Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/30 E. 2022/973 K. 08.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/30 Esas
KARAR NO : 2022/973

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/12/2020
KARAR TARİHİ : 08/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —— faaliyet gösterdiğini, davalı tarafın ——– sözleşme —— tükettiği elektrik bedeline ilişkin düzenlenen faturaların gününde ödenmemesi üzerine icra takibi yapıldığını, borçlunun süresi içerisinde borca itiraz etmiş olup, yapılan bu itiraz haksız ve hukuki mesnetten uzak iddalardır. müvekkil şirket borçlu şirket ile yapmış olduğu —– sözleşmesinde belirtildiği üzere bu sözleşmenin uygulanmasında anlaşmazlık olması durumunda —– esas alınacaktır. ——- ——- uyuşmazlığın —— hukuki yola başvuracağını kabul ettiklerini,—— ödenmemiş olması sebebi ————— sayılı dosyasıyla icra takibine konu edildiğini, bu faturaların —- tarihleri ekte sunulan fatura örneklerinde görüleceğinin, yapılan icra takibi borçlu tarafından öğrenildiğini, borçlu tarafından süresinde—– itirazda bulunulduğunu, borçlu tarafın yapmış olduğu bu itiraz haksız ve kötüniyetli yapılmış bir itiraz olup, bu sebeple yapılan takip durduğunu, haksız hukuki mesnetten uzak kötüniyetle yapılan bu itirazların ivedi olarak siz sayın mahkemenizden tarafından iptal edilmesi zarureti hasıl olduğunu, dava ve şikayet hakkımız saklı kalmak üzere borçlu şirketin icra takibine yaptığı itirazın iptaline ve %20 icra inkar tazminatına yükletilmesine yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının sunacağı sözleşme, belge, fatura ve işlemlerde müvekkilimin imzası olmadığı gibi adına ——— hariç hiçbir hukuki işlem olmadığından davanın reddi gerekmektedir. Yanlış açılan davanın reddiyle, alacağın yüzde 20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama harç ve giderleri ,vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava, itirazın iptali istemine ilişkin olup,——– verilen görevsizlik kararı sonrası Mahkememize tevzi edilmiştir.
7155 sayılı yasanın 20.maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5. maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 5/a maddesindeki; “Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan —- başvurulmuş olması dava şartıdır.” şeklindeki düzenleme ile kanunun yürülüğe girdiği ———– açılacak konusu alacak ve tazminat olan ticari davalarda —-müessesesi getirilmiş ve —- için başvurunun bir dava şartı olduğunu benimsenmiştir.
———- davalının bilanço esasına göre defter tuttuğu bildirildiğinden, her iki tarafın tacir olup, uyuşmazlık da her iki tarafın ticari işletmesinden kaynaklanmaktadır. Bu nedenle dava——– arabuluculuğa tabidir.
7155 Sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23. maddesi ile 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nda dördüncü bölümden sonra gelmek üzere “Dava Şartı Olarak Arabuluculuk” başlığıyla beşinci bölüm eklenmiş ve eklenen 18/a maddesine göre;
(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise —— aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, —— faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir.Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın,dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir…”
Anılan bu madde uyarınca davacı vekiline 21/12/2022 tarihli yenileme tensip tutanağı ile meşruhatlı ve ihtaratlı tebligat çıkarılmış, usulüne uygun tebliğ yapılmış olmasına rağmen davacı vekilinin kanunda açıkça belirlenen 1 haftalık kesin süre içerisinde arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini mahkememize sunmadığı anlaşılmıştır. Dava öncesi arabulucuya başvuruya ilişkin dava şartının yerine getirilmeden davanın açıldığının anlaşılması nedeniyle 6102 sayılı TTK’nun 5/A. maddesi ile 6325 sayılı kanunun 18/a maddesi uyarınca dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM ; Yukarıda açıklandığı üzere;
1-6102 sayılı TTK’nun 5/A. maddesi ile 6325 sayılı kanunun 18/a maddesi uyarınca dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 177,05 TL harçtan mahsubu ile bakiye 96,35 TL’nin davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan ——- 7/2.maddesinne göre takdir olunan 2.311,59-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davalı vekilinin yüzüne karşı davacının yokluğunda verilen gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yasa yolu açık açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.