Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/640 E. 2023/868 K. 02.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/640
KARAR NO : 2023/868

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/08/2022
KARAR TARİHİ : 02/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:
Müvekkili tarafından iş güvenliği danışmanlık hizmetine dayalı alacağına ilişkin davalı tarafa karşı ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine itiraz etmesi üzerine TTK 5/A maddesince zorunlu kabul edilen ticari arabuluculuk yoluna gidildiğini, ancak söz konusu arabuluculuk sürecinde taraflarca anlaşmaya varılamadığını, bu sebeple işbu itirazın iptali davasını açma gereği hasıl olduğunu, müvekkili ile davalı arasında sözleşmeler kurulduğunu, bu sözleşme ile müvekkilinin iş güvenliği hizmeti vermeyi davalının ise bunun karşılığında anlaşmış oldukları ücreti ödemeyi kabul ettiğini, bu sözleşmeye istinaden müvekkilinin davalıya karşı tüm edimlerini yerine getirdiğini fakat davalının müvekkiline olan borcunu ödemediğini, davalının faaliyet gösterdiği iş kolunun tehlike sınıflandırmasında “tehlikeli” şirketler sınıfında olduğunu Ve 6331 sayılı kanunun 38. maddesi gereğince iş güvenliği hizmeti almasının zorunlu olduğunu, müvekkilinin ise verilen hizmetin başlangıç tarihinden itibare—- sistemi üzerinden davalı firmaya personel atamaları yaptığını, işverence de bu hizmetin sistem üzerinden onaylandığını, müvekkilinin taraflar arasında kararlaştırılan ve kanunlarca verilmesi zorunlu tutulan hizmeti vermiş olmasına ve edimini yerine getirmiş olmasına rağmen davalı şirketin kararlaştırılmış ücreti ödemediğini, taraflar arasındaki hizmet ilişkisine aykırı davrandığını, tarafların aralarında ticari iş ilişkisi olması nedeniyle Türk Ticaret Kanununa tabi olduklarını, müvekkili tarafından söz konusu hizmet satışına ilişkin fatura tanzim edildiğini ve davalı tarafa tebliğ edildiğini, davalı tarafın da bu faturaları gider olarak işlediğini dolayısıyla borcu kabul ettiğini, davalının ticari defterlerindeki gider kalemleri incelendiğinde söz konusu durumun ortaya çıkacağını belirterek davanın kabulüne, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazın iptali ile 14.798,31 TL borca takip tarihinden itibaren işleyecek olan avans faiz ile birlikte takibin devamına, borçlu şirketin menkul ve gayrimenkul malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacakları üzerine İİK 259/2 maddesi gereğince teminatsız olarak ihtiyati haciz konulmasına, haksız olarak itiraz eden borçlu aleyhine alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafına yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davacı taraf her ne kadar hizmetin verildiğini ve fakat bedelin ödenmediğini iddia etmişse de esasen davacı tarafça kesilen faturaların müvekkiline ibraz edilmediğini, nitekim davacı tarafın sunmuş olduğu cari hesapta da görüleceği üzere her ay birbirinden farklı bedel belirlenmiş olduğunu, bu hususun bilirkişi marifetiyle incelenerek açıklığa kavuşturulmasının gerektiğini, aydan aya oldukça farklılık gösteren bedellerin müvekkili tarafından kabul edilmemesi üzerine itiraz edilmesinin haklı olduğunu, müvekkilinin icra doyasına konu cari hesabı kabul etmesinin mümkün olmadığını, borcun ne kadarından mesul olup (asla kabul anlamınagelmemekle birlikte) ne kadarından mesul olmadığını bilmesi de mümkün olmadığından kısmi itiraz yoluna gidilemediğini, asla kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkilinin borçlu olduğu bir kısım var ise bedelin mahkemenizce yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde açıklığa kavuşturulmasının gerektiğini, cari hesaba konu hizmetlerin verildiğinin iddia edildiği bazı dönemlerde müvekkilinin başlayan bir işinin olmaması nedeniyle davacı tarafın verilen hizmetlerin hangi işe yönelik olduğunun da açıklamasını yapması gerektiğini, davacı tarafın bu yönde bir açıklama yapmadığını, İspat yükünün davacı tarafta olduğu hususu dikkate alınarak davacı tarafından hizmetlerin müvekkilinin hangi iş ve işleri için verildiğinin açıklamasını yaparak, hizmetin verildiğinin ispatına mecbur olduğunu belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere, davanın reddine, alacaklının kötü niyetle takip başlatmasından ötürü % 20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile Davacı ile davalı arasında imzalanan hizmet sözleşmesi kapsamında davacının verdiği iş sağlığı ve güvenliği hizmetine istinaden kestiği faturalardan kaynaklaı alacağının ödenmemesi sebebiyle davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir.