Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/57 E. 2023/1011 K. 19.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/57 Esas

KARAR NO: 2023/1011

DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)

DAVA TARİHİ: 27/04/2017

KARAR TARİHİ: 19/12/2023

Mahkememizden verilen ——– tarih ve ——– Esas ———- sayılı kararının, ——– Karar sayılı ilamıyla KALDIRILMASINA karar verildiği ve davanın mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapıldığı anlaşılmakla, mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Dava dışı ——– şirketine ait, ——– marka, ——– tipindeki ——— seri numaralı, 08.2015 üretimi ——– tezgahı 20/11/2015-20/11/2016 tarihleri arasında ———- numaralı ———- Poliçesi ile müvekkili şirkete sigortalı olduğunu, sigortalı tezgahın 16/08/2016 tarihinde kesici uç takımının malzemeye çarpması nedeni ile spindel’e zarar vermesi neticesinde hasar gördüğünü, ekspertiz çalışmaları sonucunda sigortalı cihazda 104.745,00-TL’lik zarar tespit edildiğini ve anılan meblağın 14/10/2016 tarihinde sigortalıya ödendiğini, ——— D.İş sayılı dosyasında 10/03/2017 tarihinde bilirkişi raporu ile hasarın meydana gelmesinde %80 oranında yazılım hatası etken olduğunun tespit edildiğini, cihazın yazılımını yapan davalı şirketten sigortalısına ödediği hasar bedelinin %80’ine isabet eden kısmın tahsili için görüşmeler yapıldığını bir netice elde edilmediğini, alacağın tahsili amacıyla ——— E.sayılı dosyası üzerinden icra takibinin başlatıldığını, davalının borca itiraz etmesi üzerine bu davanın açıldığını, itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirket ile dava dışı zarara uğradığını iddia eden ——– şirketi arasında bilgisayar programının satışı konusunda bir sözleşmenin mevcut olduğunu, müvekkilinin sorumluluklarının hepsini yerine getirdiğini, müvekkilinden tazminat talep edilmesinin yersiz olduğunu, sigorta şirketinin müvekkiline dava açma hakkının olmadığını, sigortalının kullanmış olduğu programın dünyada binlerce kullanıcısı olan bir program olduğunu, kişi ya da kuruma göre özelleştirilmiş bir yazılım olmadığını, dünyanın ve herkesin kullanacağı şekilde yazılmış bir yazılım olduğunu, bu yazılımın mucidinin müvekkili şirket olmadığını, yazılımın sahibi ——— olduğunu, davacının haklı bir durumu varsa, o taktirde davanın yazılım yaratıcısına yönlendirilmesinin gerektiğini, husumet itirazlarının bulunduğunu, davanın öncelikle husumet yönünden reddine, olmadığı takdirde kötü niyet tazminat taleplerinin de reddi ile davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.——— Karar sayılı ilamında ” … bilirkişi raporlarında, hasar tutarı ile ilgili hiç bir inceleme yapılmadığı gibi davacının ekspertiz raporunda tespit edilen hasar tutarına göre talepte bulunduğu nazara alınarak bu bedelin kadri maruf olup olmadığı da belirlenmiş değildir. Mahkemece gerekçesi açıklanmaksızın ekspertiz raporundaki tutarın esas alınması doğru olmadığı bir yana kabule göre de; icra takibinde talep edilen asıl alacağın ekspertiz raporunda belirlenen miktarın % 80’i olduğu gözden kaçırılarak, bu miktarın %80’inin hüküm altına alınması da isabetli olmadığından taraf vekillerinin istinaf başvurularının kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına,” şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır. Mahkememizce alınan 26/09/2022 tarihli bilirkişi raporunda; Sigortalı ——– şirketine ait ——— marka, ——— Tipindeki ——— Seri Nolu 08.2015 yılında üretilmiş olan ——— tezgahında 16.08.2016 yılında hasar meydana gelmesinde ——— yazılımının %80 oranında kusurlu olduğu, ——– tezgahında 16.08.2016 yılında hasar meydana gelmesinde simülasyon uygulamayan sigortalı firma operatörünün %20 oranında kusurlu olduğu, davacı sigorta şirketine makine kırılması sigortalı ———Tipindeki ——– Seri Nolu 08.2015 yılında üretilmiş olan ——— tezgahının kaza nedeniyle uğrayacağı toplam zarar ve ziyanının toplam 104.748,04TL olduğu ve davalı taraf olayda %80 oranında kusurlu olduğundan, davalı bu bedelin 83.796TL’sinden sorumlu olacağı yönündeki raporlarını sundukları anlaşıldı.