Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/144 E. 2023/539 K. 14.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/144
KARAR NO: 2023/539

DAVA : Tanıma Ve Tenfiz
DAVA TARİHİ : 24/02/2023
KARAR TARİHİ : 14/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tanıma Ve Tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin —- sicil numarasıyla kayıtlı merkezi —–bulunan ve yurt içi ve/veya uluslararası demiryolu kargo taşımacılığı, demiryolu yük taşımacılığı için lokomotif çekici ve vagon kiralama, lokomotif ve vagon bakımı ve onarımı, kanunca yasaklanmayan tüm muamele ve hizmetleri gerçekleştirme alanında faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, müvekkilinin özel hukuk tüzel kişisi olduğunu ve tamamen—- Cumhuriyeti’ne bağlı olduğunu, ülkemizdeki —– işletmesi gibi hizmet verdiğini ve davalı tarafın müvekkiline bir çok taşıma işlemi yaptırdığını, ancak yapılan işler karşılığında müvekkiline hiç bir ödemenin yapılmadığını, müvekkilince davalı taraf aleyhine—– bir çok alacak davası açıldığını, bunlardan bir kısmının halen sürdüğünü, bir kısmının kesinleşerek lehlerine sonuçlandırıldığını, bu sebeple bu davaya konu ilam dışında davalı aleyhine hüküm kurulan beş kararın daha tanıma ve tenfizi için de —- dava açılacağını, 29.03.2022 tarihinde —-Mahkemesi Ticaret Bölümü tarafından davanın kabulüne karar verildiğini, 55.176,06 BGN talebin sunulma tarihi olan 28.07.2020 tarihinden nihai ödemeye kadar yasal faizi ile birlikte ödemeye, söz konusu faturaların talep edilebilirlik tarihi olan 11.08.2019 tarihinden itibaren müracaat tarihinin önceki günü olan 27.07.2020 tarihine dek anaparaya uygulanan moratoryum faizi olan 5.447,79 BGN tutarındaki bedelin ödenmesine, Medeni Usul Kanunu 78. Madde 1. Fıkrası ve bağlı olduğu 8.Fıkrasının hükmü uyarınca yargılamada yapılan toplam 4.290,95 BGN olan dava masraflarının davalı tarafça müvekkiline ödenmesine, böylece dava masraflarının davalı tarafça üstlenilmesine hükmedildiğini, 18.04.2022 tarihli icra hükmü ile de aynı şekilde karar verildiğini, 18.04.2022 tarihinde—-şirketine, 55.716,06 BGN+5.447,79 BGN 4290,95 BGN’nin tahsil edilmesine dair İcra Hükmü kurulduğunu, söz konusu karara karşı kanun yoluna başvuru hakkı bulunmadığından 27.06.2022 tarihinde —– Şehir Mahkemesi tarafından kesinleşme şerhi tanzim edildiğini, —–Şehir Mahkemesi’nin tanıma ve tenfizi talep edilen ilamları ve işbu ilamlara ilişkin kesinleşme şerhi yeminli tercümana tercüme ettirilmiş olup ilamlarda apostil şerhinin mevcut olduğunu, —– Cumhuriyeti görevli mahkemesi tarafından verilen ilamların her iki devlet arasındaki karşılıklılık ilkesi esasınca tenfize kabil olduğunu, ilgili kararların Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine girmediğini ve kamu düzenine aykırılık teşkil etmediğini, yargılamada davalıya usulüne uygun olarak tebligat yapıldığını, savunma yapması ve varsa delillerini sunması için her türlü imkân tanındığını, bu kapsamda davalının savunma hakkına riayet edildiğini, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun’un (“MÖHUK”) 54. Maddesinde belirtilen bütün tenfiz şartlarının gerçekleştiğini beyan ederek —- Şehir Mahkemesi Ticaret Bölümü’nün V1-5. Heyeti’nin 2020 yılı listesindeki — sayılı—– karar numaralı 29.03.2022 tarihli kararı ile 18.04.2022 tarihli icra hükmünün tanınmasına ve tenfizine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; MÖHUK’un tanıma ve tenfiz davalarında görev hususunu düzenleyen MÖHUK 51. Madde “Tenfiz kararları hakkında görevli mahkeme asliye mahkemesidir.” şeklinde belirtildiğini, Doktrinde de kendisine yer bulan görüşe göre tenfiz davalarında dava konusu, ticari bir uyuşmazlığın görülmesi olmayıp, şekli bir değerlendirmeyle yabancı