Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/121 E. 2022/869 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/121 Esas
KARAR NO : 2022/869

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 02/11/2020
KARAR TARİHİ : 10/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile aynı sektörde faaliyet gösteren davalı şirket müvekkil şirkete ait ——tescilsiz markası ile iltibas yaratacak şekilde——ibaresini birebir kullanmak sureti ile haksız rekabete neden olduğunu ileri sürerek, haksız rekabetin tespiti ve menine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davacı şirkete ait müşteri çevresi bazında haksız rekabet oluşturmak gibi bir amacı olmadığını, —–ya da —— ismini kullanan birçok hesap bulunmakta olup; yapılan işin niteliği gereği bu şekilde olan kullanım teknik bir zorunluluk olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
DELİLLER:
Davacı vekili dava dilekçesinde delil olarak;——-geçmiş dönem kayıtları ve kayıtlar üzerinde yapılacak inceleme, davalıya ait——- hesabı ekran görüntüleri ve web sitesi üzerinde yapılacak inceleme, —–web sitesi üzerinde yapılacak inceleme bilirkişi incelemesi, —— 10.09.2020 tarihli cevab-i ihtarname, taraflara ait faturalar, defter ve kayıtlar, ticari defter incelemesi, ticaret sicil ve vergi dairesi kayıtları, —— kayıtları, kamu kurum ve kuruluşları ile özel kurum ve kuruluşlardan sorulacak her türlü bilgi ve belge, dava konusu ilişki ve olaylar hakkında üçüncü kişiler uhdesindeki belge ve kayıtlar, tanık, yemin ve keşife dayanmıştır.Davalı vekili cevap dilekçesinde delil olarak; —– yevmiye numaralı ihtarnamesi, ticari defterler, tanık,—–sorgulama ekranı, davacı ile müvekkili şirket hesaplarına ilişkin ekran görüntüleri, keşif, bilirkişi incelemesi ve Ticaret Sicil Kayıtlarına dayanmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi talebine ilişkindir.
6102 Sayılı TTK’nın 54. maddesinde belirtildiği üzere, haksız rekabete ilişkin hükümlerin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır. Kanunun “dürüstlük kuralına aykırı davranışlar ve ticari uygulamalar” başlığı altında haksız rekabet hallerinin örnek mahiyetinde sayıldığı bu bağlamda, TTK ve 55-1-a’da “Dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışlar”; aynı madde ve fıkranın b bendinde ise “Sözleşmeyi ihlale veya sona erdirmeye yöneltmek” hali haksız rekabet teşkil eden eylemlerden sayılmıştır.Davacı taraf tescilsiz markaları olduğunu ileri sürdüğü ——ibaresinin, davalı tarafından—– platformu olan —— hesabında kullanılarak haksız rekabete neden olduğunu ileri sürmüş, davalı taraf ise ——kelimelerinin kullanımı başlı başına teknik, malın cinsi ve kullanım amacı bakımından bir zorunluluk olduğunu savunmuştur.
Davalının davalının —— hesabında kullandığı—— ibaresinin, davacının alan adı olarak kullandığı —— ibaresine haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı teknik incelemeyi gerektirdiğinden, re’sen seçilen —–ve ticaret hukuku alanında nitelikli —— oluşan 3 kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiş, 21/07/2022 tarihli bilirkişi raporunda; “davacıya ait ——ibaresinin “——satışı” hizmetlerinde faaliyet gösteren herkesin kullanımına açık tanımlayıcı ibare olduğu, ilgili ——alıcı kitlesinin bilinç düzeyi yüksek kişilerden oluştuğu, tarafların satışa sunduğu ürünleri karıştırma ihtimali bulunmadığı, bu sebeple davalı tarafın ——- ibaresinin haksız rekabet teşkil etmeyeceği sonuç ve kanaatine” varılmıştır.
Ancak bilirkişi heyetinde bulunan ——; “Davalının çok fazla seçenek özgürlüğüne sahip olmasına rağmen davacının alan adına ayniyet derecesinde benzeyen—— hesabı oluşturmasının ve bu hesapta davacıyla çok benzer ürünleri satmasının dürüstlük kuralına aykırılık teşkil ettiğinin ve TTK m. 55/1, a-4 kapsamında haksız rekabet olarak değerlendirilebileceğinin kabul edilebileceği sonucuna ulaşılmıştır” şeklinde ayrık görüş bildirmiştir.
Davacı taraf, haksız rekabet iddiasının temelini, internet alan adı olarak kullandığı ve tanınır hale getirdiğini ileri sürdüğü —— ibaresine dayandırmaktadır. Bu nedenle öncelikle uyuşmazlığın çözümü için davacının alan adı olarak kullandığı ibarenin marka vasfına sahip olup olmadığı, marka vasfına sahipse tanınır olup olmadığının tespiti gerekmektedir. Ancak markanın tanınmışlığı vb.markasal hakka ilişkin bu hususlar Mahkememizin görevi alanına girmemektedir. Ortada tescilli bir marka bulunmadığından bilirkişi heyetine marka uzmanı eklenerek bu konuda haksız rekabet yönünden sınırlı bir inceleme yapılmıştır.
Davacının alan adı olarak kullandığı —— ibaresi, —– satışı yapan herkesin kullanımına açık vasıf/cins/tür belirten tanımlayıcı birer ibare olan —— ibarelerinin birleşiminden oluşmaktadır. Bilirkişi raporunda ayrıca, —– alıcı kitlesinin bilinç düzeyi yüksek kişilerden oluştuğu, tarafların satışa sunduğu ürünleri karıştırma ihtimali bulunmadığı belirtilmiştir. Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, davalının —– hesabındaki benzer kullanımının haksız rekabet olmadığı kanaatine varılmış, açıklanan nedenlerle rapordaki ayrık görüşe ve davacı vekili tarafından sunulan uzman görüşüne itibar edilmemiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 54,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye harcın terkin sınırı altında kaldığından alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan ——- vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, verilen gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde —— Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yasa yolu açık açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.