Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/21 E. 2022/992 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/21 Esas
KARAR NO : 2022/992

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/01/2022
KARAR TARİHİ : 15/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin mail üzerinden gerçekleşen teklif formu ile davalıdan etiket aldığını, ürünün 18.12.2020 tarihinde teslim edildiğini, teklif formunda sipariş verilen ürün 300 metre iken gönderilen ürünün 250 metre olduğunu, bu hususun davalı tarafça da ikrar edildiğini, eksik ürüne ilişkin ihtara rağmen sonuç alınamadığını ileri sürerek, şimdilik 8.000-TL zararın davalının temerrüt tarihi dikkate alınarak ticari faiziyle davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının herhangi bir zarara uğramadığını, fiyatlandırmanın ağırlık üzerinden yapıldığını, ürünün uzunluğunun sehven 300 metre olarak ifade edildiğini, davacının aradan 4 aylık uzun bir süreden sonra bildirimde bulunduğunu, süresi içinde bildirimde bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacının davalıdan satın aldığı ——- etiketlerinin teklif formunda belirtilen uzunlukta olmadığını iddiasına dayalı tazminat talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, teklif formunda uzunluğu 300 metre olan —– etiketlerinin 250 metre olarak gönderildiğini ileri sürmüş, davalı vekili ise cevap dilekçesinde 100 mikron olan ürünün kalınlığının 105 mikrona çıkarıldığını, kalınlıktan dolayı metrajın kısaldığını, metrajın hatalı yazılmasından dolayı davacının zararının olmadığını savunmuştur.
TBK’nın 219.maddesine göre; “Satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur.Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur.”
TBK’nın “Gözden Geçirme ve Satıcıya Bildirme” başlıklı 223 maddesine göre;
“Alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır. Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır.”Dolayısıyla davacının TBK 227/1-1 maddesindeki seçimlik hakkını kullanabilmesi için gizli ayıp iddiasını TBK 223/2 maddesi uyarınca davalıya hemen bildirmiş olması gerekir.Davacı vekili dava dilekçesinde ürünlerin müvekkiline 18/12/2020 tarihinde teslim edildiğini, eksikliğin davacıya mail yoluyla derhal bildirildiğini beyan etmiştir.
Davacı vekilinin cevap dilekçesinde EK-4 olarak ibraz ettiği ayıp bildirimine ilişkin mailin gönderim tarihinin 21/04/2021 olduğu görülmektedir. Davacı taraf daha sonra davalıya 29/04/2021 tarihli ihtarname göndermiştir.Somut uyuşmazlık, ilgili yasa maddeleri ve deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki uyuşmazlığın tacirler arası mal satışından kaynaklandığı, davacının TBK’nın 219.maddesi uyarınca, davalıdan satın aldığı ürünlerin belirtilen nitelikte olmadığını ileri sürdüğü, davacının ayıp ihbarını ürünlerin tesliminden 4 aydan daha fazla süre geçtikten sonra yaptığı, davacı-alıcının gözden geçirme yükümlülüğünü ihlal ettiği, süresi içinde ayıp ihbarında bulunmadığı, bu nedenlerle TBK’nın 223/2 maddesi uyarınca satılanı ayıpla birlikte kabul etmiş sayılacağı anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN REDDİNE
2-Alınması gereken 80,70 TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 136,62 TL harçtan mahsubu ile bakiye 55,92 TL’nin davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan —— davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, verilen gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde —– Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yasa yolu açık açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.