Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/58 E. 2022/816 K. 25.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/58 Esas
KARAR NO:2022/816

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/01/2022
KARAR TARİHİ : 25/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; davacı tarafından davalı borçlu aleyhine cari/açık hesap borcundan kaynaklı olarak —Sayılı dosyası ile 06.12.2021 tarihinde, 22.569,94 asıl alacak ile örnek 7 ilamsız icra takibi başlatıldığını, aynı gün — numarası üzerinden kendisini — Elektrik yetkilisi olarak tanıtan kişi tarafından aranılarak dosya borcunun, dosya numarasının ve — bilgisinin paylaşılmasının istenildiğini, — üzerinden bu bilgiler 06.12.2021 tarihinde ilgili şahsa gönderilmiş ve “Tamamdır, Teşekkürler” şeklindeki yanıt alındığını, — konuşmaları davalı tarafça inkar edilmesi veya Mahkemenizce talep edilmesi halinde bilirkişi incelemesine tabi tutulmak üzere muhafaza edildiğini, bu konuşma göstermektedir ki;—-ilgili icra dosyasından ve dosya borcundan haberdar olduğunu, İcra dosyasından henüz ödeme emri borçluya tebliğ edilmeden, şirket ortakları ve iş kolu açısından aralarında organik bağ bulunan dava dışı —- açıklamasıyla 07.12.2021 tarihinde davacı şirket hesabına 22.570 TL ödendiğini, 13.12.2021 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edilmesine müteakip, davalı borçlu şirket tarafından 17.12.2021 tarihinde “takip borcunun takip tarihinden önce ödendiğinden bahisle” tüm dosya borcuna, ferileriyle birlikte itiraz edildiğini, Davacıya yapılan ödeme, ilgili icra dosyasına bildirilmiş ve harcı ödendiğini, fakat; yalnızca asıl alacağın ödenmesi dosya borcunu bitirmemekte, icra takibinin açılmasıyla birlikte asıl alacağın ferileri de doğduğunu, bu durum davalı borçlu şirket yetkilisine bildirildiği, davalı borçlu şirketin davacıya asıl alacağı ödediği 07.12.2021 tarihte, daha sonradan arabuluculuk toplantısında da görüşülen şirket avukatı ile de —üzerinden görüşülmüş ve dosya borcunun bitmediği kendisine —üzerinden bildirildiğini, aynı zamanda ilgili icra dosyasında davalı borçlu şirketin vekili olarak başka bir avukat da kayıtlı olduğunu, ezcümle; davalı borçlu şirketin gerek yetkilileri, gerekse avukatları tarafından icra takibinin ne zaman açıldığı, ödemenin ne zaman yapıldığı, dosyanın ferilerinin ödenmediği ve bakiyenin bulunduğu çok iyi bilindiğini, buna rağmen, tamamen kötü niyetli olarak ve haksız bir şekilde icra takibine itiraz edilerek icra takibinin durmasına ve haklı alacağımıza kavuşmamızı engellediklerini, hal böyle olunca icra takibine vaki itirazın iptali için huzurdaki davayı açma zarureti hasıl olduğunu, Yukarıda arz ve izah olunan sebepler ve Mahkemenizce re’sen tespit edilecek diğer sebepler doğrultusunda; davanın kabulüne, —-Sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin talebimiz doğrultusunda devamına, borçlu şirket aleyhine haksız olarak inkar edilen kısmın %40’ı oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, her türlü yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, dilekçesinde özetle; davalı şirket hakkında—Esas sayılı dosyası üzerinden girişilen icra takibine vaki borca itirazımız üzerine, davacı tarafından açılmış bulunan işbu itirazın iptali davası, usule ve yasaya aykırı olduğundan davanın reddini talep ettiklerini, dosyaya konu borç olan 22.570 TL, 06.12.2021 tarihinde ödenmiş olup ilgili takip ise davalıya 13.12.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı şirketin davacı yana borcu olmadığını, bu hususta itirazlarımız da yine yasal süresi içerisinde, 17.12.2021 tarihinde icra müdürlüğüne sunulduğunu, bu nedenle davacı yanın dava dilekçesinde ileri sürdüğü hususları kabul etmediklerini, Ayrıca belirtmemiz gereklidir ki davalı şirkete yalnızca dava dilekçesi tebliğ edilmiş olup karşı tarafın dava dilekçesinde deliller kısmında bildirdiği hiçbir evrak davalıya tebliğ edilmediğini, bu aşamada sunulacak delillere karşı delil sunma ve beyan hakkımızı saklı tuttuklarını, Dava dilekçesi incelendiğinde haksız olarak %40 icra inkar tazminatı istendiği görülmüş olup bu talebe de itiraz ettiklerini, kesinlikle kabul anlamına gelmemekle birlikte kanunen talep edilebilecek oran %20 olup bu tutardan daha fazlasını talep eden tarafın, bu oranın üzerinde bir