kararın tenfiz koşullarını taşıyıp taşımadığının tespiti olduğundan dava konusu uyuşmazlığın ticari nitelikte olup olmadığına bakılmaksızın davanın asliye hukuk mahkemesinde açılması gerektiğini, davanın esasına girilmeksizin görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddi kararı verilmesi gerektiğini, davacının şirket merkezinin ülke dışında olduğunu, ülkemizde herhangi bir mal varlığı bulunmadığı gözetilerek, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin tahsiline yeter meblağda nakit ya da kesin ve süresiz teminat mektubu şeklindeki teminatın HMK 84-88 hükümleri gereği dosyaya depo edilmesine, teminatın ikmal edilmemesi durumunda davanın usulden reddine karar verilmesini talep ettiklerin, MÖHUK 54. Maddede tenfizin şartları sayıldığını, buna göre hüküm kuran yabancı mahkemede davalının usulüne uygun şekilde çağrılması ve çağrıdan sonra işlemlerin tarafların her ikisinin de huzurunda yapılması gerekeceğini, tenfizi istenen ilamın tüm yargılaması müvekkilin yokluğunda devam ettiğini, müvekkilinin, herhangi bir savunma yapmadığını, itirazda bulunmadığını, delil sunmadığını, bu hususun tenfiz şartlarına açıkça aykırı olduğunu beyan ederek Usuli itirazları gözetilerek davanın reddine, yargılama giderleri için teminata karar verilmesine, esasa girilmesi halinde davanın esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkememizin 28/02/2023 tarihli ara kararı ile; davacı tarafa, nisbi harca tabi davada 668.667,90 TL. üzerinden hesaplanan 11.419,18 TL. harçtan 179,90 TL. olarak yatırılan peşin harcın mahsubu ile bakiye 11.239,28 TL. harcın tamamlanması için bir hafta kesin süre verildiği ve verilen kesin süre içinde davacı tarafça eksik harcın tamamlandığı anlaşılmıştır.Tanıma ve tenfizi istenen —– Şehir Mahkemesi kararının Apostil şerhli, yeminli tercümesinin, mahkeme tarafından düzenlenen mahkeme beyannamesinin ve icra hükmü içeren mahkeme yazısının Apostil şerhli tercümesinin sunulduğu, kararın kesin nitelikte olduğu anlaşılmıştır.
Tenfizi istenen kararın tacirler arasında verildiği ve dava konusunun ticari nitelikte olduğu anlaşımakla, mahkememiz görevli olduğundan görev itirazının reddine, —–Ülkesi Uluslararası Lahey sözleşmesine tarafa olduğundan davalının teminat alınması talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Tenfizi istenen —–Şehir Mahkemesi’nin Ticaret Bölümü VI/5. Heyeti’nin 29/03/2022 tarihli, —- nolu, —– sayılı kararı incelendiğinde, davacı tarafından davalı aleyhine faturaya dayalı alacak nedeniyle açılan dava olduğu, yapılan yargılama sonucunda davalı şirketin davacı şirkete 55.716,06Leva , 5.447,79Leva, 4.290,95 Leva’yı ödemesine karar verildiği, kararın kesin nitelikte olduğu, kararın Apostil Şerhli örneğine ve ilgili mahkeme tarafından düzenlenen Apostil Şerhli icra hükmü ile yine Apostil Şerhli mahkeme beyannamesi içeriğine göre, Milletlerarası Özel Hukuk Kanunu’na, kamu düzenine bir aykırılık bulunmadığı, tenfizi mümkün kararlardan olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile ——Şehir Mahkemesi Ticaret Bölümü V1-5.Heyetinin —– nolu, 29/03/2022 tarih, —– sayılı ilamının tanıma ve tenfizine,
2-Alınması gereken 45.676,70 TL karar harcına karşılık peşin alınan 179,90 TL. ve tamamlama harcı 11.239,28 TL. Tamamlama harcı toplamı 11.419,18 TL harcın mahsubu ile bakiye 34.257,52 TL harcın davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 80,00 TL. posta gideri ve 11.599,08 TL. harç gideri olmak üzere toplam 11.679,08 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar vermeye yer olmadığına,
5-Davacı lehine AAÜT uyarınca taktir edilen 91.553,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Bakiye gider avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.m.b