Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/717 E. 2023/325 K. 05.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/717 Esas
KARAR NO : 2023/325

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 16/09/2022
KARAR TARİHİ : 05/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait olduğu iddia edilen dava konusu —– plaka numaralı —- marka —– model araç ile seyir halindeyken —– plakalı aracın müvekkiline ait olduğu iddia edilen araca çarpması sonucu müvekkiline ait aracın birden fazla takla attığını ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, karşı tarafın meydana gelen kazada tam kusurlu olduğunu ayrıca karşı tarafın kaza sırasında alkollü olduğununda tutanaklardan tespit edildiğini, müvekkilinin dava konusu aracını bayiiden 7 ay önce sıfır aldığını ve aracın kaza anında henüz 6.900 KM’de olduğunu, davalı sigorta şirketinden araç için —– poliçe numarası ile kasko sigortası yapıldığını ve meydana gelen kazadan dolayı dava konusu aracın ciddi şekilde hasar gördüğünü, meydana gelen kazadan önce aracın herhangi bir değer kaybına uğrayacak hiçbir hatası ve kusurunun olmadığını daha sonrasında müvekkilinin davalı şirkete başvurduğunu ve yaptığı hasar ihbarı ile davalı şirkette hasar dosyası açıldığını, aracın pert olduğunu ve davalı tarafça aracın pert olması sebebi ile 1.160.000,00TL ödeneceğinin bildirildiğini ancak müvekkilinin bu tutarı kabul etmediğini, teklif edilen rakamın piyasada satışa sunulmuş emsal araçlar ile arasında yaklaşık 550.000,00TL fark olduğunu, daha sonra davalı şirketin aracı onarma yoluna gittiğini ancak işlemlerin ilerlememesi sebebi ile müvekkilinin davalıya ihtarname göndererek dava konusu aracın emsal değerini talep ettiğini ancak davalı şirketin ihtarnameye cevapta bulunmadığını, davalı tarafın ödeme yapmaması ve ihtarnameye cevap vermemesi akabinde ——sayılı dosyası ile meydana gelen kazada aracın pert olup olmadığı ve kaza tarihindeki emsal fiyatının tespiti için tespit davası açıldığını, mezkur mahkemeden alınan bilirkişi raporunda ise aracın pert işlemine tabi tutulması gerektiğini ve aracın aynı emsalde olan 2.el piyasa fiyatlarının ise 1.425.000,00TL ile 1.700.000,00TL değeri arasında olduğunu, davalının ödeme yapmaması sebebi ile arabuluculuğa başvurulduğunu ancak anlaşılamadığını bu nedenlerle, dava konusu—– plakalı —– marka aracın müvekkil adına tescilinin terkini ile davalı adına tesciline, aracın pert olmasına bağlı olarak doğan 1.700.000,00 TL maddi zararın davalının temerrüte düştüğü iddia edilen 06/07/2022 tarihinden itibaren işleyecek %15,75 ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu —— plaka sayılı aracın müvekkili sigorta şirketinde kasko poliçesinin bulunduğunu ve davacı tarafın yapmış olduğu ihbar üzerine incelemeye başlanıldığını, ekspertiz incelemesi sonunda aracın onarımın uygun olacağı kanaatine varıldığını, ancak davacı tarafın kabul etmemesi üzerine aracın pert – total sayılmasına karar verildiğini ve belirlenen teklifin iletildiğini ancak davacı tarafın yüksek rakam talebi doğrultusunda anlaşmaya varılmadığını ve ödeme yapılmadığını, bu nedenle de müvekkilinin temerrütünden bahsedilemeyeceğini, poliçe kapsamında herhangi bir hasar tespiti yapılması durumunda poliçede yer alan kasko muafiyeti tenzilinin yapılması gerektiğini ve muafiyetlere dikkat edilmesi gerektiğini, müvekkilinin dava açılmasına sebebiyet vermediğini ve davacı tarafın faiz taleplerinin haksız olduğunu, dava konusu kaza da—— plakalı araç sahibinin tam kusurlu olduğunu ve bu nedenlerle davanın öncelikle usulden reddine, itirazlar doğrultusunda davanın reddine, davanın —– ve karşı araç sahibi ——ihbarına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraftan tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; Davacının davalı sigorta şirketine kasko sigortası ile sigortalı aracında meydana gelen hasar nedeniyle sigorta tazminatı istemine ilişkin olup,Uyuşmazlık; Aracın pert – total olup olmadığı, pert – total sayılabilecek ise davacının talep edebileceği sigorta tazminatı tutarı ve kapsamı, davalının temerrüte düşüp düşmediği, tazminat bedelinde davalının indirim yapabileceği tutar varsa miktarı noktalarında toplanmaktadır. Bir davanın Ticaret Mahkemelerinde görülebilmesi için açılan davanın mutlak veya nispi ticari davalardan olması gerekmektedir. Mutlak ticari davalar 6102 sayılı TTK’nun 4. Maddesi uyarınca TTK’nda düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan davalar ile TTK’nun 4. Maddesinde belirtilen özel kanunlardaki davalardır. Nispi ticari davalar ise her iki tarafın tacir olduğu ve dava konusu uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olduğu davalardır.Her ne kadar davalı sigorta şirketi tacir ise de, davacının vergi kayıtlarının incelenmesinde, herhangi bir ticari faaliyetinin bulunmadığı, sadece gayrimenkul sermaye iradı mükellefi olduğu, bu haliyle tacir sıfatının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ilişki kasko sigorta poliçesinden kaynaklanmakta olup, sigortalı araç ticari bir araç niteliğinde değildir. Bu nedenle davacı ile davalı arasındaki ilişki Kasko Sigorta Sözleşmesinden kaynaklanan tüketici ilişkisidir. Açıklanan nedenle, bu davada görevli mahkemenin Tüketici mahkemesi olduğu anlaşılmakla, mahkememizin görevsizliğine ve davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın HMK 114. ve 115. Maddeleri uyarınca usulden reddine,
2-Karar kesinleştiğinde ve süresinde talep halinde dosyanın görevli —— Tüketici Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde dosya ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
3-Müteakip işlemlerin görevli mahkemece yapılmasına,
4-Harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemede nazara alınmasına,Dair, tarafların yüzüne karşı, tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.