Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/218 E. 2023/782 K. 10.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/218
KARAR NO : 2023/782

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 22/03/2022
KARAR TARİHİ : 10/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin uluslararası kargo gönderimi piyasasında önde gelen ve kurulduğu günden bu yana 8 yıldır sektörde saygın yer edinmiş —-üyesi, —-Genel Müdürlüğü tarafından Yetkili Acente belgesine sahip aynı zamanda hızlı — kurye lisansına sahip bir anonim şirket olduğunu, gerçek ve tüzel kişi müşterilerinin gönderilerini alıp bu gönderileri —— gibi global firmalar vasıtasıyla hedeflenen yurtdışındaki alıcılara ulaştırdığını,—- uluslararası kargo taşımacılığı yaptığını, davalı şirket tarafından müvekkili şirket aracılığıyla —- iki adet kargo gönderildiğini, davalıya uluslararası kargo gönderim hizmeti verilmiş olduğunu, bu ticari ilişkiden dolayı davalı şirkete faturalar gönderildiğini, ancak kesin vadesi gelmesine rağmen müvekkiline ödemelerin yapılmadığını, tüm iyiniyetli çaba ve uyarılarının davalı tarafından dikkate alınmadığını ve davalı aleyhine—–İcra Dairesi —–. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli olarak, borca itiraz ettiğini, tüm ticari ilişkiye, yaptığı gönderilere, aldığı hizmete ve faturalara rağmen müvekkiline borcu olmadığını beyan ederek takibi durdurduğunu, gerek davalı aleyhine başlattıkları icra takibinin dayanağı belgeler olan, gerekse dava dilekçeleri ekinde sundukları cari hesap ekstresi ve faturaların detayında ayrıntılı olarak davalıya verilmiş hizmetin, yapılan gönderinin detaylarının bilgilerinin belirtilmiş olduğunu,—– olan gönderi—– numarası—–olan gönderi —– numarası —– belgeleri ile davalının gönderilerinin —– firması aracılığıyla yurt dışındaki hedef ülke ve adreslere gönderildiğini, dilekçeleri ekinde sundukları —- yurt dışı gönderim belgelerinin, proformaların, gönderilerin fotoğraflarının, bu fotoğraflarda paketlerin üstüne yapıştırılmış olduğu görülen konşimento belgelerinin hizmetin verildiğini ve ticari ilişkiyi ispatladığını, ancak davalının müvekkili şirketten hizmeti almasına rağmen borcunu ödemediğini, yine tarafların ticari defterleri incelendiğinde de davalarının haklılığının ispatlanmış olacağını, müvekkilinin hukuk yollarına başvurmadan önce alacağını sulh yoluyla tahsil edebilmek için davalı ile defalarca görüştüğünü ancak davalının “Gönderilerin —- ile gönderilmesi neticesinde fiyatların yüksek olduğunu” haksız bir biçimde mazeret göstererek ödemeden kaçındığını, müvekkili şirketin genel işleyişte yurtdışı gönderileri yapmak için—–gibi birçok global firmayı aracı olarak kullanmakta olduğunu, bunlardan hangisi müşteri için daha avantajlı ve düşük maliyetli olacaksa o aracı firmayı seçerek —– yurtdışı gönderim hizmetini verdiğini, gönderisinin hangi aracı global firma ile gönderileceği konusunda müşterilere hiçbir taahhüt verilmediğini, ancak alacaklarına konu gönderilerin davalının özel olarak “—–” firması ile gönderim talep etmesi nedeniyle —-ile gönderildiğini, davalıya—- firması ile yapılan gönderilerin fiyatlarının daha yüksek olduğu bilgisi verilmesine rağmen davalının ısrarla gönderilerinin —–ile gönderilmesini talep ettiğini, maliyetin önemli olmadığını, bu firmaya daha