Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/842
KARAR NO : 2023/597
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/05/2014
KARAR TARİHİ : 06/07/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 11.03.2013 tarihinde —- sürücü —- sevk ve idaresindeki —- plakalı araç ile sürücü — sevk ve idaresindeki—-plakalı araçla çarpıştığını ve işbu kazada—– plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkillimin ömür boyu malul kalacak şekilde yaralanmasına sebep olduğunu, işbu kaza nedeniyle de —-Asliye Ticaret Mahkemesi —-dosyası ile maddi-manevi tazminat davası açıldığını, kazada —- adına kayıtlı olan — — no’lu poliçesi ile zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigortalı olduğundan bu davayı açtıklarını, fazlaya ilişkin hakları saklı kaymak üzere belirlenecek geçici iş göremezlik maddi tazminatı ile sürekli iş göremezlik maddi tazminatının, davalı sigorta şirketi için sigorta limitleri ile sınırlı olmak üzere dava tarihinden işeyecek ticari avans faizi ile tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; sigorta şirketine kanunda belirtilen evrakları ile müracaat edilmediğini, başvurunun zamanaşımı nedeniyle reddinin gerektiği, davaya konu taleplerin zorunlu karayolu taşımacılık sigorta poliçesi kapsamında olmadığını, söz konusu kazaya ilişkin sigortalı aracın ücretli yolcu taşımacılığı yapan bir taşıt olmadığını, personel taşıması yapan bir araç olduğunu, davacının talebinin ZMMS teminatı kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini, maluliyet, kusur durumlarının tespitini, geçici iş göremezlik tazminatının poliçe teminatı kapsamında yer almadığını, davanın reddine, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı vekili dava dilekçesinde delil olarak; —-Asliye Ticaret Mahkemesi —-.dosyası, —– plakalı araçların kaza tarihi olan 11.10.2013 tarih itibari ile trafik kaydı, —-Eğitim ve Araştırma Hastanesi hasta dosyası tedavi evrakları ve başkaca hastaneler, —-Cumhuriyet Başsavcılığı’nın —-Soruştuma No’lu dosyası, tarafların mali içtimai durum araştırmaları, Şahit beyanı, —- kayıtları, —- ait —–no’lu poliçe sureti, bilirkişi incelemesi ve —-raporuna dayanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde delil olarak; poliçe, dava dilekçesi ve gerekçeli karar evrakına dayanmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava aynı trafik kazası nedeniyle açılmış maddi tazminat istemine ilişkindir.Dava, —–. Asliye Ticaret Mahkemesi —– Esas sayılı dava dosyası ile açılmış, Mahkememizin —– Esas dosyası ile birleştirilmiş; daha sonra tefrik edilerek Mahkememizin işbu ——esasına kaydedilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, belirsiz alacak olarak 25-TL sürekli iş göremezlik, 25-TL geçici iş göremezlik olmak üzere toplam 50-TL maddi tazminatın dava tarihinden işeyecek ticari avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiş; 11/05/2023 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 64.425,79-TL’ye yükseltmiştir.
11/10/2013 tarihinde —- plakalı araçların çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında—- plakalı araç içinde yolcu olarak bulunan davacı yaralanmıştır.
Davacı tarafından davaya konu kaza nedeniyle 28/05/2014 tarihinde, —- plakalı araçların sürücü ve işleteni aleyhine Mahkememizin —-.sayılı dosyası ile maddi ve manevi tazminat davası açılmış, Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı sonrası —- Esasına kaydedilerek karara bağlanmıştır.
Aynı trafik kazasına ilişkin Mahkememizin —-.sayılı dosyasından alınan kusura ve aktüerya hesabına ilişkin bilirkişi raporları davalı tarafa tebliğ edilmiş, davalı vekili raporlara karşı herhangi bir itirazda bulunmamıştır. Bu nedenle, kusur, maluliyet ve aktüerya hesabı yönünden söz konusu rapora itibar edilmiştir.
