Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/318 E. 2022/434 K. 18.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/318 Esas
KARAR NO : 2022/434

DAVA : Yargılamanın İadesi (Alacak)
DAVA TARİHİ : 28/09/2007
KARAR TARİHİ : 18/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Yargılanmanın Yenilenmesi(Alacak) talepli davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Yargılamanın iadesini talep eden vekili talep dilekçesinde özetle; mahkememizin —– esas sayılı dosyasında görülen davanın, davacı—- hesabı bulunan ———————— hesabından ilgili şirketin herhangi bir hesap havalesi konusunda talimatı bulunmadığı, verilen havale talimatının sahte olduğu gerekçe gösterilerek müvekkilinin hesabına havale edilen ———- talebiyle açıldığını, ancak bu havale talimatının sahte olmasının söz konusu olmadığını, çünkü dava konusu yapılan havaleden önce —– yine müvekkilinin—— yapıldığını, söz konusu havale ile dava konusu yapılan havale onayını aynı kişilerin verdiğini,—– tarihli —-herhangi bir itirazda bulunmayan —— ——– olduğunu iddia etmesinin anlaşılır bir durum olmadığını, dosya içerisinde ki havale talimatları incelendiğinde iki havale talimatında da şirketin imza yetkilisi —- isimli kişinin imzası bulunduğunu, davacı bankaca —— işlemi gerçekleşmesine rağmen müvekkili ————— işlemi için alacak davası açılmazken ————meblağ için müvekkili aleyhine alacak davası açmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, müvekkili tarafından dosyaya sunulan,——- tarafından verilen evraklar incelendiğinde ——- arasındaki ticari ilişkinin kayıt altında olduğunu ve o tarihte ki yasal mevzuata uygun olduğunu, ancak mahkememiz tarafından iş bu belgelerin değerlendirilmemesini kendilerince anlaşılamadığını, davacı bankaya, sahte olduğu ileri sürülen havale talimatlarının asıllarının, —– —- yetkili temsilcilerinin isimlerini bildirmeleri için ve dava dilekçesinde dayandıkları delilleri sunmaları için kesin süre verilmesine ve delillerini sunmadıkları takdirde bu delillere dayanmaktan vazgeçilmiş sayılacağının ihtaratı yapıldığını, ancak davacı bankanın bu süreye uymadığını, aradan uzun bir zaman geçtikten sonra ve dosya bilirkişiye verilmeden bir gün önce davacı vekilleri tarafından dosyaya eklendiklerini, mahkemenin kesin süresine rağmen sunulmadığı için hükme esas alınamayacak bilgi ve belgelerin kendilerince anlaşılamayan bir şekilde önce bilirkişi raporunda daha sonra hükme gerekçe yapıldığını, bu durumun açıkça hukuka aykırı olduğunu, haricen yaptıkları araştırmaya göre——– gerek ilgili —– —– uyarınca ———– şeklinde bir unvanın bulunmadığını ve ———ile yapılan görüşmede —— olmadığının tespit ettiklerini, hükme ve bilirkişi raporuna esas aldığı davacı banka tarafından sunulan delillerin —– sahte olarak hazırlandığını, mahkeme tarafından belgelerin doğruluğu ve geçerliliği yasal mevzuat kapsamında değerlendirilmeden davanın kabulüne karar verilmesinin açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ederek müvekkili aleyhine mahkememiz tarafından verilen kararın icrasının durdurulmasına, HMK’ nun 375. maddesinin ç ve h bentlerinde belirtilen “yargılama sırasında, aleyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilemeyen bir belgenin, kararın verilmesinden sonra ele geçirilmiş olması.” ve “lehine karar verilen tarafın, karara tesir eden hileli bir davranışta bulunmuş olması” sebeplerine dayanarak —– karar sayılı ilamı hakkında yargılamanın yenilenmesi taleplerinin kabulüne karar verilmesini ve mahkemenizin —— karar sayılı ilamının ortadan kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Karşı taraf vekili yargılamanın iadesi talebine karşı cevap dilekçesinde özetle; ——–. sayılı kararına konu dava dosyası incelendiğinde yargılamanın iadesi talep edilen iddiaların tamamının zaten ilk derece mahkemesi yargılamasında tartışıldığını ve yerel Mahkeme’ce reddedildiğini, temyiz talebi ile tekrar inceleme konusu yapılan aynı iddiaların — — sayılı onama kararı ile de reddedildiğini, … tarafından ——– yoluna başvurulmadığından da hükmün—- kesinleştiğini, yerel Mahkeme tarafından incelenip reddedilen, Yargıtay denetiminden geçmesi akabinde de kabul görmeyen ve HMK m. 375 çerçevesinde somutlaştırılmayan