Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/466 E. 2022/1025 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/466 Esas
KARAR NO : 2022/1025

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/06/2022
KARAR TARİHİ : 29/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı——açıkça tahrif ettiği kambiyo senedi vasfı taşımayan belge ile——Dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus icra takibinde bulunduğunu, davalı tarafın kötü niyetle tahrif ederek bu belgeye kendi adını soyadını lehtar olarak eklediğinden dolayı —— resmi belgede sahtecilik suçundan suç duyurusunda bulunulduğunu, ——- soruşturma numarası ile soruşturma başlatıldığını ve ilgili belge aslının emanete alındığını, Davacı müvekkili ile davalının o tarihlerde nişanlısı olan ve ayrıca müvekkilin çocukluk arkadaşı olan dava dışı—–birlikte bir taksi alarak ticari taksi işletmeye başladıklarını, Pandemi sürecinde işlerin kötüleşmesi sebebiyle ticari taksiyi satmaya karar verdiklerini, satışın ardından aracın mevcut 60.000 TL borcunun kapatılacağını ve geriye kalan 60.000 TL’nin ikiye bölünerek 30.000 TL kişi başına düşeceğini, Dava dışı —— 30.000 TL’sine teminat olması amacıyla 17.03.2021 tarihinde müvekkilinin 40.000 TL’lik senedi dava dışı —— verdiğini, müvekkilinin söz konusu senede boşken imza attığını, aracın satıldığı gün 30.000 TL’yi ödeyeceğini ve senedi alacağını, aracın 31.03.2021 tarihinde satıldığını ve 25.000 TL’lik kısmın dava dışı ——muhasebesini tutan nişanlısı olan davalının banka hesabına gönderildiğini,—–soruşturma numaralı dosyasında dava dışı —— tanık olarak ifadesinin alındığını, ifadesinde ”—— eskiden ortak ticari taksi işlettiği arkadaşı olduğunu, Ticari taksinin yalnızca 1 kişinin üzerine alınabildiği için —– üzerine olduğunu, eşi —— muhasebeci olduğunu, parasal işlerle eşinin ilgilendiğini” beyan ettiğini, Dava dışı—— ifadesinden de anlaşılacağı üzere davalı——— sadece muhasebe işlerine baktığını, dava dışı—– adına paranın davalı —–geldiğini veya davalı—– ilgili kişiye dava dışı —– adına para gönderdiğini, davalı——davacı müvekkil ve dava dışı —–arasındaki hukuki ilişkinin tarafı olmadığını, muhasebeci olduğunu, dava dışı —– davacı müvekkile—— göndererek ”Ben verdim senin senedi, —– bir alakası yok” dediğini, Müvekkili ile dava dışı —–aralarında kararlaştırdıkları 30.000 TL tutarı aralarında anlaşarak 27.000 TL olarak güncellediklerini, Davacı müvekkilinin 25.000 TL’lik kısmı davalının banka hesabına geri kalan 2.000 TL’yi elden verdikten sonra senedi geri alamadığını, dava dışı ——- müvekkilinin çocukluk arkadaşı olduğu için sorun etmediğini, ancak ödemesi yapılan senedin davalı tarafından kötü niyetle tahrif edilerek icra takibine konulduğunu, İcra takibine konu belge incelendiğinde açıkça tahrif edildiğinin anlaşılacağını, söz konusu belgede keşidecinin —–olduğu, lehtar olarak yine —–olduğu, sonrasında açık tahrifat ile lehtarın—— adının çizildiği, yerine müvekkili ile hiçbir ticari ilişkisi olmayan davalı —– yazıldığı, herhangi bir paraf, imza olmadığının da görüleceğini, yargıtay kararından da anlaşılacağı üzere kanun hükmü gereğince bonolarda lehtar ve keşidecinin birleşemeyeceğini, birleşmesi halinde artık bono niteliğini, yani kambiyo senedi olma niteliğini kaybettiğini, senette lehtar isminin çizilerek yerine yazılan davalı —– isminin, keşideci müvekkil —— imzası ile tasdik edilmediğini, takibe konu bononun TTK hükümleri uyarınca kanuni unsurlara haiz olmadığı, davalı ——- tarafından kambiyo senetlerine mahsus icra takibine konu yapılamayacağını, Davalı tarafın kötü niyetle belgeyi tahrif ederek bu belgeye kendi adını ve soyadını lehtar olarak eklediği, bono vasfı olmadığından