Davaya Konu Trafik Kazası Kusur Durumu Yönünden Değerlendirildiğinde:
Davaya konu trafik kazasına ilişkin Mahkememizin —-sayılı dosyasından alınan 16/02/2019 tarihli bilirkişi raporunda kazada;
—– plaka sayılı minibüs sürücüsü davalı —–; KTK’nun 47/b, 47/a maddesini ihlali (kımızı ışıkta geçmek) nedeniyle olayda %100 (tam) kusurlu olduğu,
—- plaka sayılı kamyon sürücüsü —– olayda kusursuz olduğu, görüş ve kanaatine varılmıştır.
Söz konusu rapor, ceza yargılamasında alınan raporlarla uyumlu olup, davaya konu trafik kazasının meydana gelmesinde davalı sürücü —– tam kusurlu kabul edilmiştir.
Davacının Maluliyet Durumu Değerlendirildiğinde;
Mahkememizin —–sayılı dosyasından alınan; Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kullanılarak hazırlanan — raporu uyarınca, davacının sürekli iş görmezlik oranı % 6,2, geçici iş görmezlik süresi 6 ay olarak kabul edilmiştir.
Davacının Maddi Tazminat Talebi Değerlendirildiğinde;
Davaya konu trafik kazasına ilişkin Mahkememizin —-sayılı dosyasından 27/10/2020 tarihli bilirkişi raporunda, davacı—-geçici iş görmezlik zararı 7.662,58-TL, sürekli iş görmezlik zararı 56.763,21-TL olarak hesaplanmıştır.
Mahkememizin —–.sayılı dosyasından yazılan müzekkere sonucu, —-Güvenlik Merkezinin 06/06/2022 tarihli cevabi yazısının incelenmesinde11/10/2013 tarihli kaza nedeniyle davacı —— 118,89-TL+731,17-TL olmak üzere toplam 850,06-TL ödeme yapıldığı görülmüştür. Yapılan bu ödemenin hesaplanan tutardan mahsubu sonucunda davacının geçici iş görmezlik zararı 6.812,52-TL’dir.
Buna göre davacı —– davaya konu trafik kazası nedeniyle maddi zararı;
– 6.812,52-TL geçici iş görmezlik tazminatı,
-56.763,21-TL sürekli geçici iş tazminatı,
olmak üzere toplam 63.575,73-TL’dir.
Cevap Dilekçesinde İleri Sürülen Zamanaşımı Def’i Değerlendirildiğinde;
Davaya konu trafik kazası 11/10/2013 tarihinde meydana gelmiş olup, davacı 8 yıllık uzamış ceza zamanaşımı süresinin son günü olan 11/10/2021 tarihinde zorunlu arabuluculuk başvurusu yapmış, arabuluculuk son tutanağın düzenlediği 03/11/2021 tarihinde de işbu davayı açmıştır. Bu nedenle davalı vekilinin cevap süresi içinde ileri sürdüğü zamanaşımı def’inin reddine karar verilmiştir. Kaldı ki davacı, sürücü ve işleten aleyhine 28/05/2014 tarihinde Mahkememizin —–.sayılı dosyası ile davalı sigorta şirketi dışındaki diğer tazminat yükümlülerine de dava açtığından KTK’nın 109/3.maddesi uyarınca zamanaşımı kesilmiş, yeniden işlemeye başlamıştır.
Cevap Dilekçesinde İleri Sürülen Zamanaşımı Def’i Değerlendirildiğinde;
Dava 8 yıllık uzamış ceza zamanaşımı süresi dolmadan açıldığından davalı vekilinin cevap süresi içinde ileri sürdüğü zamanaşımı def’inin reddine karar verilmiştirIslaha Karşı İleri Sürülen Zamanaşımı Def’i Değerlendirildiğinde;Davacı vekili dava dilekçesinde davanın belirsiz alacak davası olduğunu belirtmiş, 11/05/2023 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 118.319,91-TL’ye yükseltmiştir.
