Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/451 E. 2022/926 K. 24.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/451 Esas
KARAR NO : 2022/926

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/02/2019
KARAR TARİHİ : 24/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı müvekkili aleyhine davalı —— ilamsız takip başlatıldığını, davacının takibe konu çeke istinaden herhangi bir borcu mevcut olmadığını, çek üzerinde müvekkilinin imzası bulunmadığını, imzanın sahte olduğunu, çeke konu malların teslim edilmediğini belirterek açılan davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle : Taraflar arasında ticari bir ilişki mevcut olduğunu, davacı/borçlu, müvekkili ——-satın aldığını, taraflar arasındaki mal alımının devam ettiği sıralarda davacı/borçluya teslim edilen malların karşılığında davacı, müvekkili şirkete——- karşılığında keşide ettiğini ve müvekkiline teslim ettiğini, uyuşmazlık konusu çekin keşide edilmesi ve süresinde bankaya ibraz edilip karşılığının çıkmaması üzerine borçlu————–keşide etmek suçundan cezalandırılmaları için ——— bulunulduğunu, yargılamanın——– devam ettiğini, davacı tarafın, müvekkil şirkete olan borcunu ödemediği gibi karşılıksız çek şikayetinden dolayı ceza çıkmasını geciktirmek ve müvekkilin alacağına kavuşmasını sürüncemede bırakmak için işbu davayı kötü niyetli olarak ikame ettiğini, müvekkili şirketin davacı yana sattığı malları imza karşılığında teslim ettiğini, haksız ve kötü niyetli olarak ikame edilen işbu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava, menfi tespit istemine ilişkin olup, basit yargılama usulüne tabidir.
Yargılamanın ————- duruşmada———— işlemden kaldırılmıştır.
Mahkememizin——- duruşmasına katılmayan davacı vekilinin mazeret talebi; “davacı vekili ———————-üzerinden bekletme konulu mazeret dilekçesi vererek, duruşmaya katılacaklarını ancak—- nedeniyle ———aksi halde mazeretli sayılmasını talep ettiği, daha sonra ikinci mazeret dilekçesi vererek, ——– duruşmasına katılacağını, beyan ederek mazeret dilekçesi gönderdiği, mazeret dilekçesi veren———– davacı vekili olarak yetkilendirildiği, davacı vekilinin katılacakları 1 duruşmayı mazeret göstermesine karşın mazeret sayısından çok daha fazla vekilin dosyada davacı vekili olarak bulunduğu, önceki duruşmalara da yetki belgesi ile görevlendirilen vekillerin katıldığı, bu nedenlerle mazeretin yerinde olmadığı” gerekçesiyle davacı vekilinin mazeretinin reddine karar verilmiştir.
HMK’nın 150/1.maddesine göre; “Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir.”
HMK’nın 320/4.maddesine göre; “Basit yargılama usulüne tabi davalarda, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa, dava açılmamış sayılır.”
Açıklanan nedenlerle ikinci kez takipsiz bırakılan davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM ; Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın ikinci kez takipsiz bırakılması nedeniyle, HMK 320/4 maddesi uyarınca DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Alınması gereken 80,70-TL harcın davacı tarafından peşin yatırılan 433,77 TL harçtan mahsubu ile bakiye 353,07 TL’nin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendini ——-ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —-7/1.maddesine göre —— vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacının yokluğunda, davalı vekilinin yüzüne karşı verilen gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf Yolu açık olmak üzere karar verildi.