Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/406 E. 2022/488 K. 03.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/406 Esas
KARAR NO : 2022/488

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 25/05/2022
KARAR TARİHİ : 03/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait—– plakalı araç ile davalı ..—- ….– sevk ve idaresinde olan — araç arasında — tarihinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, bu kaza neticesinde — oluşturulan trafik kazası kayıtlarında karşı tarafa %100 kusur atfedildiğini, —plakalı müvekkiline ait araçta mezkur kaza nedeniyle hasar bedeli, değer kaybı ve hak mahrumiyeti meydana geldiğini, kaza sonucu müvekkili aracın hasar bedeli, değer kaybı, hak mahrumiyeti bakımından uğradığı zarar miktarının tam olarak belirlenemediğini, kaza sonucunda uğranılan zarara ilişkin alacak değerinin tam ve kesin olarak belirlenememesi sebebiyle bu hususta yapılacak tespit sonucu artırılmak üzere hak mahrumiyeti, değer kaybı ve hasar bedeli tazminini talep ettiklerini, davalıların bu kazada müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını, kazanın diğer tarafı — plakalı aracın ….– ait bir araç olduğunu, ancak kaza tarihinde trafik kazası tespit tutanağında da görüleceği üzere aracın sürücüsü … olduğunu, — tarihli trafik kazasında %100 kusurlu taraf her ne kadar sürücü …— ortada bir haksız fiil söz konusu olduğu için araç sahibi olan ..— sorumluluğu bulunduğunu, hasarlı parçaların bilirkişi incelemesi ile tespit edilip %100 kusurlu hareketiyle araçta hasar meydana getiren davalıdan tanzim edilmesi gerektiğini, müvekkilinin aracının onarımda kaldığı gün sayısınca aracını kullanamadığını hak mağduriyeti kaybına uğradığını, huzurdaki davaya konu alacak yönünden davalı aleyhine —- ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalılarca bu icra takibine itiraz edildiğini, bu nedenle davalılar ile sulh olma imkanlarının bulunmadığını ve Mahkeme tarafından sulhe teşvik edilecek olan celsede şimdiden açıkça sulh olmayacaklarını beyan ettiklerini beyan ederek müvekkiline ait araçta meydana gelen kusuru oranına göre şimdilik —–hak mahrumiyeti bedeli/ kazanç kaybı mahrumiyeti bedelini kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili, belirsiz alacak olarak açmış oldukları davaya konu alacakların belirlenmesi amacı ile — Bilirkişisine usul ekonomisi açısından tevdii edilerek rapor alınmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava; maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle, araçta meydana gelen zarar nedeniyle araçta meydana gelen reel değer kaybı ve hak mahrumiyet bedelinin tahsili için açılan alacak davasıdır.
—- üzerinden yapılan sorgulamada; davacı ile davalı’nın herhangi bir — kaydının bulunmadığı, gelir getirici iş olmaksızın potansiyel mükellef olarak kaydının olduğu görülmüştür. Bu nedenle davalı gerçek kişi olup tacir değildir.
Dolayısıyla ortada her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili nispi ticari dava da yoktur. Somut uyuşmazlığın tüm tarafları tacir olmadığından ve uyuşmazlık TTK 4.maddesinde düzenlenen hususlara ilişkin olmadığından ticari dava niteliğinde değildir. Bu nedenlerle somut uyuşmazlığın genel hükümler uyarınca HMK 2.maddesi gereği Asliye Hukuk mahkemesinde görülmesi gerekmektedir.
6335 Sayılı Yasanın 2. Maddesi ile 6102 Sayılı TTK’nun 5. Maddesinin — değiştirilerek Ticaret Mahkemeleri ile Asliye Hukuk Mahkemeleri arasındaki iş bölümü ilişkisi görev ilişkisine dönüştürülmüştür. Görev hususu HMK’nun 114/c maddesi uyarına dava şartlarından olup yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınır.
Mahkememizce açıklanan nedenlerle görevsizlik kararı verilmesi gerekmiş, HMK’nun 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içerisinde mahkememize başvurulması halinde dava dosyasının görevli Asliye Hukuk mahkemelerine gönderilmesine hükmedilmiş, HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca görevsizlik kararından sonra Asliye Hukuk mahkemelerinde davaya devam edilmesi halinde yargılama giderlerine Asliye Hukuk Mahkemelerince hükmedileceğinden bu aşamada yargılama harç ve giderlerine hükmedilmemiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nun 114/1-c maddesindeki dava şartı yokluğundan aynı yasanın 115/2 maddesi gereğince davanın usûlden REDDİNE, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğuna,
2-Karar kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize başvuru halinde dava dosyasının görevli — Asliye Hukuk Mahkemelerine tevzii edilmesi için —gönderilmesine,
3-Görevsizlik kararından sonra davaya görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde devam edilmesi halinde yargılama giderlerine Asliye Hukuk Mahkemesince hükmedileceğinden, bu konuda HMK’nun 331/2. maddesi uyarınca şu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda kararın tebliğinden 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.