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile davacı sigorta şirketinin dava dışı sigortalısına ödemiş olduğu tazminatı davalıdan tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizin ——– esas——– karar sayılı kararının, ——— sayılı karar ile kaldırılmasına karar verilerek mahkememizin işbu esasına kaydı yapılarak yargılamaya devam olunmuştur.——- Esas sayılı dosyası getirtilerek dosyamız içine konmuştur. İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin 07/04/2017 tarihinde borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun 10/04/2017 tarihinde borca ve ferilerine itiraz ettiği, icra takibine itirazın süresinde olduğu anlaşılmıştır.Davanın İ.İ.K. 67/1 maddesindeki 1 yıllık yasal süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.Davacı sigorta şirketinin, dava dışı sigortalısı ——– şirketi ile aralarında 20/11/2015-20/11/2016 tarihleri arasında geçerli ——– ——— Poliçesi bulunduğu, 16/08/2016 tarihinde sigortalanan makinede hasar oluşması üzerine yapılan ekspertiz incelemesi sonucunda davacı tarafından dava dışı sigortalıya 14/10/2016 tarihinde 104.745,00-TL tutarında ödeme yaptığı anlaşılmıştır. 6102 sayılı TTK’nun 1472. maddesinde halefiyet usulü düzenlenmiş olup, düzenlemeye göre sigortacının sigorta tazminatını ödediğinde hukuken sigortalının yerine geçeceği, sigortalının gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hakkın tanzim edilen bedel kadar sigortacıya intikal edeceği belirtilmiş olup davacı sigortacı dava dışı ——– şirketi halefidir. Davacı tarafından ——— D.iş sayılı dosyası ile yapılan bilirkişi incelemesi ile hasarın meydana gelmesinde %80 oranında yazılım hatasının etken olduğunun belirtildiğini, bunun üzerine davacı tarafından kusurlu olduğu belirtilen davalıya karşı %80 kusur durumuna göre 83.796,00-TL asıl alacak ve 3.512,00-TL işlemiş faiz üzerinden icra takibi başlatıldığı, takibe itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu ve itirazın iptali amacıyla bu davanın açıldığı görülmüştür.Davalı ise, dava dışı sigortalı ——– şirketi İle aralarında bilgisayar programının satışı konusunda bir sözleşmenin mevcut olduğunu kabul etmekle birlikte, sözleşme gereği tüm edimlerini yerine getirdiklerini, oluştuğu belirtilen zararda kusurlarının bulunmadığını, yazılımın mucidinin kendileri olmayıp ——– isimli firma olduğunu, davayı kabul etmediklerini savunmuştur.Mahkememizce hasar dosyası ve tarafların bildirmiş oldukları diğer delil ve belgeler celp edildikten sonra makine mühendisi, makine değerleme uzmanı ve sigorta uzmanı bilirkişilerden oluşan heyetten rapor aldırılmıştır. Belirtilen heyet tarafından dosyaya sunulan 06/12/2018 tarihli bilirkişi raporunda; meydana gelen kaza ile yazılım arasında illiyet bağının olmadığı, hasarın ortaya çıkmasında davalı şirketin kusurunun ve ihmalinin mevcut olmadığı, zararın davacı sigortalısının kusurundan meydana geldiği ve bu nedenle davalının zarardan sorumlu tutulamayacağı belirtilmiştir. Açıklanan rapora davacı tarafın itirazı üzerine rapor mahkememizce de yeterli görülmediğinden bu defa ———- Üniversitesi Öğretim Üyeleri’nden oluşturulan bilirkişi heyetinden rapor aldırılmıştır. Bu bilirkişi heyetin tarafından dosyaya sunulan 12/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda; dava konusu makinede meydana gelen hasarın asli olarak ——– yazılımından meydana geldiği ve yazılımın %80 oranında kusurlu olduğu, meydana gelen hasarda operatörün simülasyon adımını atlamasının da etkili olması nedeniyle kullanıcı (davacı sigortalısının) kusur oranının %20 