Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/378 E. 2023/947 K. 30.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/378 Esas
KARAR NO: 2023/947 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 20/10/2016
KARAR TARİHİ: 30/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkili …03/05/2016 günü dava dışı sürücü … yönetimindeki ——–plakalı araçta yolcu iken, dava dışı ——- yönetimindeki ——- plakalı araçla çarpışması sonucu ağır yaralandığını, ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldıktan sonra dalağının alındığını, sürekli sakatlığa maruz kaldığını, aynı araçta yolcu olarak bulunan babannesi ——— vefat ettiğini, dava konusu kaza ile ilgili ——– esas sayılı dosyasının derdest olduğunu, … ve ——– araçta yolcu olduğundan kusurlarının bulunmadığını, ——– sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda müvekkilin babası dava dışı ——– kazanın gelişinde asli kusurlu, diğer sürücü dava dışı ——– tali kusurlu olduğunun tespit edildiğini, kaza nedeniyle müvekkilinin dalağının alınması sebebiyle %10 oranında iş gücü kaybına uğradığının rapor edildiğini, mütevefa ——– müvekkile destekte bulunduğunu, ölmesi nedeniyle destekten yoksun kaldıklarını, ——— plaka nolu aracın davalı firma tarafından sigortalı olduğunu, kaza nedeniyle yapılan başvuru sonucunda hasar dosyası açıldığını, davalı tarafından 28.056,00 TL 13/10/2016 tarihinde banka hesabına yatırıldığını, müvekkiline ödenen bedelin cüzi olduğunu, iş gücü kaybı nedeniyle uğrayacağı gerçek zararın daha büyük olacağını iddia ederek; kaza sonucu sürekli iş gücü kaybına uğrayan müvekkilin maddi zararının tespiti ile ödenmiş olan 28.056,00 TL’nin mahsubu ile kalan fark alacağı için şimdilik 500,00 TL tazminatın, ayrıca kaza sebebiyle ölen ——— desteğinden yoksun kalması nedeniyle şimdilik 500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faiz ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraftan tahsilini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacıların müvekkiline başvuru yapmadan davayı açtıklarını, bu nedenle davanın usulden reddi gerektiğini, davacının destekten yoksunluk zararının bulunmadığını, …vefat edenin torunu olduğunu, vefat eden kişinin torunlarına destek olduğunu gösteren bir delilin bulunmadığını, davacının sigortalısının kusurunu ve zararını ispat etmesi gerektiğini, müvekkilinin sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, müvekkilinin dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, maluliyet ile ilgili ödeme yapıldığından dolayı davanın reddi gerektiğini, ——– maluliyet raporu alınması gerektiğini iddia ederek delillerin kendilerine tebliğini, ——– tarafından davacıya bağlanan gelirlerin tespitini, davanın reddini, faizin en erken dava tarihinden başlatılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; HMK m.110 ve HMK m.107 hükümleri kapsamında davaların yığılması ve belirsiz alacak davası şeklinde açılan, destekten yoksun kalma ve sürekli sakatlık zararlarına ilişkin tazminat davasıdır.Davanın safahatı incelendiğinde, davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporları alınmış, destekten yoksun kalma tazminatı davasının ispatlanamaması sebebiyle reddine; sürekli işgöremezlik zararına ilişkin davanın ise kabulüne karar verilmiş, verilen kararın davalı tarafından istinaf edilmesi sonrasında ——– sayılı ilamı ile mahkememiz kararının kaldırıldığı görülmüş ve iş bu karar kapsamında yargılama devam edilerek dava sonuçlandırılmıştır. İstinaf Mahkemesi kararında belirtilen hususlarda öncelikle dava konusu kaza tarihinde yürürlükte bulunan “Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik” hükümleri uyarınca davacı uhdesinde oluşan tam vücut engellilik oranının tespiti için dosya ——– gönderilmiş, akabinde daha önce rapor sunan aktüerya alanında nitelikli hesaplamalar uzmanı bilirkişiden tazminat hesabına