çok güvendiğini, ödeme konusunda herhangi bir sıkıntı olmayacağının sözünü verdiğini, müvekkili şirketin web sitesinde bulunan müşterilerin üye girişi ile giriş yapıp, gönderi taleplerini önce internet üzerinden yaptığını, özel notlarını ve tercihlerini belirttiği —-sistemindeki dava konusu alacak ile ilgili gönderilerin sayfalarında açıkça gönderi detaylarında; gönderim yapan müşteri yetkilisinin —– olduğunun, dilekçeleri ekinde paylaştıkları ve müşteri davalı tarafından bilgilerin girildiğinin, bu görüntülerin en altında da “MÜŞTERİ KURYE ÇAĞIRMA NOTU: PAKET —– İLE ÇIKIŞ YAPMALIDIR” talimatının açıkça görüldüğünü, bu sisteme müşterinin kullanıcı adı ve şifresi ile giriş yaparak gönderim talebini ve takibini yapabilmekte olduğunu, bilgi girişi ve notlarını kendisinin sisteme girdiğini, davalının “—-” tercihinin aynı zamanda dilekçeleri ekinde sundukları paket resimlerinin üzerindeki konşimentoya kendisinin kalemle belirttiği ve altını çizdiği “——” belirtmesiyle de açıkça ispatlı olduğunu, gönderi paketlerinin müşteriler tarafından hazırlandığını, müvekkili şirketin müşteri talepleri doğrultusunda hazırlayıp müşteriye gönderdiği konşimentonun müşteri tarafından gönderi paketinin üzerine yapıştırıldığını, müvekkili şirket kuryesine teslim edilmek üzere hazır hale getirildiğini, davalının kendi paketlediği ve konşimento belgelerini yapıştırdığı gönderi paketlerinin “—-” aracı firmasıyla gönderilmesi için bir kez daha bu konşimentoların üzerine kendisinin “—–” yazıp altını çizdiğini, yani davalının gönderilerinin “—–” firmasıyla gönderilmesinin davalının kendi tercihi ve isteği olduğunun tartışmasız ve ispatlı olduğunu, müvekkili şirketin davalıya verdiği gönderi fiyat listesinin müvekkilinin seçtiği en avantajlı aracı kurum ile gönderinin yapılmasını içeren standart fiyat listesi olduğunu, müvekkili ve müşteri için hangi aracı firma daha avantajlı fiyat sunarsa ya da stratejik olarak hangi aracı firmayla çalışılması gerekiyorsa müvekkili şirketin hizmeti tamamlamak için o firmayı seçtiğini, özel indirimler, kampanyalar ya da müşterinin gönderi sayısı taahhüdüne göre özel avantajlı fiyatlar içerebileceğini, müvekkili şirketin davalının gönderilerini özellikle “—–” ile bu fiyatlardan göndereceğine ilişkin hiç bir teklifi, taahhüdü, yazılı veya sözlü beyanı bulunmadığını, bilakis—– ile yapılacak gönderilerin daha pahalı olduğunun, fiyatının davalının elindeki indirimli fiyat listesinden farklı olacağının davalıya belirtildiğini, ancak davalının özellikle bu aracı şirketi tercih ettiğini, gönderilerin yapıldığını, hizmetin alındığını fakat kendisine kesilen faturaları haksız ve mesnetsiz olarak ödemediğini, müvekkili şirket ile davalı arasında borcun tahsili için e-posta yazışmalarının ve telefon görüşmelerinin de yapıldığını ancak davalının sürekli ödeme yapmamak için müvekkilini oyaladığını, davalı tarafın alacaklarının tahsili için başlattıkları icra takibine “müvekkiline bir borcu olmadığı yönünde” itiraz ettiğini ancak dilekçeleri ekinde sundukları e-posta yazışmalarında ve yapılan telefon görüşmelerinde “borcu olmadığına” dair hiç bir beyanda bulunmadığını, borcunu kabul ederek yazışmalar yaptığını, pazarlık etmeye çalıştığını, dilekçeleri ekinde sundukları yazışmalarda açıkça görüldüğü üzere davalının özellikle “—–” tercihi yaptığını, müvekkiline borcu olduğunu, kendisine iyiniyetle bilgilendirmeler yapıldığını, hatta müşteri memnuniyeti sağlamak adına, hiçbir zorunluluk olmamasına rağmen “50 EURO tutarında bir gönderilerinin ücretsiz olarak yapılabileceği” jesti ve desteği teklifinin dahi yapıldığını, ancak davalının kötü niyetli olduğunu, kendisine yapılan tüm iyi niyetli yaklaşımlara rağmen borcunu ödemediğini belirterek, borçlunun icra takibine yaptığı itirazının iptaline ve takibin —–. İcra Dairesi’nin—– sayılı icra dosyası üzerinden devamına, borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen asıl alacak, faizi ve tüm ferileriyle ödemesine ve takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri, arabuluculuk ücreti ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacı şirket aracılığıyla —–iki adet kargo gönderdiğini ve bunun karşılığında davalı şirketçe ekte fotokopisini sundukları iki adet faturanın kesildiğini, ancak kesilen faturalar davacı şirketin ekte sunulan fiyat listesine uygun olmadığından müvekkili tarafından 28.12.2021 tarihinde noter kanalıyla açıklamalı olarak iade edildiğini, ilgili tebligatın 30.12.2021 tarihinde —– tarafından teslim alındığını, kargo gönderim bedellerinin; —- Nolu faturaya ait —– nolu gönderi 09.12.2021 tarihinde çıkmış olup Kur:15.5858 TL, 4,5 kg = 35,00 € x 15,5858 TL = 545,50 TL ve —– nolu faturaya ait ——nolu gönderi 17.12.2021 tarihinde çıkmış olup Kur: 18.5377 TL 7.00 kg = 52.00 € x 18.5377 = 963,96 TL olması gerekirken, davacı şirket tarafından 20.12.2021 tarihinde hem yüksek kurdan hem de farklı fiyattan faturalar kesildiğini, davacı tarafından kesilen —– nolu faturanın 1941,61 TL,—— nolu faturanın 2759,13 TL tutarında olduğunu, olması gereken kargo bedeli 545,50 + 963,96 = 1509,46 TL iken davacı şirket tarafından 1941,61 + 2759,13 = 4774 TL olarak fatura edilmiş olduğunu, aradaki farkın 3191,28 TL olduğunu, listeye göre ——nolu faturanın 35 € olması gerekirken 95 €’dan,——nolu faturanın 52 € olması gerekirken 135 €’dan fatura edildiğini, ayrıca kurun da yüksek tutulduğunu, (1 € = 20,438’den hesaplama yapıldığını), bütün bu nedenlerden dolayı faturaların iade edildiğini, hesaba muhtaç olduğundan dolayı icra takibine itiraz edildiğini, davacı şirket tarafından yeni bir fatura gönderilmediği gibi borcu muaccel kılacak bir ihtarname de gönderilmediğini,müvekkilinin davacı şirketle daha önce de çalışmakta olduğunu, son iki faturaya kadar bütün borçlarını ödediğini, son iki faturanın da ihtilaf dolayısıyla iade edildiğini ve davacı tarafından yeni bir fatura gönderilmediğini, bu nedenle müvekkilinin ödeme yapamadığını, davacı tarafla yapılan görüşmelerde anlaşmaya varılamadığını, müvekkilinin faturaların düzeltilmesini talep ettiğini, karşı tarafın 50 €’luk bedava taşıma teklif ettiğini ancak müvekkilinin faturaların düzeltilmesinin muhasebe açısından daha uygun olacağından bahisle düzeltme talebinde ısrarcı olduğunu, bu esnada karşı tarafın kötü niyetli olarak müvekkiline icra takibinde bulunduğunu belirterek, davanın reddine ve % 20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Eldeki dava, davacının davalıya sunmuş olduğu yurtdışı kargo hizmeti bedeli yönünden davacı tarafından açılan icra takibine davalının yapmış olduğu itirazların iptaline ilişkindir.
