Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/445 E. 2023/308 K. 30.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/445 Esas
KARAR NO: 2023/308
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 08/06/2022
KARAR TARİHİ: 30/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Taraflar arasında davacı şirketin —– akrilik ıslak hacim tezgahları yapmayı buna karşılık davalının da —-ödemeyi taahhüt ettiği sözleşme yapıldığı, davacı sözleşme ile —– ıslak zemin tezgah imalat ve montajını işini gerçekleştirmeyi taahhüt etmiş ve söz konusu edimi sözleşmeye uygun şekilde yerine getirerek, davalı şirkete zamanında teslimini sağlamış, bunun üzerine 01/05/2021 tarihinde hakediş raporu düzenlenerek davacıya teslim edildiği, davacı sözleşme bedelinin —– fatura kesildiği, davalı tarafından bu bedel davacıya ödendiği, hakediş raporunda da sözleşme bedelinin —– olduğu açıkça belirtildiği, kalan bakiyeye ilişkin kesilen faturanın da ekte sunulduğu, ilgili faturaya herhangi bir itirazın bulunmadığı, taraflar arasındaki sözleşmeden ve sunduğumuz hakediş raporundan görüleceği üzere taraflar—- cinsinden yabancı para borcu olarak kararlaştırıldığı, bu kapsamda davacının bakiye kalan alacağını kendi seçimlik hakkı doğrultusunda aynen veya ifanın yapılacağı tarihteki kur üzerinden—- olarak talep etme hakkının mevcut olduğu, seçimlik hakkımız doğrultusunda —– bedelin fiili ödeme tarihindeki kur üzerinden belirlenecek değerinde ödenmesi yolu seçilerek icra takibi başlatıldığı, toplamda — bedelli sözleşmeden bakiye kalan— bedel ise davalı tarafından hala davacıya ödenmediği, bakiye fatura alacağına istinaden —-Sayılı dosyasında icra takibi başlatılmış olup davalı tarafça haksız ve hukuka aykırı olarak takibe itiraz edildiği, takibin durdurulduğu, sözleşme, hakediş raporu ve fatura bir arada değerlendirildiğinde sözleşmede davacı tarafından yerine getirilmesi gereken edimin yerine getirildiği aşikar olup davalı tarafından ödenmesi gereken ücretin bakiye kalan —- ödenmediği anlaşılmakta olduğu, tüm bu hususlar doğrultusunda; taraflar arasında yapılan sözleşmeden bakiye kalan bedele ilişkin başlatmış olduğumuz—– Sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptalini, fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulü ile davalının yapmış olduğu haksız itirazın iptali ile füili ödeme tarihi esas alınarak başlatılan takibin devamına, borçlunun takibe itirazda kötü niyeti sabit olduğundan kanun gereği ilgili takibe konu asıl alacağın % 20’sinden az olmamak üzere hakkında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama süreci sonunda vekâlet ücreti ve yargılama masraflarının davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafça sözleşmeye konu bakiye 529,92 $ bedelin ödenmediği gerekçesiyle icra takibine girişildiği, davacı takip talebinde borcun sebebi olarak “Yarura alacağı” ibaresi belirtmiş ancak faturaya ilişkin hiçbir bilgi belirtmediği, alacak kalemleri ise ” asıl alacak” olarak belirtilmiş olmakla fatura alacağı adı altında talep edilmediği, dava dilekçesinde de fatura bilgileri sunulmadığı, takip dayanağı belge olarak da fatura sunulmadığı, davacı takipte dayanmadığı bir belgeye itirazın iptali davasında dayanamayacağı, dolayısıyla icra takibinde borcun sebebi usul ve yasaya uygun olarak belirtilmemiş ve takip dayanağı sunulmadığı, bu nedenle davanın reddi gerektiği, davalının alacaklıya herhangi bir borcu bulunmadığı, dava dilekçesinde belirtilen sözleşme uyarınca davacı şirketin bir kısım teminat bedeli bulunmadığı, ancak bu teminat bedeli icra takibine konu edilmediği gibi takip tarihi itibariyle teminatın iadesi şartları da oluşmadığı, borcu ve asıl alacağı kabul etmemekle birlikte takipte faiz talep edilmesi de hukuka aykırı olduğu, nitekim temerrüt koşulları dahi yerine gelmediği, tüm bu sebeplerle davanın reddine karar verilmesini, yukarıda arz ve izah ettiğimiz sebeplerle haksız ve mesnetsiz davanın reddine, davacı/alacaklı aleyhine % 20’den aşağı olmamak üzere haksız icra tazminatına, yargılama giderleri ile ücreti vekâletin davacıya aidiyetine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile Davacı ile davalı arasında imzalanan ve ——-ıslak zemin tezgah imalat ve montaj işinin konu alan eser sözleşmesi kapsamında davacının davalıdan olan 529,92 USD + KDV bedelin davalıdan tahsili talebine yöneliktir.
–Dairelerine,—– Başkanlığına, —– yazılan müzekkerelere cevap verildiği, müzekkere yazı cevaplarının dosya arasına alındığı görüldü.