ilişkin yeniden rapor alınmak ve dosyada toplanan tüm deliller birlikte incelenmek suretiyle yargılama sonuçlandırılmıştır.Dosyanın rapor tanzimi için gönderildiği ——– numaralı raporunda anılan yönetmelik hükümleri uyarınca kaza sebebiyle davacının tam vücut engellilik oranının % 10 oranında olduğu , iyileşme süresinin ise 3 ay kadar uzayabileceğinin mütalaa edildiği görülmüştür. İş bu rapor denetime elverişli görülerek dosya, rapor kapsamında bildirilen engellilik oranı üzerinden aktüerya hesabı yapılması için daha önce rapor sunan nitelikli hesaplamalar uzmanı ——— tevdi edilmiş; anılan bilirkişi tarafından sunulan 20/11/2022 tarihli raporda, davacının sürekli engellilik zararının toplam 60.428,66 TL olduğu belirtilmiş ve iş bu rapor içeriği HMK m.282 hükmü kapsamında denetime elverişli görülerek hükme esas alınmıştır. Davacı vekilince sunulan 03/10/2023 tarihli dilekçede dava konusu maluliyet zararının 60.428,66 TL’ye yükseltilmiş ise de İstinaf Mahkemesi’nce verilen karar öncesinde 15/03/2019 tarihinde davanın değerinin 100.931,20 TL’ye yükselttiği, bu bedel kapsamında tamamlama harcını yatırıldığı görülmüş, ancak HMK m.27 hükmü gereğince davacı vekili tarafından sunulan ikinci bedel artırım dilekçesi davalı vekiline tebliğ edilerek beyanlarını sunması için süre verilmiş ancak tebliğe rağmen davalı vekili tarafından beyan sunulmadığı görülmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; 03/05/2016 tarihinde davacının yolcu olarak bulunduğu ——– plakalı araç ile ——– plakalı araçların karıştığı kaza sebebiyle davacı uhdesinde sürekli engellilik zararının oluşup oluşmadığı, oluştuysa miktarı, davalının KTK m.88, 91 hükümleri ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A.1 madde hükmü kapsamında zarardan sorumlu olup olmadığı, davacı ile aynı araçta bulunan babaannesinin vefatı sebebiyle davacının destekten yoksun kalma zararının oluşup oluşmadığı, oluştuysa miktarı ile davalının söz konusu zararlardan sorumlu olup olmadığı sorumu ise miktarı noktalarında toplanmaktadır.Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, toplanan deliller ve hükme esas alınan bilirkişi raporları doğrultusunda, 03/05/2016 tarihinde davacının yolcu olarak bulunduğu ——— plakalı araç ile ——– plakalı araçların karıştığı kaza sebebiyle “Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik” hükümleri kapsamında hazırlanan raporda mütalaa edildiği üzere davacı uhdesinde % 10 oranında tam vücut engelinin oluştuğu, tazminat uzmanı hesap bilirkişisinden alınan raporda, davalı tarafından 13/10/2016 tarihinde yapılan 28.056,00 TL ödeme yapıldığı bu ödeme miktarının güncelleştirilmesi ve toplam tazminat miktarından düşülmesi ile yapılan hesaplama neticesinde davacının bakiye sürekli iş göremezlik tazminatı alacağının 60.428,66 TL olduğunun mütalaa edildiği, söz konusu rapor içeriklerinin denetime elverişli olduğu ve hükme esas alındığı, aktüerya bilirkişisi tarafından mütalaa olunan ve denetime elverişli görülen hesaplama ile belirlenen sürekli iş görememezlik tazminatı miktarının, ——– plakalı aracı kaza tarihini kapsayan şekilde zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile teminat altına alan davalı … tarafından tanzim edilen poliçe limiti kapsamında olduğu, davacının, sürücü/işletenin kusuru ile oluşan zararın sorumluluğunu üstlenen davalı trafik sigortacısından bu zararını tazminini TBK.54, K.T.K. 85 ve 91 maddeleri ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası genel şartlarının A.1 maddeleri hükmü kapsamında talep edebileceği, davalı … her ne kadar düzenlediği poliçe ile sürücünün ve işletenin kusuru kapsamında sorumluluğu üstlenmiş ve istinaf ilamı öncesinde alınan kusur raporunda ——— plakalı araç sürücüsünün kusur oranı % 90 olarak belirtilmiş ise de davacının söz konusu araçta yolcu olarak bulunması ve KTK m.88 hükmü gereğince davacı