Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/27 E. 2023/733 K. 26.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/27
KARAR NO : 2023/733

DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/01/2022
KARAR TARİHİ : 26/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, dilekçesinde özetle; davalı borçlu aleyhine —- İcra Müdürlüğü —-sayılı dosyası ile cari hesaptan ve protokolden kaynaklanan alacak için başlatılan icra takibine borçlu —-. Tarafından 26.07.2021 tarihinde cari hesaptan kaynaklanan asıl alacak ödenerek işlemiş faiz yönünden itiraz edilmiş olup işbu itirazlar neticesinde icra takibi durdurulduğunu, Davacı şirket ile davalı borçlu arasında davacının yemek hizmeti vermesinden kaynaklı cari hesap ekstresi ve 26.04.2018 tarihli Protokol imzalanmış olup davalı tarafından sözleşmeye istinaden verilmiş olan hizmetin bedelleri ödenmemiş ve taraflar arasında akdedilmiş protokolün gereğinin yerine getirilmediği, Hizmet bedellerinin ödenmesi için borçlu aleyhine 02.07.2021 tarihinde 18.426,00-TL’lik cari hesaba ve 132.340,16-TL’lik protokol gereği yapılması lazım gelen ödemelerin yapılmamasına dayalı olarak —– İcra Müdürlüğü —– Sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını, Davalı borçlu—- itiraz dilekçelerinde davacı —– işlemiş faizden kaynaklı herhangi bir borcu olmadığı belirtilerek faiz ve fer’ilerine itiraz edildiğini, takibe konu asıl alacak ise icra dosyasına borçlu—– tarafından ödendiğini, Borçlu tarafından —–İcra Müdürlüğü —–Sayılı dosyaya takip sonrasında takibe konu asıl alacak ödendiğini, takip sonrası borçlular tarafından ödeme yapılması ferilere itirazlarının haksız olduğunu açıkça ortaya koyduğunu, Protokolün IV Hükümler maddesinin 3. Fıkrasında açık bir şekilde “Borçlu, herhangi bir ayda ilgili ödemenin vade tarihinden vade tarihinden itibaren 20. Günün sonuna kadar tam olarak ödenmemesi, eksik ödenmesi ya da hiç ödenmemesi halinde alacaklının herhangi bir ihtar ve ihbarda bulunmaksızın işbu protokole konu alacağın tamamını 26.04.2018 tarihinden itibaren işlemiş ve ödeme anına kadar işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili için yasal yollara başvurulabileceğini açıkça kabul, beyan ve taahhüt eder.” şeklinde hüküm kurularak ödeme yapılmaması halinde alacağa protokol tarihinden itibaren faiz işletileceği açık bir şekilde ifade edildiğini, Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle; fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile; ğu itirazının iptali ile takibin takip tarihi itibariyle işleyecek avans faizi ile birlikte devamına, Takip sonrası yapılan ödemelerin infaz aşamasında İcra Müdürlüğünce dikkate alınmasına, Davalı borçlu şirket aleyhine haksız itirazı nedeniyle % 20’ den aşağı olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dilekçesinde özetle; davacı tarafça yapılan icra takibine yönelik olarak asıl alacağa yönelik bir itirazımız olmamış ve sadece ödeme emrinde yer alan 80.257,16 TL işlemiş faiz talebine tarafça itiraz edildiğini, nitekim davacı alacaklının kesinleşen asıl alacağı da tarafımızdan dosyaya tamamen ödendiğini, Yapmış olduğumuz itiraz Takip öncesi işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığına ilişkin olup, açılan davadan da anlaşılacağı üzere herhangi bir ihtar mevcut olmayıp, temerrüt koşulları oluşmadığını, davacının ilamsız takibe konu alacağına yönelik geçmişe ilişkin faiz talebi ancak ihtar ile alacaklıyı temerrüte düşürmesi halinde istenebileceği, bu halde dahi faizin işlemeye başlaması ihtar tarihinden itibaren gerçekleşeceğini, Yukarıda da arz edildiği üzere ve dosya kapsamından da görüleceği üzere davacının temerrüt ihtarı mevcut olmadığını, bu bakımdan yapılan takipte takip öncesi istenen faize yönelik yaptığımız itiraz haklı ve yerinde olduğunu, yapılacak incelemede bu hususun gözetilmesini talep etmiştir.Mahkememizce 01/08/2022 tarihli bilirkişi raporu dosya arasına alınmıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile davacı ile davalı arasında imzalanan protokol uyarınca davalının protokole aykırı davranması nedeniyle davacının başlattığı icra takibine, asıl alacak miktarı ödendikten sonra davalı tarafça işlemiş faiz yönünden yapılan itirazın iptali talebinden ibarettir.