olduğu ayrıntılı olarak açıklanmıştır.Aldırılan her iki bilirkişi raporları arasında çelişki oluşması nedeniyle mahkememizce bu çelişkinin giderilmesi amacıyla makine mühendisi, makine kusur hasar ve değerleme uzmanı makine mühendisi ve sigorta uzmanı bilirkişilerden oluşan yeni heyetten rapor aldırılmıştır. Bu heyet tarafından dosyaya sunulan 20/05/2020 tarihli raporda; davaya konu makine hasarının meydana gelmesinde ——— yazılımının %80 oranında kusurlu olduğu, ——— tezgahında hasar meydana gelmesinde simülasyon uygulamayan sigortalı firma operatörünün %20 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.Mahkememizce kaldırma ilamı öncesi aldırılan ikinci ve üçüncü bilirkişi raporlarının birbiriyle uyumlu olduğu, gerekli ayrıntıları içeren bilimsel verilere dayalı oldukları, ilgili kaldırma ilamında kusur oranına yönelik yapılan istinaf taleplerinin yerinde görülmediğinin belirtildiği anlaşıldığından oluşa uygun görülen bu raporlarda belirtilen kusur oranına itibar edilmiştir. Davacı sigorta şirketinin sigortalısı olan dava dışı ——— şirketi ile davalı şirket arasında 26/03/2014 tarihinde “——–” yazılımının satımı konusunda anlaşma yapıldığı, davalı tarafından yazılımın dava dışı bu firmanın makinesine yüklendiği, dava dışı şirket tarafından simülasyon yapılmadan makinenin çalıştırıldığı ve beş saat çalıştıktan sonra makinede hasar meydana geldiği, makineyi 20/11/2015-20/11/2016 tarihleri arasında geçerli ——— Poliçesi ile teminat altına alınmış olan davacı sigorta şirketinin 16/08/2016 tarihinde sigortalanan makinede hasar oluşması üzerine yapılan ekspertiz incelemesi sonucunda davacı tarafından dava dışı sigortalıya 14/10/2016 tarihinde 104.745,00-TL tutarında ödeme yapıldığı, hasarın meydana gelmesinde davalı firmanın %80 oranında kusurlu olduğu ve kaldırma ilamının gereği olarak usulüne uygun olarak makine mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulu tarafından tanzim olunan 26.09.2022 tarihli ek raporda toplam zarar olarak dava dışı sigortalı şirkete ödenen 104.745,00 TL bedelin kadri maruf olduğunun belirtildiği, davalının %80 kusurlu olduğu dikkate alındığından 83.796,00 TL’den sorumlu olacağı anlaşılmıştır. Davacı şirketin ödeme tarihi olan 14/10/2016 ile takip tarihi olan 31/03/2017 tarihleri arasında işlemiş olan 3.471,22-TL faizden davalının sorumlu olduğu anlaşıldığından yapılan bu tespitlere göre davanın işlemiş faiz yönünden davanın kısmen kabulüne, alacak yargılama ile belirlenerek likit olmadığından icra inkar tazminatı yönünden talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
——– sayılı icra dosyasına davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin 83.796,00 TL asıl alacak, 3.471,22 TL işlemiş faiz ve takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte devamına, işlemiş faiz miktarı yönünden fazlaya ilişkin talebin REDDİNE
2-Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 5.961,22TL’den peşin alınan 1.054,47TL’nin mahsubu ile bakiye 4.906,75TL’nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça sarf olunan 9.252,70 TL tebligat ve bilirkişi gideri, 1.054,47TL peşin harç ve 31,40TL başvurma harcı toplamları 10.338,57TL’nin davanın kabul ret oranına isabet eden 10.333,40TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça sarf olunan 48,50TL’nin davanın kabul ret oranına isabet eden 48,47TL’sinin kendisi üzerinde bırakılmasına, bakiye tutarın davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı lehine AAÜT uyarınca takdir olunan 17.900,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı lehine AAÜT uyarınca takdir olunan 40,78TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
8- Artan Gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, tarafların yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.19/12/2023