dolayı herhangi bir borcu da bulunmadığını, öncelikle çok açık bir şekilde tahrif edildiği anlaşılan belgeye dayanılarak açılan icra takibinin, telafisi imkansız sonuçlar doğması muhtemel olduğundan teminatsız olarak tedbiren dava sonuna kadar durdurulmasına, takibe konu belge bono vasfına haiz olmadığından, kambiyo senetlerine mahsus icra takibi olan —— Dosyasındaki icra takibinin, ödeme emrinin ve bono niteliğinde olmayan belgenin iptaline, müvekkilinin bu bonodan dolayı borçlu olmadığının tespitine, haksız ve kötü niyetli takip sebebiyle %40’dan aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Dava dilekçesi ve eklerinin usulüne uygun olarak davalı tarafa tebliğ edilmiş olduğu, davalı tarafın herhangi bir cevap dilekçesi sunmamış olduğu görüldü.Davalı vekili aşamalardaki beyanında ; Davacının savcılık aşamasında borcuna karşılık 40.000,00 TL senedi imzaladığını beyan ettiğini, savcılıkça takipsizlik kararı verildiğini, davacı tarafın davaya konu senedi müvekkiline verdiğinin sabit olduğunu, davacı tarafça gönderilen paranın önceki borçlarına ilişkin olduğunu, banka dekontları ile de sabit olduğunu bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile Davalı tarafından başlatılan —— Dosyası ile davacı aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine mahsus takip sebebiyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir——Başsavcılığına yazılan müzekkereye yanıt verildiği, müzekkere yazı cevaplarının dosya arasına alındığı görüldü. Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.Davacı ile dava dışı —— arasında ticari taksi işletilmesine yönelik olarak ticari bir ilişkinin olduğu, teminat olarak davacı tarafça dava dışı —–davaya konu 40.000 TL bedelli senet verildiği, daha sonra davacı ile dava dışı ——taksiyi satarak iş ilişkisini sonlandırdığı,ancak senet üzerindeki Lehtar kısmının üzeri çizilerek davalının isminin yazıldığı, ——-Dosyası ile davacı aleyhinde icra takibi yapıldığı, ancak HMK 207.maddesi gereğince senet üzerindeki değişikliklerin borçlu tarafından paraf edilmesi gerektiği, senet üzerinde yapılan incelemede davacıya ait herhangi bir paraf işleminin yapılmadığı, davaya konu senedin kambiyo vasfını yitirdiği, davacı keşidecinin sözkonusu senet sebebiyle sorumlu tutulamayacağı anlaşıldığından, davanın kabulüne, davaya konu senet üzerinde açıkça lehtar kısmının değiştirildiği, bunun ilk başta fark edilebilecek nitelikte bir değişiklik olduğu ve herhangi bir parafın bulunmadığı buna rağmen senedin bu haliyle takibe konulduğu davalının bu noktada kötü niyetli olduğu kanaatine varıldığından, asıl alacağın %20’si oranında kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının davasının KABULÜYLE;
Davacının ——. Dosyası ile dosyaya konu senet sebebiyle DAVACININ DAVALIYA BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2- Asıl alacağın %20si oranında Kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine ;
3-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 80,70-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 602,40-TL’nin yatıran tarafa iadesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden —— (Madde-13 İkinci Kısım İkinci Bölüm) göre hesaplanan ——-maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan (yatırılan harçtan iadesine karar verilen harç düşüldükten sonra kalan) ; 80,70 TL Peşin Harc ile 80,70-TL Başvuru Harcı, 43,50-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 204,90TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise karar kesinleştikten sonra istek halinde yatıran taraflara iadesine, Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde——Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.