—-. İcra Müdürlüğü’ne yazılan müzekkereye istinaden —-Esas sayılı icra dosyası işbu dosya arasına alınmıştır.
İcra takibine yapılan itirazın iptali 2004 sy. İİK md. 67’de düzenlenmiştir. Buna göre; “(1)Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
(2) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
(3) İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.

İşbu davanın yasal bir yıllık süresinde açıldığı anlaşılmakla esastan incelemeye geçilmiştir. Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.7155 sayılı Kanun’un 20. Maddesi ile eklenen 5/A maddesi uyarınca arabuluculuk başvurusunda bulunulmuştur. arabuluculuk son tutanağında icra dosya borcunun ödenmesi hususunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin arabuluculuk son tutanağı dosya arasına alınmıştır.Davaya konu icra takibinde takip öncesi işlemiş faiz talebinde bulunulmuştur ve davalı tarafından yalnızca işlemiş faiz yönünden takibe itiraz edilmiştir. İcra takip tarihinden önceki dönem için temerrüt faizine hükmedilmesi TBK’nın 117.maddesi koşullarına bağlıdır. İşbu davada uyuşmazlık; davalının, davacı tarafından takip tarihinden önce temerrüte düşürülüp düşürülmediği hususunda toplanmaktadır.
Taraflar arası imzalanan protokole bakıldığında 251.275,97 TL olan borcun 10 eşit takside bölündüğü, ilk ödemenin 20.11.2020 tarihinde yapılacağı, takip eden ödemelerin de her ayın otuzu veya bu gün tatile denk geldiğinde her ayın son iş günü üzerinden vade tayin edildiği, herhangi bir ayda ilgili ödemenin vade tarihinden itibaren yirminci günün sonuna kadar tam olarak ödenmemesi, eksik ödenmesi ya da hiç ödenmemesi halinde protokole konu alacağın tamamını 26.04.2018 tarihinden itibaren işlemiş ve ödeme anına kadar işleyecek avans faizi ile birlikte talep edilebileceğinin kararlaştırıldığı görülmektedir. Mahkememizce usulüne uygun olarak alınan denetime ve hüküm kurmaya elverişli olan 01.08.2022 tarihli bilirkişi raporunda yapılan hesaplama dikkate alındığında takip tarihi itibariyle taleple bağlılık kuralı da gözetilerek davacının 80.257,16 TL faiz alacağı bulunduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmiştir. Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kabulü ile, davalının —-. İcra Müdürlüğü’nün —-esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 80.257,16 TL işlemiş faiz yönünden devamına,
2-Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gereken 5.482,37-TL karar harcına karşılık peşin alınan 215,48-TL harcın mahsubu ile bakiye 5.266,89-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarfolunan 2.033,00-TL yargılama gideri, 215,48-TL peşin harç ile 80,70-TL başvuru harç gideri toplamı 6.689,18-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 17.900,00-TL avukatlık ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Dava şartı olan arabuluculuk görüşmeleri neticesinde —- Arabuluculuk Bürosu’nun —— Arabulucuk Başvuru Nolu dosyada taktir olunan 1.320,00-TL ücretin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,Dair, Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ve davalı vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.