HMK’nın 107/1.maddesine göre; “Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu hâllerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir.” Bir davanın belirsiz alacak davası olarak açılabilmesi için, davanın açıldığı tarih itibariyle uyuşmazlığa konu alacağın miktar veya değerinin tam ve kesin olarak davacı tarafca belirlenememesi gereklidir. Mahkememizin —-.(kaldırma kararı öncesi —— sayılı dosyasında davacının geçici ve sürekli iş görmezlik zararı, 63.575,73-TL üzerinden hükme bağlanmıştır. Bu durumda alacağın miktar veya değerinin tam ve kesin olarak davacı tarafca belirlenememesinden bahsedilemeyeceğinden, davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararı yoktur. Bu nedenle YHGK’nun emsal kararları doğrultusunda (—–) davanın kısmi dava olarak görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Nitekim davacı vekili de işbu davada yeni bir hesaplama talep etmemiş, Mahkememizin —–.sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davayı ıslah etmiştir. Davalı vekili ıslah dilekçesine karşı 2 haftalık süre içinde zamanaşımı def’inde bulunmuştur.
Davaya konu trafik kazası 11/10/2013 tarihinde meydana gelmiştir. 2918 sayılı KTK’nın 109/1.maddesi; “motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar.” hükmünü öngörmektedir. Aynı Kanunun 109/2. maddesinde ise, “dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise, bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.” hükmüne yer verilmiştir.Ceza kanununda öngörülen daha uzun zamanaşımı süresi her halde olay tarihinden itibaren işlemeye başlar, sürenin işlemeye başlaması için zarar görenin zararı ve onun failini öğrenmesi koşulu aranmaz. (Emsal YHGK’nın —- sayılı kararı)
Davacının, sürücü ve işleten aleyhine 28/05/2014 tarihinde Mahkememizin —-sayılı dosyası ile dava dışı-diğer tazminat yükümlülerine açtığı dava ile KTK’nın 109/3.maddesi uyarınca zamanaşımı kesilmiş, yeniden işlemeye başlamıştır. 28/05/2014 tarihinde kesilen ve yeniden işlemeye başlayan 8 yıllık uzamış ceza zamanaşımı süresi de 2022 yılında dolmuştur. Bu nedenle davalı vekilinin 11/05/2023 tarihli ıslah dilekçesine karşı ileri sürdüğü zamanaşımı def’i yerindedir.
Açıklanan nedenlerle davacının 25-TL geçici iş görmezlik 25-TL sürekli iş görmezlik olmak üzere toplam 50-TL maddi tazminat talebi yönünden davanın kabulüne, fazlaya ilişkin talebin zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekili dava tarihinden itibaren ticari avans faizi talep etmiştir. Sigortalı araç ticari olup, dava konusu aracın ticari araç olması dikkate alındığında, TTK 3. maddesi ve 3095 SK 1. ve 2/1 maddesi uyarınca avans faizine hükmedilmesi gerekmektedir. (Emsal Yargıtay —-HD’nin —–) Bu nedenle dava tarihinden itibaren ticari avans faizine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur
HÜKÜM : Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile; 25-TL geçici iş görmezlik 25-TL sürekli iş görmezlik tazminatı toplamı 50-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin zamanaşımı nedeniyle reddine,
2-Alınması gereken 269,80 TL karar harcının, davacı tarafından yatırılan 59,30 TL peşin harç, 219,90 TL ıslah harcı toplamı 279,20 TL harçtan mahsubu ile bakiye 9,40 TL’nin davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan 38,25 TL yargılama gideri, 59,30 TL peşin harç, 219,90 TL ıslah harcı, 59,30 TL başvuru harcı toplamı 376,75 TL’nin davanın ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 0,29 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, arta kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 50,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 50,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, davanın reddine karar verilen kısmı yönünden gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde —-Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yasa yolu açık açık olmak üzere, davanın kabulüne karar verilen kısmı yönünden miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.