvekkillerinin kurulduğu günden buyana gerek yurtiçindeki faaliyetleri ile istihdam yaratmaya, gerek yurt dışındaki faaliyetleri ile ülkemize döviz girişi sağlamaya, ülkemizi en iyi şekilde temsil etmeye ve ülkemiz adına katma değer yaratmaya çalıştıklarını, nitekim uzun yıllar boyunca da bu başarı sağlandığını, son yıllarda ülkemizin ekonomik olarak zor günler geçirdiğini, müvekkillerinin de bu zorlu süreçte ayakta kalmak uğruna her türlü yolu denediklerini ve elini taşın altına koymaktan imtina etmediklerini, kendilerinin hem ailelerinin bütün mal varlığı ve alın teriyle şirketi ayakla tutmaya çabaladıklarını, gelinen noktada şirket açısından her ne kadar borca batıklık durumu söz konusu olmasa da nakit akışında sorun yaşandığını, müvekkillerine konkordato mühleti verildiği takdirde yaşanan geçici sorunların giderilmesinin ve 16 yıldır başarılı ve örnek bir şirket olarak ticari hayatına devam etmekte olan müvekkillerinin ticari hayatta var olmaya ve ülkemize hizmet etmeye devam etmesinin amaçlandığını, müvekkillerinin dava dilekçesi ekinde sunmuş oldukları ön projede ve makul güvence veren denetim raporunda belirtilen sebeplerden ötürü borçlarını vadesinde ödeyemediklerini, bu sebeple borçlarını vadesinde ödeyemeyen müvekkillerinin konkordato talebinin kabul edilmesini ve geçici mühletle birlikte hükmedilen tedbirlerin her iki müvekkil yönünden alınması gerektiğini beyan ederek; müvekkillerinin ticari faaliyetlerine devam edebilmeleri ve malvarlıklarının muhafazasının sağlanabilmesi amacıyla İİK Md. 287. 288. 204 ve 295 gereğince; İİK 206. maddenin birinci fıkrasındaki imtiyazlı alacaklılar hariç olmak üzere 6183 sayılı kanundan doğan vergi ve her türlü harç, ceza ile ———- alacakları (prim, idari para cezaları dahil) ile ilgili takipler dahil olmak üzere, hangi sebebe dayanırsa dayansın tüm davacı müvekkillerinin aleyhinde yeni takip başlatılmamasına, haciz, ihtiyati haciz, e-haciz, ihtiyati tedbir, muhafaza ve satış işlemlerinin uygulanmaması, evvelce başlatılmış olan tüm takiplerin durdurulmasına, davacı müvekkiller hakkında rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılmış ve yapılacak tüm icra takiplerinde satışların durdurulması, rehinli menkullerin muhafazasının durdurulmasına, müvekkiller adına banka, katılım bankası ve sair finans kurumları nezdinde açılmış olan vadeli/vadesiz/döviz hesaplarına, bu hesaplardaki mevduatlar. mevduatların faiz getirileri, EFT/Havale ile hesaplara gelen paralar üzerine bankaların alacakları sebebiyle bloke koymalarının engellenmesine, konulmuş olan blokaj var ise kaldırılmasına, hesaplardaki paraların bankalarca banka alacaklarının tahsili amacıyla alacaklarına mahsup edilmesinin engellenmesine, müvekkillerin onayı ve rızası olmaksızın hesaplardaki paralardan bankaların alacaklarının tahsil edilmemesine, davacı müvekkillerinin tüm kurumlar ve şirketler nezdindeki hak ve alacaklarının 3.kişilerce haciz, muhafaza ve tahsil edilmesinin önlenmesine, müvekkiller hakkında başlatılmış veya başlatılacak icra takip dosyalarından 3. kişilerdeki hak ve alacakların haczi için İİK Md. 89 gereğince haciz ihbarnamesi gönderilmesinin engellenmesine, müvekkillerinin borçlu oldukları icra takibi ve evvelce yapılmış takiplerden üzerine haciz konulan hak ve alacaklar da dahil olmak üzere tüm hak ve alacakların davacılara ödenmesine, muhafaza alınmış ve alınacak emtia, taşıt, cihaz, leasing kapsamındaki menkuller vb. diğer varlıkların davacı müvekkillerine teslimine, davacı müvekkillerin borçlarının. taral oldukları anlaşma ve sözleşmelerden doğan yükümlülüklerinin teminatını teşkil etmek üzere verilmiş olan teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin önlenmesine, mahkemece, müvekkillerinin mal varlıklarının muhafazası için gerekli görülen sair tedbirlerin alınmasına, İİK Md. 287. gereğince tüm müvekkiller hakkında üç aylık geçici mühlet verilmesine ve gerekli görülmesi halinde bu sürenin 2 ay daha uzatılmasına, geçici mühlet süresi içerisinde iken İİK Md. 289. Md. gereğince bir yıllık kesin süre verilmesine ve gerekli görülmesi durumunda bu sürenin 6 ay daha uzatılmasına, yapılacak yargılama neticesinde İİK Md. 305 gereğince konkordato projesinin tasdikine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizce 14/01/2020 tarihli ara karar ile; davacı şirketler yönünden 3 ay süre ile geçici mühlet kararı verilmiş, komiser heyeti atanmış, gerekli ilanlar yaptırılmış ve komiser heyetinden bu davacıların sunmuş oldukları proje ve belgeler incelenmek suretiyle rapor alınmıştır.
