Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/215 E. 2022/702 K. 23.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/215 Esas
KARAR NO:2022/702

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:22/03/2022
KARAR TARİHİ:23/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Olay tarihi olan— sürücü —sevk ve idaresinde olan—plaka sayılı aracın seyir halinde iken direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, bu kaza nedeniyle müvekkili yolcu — sayılı K.T.K.‘nın ilgili maddesini ihlal ettiğinden kusurlu olduğunu, — plaka sayılı aracın — tarafından sigortalandığını, müvekkiline —tarafından eksik ödeme yapıldığını, Müvekkili —- söz konusu trafik kazası nedeniyle yaralanması sonucu — tarihinde Alınan Maluliyet Raporuna göre —oranında malul kaldığını, haksız olarak mağdur edilmeye devam edildiğini, Müvekkilinin bu mağduriyetinin ve zararının giderilmesi için sigorta şirketinden —- kapsamında alacağı olan maluliyet tazminat miktarının —marifeti ile hesaplanarak müvekkile ödenmesi için dava yoluna gitme mecburiyeti doğduğunu, açıklanan nedenlerden dolayı müvekkilinde oluşan sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri sebebi ile uğramış olduğu zararın güncel verilere göre hesaplaması yapılarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik —-maddi tazminatın davalıdan alınarak müvekkili davacı —ödenmesini, harç, yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesini davanın kabulüne karar verildikten sonra ise vekalet ücretine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından ikame edilmiş olan bu dava ile— tarihinde —meydana gelen— plakalı aracın karışmış olduğu kaza sonucu uğramış olduğu zararın, müvekkil şirket tarafından — plakalı araca ilişkin olarak düzenlenmiş olan — istinaden tahsili talep edildiği, trafik sigortası genel şartlarının A.7. sigortanın başlangıcı ve sonu başlıklı maddesinde; “Sigorta, poliçede, başlama ve sona erme tarihleri olarak yazılan günlerde, aksi kararlaştırılmadıkça, —ile öğleyin— başlar ve öğleyin saat — sona erer.” denildiğini, müvekkil şirket tarafından düzenlenmiş olan poliçe de de trafik sigortası genel şartlarının A.7. Sigortanın Başlangıcı Ve Sonu başlıklı maddesi hükmünün aksi kararlaştırılmamış, akdedilen poliçenin “Genel Açıklamalar ve Özel Şartlar” başlıklı 7. Maddesinde “Bu poliçenin başlangıç tarihi— başlar, her halükarda bitiş tarihi olarak yazılı gün saat —- biter” denildiğini, bu kapsamda poliçenin bitiş tarihinin — saat — olduğunu, başvuru konusu kaza poliçenin bitiş saatinden sonra — meydana geldiğini, müvekkili şirket tarafından düzenlenmiş kaza tarihini kapsayan geçerli bir poliçe bulunmaması dolayısıyla müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, dava konusu kazaya ilişkin evraklarda davacı—- kazaya karıştığına dair herhangi bir belge bulunmadığını, —- görüşmeleri sırasında davacı tarafa bu hususun sorulması üzerine davacı tarafından davacının adının —olarak değiştirildiğinin öğrenildiğini, Davacının adının —olarak değiştirildiğinin tespiti halinde kesin hüküm nedeniyle huzurdaki davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, — tarafından huzurdaki davanın ikamesinden önce müvekkil şirkete yapılan hasar başvurusu üzerine müvekkil şirket tarafından— tarihinde — ödeme yapıldığını, davacı tarafından kendisine yapılan ödemenin eksik bulunması üzerine — sayılı dosya üzerinden —– başvurusu yapıldığını, —– yargılamasına cevap verildiği sırada ödemenin hatalı olarak yapıldığı, dava konusu kazaya karışan aracın gerçekte müvekkil şirket nezdinde sigortalı olmadığının tespit edildiğini, Bu savunmalar üzerine — tarafından yapılan yargılama sonucunda başvurunun reddine karar verildiğini, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114. maddesinde “Aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması.” dava şartı olarak sayıldığını, bu kapsamda davacı yanın tazminat talebinin daha önce kesin hükme bağlanmış olduğundan gerek kesin hüküm gerekse de KTK 111/2 hükmü gereği iş bu davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, huzurdaki davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davanın reddi gerektiği açık ise de hak kaybı yaşamamak adına kusur ve maluliyet raporunu ve diğer aleyhe iddiaları kabul etmediklerini, KTK 111/2 hükmü çerçevesinde hak düşürücü süre ve KTK 109/2 çerçevesinde zamanaşımı itirazında bulunduklarını, açıklanan nedenlerle, ve tüm yasal hakları saklı kalmak kaydıyla; huzurdaki davanın “husumet yokluğu” nedeniyle reddine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile Davalı—ile sigortalı bulunan — plakalı araç ile meydana gelen trafik kazası sonucunda araç içinde yolcu olarak bulunun davacının uğradığı zarara istinaden fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla—– sürekli işgöremezlik tazminatı,— geçici işgöremezlik tazminatı — bakıcı ücreti,— tedavi masrafları olmak üzere toplam —tazminatının davalıdan tahsili talebine ilişkindir.
Davalı —yazılan müzekkereye yanıt verildiği, müzekkerelere verilen cevapların dosya arasına alınmış olduğu görüldü.Davacının Davacı tarafından kendisine yapılan ödemenin eksik bulunması üzerine —- sayılı dosya üzerinden tahkim başvurusu yapıldığı,, dava konusu kazaya karışan aracın gerçekte davacı şirket nezdinde sigortalı olmadığı tespit edilmesi üzerine — tarafından yapılan yargılama sonucunda ihtilaf konusu kazanın poliçe teminatının sona ermesinden sonra vuku bulduğu gerekçesiyle başvurunun reddine karar verildiği ,dolayısıyla dava konusu talebin Tahkim yargılamasına konu edildiği,bu açıdan 6100 sayılı HMK 114/1-ı bendinde ‘Aynı davanın ,daha önceden açılmış ve halen görülmekte olmaması’ dava şartı uyarınca derdest olduğu anlaşılmakla açılan davanın derdestlik dava şartı nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın derdestlik sebebiyle dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE
2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan —vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise karar kesinleştikten sonra yatıran taraflara iadesine,
6-Dava şartı olan arabuluculuk görüşmeleri neticesinde— Arabulucuk Başvuru Nolu dosyada taktir olunan –ücretin davacıdan tahsili ile—
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren — hafta içinde — istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.