bu iddiaların, hüküm tarihinden 12 sene, kesinleşme tarihinden ——tekrar dile getirilmesindeki—– tutarsa” denemesinden başka bir şey olamayacağını, HMK m. 377/1(c) gereği hak düşürücü süre en fazla kesinleşme tarihinden itibaren üç aya kadar uzatılabilir ve bu süre de geçmiş olup, iddialar HMK m. 375 kapsamına girmediğini beyan ederek HMK m. 375/1(ç) ve HMK m. 375/1(h) maddeleri uyarınca yargılamanın iadesi talebi için hak düşürücü süre HMK m. 377/1(e) hükmü gereği geçmiş olduğundan ve öne sürülen iddiaların HMK m. 375 kapsamına girmediğinden, yargılamanın iadesi talebinin HMK m. 379 gereği öncelikle esasa girilmeksizin usul yönünden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise de HMK m. 378/2 uyarınca davacı … tarafından müvekkilinin olası zarar ve ziyanını karşılayacak miktarda teminatın gösterilmesine, yargılamanın iadesi talebinin esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Yargılamanın iadesi talebinde bulunulurken harç ve gider avansı yatırılmadığından mahkememizin—-tutanağında; Harçlar Kanunu uyarınca 80,70 TL başvurma harcı ve 9.616,50 TL peşin harcı,500,00 TL. gider avansını yatırması için yargılamanın iadesi talep eden tarafa 2 hafta kesin süre verildiği, verilen kesin süre içerisinde eksik harç ve gider avansının yatırıldığı anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacı talep eden tarafından HMK’nun 381.maddesine göre kararın icrasının durdurulmasını talep edilmiş ise de, yapılan ön incelemede şartları görülmediğinden icranın durdurulması talebinin tensiben reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Dava; HMK’ nın 375. maddesinin ç ve h bentlerinde belirtilen “Yargılama sırasında, aleyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilemeyen bir belgenin, kararın verilmesinden sonra ele geçirilmiş olması.” ve “Lehine karar verilen tarafın, karara tesir eden hileli bir davranışta bulunmuş olması.” sebeplerine —-sayılı ilamı hakkında yargılamanın iadesi istemine ilişkin olup, Uyuşmazlığın, yargılamanın yenilenmesi şartlarının mevcut olup olmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmaktadır.
Yargılamanın iadesi istemine ilişkin mahkememizin (Kapatılan——- —-sayılı, dava dosyasında davacı … tarafından davalı … aleyhine açılan Alacak talepli davada —— tarihli karar ile;
“Asıl alacağın ve faizin aşağıda hükmedilen dışında kalan bölümü hakkında dava konusuz kaldığından esası hakkında karar verilmesine ——– karşılığı TL nin davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine, dava, mahiyeti itibarı ile tam olarak kabul edildiğinden davacı tarafın—– yatırdığı teminatının iadesine” şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır.
Yargılamanın iadesi istenen ——– karar sayılı ilamı ile Onanmış olup,—– ilamının temyiz talebinde bulunan … vekiline usulüne uygun şekilde — tarihinde tebliğ edilmesine rağmen süresi içinde karar düzeltme yoluna başvurulmadığından mahkememiz kararının 10/07/2012 tarihi itibarı ile kesinleştiği anlaşılmıştır.
Yargılamanın yenilenmesini talep eden tarafın yargılamanın iadesi talebini dayandırdığı hususlar incelenmiş ve HMK’nun 375. Maddesinde sayılan hallerden olup olmadığı denetlenmiştir. Yapılan inceleme sonucunda; yargılamanın yenilenmesini talep eden tarafın ileri sürdüğü hususların yargılamanın iadesinin istenmesi için kanunda sayılan hallerden hiçbirine girmediği, ayrıca HMK’nun 377.maddesinde belirtilen 3 aylık süre içerisinde de açılmadığı anlaşılmakla HMK’nun 379 maddesi gereğince yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Yargılamanın yenilenmesi talebinin HMK 379.maddesi uyarınca reddine,
2-Alınması gereken 80,70 TL harcın, peşin alınan 9.616,50 TL. harçtan mahsubu ile 9.535,80 TL. harcın yargılamanın yenilenmesini talep eden tarafa iadesine,
3-Yargılama giderlerinin yargılamanın yenilenmesini talep eden taraf üzerinde bırakılmasına,
4-Karşı taraf lehine Karar tarihinde yürürlükte bulunan —- göre takdiren —nispi ücreti vekaletin yargılamanın yenilenmesini talep eden taraftan alınarak karşı tarafa verilmesine,
5-Bakiye gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, yargılamanın yenilenmesini talep eden davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.