Dosyanın duruşmasının 14/04/2020 tarihine atılı olduğu, ancak ülkemizdeki ve dünyadaki Covid-19 salgını nedeniyle 7226 sayılı yasanın geçici 1.maddesi uyarınca ve ——- tarihli kararı uyarınca duruşma yapılamayacağından dosyanın ele alınarak duruşmanın —- tarihine ertelendiği, daha sonra —–sayılı kanunda alınan tedbirlerin uzatılmasına dair ——- sayılı kararı uyarınca tedbirlerin 15/06/2020 tarihine kadar aynen uygulanmasına yönelik kararı uyarınca dosyanın ele alınarak 20/05/2020 tarihinde yapılmasına karar verilen duruşmanın 17/06/2020 tarihinde yapılmasına karar verildiği, Mahkememizin 17/06/2020 Tarihli duruşmasında;
” 7226 sayılı yasa uyarınca duran sürelerin konkordato mühletini de durdurmuş olması sebebiyle 3 aylık geçici mühletin durduğu 22/03/2020 tarihine 86 gün eklenmesi suretiyle duruşmanın ertelenmesine, 15 Haziran 2020 tarihine eklenen 86 günlük süre sonucunda 3 aylık geçici mühletin 09/09/2020 tarihinde dolduğunun tespitine, ” karar verildiği, Mahkememizin 10/09/2020 tarihli duruşmasında;
———- sicil sırasında kayıtlı, davacılar ——sırasında kayıtlı ———sicil sırasında kayıtlı ————-yönünden kesin mühlet taleplerinin Kabulü ile, İİK’nun 289/3 maddesi uyarınca davacılara 1 yıl süre ile kesin süre verilmesine, ” karar verildiği,
Mahkememizin 10/09/2021 tarihli duruşmasında; ” davacı şirketler hakkında 10/09/2020 tarihinde verilen kesin mühletin İİK 289/5 maddesine göre 4 AY SÜRE İLE UZATILMASINA, ” karar verildiği, kararın ilanlarının yapıldığı, komiser heyetinin nihai raporunu sunduğu, bu rapor uyarınca ara karar oluşturularak tasdik şartları yönünden dosyaya bilirkişi incelemesi yapıldığı, bilirkişi raporunun düzenlendiği, davacı tarafa tebliğ edildiği, davacılar vekilinin komiser ve bilirkişi raporuna beyanlarını sundukları, Mahkememizin 10/01/2022 tarihli duruşmasında;
” davacı şirketler hakkında 10/09/2020 tarihinde verilen kesin mühletin İİK 289/5 maddesine göre 1 AY SÜRE İLE UZATILMASINA” karar verildiği, Mahkememizin 10/02/2022 tarihli duruşmasında; ” davacı şirketler yönünden verilen kesin mühletin İİK 289/5 maddesi uyarınca 1 AY SÜRE İLE UZATILMASINA,” karar verilerek duruşmasının 10/03/2021 tarihine bırakıldığı, ancak————Sayılı yazısı ile, İstanbul genelinde oluşan olumsuz hava şartları nedeni ile 09/03/2022 tarihinde Hakimler ve ———– kararı doğrultusunda “————- bila sayılı basın açıklaması uyarınca güvenlik, sağlık ve ulaşım hizmetleri dışında memur işçi ve personelin 10/03/2022 günü idari izinli sayılmasına ” ilişkin kararları uyarınca dosya 09/03/2022 tarihinde ele alınarak duruşmanın 07/04/2022 tarihine bırakıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin 18/02/2020 tarihli ara kararı ile; davacılar vekilinin 06/02/2020 tarihli talebi hakkında, dosya kapsamına göre; ” Mahkememizden verilen 14.01.2020 tarihli geçici mühlet kararında, borçlu ——— hakkında “hangi nedene dayanırsa dayansın her türlü ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz, IİK’nu 89 dahil olmak üzere ve muhafaza işlemleri de dahil tüm takip işlemlerinin yapılmasının ihtiyati tedbir yolu ile durdurulması” denilmiş olmakla, İİK m. 89/1 kapsamında haciz ihbarnamesi gönderilmesi de bir icra takip işlemi olduğundan, İİK m. 89/1 kapsamında gönderilen 16.12.2019 tarihli haciz ihbarnamesine verilen 20.12.2019 tarihli cevap yazısında, üçüncü kişi —– tarafından, ———- olan borçlarının 31.01.2020 ve 14.02.2020 tarihlerinde muaccel hale geleceği açıkça ifade edildiğinden, ——- üçüncü kişi ——– olan bu alacaklarının İİK 89 haciz ihbarnamesi ile yapılan icra takip işlemi geçersiz olup, bu nedenle