—–İcra Müdürlüğü’ne yazılan müzekkereye istinaden —— Esas sayılı icra dosyası işbu dosya arasına alınmıştır.
İcra takibine yapılan itirazın iptali 2004 sy. İİK md. 67’de düzenlenmiştir. Buna göre; “(1)Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
(2) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
(3) İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.

İşbu davanın yasal bir yıllık süresinde açıldığı anlaşılmakla esastan incelemeye geçilmiştir.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
7155 sayılı Kanun’un 20. Maddesi ile eklenen 5/A maddesi uyarınca arabuluculuk başvurusunda bulunulmuştur. arabuluculuk son tutanağında icra dosya borcunun ödenmesi hususunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin arabuluculuk son tutanağı dosya arasına alınmıştır.
Davacı tarafça dava dışı—– firması aracılığı gönderim yapıldığı, bu firma aracılığı ile yapılan gönderimin daha yüksek fiyatlı olduğu, alacağın doğru hesaplandığı iddia edilirken, davalı tarafça yanlış kur alınması suretiyle alacağın fazla hesaplandığı savunulmuştur.
Mahkememizce usulüne uygun olarak alınan, hüküm kurmaya elverişli ve denetime uygun bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde, davacının ticari defterlerine göre davacının davalıdan 4.700,74 TL alacaklı olduğu, davalının ticari defterlerine göre ise davalının borçlu olmadığı, davacı tarafından iki farklı taşıma için dava dışı taşıyıcı —–firmasına toplamda 113,21 Euro karşılığı 1.590,92 TL ödenmiş olsa da davalı taşıtana kendi sunduğu fiyat listesi haricinde —— ile taşımada fiyat farkı oluşacağını ve oluşan fiyat farkını bildirdiğine dair dosya kapsamında bir belge olmadığı, davacının söz konusu takibin dayandığı taşıma açısından talep edebileceği ücretin kendisi tarafından sunulan fiyat listesinden hareketle toplam 87,00 Euro karşılığı 1.615,20 TL olacağı, bu haliyle davacı lehine 24,28 TL pozitif farkın oluşacağı, davacının zarar iddiasının gerçeği yansıtmadığı, sonuç olarak davacının davalıdan 1.615,20 TL talep edebileceği anlaşılmakla talebin kısmen kabulüne, alacak likit olduğundan asıl alacak üzerinden hesaplanan 323,04 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının işbu icra takibini kötü niyetli başlattığına dair dosya kapsamında bir delil ya da belge bulunmadığından kötü niyet tazminatının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1—–. İcra Müdürlüğünün —— sayılı dosyasında davalı borçlu tarafından yapılan İTİRAZININ İPTALİNE, takibin 1.615,20-TL asıl alacak, bu asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte DEVAMINA, fazlaya dair talebin reddine,
2-Alacak likit olduğundan hüküm altına alınan 1.615,20-TL olan asıl alacak üzerinden hesaplanan %20 olan 323,04 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
4-Alınması gereken 269,85-TL karar harcına karşılık peşin alınan 80,70-TL’nin mahsubu ile bakiye 189,15-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından sarfolunan 4.443,50-TL yargılama giderinin davanın kabul kısmına isabet eden 1.526,81-TL’si ile peşin alınan 80,70-TL harç gideri toplamı 1.607,51-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 1.615,20-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 3.085,54-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Dava şartı olması nedeniyle başvurulan —— Arabuluculuk Numaralı görüşmeler neticesinde taktir olunan 1.560,00-TL ücretin davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
9-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,Dair, miktar itibariyle kesin olmak üzere davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.