Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1085 E. 2023/902 K. 09.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/1085 Esas
KARAR NO: 2023/902
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 29/12/2022
KARAR TARİHİ: 09/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili firma ile davalı şirket arasında yapılan taşıma sözleşmesi uyarınca; müvekkili firmanın 04.04.2022 – 14.10.2022 tarihleri arasında davalı firmaya ait ürünlerin lojistik işlerini yaparak nakliyesini gerçekleştirdiğini, nakliye hizmetinin karşılığı olarak ise takibe dayanak olan faturaları davalı şirkete kestiğini, (sözleşmenin imzalı örneğinin davalı firmada mevcut olduğunu, müvekkili tarafından ulaşılamadığını), müvekkilinin ekteki faturalardan anlaşılacağı üzere davalı şirkete sözleşme uyarınca nakliye hizmeti sağladığını ancak davalının ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediğini, müvekkilinin nakliye hizmetine başladığı Nisan ayından itibaren (2022) düzenli olarak davalı şirketin muhasebe birimi ile mutabık oldukları miktar üzerinden fatura kestiğini, her ay ——- için ödemek zorunda kaldığı ——– yansıtma bedeline ilişkin ve nakliye hizmet bedeline ilişkin fatura düzenlediğini, davalı tarafından hizmet bedellerinin müvekkilinin ——- Bankası nezdindeki ——- numaralı hesabına gönderildiğini, ancak davalı firmanın ödemelerini eksik ve düzensiz şekilde yaptığını, davalının ödeme yükümlülüğünü yerine getirmemesi üzerine müvekkilinin mağdur olduğunu, tarafların karşılıklı fesih beyanı ile sözleşmenin feshedildiğini, davalının 14.10.2022 tarihinde 52.622,00 TL bakiye borcu bulunduğu hususunda fesih sözleşmesine de not düştüğünü, cari alacağı da ödenmeyen müvekkili tarafından taraflar daki cari hesap uyarınca, bakiye alacağı yönünden ——E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından ödenmesi gereken promosyon alacağının, ne ——- bedellerinin, ne de nakliye hizmet bedellerinin ödenmediğini, yapılan icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak salt davayı uzatma ve alacağı sürüncemede bırakmak maksadıyla itiraz edildiğini, davalı/borçlunun borca ilişkin haksız ve dayanaksız itirazlarının kabulünün mümkün olmadığını, ekteki belgeler-fatıuralarla borcunun sabit olduğunu, ticari defter ve belgelerin, faturaların ve gerekirse banka kayıtlarının incelemeleri ile de bu hususun açıkça anlaşılabileceğini, dava konusu icra takibinde faturalara işleyecek faizin sözleşme fesih tarihi olan 14.10.2022 tarihinden itibaren işletildiğini, fesih yazısında davalı şirketin vadesi geçmiş bakiye alacaktan haberdar olduğunun anlaşılmakta olduğunu, kaldı ki hizmet sözleşmesi uyarınca aydan aya aylık hizmet bedelinin muaccel olacağının aşikar olduğunu, bu nedenle cari hesap ekstresine konu sözleşme ve faturalarda belirtilen 14.10.2022 tarihi dikkate alınmak suretiyle işleyecek ticari temerrüt faizinin hesaplanması ve faiz alacağı yönünden de itirazın iptaline karar verilmesi gerektiğini belirterek, fazlaya ilişkin tüm talep, dava ve şikayet hakları saklı kalmak kaydıyla; davalı/borçlu tarafından ——- E. sayılı dosyasına yapılan haksız ve mesnetsiz itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı/borçlu aleyhine, alacağın % 20’sinden az olmamak kaydıyla icra-inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından müvekkili şirket aleyhine ——– E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını ve davaya konu bahse konu işbu icra takibine yasal süresi içerisinde itiraz edildiğini ve takibin durdurulduğunu, müvekkilinin davacı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını, yalnızca fatura düzenlenmiş olmasının ve bu faturaların ticari defterlere işlenmesinin alacağın varlığını ispata yeterli olmadığını, faturanın tek taraflı bir işlem ile herkes tarafından düzenlenebilen bir belge olduğunu, Yargıtay İçtihatları doğrultusunda da tek başına fatura düzenlenmiş olmasının ve bunların cari hesaba işlenmesinin alacağın varlığının ispata yeterli olmadığını belirterek, fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydı ile haksız mesnetsiz davanın reddine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi ile en az % 20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile Davacı ile davalı arasında bulunan taşıma sözleşmesi kapsamında davacının bakiye alacağına ilişkin davalı adına düzenlenen fatura borcunun davalıdan tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.Vergi Dairelerine yazılan müzekkerelere cevap verildiği, müzekkere yazı cevaplarının dosya arasına alındığı görüldü.Dosyamız arasına alınan ——– Esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin 11/11/2022 tarihinde başlatıldığı davalının süresinde 17/11/2022 tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.Davacının; borçlu tarafından yapılan itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür. Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.7155 sayılı Kanun’un 20. Maddesi ile eklenen 5/A maddesi uyarınca arabuluculuk başvurusunda bulunulmuştur. arabuluculuk son tutanağında icra dosya borcunun ödenmesi hususunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin arabuluculuk son tutanağı dosya arasına alınmıştır. Dosya Mali Müşavir Bilirkişiye tevdi edilerek aldırılan bilirkişi raporunda özetle ;Davacının incelenen 2022 yılına ait işletme defterinin açılış ve kapanış onayının yasal süresi içerisinde yapılmış olduğu, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu, defter kayıtlarının bi doğruladığı, davalının 2022 yılına ait ticari defterlerinin davalı tarafından ibraz edilmediği için incelenemediğini, davacının ticari defter kayıtları ile davalının ticari defter kayıtlarının karşılaştırılamadığı, davalının ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresinde yaptırılıp yaptırılmadığı, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulup tutulmadığı, defter kayıtlarının birbirini doğrulayıp doğrulamadığı, davalının defterlerindeki kayıtların davacının ticari defter kayıtlarına aykırı olup olmadığı ile ilgili bir tespit yapılamadığı, ayrıca icra takibine konu alacağın dayanağı olan faturaların davalının ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı ile ilgili de bir tespit yapılamadığı, davalıya ait 2022 yılına ilişkin Form BA Görüntüleme Ekranında bulunan tablonun incelenmesinde; davacının isminin bulunduğu satırda icra takibine konu alacağın dayanağı olan davacı tarafından düzenlenen 10 adet faturanın da aralarında bulunduğu 12 adet e-Arşiv Faturaya ilişkin bilgilerin yer aldığı, “Veri Kaynağı” sütununda “E-Belge” açıklamasının bulunduğu, bu açıklamadan icra takibine konu alacağın dayanağı olan 10 adet e-Arşiv Faturanın davalı tarafından ilgili ayda bağlı olduğu vergi dairesine BA formu ile bildirilmediği, ilgili satırdaki verinin ——– Başkanlığı’nın sisteminden alındığının anlaşılmakta olduğu, bu faturalar 2021 yılının Temmuz ayına ilişkin dönemden sonra düzenlenen e-Arşiv Fatura olduğu için bildirim yapma yükümlülüğünün bulunmadığı, Davacının 2022 yılına ait işletme defterinin incelenmesinde; davacı işletme defteri tuttuğu ve işletme defterinde düzenlenen faturalar karşılığında yapılan tahsilatlar yer almadığı için davacının davalıdan alacağının bulunup bulunmadığının, varsa tutarının davacının işletme defteri kayıtlarından tespit edilmesinin mümkün olmadığı, ancak icra takibine konu alacağın dayanağı olan 10 adet faturanın davacının 2022 yılına ait işletme defterinde kayıtlı olduğu, davacı tarafın 49.622,00 TL asıl alacak ve 656,64 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 50.278,64 TL takip tutarı üzerinden başlatmış olduğu icra takibine davalı fından itiraz edilmesi üzerine açmış olduğu itirazın iptali davasında davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline karar verilmesini istediği, harca esas dava değerini 50.278,64 TL olarak gösterdiği, yönündeki görüşünü belirten raporunu mahkememize sunmuştur. Dava dilekçesi, 10.08.2023 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile yapılan değerlendirmede, davacı ile davalı arasında cari hesap ilişkisinin olduğu ,davacının ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede ,davacının usulüne uygun tutulmuş defterlerine göre, davalıdan 49.622,00 TL alacağının olduğu,davacının davalıyı takipten önce temerrüde düşürmediği görüldüğünden faiz talebinde bulunamayacağı, , davalının verilen süreye rağmen defterlerini ibraz etmediği,HMK’nın 222/3. maddesinde şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiğinin belirtildiği,davalının defterlerini ibraz etmemesi karşısında davacının, usulüne uygun defter kayıtları ile, alacağının ispatlandığı kanaatine varıldığından davanın kısmen kabulüne ,alacak likit olduğundan icra inkar tazminatı verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının DAVASININ KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE Davalının ——– E. sayılı dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE, takibin 49.622,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren bu bedele avans faizi uygulanmasına,
Alacak likit olduğundan asıl alacağın %20si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 3.389,68-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 607,25-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 2.782,43-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 İkinci Kısım İkinci Bülüm) göre hesaplanan 17.900,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre vekalet ücreti red edilen miktarı geçemeyeceğinden 656,64-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 80,70-TL Başvuru Harcı, 607,25-TL Peşin/nisbi Harcı, olmak üzere toplam 687,95TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ,
6-Davacı tarafından yapılan; 2.000,00-TL Bilirkişi ücreti, 57,00-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 2.057,00-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 2.030,14-TL lik kısmanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
7- Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise karar kesinleştikten sonra istek halinde yatıran taraflara iadesine,
8-Dava şartı olan arabuluculuk görüşmeleri neticesinde ——— Arabulucu Başvuru Nolu dosyada taktir olunan 3.120,00-TL ücretin kısmen kabul kısmen red oranı dikkate alınarak 3.079,25 TL’lik kısmın davalıdan, 130,75 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde ——— Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/11/2023