Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/765 E. 2023/516 K. 07.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/765 Esas
KARAR NO: 2023/516
DAVA: Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin)
DAVA TARİHİ : 28/09/2022
KARAR TARİHİ: 07/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı asil adli yardım talepli dava dilekçesinde özetle; 2007 – 2008 tarihlerinde vermiş olduğu iddia edilen vekalete istinaden haberi olmadan adına çeşitli şirketlerin açıldığını ve bu hususun adresine gelen tebligatlar neticesinde öğrendiğini, her yere müracaatta bulunduğunu ve bu yüzden 8 ay ceza evinde kaldığını, bütün hayatının karardığını ve tüm düzeninin bozulduğunu,—–aldığı belgelere göre adına iki şirket bulunduğunu, ancak bu şirketlerle hiç bir ilgisinin bulunmadığını, bu nedenlerle mağduriyetinin giderilmesini ve şirketlerle alakasının olmadığının tespitinin yapılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı —— cevap dilekçesinde; Müvekkilinin ——— bir süre şirket ortaklığı yaptıktan sonra hissesini devrederek şirket ortaklığından ayrıldığını ve ilişkisini kestiğini, davacının davaya konu ettiği iddialarının müvekkili ile bir ilgisi olmadığı gibi muhatabının de müvekkili olmadığını, müvekkilinin dosyada davalı olarak gösterilmesinde hukuki bir yarar olmadığını, müvekkilinin şirketten ayrılmasına rağmen davacı — ortaklığını devam ettirdiğini, müvekkilinin davalı şirketten ayrılalı 25 yıl geçtiğini ve iddiaların zaman aşımına uğradığını, bu nedenlerle müvekkilin dosyadaki davalı gösterilmesi halinin ortadan kaldırılmasını, dosyadan arındırılmasına, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine ve vekalet ücreti takdirine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
Davalı —– ve davalı şirkete usulüne uygun olarak davetiyelerin tebliğ edildiği, ancak davaya cevapta bulunmadıkları anlaşıldı. Mahkememizin 01/12/2022 tarihli tensip zaptı ile davacı tarafın adli yardım talebinin kabulü ile, dava sonuçlanıp kesinleşenleşinceye kadar yargılama harçlarından muaf tutularak, davacı tarafından yapılacak yargılama giderlerinin suçüstü ödeneğinden karşılanmasına, alınması gereken harç ve suçüstü ödeneğinden yapılan giderlerin yargılama sonunda haksız çıkacak taraftan tahsiline, karar verildiği anlaşıldı. Dava dilekçesinde davalı olarak gösterilen—– kayıtlarında yapılan araştırmada, unvanın değiştiği ve yeni unvanının —–olduğu anlaşılmıştır. Davalı şirketin — sicil dosyası ve —— celp edilmiştir.
—yazı cevabına göre; şirketin—–nakil olduğu anlaşılmış,—– müzekkere yazılarak kurumlar vergisi beyannameleri celp edilmiştir.Davalı şirketin—- göre; —- kayıtlı olduğu, ortaklarının—– olduğu, eski ortaklarının —- olduğu, yetkilisinin —– olduğu, şirketin son tescilini 25/07/2007 tarihinde yaptırdığı, bu tescil işleminde ortak —- ortak —–şirketin şube adresini 20/07/2007 tarihi itibari ile ortaklar kurulu kararı alarak kapattıkları anlaşılmıştır. Sicil dosyasının içerisinden bulunan —- incelendiğinde; şirket ortağı —–sermayeli şirketteki mevcut 15.000,00TL’ye karşılık gelen hissesinin tamamının davacı —- devrettiği anlaşılmaktadır. Bu resmi devir işleminden sonra—–yevmiye sayılı onay kaydına göre; Hisse Devri ve Müdür Tayini kararı verildiği, şirket ortakları ——-tutmuş olduğu toplantı tutanağında göre şirketin önceki hissedarlarından —- tutarlı hissesini davacı—–devrederek ortaklıktan ayrıldığı, yine şirket hissedarlarından —- mevcut 10.000,00Tl tutarlı hissesini —–devrederek ortaklıktan ayrıldığı, bu devirlerin kabulü ile devir hususunun şirket pay defterine işlenmesine karar verildiği, yapılan devir sonucunda şirket ortakları ve sermaye miktarlarının; —-ait olduğuna ilişkin ve ——- 10 yıl için münferit imza ile şirketi temsile yetkili kılınması hususunda alınan ortaklar kurulu kararı olduğu anlaşılmıştır. Her ne kadar davacı kendisinin haberi olmadan ve —— tarihinde vermiş olduğu vekalete istinaden adına şirket açıldığını beyan ederek şirketin ortağı olmadığını iddia etmekte ise de; Şirketin sicil kayıtlarına göre davacının bizzat noterde hazır bulunmak sureti ile hisse devri aldığı, daha sonra bu hisse devrinin ortaklar kurulu kararı ile onaylanarak pay defterine işlendiği ve bu kararın noterde onaylandığı anlaşılmaktadır. Buna göre davacının kendi iradesi dışında davalı şirkette ortak olduğu iddiası ispatlanamadığından şirkete karşı ortak olmadığının tespiti davasının reddine, şirketin eski ortakları olan davalı şahısların ise bu davada taraf sıfatları bulunmadığından, davanın ortak olmadığının tespiti istenen şirkete karşı açılması gerektiğinden şahıslar yönünden pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın davalı şirket yönünden ispatlanamadığından reddine,
2-Davanın davalı şahıslar yönünden pasif husumet yokluğundan reddine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90TL peşin harç ve 179,90TL başvurma harcının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Suçüstü ödeneğinden temin edilmek suretiyle yapılan 387,50 tebligat ve yargılama masrafının karar kesinleştiğinde davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça sarf olunan yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı taraflarca sarf olunan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davalı–lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 9.200 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı—- verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı asil ile davalılardan————- yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.07/06/2023