uhdesinde oluşan zarardan davalının taraf olarak gösterilmeyen diğer sorumlularla birlikte müteselsilen sorumlu olduğu ve bunlar arasındaki iç ilişkideki kusur oranının davacı yönünden hükmedilecek tazminata etkisi bulunmadığı, davacının belirlenen tüm zararı poliçede üstlenilen teminat ile sınırlı kalmak kaydı ile davalıdan talep edebileceği, her ne kadar dava açılmadan önce davalı … şirketine başvuru yapıldığı, sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme ile sabit ise de sigorta şirketinin tebellüğ tarihine dair dosyaya bir delilin sunulmadığı, dolayısıyla ödeme yapılan tarih olan 13/10/2019 tarihinde temerrütün oluştuğu, davacının bu tarihten itibaren faiz isteminin yerinde olduğu, yine davacı vekil tarafından istinaf ilamı sonrası alınan tazminat hesabına ilişkin rapor sonrası 03/10/2023 tarihli dilekçede, dava konusu maluliyet zararına dair talebinin 60.428,66 TL’ye yükseltilmiş olduğu belirtilmiş ise de İstinaf Mahkemesi’nce verilen karar öncesinde 15/03/2019 tarihinde davanın değerinin 100.931,20 TL’ye yükselttiği, davacı vekili tarafından HMK m.107 hükmü kapsamında dava değerinin bu miktar olarak belirlendiği, bir an için davacının bilirkişi raporu ile dava değerini bu miktara yükselttiği düşünülecek olsa dahi davacı vekili tarafından, değerin belirlendiği ilk dilekçe öncesi sunulan bilirkişi raporuna itiraz edilmediği bu hususun da davalı lehine müktesep hak oluşturduğu kanaatine varılarak sürekli engellilik tazminatına ilişkin dava değerinin 10.931,20 TL olması sebebiyle bu istem yönünden davanın kısmen kabulü ile 60.428,66 TL’nin 13/10/2016 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; davacının destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin olarak ise davacı ile kazada vefat eden babaannesi ——– arasında doğrudan destek ilişkinin bulunmadığı, davacının anne ve babasının sağ ve evlilik birliği içerisinde olduğu ve kaza tarihinde çocuk olan davacının asli desteğinin ebeveynleri olduğu bu durumun aksini yani vefat eden babaanne ile davacı arasında özel ve ayrık bir durumun bulunduğunu ispat eder bir delilin sunulmadığı anlaşıldığından bu istem yönünden iddianın ispat edilemediği kanaatine varılarak davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Davacının sürekli sakatlık zararına ilişkin davasının kısmen kabulüne karar verildiği ancak fazlaya ilişkin istemin reddine dair karar verilmediği gerekçe yazımında farkedilmiş, kısa karar ile hüküm farklı olmayacağından bu husus gerekçede açıklanmakla yetinilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin davasının reddine,
2-Davacının sürekli sakatlık zararına ilişkin davasının kısmen kabulü ile 60.428,66 TL’nin 13/10/2016 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 4.127,88 TL harçtan daha önceden ödenen toplam 374,20 TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 3.753,68 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 17.900,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacılardan müştereken müteselsilen alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacılar tarafından yapılan; 29,20 TL Başvuru Harcı, 29,20 TL Peşin Harç, 345,00 TL Islah Harcı, olmak üzere toplam 403,40 TL harcın davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
7-Davacılar tarafından yapılan; 2.400,00 TL Bilirkişi ücreti, 1.385,50 TL tebligat, posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 3.785,50 TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 2.266,42 TL lik kısmanın davalıdan alınarak davacılara verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise davacılar üzerinde bırakılmasına,
8-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğine yatıran tarafa iadesine,
Dair, Taraf vekillerinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde ——– Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 30/11/2023