Dosyamız arasına alınan—– Esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin 05/04/2022 tarihinde başlatıldığı davalının süresinde 15/04/2022 tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının; borçlu tarafından yapılan itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
7155 sayılı Kanun’un 20. Maddesi ile eklenen 5/A maddesi uyarınca arabuluculuk başvurusunda bulunulmuştur. arabuluculuk son tutanağında icra dosya borcunun ödenmesi hususunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin arabuluculuk son tutanağı dosya arasına alınmıştır.
Dosya Mali Müşavir Bilirkişiye tevdi edilerek aldırılan bilirkişi raporunda özetle ; Ticari Defterlerin Usulüne Uygun Tutulup, Tutulmadığı Yönünden: Davacı şirketin —- yılına e-defter kullanıcısı mükellef olduğu, ticari defterlerine ilişkin GİB onaylı Yevmiye ve Defter-i Kebir e-defter beratları ile Envanter defterinin noter onaylarının süresinde yapıldığı, T.T.K” nu ve V.U.K” nu hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, davalı şirketin ise 2021 yılında kâğıt ortamında defter tutan mükellef olduğu—- yılına ilişkin ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının süresinde yapıldığı, T.T.K” nu ve V.U.K” nu hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, B- Davacının Alacak Talebi Yönünden: Davacının takip konusu fatura alacağına ilişkin her iki tarafın ticari defter kayıtları ve dosya kapsamında sunulan diğer deliller irdelendiğinde; 06.04.2022 takip tarihi itibariyle, davacı şirketin kendi defterlerinde 5.286,96 TL tutarında alacaklı gözükürken, davalı şirketin kendi defterlerinde 5.286,96 TL borçlu gözüktüğü, tarafların ticari defterlerinin birbiriyle uyumlu olduğu tespit edilmiş olup, davacı şirketin takip konusu——– tutarındaki alacağını talep edebileceği, ancak davacı vekili tarafından, icra takibinde faturanın —–olarak ——alacak talebinde bulunduğu, davacı şirketin —alacak talebine ilişkin dava dosyasına sunmuş olduğu — tarihli İş Sözleşmesinde, tarafların —– tutar yönünden anlaştıkları görülmüş olup, sözleşme doğrultusunda tarafların arasındaki ticari ilişkinin dövizli işlem olduğunun kabul edilip edilmeyeceği ve davacının ———–alacak talebine ilişkin hukuki değerlendirmenin Sayın Mahkemeye ait olduğu, C-Faiz: davacının takip öncesi için faiz talebinde bulunmadığından bu hususta ilave bir değerlendirme yapılmadığını, mahkeme’nin kısmen ya da tamamen davacı lehine hüküm kurması halinde; tarafların tacir olması, işin ticari iş olması münasebetiyle, takip sonrasında —– alacaklar için 3095 s.k m.4/a kapsamında faiz talebinin yerinde olduğu, mahkemenin gerek savunmalarının tümü ve gerekse faize hasren tamamen davalı şirketin müdafaaları yönünde hüküm kurmak hususunda da hiç şüphesiz muhtar bulunduğu, icra inkâr tazminatı ve sair hususların yüce yargı makamının münhasır takdiri içinde kaldığı, kanaatlerine ulaşıldığını, belirten raporlarını mahkememize sunmuştur.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, 29.12.2022 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamıyla birlikte yapılan değerlendirmede; davacı ile davalı arasında —– yapılması hususunda bir anlaşma yapıldığı, davacının sözleşmedeki edimlerini yerine getirmesine rağmen ,davalı tarafça kısmi bir ödeme yapılarak bakiye hak ediş miktarının ödenmemesi üzerine, davalı aleyhine icra takibi başlattığı davalının itirazı üzerine mahkememizde itirazın iptali davası açıldığı, taraf defterlerinde yapılan incelemede, her iki tarafın ticari defter kayıtlarına göre, davacının —- alacaklı gözüktüğü, bu miktarın —- alacağı olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne takibin Davalının —- sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin —– alacak üzerinden devamına, —- alacağa faiz işletilmeksizin,—— dolar alacağına takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince faiz uygulanmasına, alacak likit olduğundan hüküm altına alınan —- alacağın takip tarihindeki -TL karşılığı ile 806,48 TL toplamı üzerinden hesaplanacak şartlara göre %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının DAVASININ KABULÜ ile Davalının—– dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE, takibin 529,92 USD asıl alacak ve 806,48 TL alacak üzerinden devamına, 806,48 TL alacağa faiz işletilmeksizin, —– alacağına takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince faiz uygulanmasına,
Alacak likit olduğundan hüküm altına alınan —- alacağın takip tarihindeki -TL karşılığı ile 806,48 TL toplamı üzerinden hesaplanacak şartlara göre %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine ,
2-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 675,82-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 153,70-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 522,12-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 İkinci Kısım İkinci Bülüm) göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 80,70-TL Başvuru Harcı, 153,70-TL Peşin/nisbi Harcı, 1.500,00-TL Bilirkişi ücreti, 46,75-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 1.781,15TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ,
5-Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise karar kesinleştikten sonra istek halinde yatıran taraflara iadesine,
6-Dava şartı olan arabuluculuk görüşmeleri neticesinde ———-dosyada taktir olunan 1.560,00-TL ücretin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/03/2023