konkordato borçlusunun alacaklı olduğu 3.kişi tarafından da kabul edilen ve icra dosyasına yatırılan paranın konkordato komiser heyeti denetiminde bulunan ve davacılar adına açılmış olan —– nolu banka hesabına yatırılmasına, ” karar verildiği,Mahkememizin 18/02/2020 tarihli ara kararı ile; davacılar vekilinin 13/02/2020 tarihli talebi hakkında, dosya kapsamına göre; ” davacı şirketlerin konkordato sürecinden önce doğmuş bu borçlar nedeniyle şirkete ait olan ürün, araç, alet, makine, teçhizat vb.mallar üzerinde, alacaklılar tarafından hapis ve rehin hakkı kullanımının muhafaza tedbirleri kapsamında durdurulmasına,” karar verildiği,
Mahkememizin 13/03/2020 tarihli ara kararı ile; davacılar vekilinin 05/03/2020 tarihli talebi hakkında, dosya kapsamına göre; ” Davacı şirketlere ait vadeli, vadesiz, döviz, yatırım vb. her türlü hesaba geçici mühlet kararının ilan tarihinden sonra gelen paralarla ilgili takas mahsup hakkının kullanılmamasına, —— davacı şirketlerin—- numaralı hesaplarına gelen paralar üzerinde takas ve mahsup hakkı kullanımının ihtiyati tedbir yolu ile yasaklanmasına, Geçici mühlet kararının —– ilk ilan tarihi olan 20/01/2020 tarihinden sonra davacı şirketlerin hesaplarına gelen ve —- tarafından takas ve mahsup hakkı kullanılarak el koyulan paraların,konkordato komiser heyeti denetiminde bulunan ve davacılar adına açılmış olan ——– nolu banka hesabına iadesine,” karar verildiği,Mahkememizin 07/07/2020 tarihli ara kararı ile;
” Küresel boyuttaki Covid-19 salgını nedeniyle 7226 sayılı Kanun ve 2480 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile yargıda öngörülen sürelerin 15/06/2020 tarihi son olmak üzere durdurulduğu, bu dönemde salgın ve salgının yayılmasını önlemek amacıyla alınan birtakım tedbirler nedeniyle fiili çalışmaların asgari düzeyde uygulandığı, birçok sektörde ticari faaliyetlerin, ekonominin ve piyasanın durma noktasına geldiği, —— döneminde ve durdurulan bu süreler içerisinde konkordato komiser heyeti olarak diğer dönemlere nazaran çok daha az fiili bir emek ve katkı sağlandığı göz önünde bulundurulduğunda——- ayları arasında kalan yaklaşık 3 aylık dönem için konkordato komiser heyetinin her biri için; ——- aylarına ait ödemenin daha önce belirlenen 10.000 TL. nin 1/5’i olan 2.000 TL. üzerinden her bir komiser için 3 ay toplamı 6.000’er TL. takdirine, ödenen kısım yönünden ileriki aylarda nazara alınmasına” karar verildiği,Yapılan yargılama sonucunda; her iki davacı şirket yönünden İİK’nun 305.maddesindeki tasdik şartlarının gerçekleştiği, davacı şirketlerden ——– alacaklıları arasında olan ve en büyük alacaklısı olarak toplantıda olumlu oy kullanan diğer borçlu şirket——— alacağının geçici mühletten önce doğduğu, ticari kayıtlara göre bu alacağın muvazaalı olduğuna dair herhangi bir delil bulunmadığı, şirketlerin iştigal alanlarına göre birinin üretim yaptığı, diğerinin ise ürünlerin pazarlama işiyle uğraştığı ve bu nedenle aralarındaki cari hesap ilişkisinin gerçek bir borç-alacak ilişkisi olduğu kanaatine varıldığından —— diğer şirketin alacaklılar toplantısında oy kullanmasının yasaya aykırılık teşkil etmeyeceği kanaatine varılarak, davacı şirketler hakkında —–sayılı karar ile; ” Davanın Kabulü ile;—-sırasında kayıtlı ——- ———sırasında kayıtlı——-konkordato tasdik taleplerinin kabulüne, Kesin mühletin sona ermesine, Kesin mühlet kararı ile doğan ve İİK’nun 294-295-296 ve 297.maddelerinde düzenlenen tüm sonuçların ve mühlet boyunca verilen tüm konkordato tedbirlerinin kaldırılmasına, Konkordato komiserlerinin görevlerine son verilmesine, ” şeklinde karar