—–İcra Dairesi ve —- Kurumu İl Müdürlüğüne yazılan müzekkerelere cevap verildiği, müzekkere yazı cevaplarının dosya arasına alındığı görüldü.Dosyamız arasına alınan —– İcra Dairesi’nin —– Esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin 224/07/2018 tarihinde başlatıldığı davalının süresinde 03/08/2018 tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.Davacının; borçlu tarafından yapılan itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür. Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.7155 sayılı Kanun’un 20. Maddesi ile eklenen 5/A maddesi uyarınca arabuluculuk başvurusunda bulunulmuştur. arabuluculuk son tutanağında icra dosya borcunun ödenmesi hususunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin arabuluculuk son tutanağı dosya arasına alınmıştır.Dosya Mali Müşavir Bilirkişiye tevdi edilerek aldırılan bilirkişi raporunda özetle ; Davacının incelenen 2015, 2016, 2018 yıllarına ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu, defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, davacının incelenen 2017 yılına ait ticari defterlerinin açılış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, yevmiye defterinin kapanış onayının yaptırılmamış olduğu, defterlerin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu, defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, davalı tarafın ticari defterlerini ibraz etmediğinden davalının ticari defterlerinin incelenmediği, davacının ticari defter kayıtları ile davalının ticari defter kayıtlarının karşılaştırılamadığı, davalının ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içinde yaptırılıp yaptırılmadığı, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulup tutulmadığı, defter kayıtlarının birbirini doğrulayıp doğrulamadığı, davalının ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı ile ilgili bir tespit yapılamadığı, davacı tarafın icra takibinde talep ettiği cari/açık hesap bakiyesinin dayanağı olan faturaların, en son düzenlenen faturadan geriye doğru, icra takibinde talep edilen cari/açık hesap bakiyesini karşılayacak tutarı içeren faturalar olduğu, davacı taraf icra takibinde 12.680,04 TL cari/açık hesap bakiyesini talep ettiğinden bu tutarı karşılayacak olan İcra takibine konu alacağın dayanağı olan faturaların davacı —– tarafından davalı —— adına düzenlenmiş 9 adet irsaliyeli fatura ve 6 adet e-Arşiv fatura olmak üzere toplam 15 adet fatura olduğu, İcra takibine konu alacağın dayanağı olan 15 adet faturanın fotokopisinin davacı vekili tarafından 24.08.2022 tarihli dilekçesi ekinde dava dosyasına sunulduğu, icra takibine konu alacağın dayanağı olan 15 adet faturada yazılı olan hizmetlerin davalıya verilmesine ilişkin 9 adet irsaliyeli fatura ve 6 adet e-Arşiv fatura olmak üzere toplam 15 adet faturanın teslim alan kısmında isim ve imza bulunmadığı, İcra takibine konu alacağın dayanağı olan 15 adet faturada yazılı olan hizmetlerin davalıya verildiğine ilişkin davacı vekili tarafından dava dosyasına 24/08/2022 tarihli dilekçesi ekinde bulunan CD içerisinde bir kısım belgeler sunulduğu, İcra takibine konu alacağın dayanağı olan 15 adet faturada yazılı olan hizmetlerin davalıya verilip verilmediğinin, verildi ise ne kadarıı ve verilen hizmetlerin bedelinin ne kadar olduğunun tespitinin uzmanlık alanının dışında kaldığı, icra takibine konu alacağın dayanağı olan 9 adet irsaliyeli faturanın teslim alan kısmında isim ve imza bulunmadığı, 6 adet e-Arşiv Faturanın davalıya teslimine dava dosyasında bir belge bulunmadığı, davacı tarafından düzenlenen 6 adet e-Arşiv Faturanın alt kısmında “e-Arşiv izni kapsamında elektronik ortamda iletilmiştir.” ifadesinin yazılı olduğu, ayrıca faturanın müşterinin bilgilerinin bulunduğu bölümünde müşterinin e-posta adresi olarak —–adresi yazdığı, ancak icra takibine konu alacağın dayanağı olan 6 adet e-Arşiv Faturanın davalıya elektronik ortamda iletildiğine dair dava dosyasında bir kayıt bulunmadığı, icra takibine konu alacağın dayanağı olan 2016 yılına ait 1 adet, 2017 yılına ait 11 adet ve 2018 yılına ait 3 adet olmak üzere toplam 15 adet