Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/468 E. 2023/761 K. 03.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/468
KARAR NO : 2023/761

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 15/06/2022
KARAR TARİHİ : 03/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 04/11/2017 tarihinde saat 23:30 sularında sürücü ve müvekkiller Murisi —sevk ve idaresindeki —- plakalı aracın —- karayolunun 46. Kilometresinde geçirdiği elim kaza neticesinde hayatını kaybettiğini, müvekkili —-eşi ve talepte bulunan —- babası olan—- 04/05/1979 tarihinde doğmuş olduğunu ve kaza tarihi olan 04/11/2017’de 38 yaşında olduğunu, kaza nedeniyle müvekkillerine herhangi bir kusurun bulunmadığını, müvekkillerinin olay sırasında araçta olmamakla birlikte yaşanan kazadan maddi ve manevi zarar gören kişiler arasında yer aldığını, müteveffanın 38 yaşında ölümü üzerine eşi ve küçük yaşlardaki iki çocuğunun müteveffanın desteğinden yoksun kaldığını ve müteveffa tarafından müvekkillerinin maddi ihtiyaçlarının karşılandığıda gözetildiğinde müvekkilleri maddi olarak büyük zarara uğradığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının ve 100,00 TL cenaze giderinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte poliçe limiti ile sınırlı olarak davalıdan sigorta şirketin tahsiline, davacı —- için şimdilik 100,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte poliçe limiti ile sınırlı olarak davalıdan sigorta şirketin tahsiline, davacı —– için şimdilik 100,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte poliçe limiti ile sınırlı olarak davalıdan sigorta şirketin tahsiline, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalıya usulüne uygun tensip zaptı ve dava dilekçesinin tebliğ edildiği davaya cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibariyle; tek taraflı trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma ve defin gideri zararının davalı trafik sigortasını tanzim eden sigorta şirketinden tazmini istemine dayalı tazminat davasıdır.Dava basit yargılama usulüne tabi olup anılan yargılama usulüne göre oluşturulan tensip tutanağı gereğince yöntemine uygun olarak ön inceleme duruşması yapılarak uyuşmazlık noktaları belirlenmiş ve davacı tarafından sunulan deliller toplanmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Sigorta poliçesi ve hasar dosyası poliçesi celp edilmiş, taraflarca dosyaya sunulan nüfus kayıt tablosu ve dava öncesinde davacılar tarafından yapılan başvuruya ilişkin evraklar incelenmiştir.
Sigorta poliçesinin incelenmesinde; dava dışı şirkete ait —–plakalı ticari aracın 11/11/2016-2017 tarihleri arasında davalı sigorta şirketi tarafından —— sayılı Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı; poliçenin düzenlendiği tarih itibariyle kişi başına vefat tazminatı teminat limitinin 310.000,00-TL olduğu görülmüştür.Davacılar, müteveffanın yasal mirasçılarıdır. Trafik kazası nedeniyle doğan zararların ZMSS tarafından karşılanacak tazminat miktarlarını belirlerken; öncelikle Karayolu Trafik Kanunundaki hükümler, sonra genel şartlardaki hükümler uygulanır. KTK ve genel şartlarda olmayan hükümler yönünden ise TBK hükümleri uygulanacaktır.  
01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları; yürürlüğe girmesinden sonra düzenlenen poliçelerde geçerli olacağından, poliçenin düzenlendiği tarih itibariyle Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının kapsamı tüm taraflarca bilinmektedir. Genel şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepler bakımından sigortacının sorumluluğu, kaza tarihinde geçerli olan poliçe kapsamında ve sigorta limitleri dahilinde üçüncü kişilerin uğradıkları zararları tazmin etmekte sınırlıdır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 92.maddesinin (a) ve (c) bentleri, Trafik Sigortası Genel Şartları A.1 ve A.3 maddesi, A.5 maddesinin (ç) bendi ve yine A.6 maddesinin (c) ve (d) bentleri birlikte değerlendirildiğinde; bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen ölüm olayına bağlı olarak destekten yoksun kalma halinde, destekten yoksun kalınan zararın ZMM sorumluluk kapsamında olması için ölenin üçüncü kişi olması ve desteğin kusursuz bulunması gerekmektedir.
Davacıların desteği —– sürücü olduğu araçta tek taraflı trafik kazasında vefat ettiği, kusurun mütefevvafa da olduğu hususunda ihtilaf yoktur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; 04/11/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacıların desteğinin vefat etmesi sebebiyle davacı eş ve çocukların destekten yoksun kalıp kalmadıkları, davalının söz konusu zarardan sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise miktarı hususlarında toplanmaktadır.Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller kapsamında, davacıların murisi —–plakalı aracın sürücüsü iken 04/11/2017 tarihinde geçirdiği tek taraflı trafik kazası ile vefat ettiği, —- Cumhuriyet Başsavcılığı’nın —– Soruşturma numaralı dosyasında müteveffanın alkollü araç kullandığı, kazada maktül dışında başkaca kişiye kusur izafe edilemeyeceğinin tespit edildiği, davacıların destekten yoksun kaldıklarını iddia ederek tazminat talebinde bulunduğu, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.3 maddesine ve A.5 maddesinin (ç) bendine göre; ancak üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla meydana gelen destek zararları, destekten yoksun kalma teminatı kapsamında olduğu ve sigortacının destek zararlarından sorumlu olması için motorlu aracın işletilmesi sırasında, mutlaka ölen kişinin üçüncü kişi olması gerektiği, yine genel şartların A.6 maddesi (d) bendinde; destekten yoksun kalan hak sahibinin sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsın kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri, teminat dışı tutulduğundan, kusuru ile kendi ölümüne neden olan sürücünün kusuruna isabet eden destek tazminatının ve cenaze defin giderinin sigorta teminatı kapsamında olmadığı, kaza tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Trafik Kanunu’nda da sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsın kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin sigorta teminatı kapsamında olduğuna ilişkin bir düzenleme olmadığı ve kapsama giren teminat türleri arasında sayılmadığı ve Genel Şartların davalının sorumluluğunun kapsamını belirleyen poliçenin ayrılmaz bir parçası olup genel işlem koşulu niteliği de taşımadığı göz önüne alındığında, davacıların destek tazminatı ile cenaze ve defin gideri adı altında tazminat talep etme hakları bulunmadığı kanaatine varılarak davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 269,80 TL harcın davacı tarafından yatırılan 80,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 189,10 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 400,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Tarafların dava şartı olması nedeniyle başvurdukları—-Arabuluculuk Bürosu—- dosya no.lu görüşmeler neticesinde belirlenen 1.560,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davalı vekilinin yokluğunda davacılar vekilinin yüzüne karşı , gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.