verildiği, bu karara karşı bir kısım alacaklı tarafından İstinaf kanun yoluna başvurulduğu, ——– Karar sayılı kararı ile; ” …davacı şirketler yönünden tasdik şartlarının gerçekleştiği anlaşılmakla, alacaklılar ——–istinaf taleplerinin süre yönünden usulden diğer alacaklılar yönünden esastan reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak —— tarihli kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan müdahiller —— vekillerinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b/1 bendi gereğince esastan reddine, Alacaklılar ——- vekilinin istinaf talebinin HMK’nın 352/1.c bendi gereğince usulden reddine,” şeklinde ” Temyiz Kanun Yolu Açık olmak üzere ” karar verildiği, —- karşı alacaklılar ———– tarafından temyiz kanun yoluna başvurulduğu, ————- Karar sayılı ilamıyla ;” Somut olayda davacı şirketler konkordatoya tabi borçlarının tamamını faizsiz olarak tasdik tarihinden itibaren 12 ay ödemesiz süreden sonra 48 ay eşit taksitlerle ödemeyi teklif etmiş olup, “faizsiz ödeme” teklifinin tenzilat konkordatosu kapsamında değerlendirilmesi gerektiği yine davacı şirketlerce 48 ay vade teklif edildiği halde tasdik kararından itibaren ilave olarak 12 ay ödemesiz dönemin tayinin davacı şirketlerin borca batık olmadıkları da dikkate alındığında İİK’nın 305/1-b uyarınca teklifin borçlunun kaynakları ile orantılı olması şartına aykırılık teşkil ettiği anlaşılmıştır. Öte yandan davacı şirketlerden ——- tasdik projesinin oylamasında, diğer davacı şirket ——- oy kullandığı, her ne kadar İİK’nın 302/4 maddesinde tahdidi olarak sayılan oy kullanamayacaklar arasında olmasa dahi davacı şirketler arasındaki organik bağ birbirlerinden alacak ve borç yaratılması oldukça kolay olması ve ——— kabul oyunun nisaba etkili olduğu gözetildiğinde, bu durumun dürüstlük ile bağdaşmayacağı da dikkate alındığında her iki davacı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği ” şeklinde karar verilerek dosyanın gönderilerek mahkememizin —– sırasına kaydının yapıldığı ve tensiben verilen duruşma gün ve saatinin davacılar vekiline, davacı şirketler yetkililerine tebliğ edildiği, ilanların yapıldığı anlaşılmıştır. Mahkememizce —- İlanına uyma kararı verilerek davanın ve tasdik talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacıların konkordatonun tasdiki taleplerinin reddine, kesin mühlet kararı daha önce kaldırılmış olmakla bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davacılar borca batık olmadıklarından ve İİK’nun 292.maddesindeki haller bulunmadığından iflas kararı verilmesine yer olmadığına,
3-Kararın ——- portalında ilanına,
4-Konkordato tedbirleri daha önce kaldırılmış olduğundan bu konuda yeniden karar vermeye yer olmadığına, mahkememizin——- Karar sayılı kararı ile İİK’nun 308/ç maddesi uyarınca geçici mühlet kararından önce başlatılmış takiplerde konulan ve henüz paraya çevrilmemiş olan hacizlerin hükümden düşmesine ilişkin karar, ——- ilamı ile kaldırılmış olmakla davacılar yönünden geçici mühlet aşamasından önce başlatılmış takiplerin devam edebileceğinin tespitine,
5-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL. harçtan peşin alınan 54,40 TL. harcın mahsubu ile bakiye 125,50 TL. harcın davacı taraftan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Davacı tarafça yapılan tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafça yatırılan bakiye gider avansının ve kullanılmayan iflas avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair,davacılar vekili ve davacı şirketler yetkilileri ile bir kısım alacaklılar vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.12/04/2023