Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/29 E. 2022/783 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/29 Esas
KARAR NO : 2022/783

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/01/2022
KARAR TARİHİ : 18/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari iş ilişkisi kurulmuş olduğunu, davalı tarafın müvekkili şirketten mal satın aldığını ve müvekkili şirkete servis hizmeti yaptırdığını, taraflar arasındaki bu ticari ilişkiden kaynaklanan ve davalı şirketin müvekkili şirkete olan borcundan dolayı cari hesap alacağı tahsil edilemeyince, davalı tarafa —– yevmiye, 18.08.2021 tarihli ihtarnamesi ile borcun ödenmesi için ihtarname gönderildiğini, gönderilen ihtarnamenin borçlu tarafa 18.08.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, gönderilmiş olan ihtarnameye rağmen bahse konu borç ödenmeyince fatura ve cari hesaba dayalı olarak 168.053,11 TL asıl alacak ve 1.773,77 TL işlemiş faiz (ihtarname ile temerrüde di 21.08.2021 tarihinden itibaren) olmak üzere toplam 169.826,88 TL olarak borçlu şirket hakkında önce —– sayılı dosyasıyla takip yapıldığını, davalı tarafından icra dairesinin yetkisine itiraz edilmesi üzerine dosyanın —–sayılı dosyasında icra takibine devam edildiğini, ——sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrinin borçlu şirkete 08.11.2021 tarihinde —–olarak tebliğ edilmiş olduğunu, borçlu şirket tarafından 12.11.2021 tarihinde borca itiraz edildiğini, bu itiraz üzerine müvekkilinin bahsettikleri alacaklarının ödenmesi için dava şartı olan arabuluculuğa başvurduğunu, davalı taraf ile anlaşma sağlanamadığını, borçlunun yerinde olmayan itirazlarının iptalinin gerektiğini, borçlunun her ne kadar herhangi bir borcu olmadığından bahisle icra takibinde ödeme emrine, borca, ferilerine ve faize itiraz etmiş ise de müvekkili şirketin muhasebe kayıtlarında takip tarihi itibari ile davalı şirketin 168.053.11 TL müvekkili şirkete borçlu olduğunun anlaşıldığını, icra takibi öncesi ve sonrasında davalı borçlunun borcunu ödememekte ısrar ettiğini, borcun ödendiğini gösterir herhangi bir evrak da sunamadığını, davalı-borçlunun iş bu takibe haksız ve mesnetsiz olarak itiraz ederek takibi durdurduğunu, borcun ve ticari ilişkinin varlığının irsaliye, fatura, onaylı teklif formları, servis raporları, —— formları ve cari hesap ekstresi, ihtamame ve diğer evraklar ile sabit olduğunu, alacağa konu fatura ve irsaliyelerin iş bu dilekçeleri ekinde Sayın Mahkemeye sunulduğunu belirterek, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı tutulmak kaydıyla davalarının kabulüne, davalının—–numaralı dosyasına vaki itirazın iptali ile 9020’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin hiçbir nam altında davacıya borcu bulunmadığını, bu nedenle yapmış oldukları itirazın haklı ve hukuka uygun olduğunu, bununla birlikte icra takibinde alacağa uygulanan faiz oranının geçersiz, fahiş ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, taraflar arasında akdedilmiş bir sözleşme ve cari hesaba dayalı bir ticari ilişki bulunmamasına karşın mesnedi belirsiz alacak kalemleri çıkarılarak alacaklı olduğu iddiasına itibar edilemeyeceğini, taraflar arasında akdedilmiş bir sözleşme ve süregelen bir ticari ve cari hesap ilişkisi bulunmadığını, alacak doğurur davacı tarafından müvekkiline verilmiş bir hizmet ve/veya teslim edilmiş bir mal da bulunmadığını, müvekkili adına düzenlenmiş fatura olduğu ve müvekkiline tebliğ edildiği ve söz konusu fatura nedeniyle müvekkilinin davacıya borçlu olduğunu kabul etmediklerini, davacı ile davalı arasında gerek sözleşmesel gerekse de cari hesaba dayalı bir ticari ilişkinin ve davalı müvekkilinin borcunun olmadığının ticari defter ve kayıtlarla da sabit olduğunu, davacı yanın icra inkar tazminat talebinin reddi gerektiğini, hiçbir suretle alacağı kabul anlamına gelmemekle birlikte, itiraza konu alacağın likit olmadığını, yargılamayı gerektirdiğini belirterek, haksız ve mesnetsiz işbu davanın reddine, kötü niyetli alacaklı hakkında %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava itirazın iptaline ilişkindir.