faturanın davacının 2016, 2017, 2018 yıllarına ait ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının 2015, 2016, 2017, 2018 yıllarına ait ticari defter kayıtlarına göre; davacının davalıdan 24.07.2018 takip tarihi itibarıyla 16.680,01 TL alacaklı olduğu, davacı taraf davalı taraf aleyhine başlatmış olduğu icra takibinde asıl alacak olarak 12.680,04 TL talep ettiğinden taleple bağlılık ilkesinin göz önünde bulundurulmasının gerekeceği, ayrıca davacı tarafından icra takip dosyasına sunulan ve dava dilekçesi ekinde bulunan cari hesap ekstresinde; davacının davalıdan 24.07.2018 takip tarihi itibarıyla 12.680,04 TL alacaklı olarak gözüktüğü, davacının ticari defterleri ile cari hesap ekstresi arasında 4.000,00 TL fark bulunduğu, bu farkın nedeninin; davacının cari hesap ekstresinde kayıtlı olan 20.12.2017 tarihli, 4.000,00 TL tutarlı “Alacak açıklamalı alacak kaydının davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmaması olduğu, davacı tarafın 12.680,04 TL asıl alacak ve 2.118,27 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 14.798,31 TL takip tutarı üzerinden başlatmış olduğu icra takibine davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine açmış olduğu itirazın iptali davasında davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline karar verilmesini istediği, harca esas dava değerini 14.798,31 TL olarak gösterdiği, yönündeki görüşünü belirten raporunu mahkememize sunmuştur.
Dava dilekçesi,10.05.2023 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile yapılan değerlendirmede, davacı ile davalı arasında, davacının iş güvenliği hizmeti vermeyi davalının bunun karşılığında ücret ödemeyi üstlendiği bir sözleşmeye dayalı cari hesap ilişkisinin olduğundan bahisle ödenmeyen faturalarla ilgili davacını davalı aleyhine icra takibi başlattığı,davalının itirazı üzerine mahkememizde itirazın iptali davası açıldığı ,davacının ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede ,davacının usulüne uygun tutulmuş defterlerine göre, davalıdan 12.680,04 TL alacağının olduğu,davacının davalıyı takipten önce temerrüde düşürmediği görüldüğünden faiz talebinde bulunamayacağı, davalının verilen süreye rağmen defterlerini ibraz etmediği,HMK’nın 222/3. maddesinde şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiğinin belirtildiği,davalının defterlerini ibraz etmemesi karşısında davacının, usulüne uygun defter kayıtları ile alacağının ispatlandığı kanaatine varıldığından, davanın kısmen kabulüne ,alacak likit olduğundan icra inkar tazminatı verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının DAVASININ KISMEN KABULÜ
KISMEN REDDİ İLE
Davalının —- İcra Müdürlüğünün—— sayılı dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE, takibin 12.680,04 TL asıl alacak üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren bu bedele avans faizi uygulanmasına,Alacak likit olduğundan hüküm altına alınan alacağın %20si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine ,
2-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 861,26-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 178,73-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 682,53-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (Madde-13) göre hesaplanan 12.680,04-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre vekalet ücreti red edilen miktarı geçemeyeceğinden 2.118,27-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 80,70-TL Başvuru Harcı, 178,73-TL Peşin/nisbi Harcı, olmak üzere toplam 259,43TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ,
6-Davacı tarafından yapılan; 1.500,00-TL Bilirkişi ücreti, 145,00-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 1.645,00-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 1.401,53-TL lik kısmanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
7- Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise karar kesinleştikten sonra istek halinde yatıran taraflara İADESİNE,
8-Dava şartı olan arabuluculuk görüşmeleri neticesinde—– Arabulucu Başvuru Nolu dosyada taktir olunan 1.320,00-TL ücretin kısmen kabul kısmen red oranı dikkate alınarak 1.124,63 TL’lik kısmın davalıdan, 195,37 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına, Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı KESİN olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.