zarara uğradığını da yazılı olarak ispatlaması gerektiğini, aksi durumda kanunen belirlenen yasal sınırın üzerinde icra inkar tazminatına hükmedilmesi mümkün olmadığını, — Karar ilamı uyarınca ayrıca belirtmemiz gereklidir ki itirazın iptali davasının kabulü halinde, alacaklının, davanın açıldığı tarih itibariyle varlığı saptanan alacağı üzerinden icra inkar tazminatına hükmolunduğunu, ilgili karar ekte sunulduğunu, Henüz takibe itiraz dahi edilmeden önce yapılan ödemelerin varlığı halinde bu tutarın icra inkar tazminatı hesabına dahil edilmesi mümkün olmadığını, bu hususta Yargıtay Genel Kurul Kararı da mevcut olup kesinlikle borcu kabul anlamına gelmemekle birlikte; ancak ve ancak ödenmeyen ve takipte kalan miktar için takip tarihi itibariyle %20 icra inkar tazminatının talep edilebilir olduğu, bu tutarı aşan taleplerin reddi gerektiği açık olduğunu, Yukarıda izah edilen ve resen takdir edilecek gerekçelerle; davanın tüm talepler yönünden reddine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davacı tarafından cari hesap ekstresine dayalı alacağın tahsili talebiyle davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibinin fer’ilerine vaki açılmış itirazın iptali davasıdır. İİK 67/1.maddesine göre “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.”
Davaya konu—Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davalının vekili aracılığıyla takibe konu asıl alacak tutarını ödeyerek, borcun fer’ilerine itiraz ettiği görülmüştür.Davacı vekili dava dilekçesinde fer’ileri yönünden takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
Davaya konu icra takibinde asıl alacak miktarı haricen ödenmek suretiyle takibe konu borç davalı tarafça kabul edilmiş olup, takibin fer’ileri yönünden itirazın iptali davası açmakta davacının hukuki yararı mevcuttur. Y—-.sayılı kararında; “Davaya konu icra takibine davalı/borçlu tarafından itiraz edilerek icra takibinin durması sağlanmış olduğundan ve mahkemece itirazın iptali yönünde bir karar verilmediği sürece icra müdürlüğünce bu dosya üzerinde alacaklı istemi yönünden bir işlem yapılamayacağından, icra takip tarihinden itibaren işleyecek faiz ve icra giderleri hakkında sonuç doğuracak şekilde itiraz konusunda yerel mahkemenin bir karar vermesi gereklidir. Bu nedenle de alacaklının, itirazın iptali davası açmakta hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerekir.” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Açıklanan nedenlerle takibe sebebiyet veren, asıl borcu ödeyerek kabul eden davalının, borcun fer’ileri yönünden yaptığı itiraz haksız olup, itirazın iptali ile takibin fer’ileri yönünden itirazın iptaline karar vermek gerekmiştir. Asıl alacağın ödenmiş olması nedeniyle takibin mahkemece, takip masrafları ve feri’ler yönünden hüküm tesis edildiği durumda, hüküm fer’i alacaklarla ilgili olarak tesis edildiğinden koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş, ayrıca nispi harca hükmedilmesi yerinde olmadığından maktu harca karar vermek gerekmiştir. —- vekalet her ne kadar maktu olsa da maktu vekalet ücreti altında kalan uyuşmazlık konusu hakkında 59,30-TL başvurma harcı vekalet ücretinin 3/4’ü olan 2.539,11-TL ve 43,00-TL posta masrafı toplamı 2.641,41-TL üzerinden devamına hükmedilmiştir. Açıklanan nedenlerle davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kabulü ile; davalının — sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile, takibin alacağın ferileri olan başvurma harcı, 3/4 oranında vekalet ücreti ve masraflar yönünden devamına,
2-Şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gereken 276,66-TL karar harcının peşin alınan 80,70 harçtan mahsubu ile bakiye 195,96-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarfolunan 1.551,00-TL yargılama gideri, peşin alınan 80,70-TL harç toplamı 1.631,70-TL’nin dava dilekçesinde belirtilen dava değeri üzerinden hesaplandığında 870,13-TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı lehine —uyarınca taktir edilen —vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı lehine—uyarınca taktir edilen — vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Kullanılmayan masrafların talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, miktar itibariyle kesin olarak davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.