UYAP sisteminden dosyamız arasına alınan—– Esas sayılı icra dosyasının 13/09/2021 tarihinde —— Esas sayılı dosyadan davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalı tarafça yapılan yetki itirazına davacının kabul beyanı sunması sonucu dosyanın—– İcra Tevzi Bürosuna gönderilmesi akabinde—- sayılı esasına kaydedilmesi sonucu başlatıldığı iş bu dosyadan düzenlenen ödeme emrinin davalıya 08/11/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalının süresinde 12/11/2021 tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının; borçlu tarafından yapılan itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.7155 sayılı Kanun’un 20. Maddesi ile eklenen 5/A maddesi uyarınca arabuluculuk başvurusunda bulunulmuştur. arabuluculuk son tutanağında icra dosya borcunun ödenmesi hususunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin arabuluculuk son tutanağı dosya arasına alınmıştır.
Yapılan incelemede uyuşmazlığın 10/12/2020 tarih —- fatura numaralı 51.706,51-TL bedelli, 15/02/2021 tarihli —– fatura numaralı 7.010,38-TL bedelli ve 04/05/2021 tarih ——fatura numaralı 147.288,89-TL bedelli 3 adet —– kaynaklandığı, iş bu faturaların fotokopilerinin dosyada bulunduğu, faturalara ilişkin —–teslim alan kısmında isim ve imza bulunmasa da ilgili faturaların davalı tarafça ilgili aylarda bağlı olduğu vergi dairesine—– formu ile bildirildiği, bu kapsamda takip dayanağı faturaların davalı tarafça teslim alındığının kabul edilmesi gerektiği, hüküm kurmaya elverişli 02/09/2022 tarihli bilirkişi raporunda hem davalının hem de davacının 2020 ve 2021 yıllarına ait ticari defterlerinin usulüne uygun tutularak birbirini doğruladığı, bu kapsamda taraflar lehine delil olma özelliğine haiz olduğunun tespit edildiği, yine aynı raporda dava konusu 3 adet faturanın hem davacının hem de davalının defterlerine kaydedilmiş olduğunun tespit edildiği, davacının defterlerinin incelenmesinde 13/09/2021 tarihi itibariyle davacının 168.053,11-TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davalının defterlerinin incelenmesinde ise; 13/09/2021 tarihi itibariyle davalının 168.053,79-TL borçlu olduğunun tespit edildiği, bu kapsamda tarafların defterlerinin birbiriyle uyumlu olduğu, takip tarihi olan 13/09/2021 tarihi itibariyle davacının 168.053,11-TL asıl alacak ve 1.773,77-TL işlemiş faiz talebinde haklı olduğu, davalının itirazının haksız olduğu tespit edilerek davacının davasının kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuş, alacak cari hesaba dayanıp likit olduğundan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile; davalı tarafından —–Esas sayılı takibine yapılan itirazın iptaline, takibin 168.053,11-TL asıl alacak ve 1.773,77-TL işlemiş faiz üzerinden devamına,
2-Alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
3-Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan asıl alacağın %20 ‘si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine,
4-Alınması gereken 11.600,87-TL karar harcına karşılık peşin alınan 2.051,09-TL harcın mahsubu ile bakiye 9.549,78-TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından sarfolunan 1.616,00-TL yargılama gideri ve peşin alınan 2.051,09-TL karar harcı toplamı 3.667,09-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı lehine —– vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Dava şartı olması nedeniyle taraflarca başvurulan—– nolu arabuluculuk görüşmeleri neticesinde belirlenen 1.320,00-TL ücretin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
8-Talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.