Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/100 E. 2023/553 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/100 Esas
KARAR NO:2023/553
DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:08/02/2022
KARAR TARİHİ:15/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin cari hesap ekstresi ve içeriği faturalar kaynaklı davalıdan olan alacağının tahsili için——–dosyası ile başlatılan ilamsız icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak üzere davacı lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkili arasında bir ticari ilişki kesilen faturanın sehven kayıtlarına işlendiğini, hatanın fark edilmesiyle iade faturası düzenlendiğini, davacının daha sonra kestiği faturaların yasal süresi içinde iade edildiğini savunarak, davanın reddine, %20’den az olmamak üzere davalı lehine kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER:Davacı vekili dava dilekçesinde;——–yev. nolu ihtarnamesi, taraflar arasındaki tüm ticari defterler ve belgeler, bilirkişi incelemesi, keşif ve tanığa dayanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde delil olarak;—– sayılı dosyası, faturalar ve cari hesap ekstreleri, ihtarnameler, ticaret defteri kayıtları, bilirkişi incelemesi, tanık ve yemine dayanmıştır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından antrepo hizmet bedeli faturasına dayanarak davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine davalı tarafın süresinde itirazı üzerine İİK 67.maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içinde açılmış itirazın iptali davasıdır.
İİK 67/1.maddesine göre “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.”
Davaya konu ——- dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine——- bedel, antrepo hizmet bedeli konulu faturanın tahsili talebiyle ilamsız takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış, mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan 02/09/2022 tarihli bilirkişi raporunda; davaya konu takip dayanağı faturanın davacının defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının ticari defterlerinde yer almadığı tespit edilmiştir.
Takibe konu alacak fatura alacağıdır. Fatura akdin kurulumuna değil, ifasına ilişkin belge olduğundan faturaya dayalı alacak talebinde bulunmak için öncelikle sözleşmesel ilişkinin kanıtlanması gerekir. Bu nedenle faturaya dayalı alacağın ispatı kural olarak davacıya aittir. Davalı taraf, antrepo hizmetine konu gönderinin kendileriyle ilgisinin olmadığını, bu nedenle antrepo faturasından sorumlu olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Ancak davacı tarafından —— tarihli dilekçede, “Firmamız adına gümrüğünüzce tescilli ——- nolu antrepo beyannamesi muhteviyatı eşyalarımızın gümrüğe terk edilerek imha işlemlerinin yapılmasi için gerekli izin verilmesi hususunda emir ve müsaadelerinizearz ederiz” denilerek söz konusu eşyanın kendilerine ait olduğu kabul edilmiştir.
Tarafların ticari defterleri incelendikten sonra gümrük kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, gümrük müşaviri ve dış ticaret uzmanı bilirkişi tarafından hazırlanan 13/05/2023 tarihli bilirkişi raporunda; gümrükte işlem gören beyannamede, bahse konu eşyaların sahibinin net olarak gözüktüğü, gümrükleme işlemi için beyannamenin —-nolu hanesinde mal sahibi olarak belirtilen —, gümrükleme şirketine vekaletname verdiği, davalının — kapsamında imhası ve imhasına kadar oluşan —— ardiye ücretlerini ödemekle yükümlü olduğu belirtilmiştir. Bilirkişi raporu; fennî sıhhati haiz, dosya kapsamı ile uyumlu, denetime elverişli bulunduğundan hükme esas alınarak, 68.217,44-TL’lik asıl alacak yönünden itirazın iptali ve takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Davaya konu icra takibinde takip öncesi işlemiş faiz talebinde bulunulmuştur. İcra takip tarihinden önceki dönem için temerrüt faizine hükmedilmesi TBK’nın 117.maddesi koşullarına bağlı olup icra takip tarihinden önce davalıya temerrüt ihtarı gönderilmesi gerekir. Davacı, ——— y.sayılı ihtarnamesi ile davalıya, 7 gün içinde antrepodaki malları almasını ve hizmet bedelini ödemesini ihtar etmiş, ihtarname 19/08/2021 tarihinde tebliğ edilmiştir. Ancak ihtarnamede, ödenmesi gereken hizmet bedelinin miktarı belirtilmemiştir. Bu nedenle usulüne uygun bir temerrütten bahsetmek mümkün olmadığından, takip öncesi işlemiş faiz yönünden itirazın iptali talebi yerinde görülmemiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde icra inkar tazminatı; davalı vekili cevap dilekçesinde kötü niyet tazminatı talep etmiştir. İİK’nın 67/2.maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için İİK’nın 67.maddesindeki itirazın iptaline özgü dava şartlarının yanında, davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Davalı lehine kötü niyet tazminatına hükmetmek için reddedilen kısım bakımından davacının takip yapmakta kötü niyetli olduğunun ispatı gerekir.
İtirazın iptaline karar verilen asıl alacak yönünden davalının itirazı haksız, alacak likit olduğundan, itirazın iptaline karar verilen 68.217,44-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Davanın reddine karar verilen takip öncesi işlemiş faiz yönünden, davacının takip yapmakta haksız olduğu ispat edilemediğinden, davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabulü, kısmen reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
1—— sayılı dosyası üzerinden yapılan takipte, davalı-borçlunun; 68.217,44-TL asıl alacak miktarına yaptığı itirazın iptali ile, takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek avans faizi ile birlikte takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-İtirazın iptaline ve takibin devamına karar verilen alacak miktarı 68.217,44-TL’nin %20’si oranında (13.643,88-TL) icra inkâr tazminatının davalı-borçludan alınarak davacı alacaklıya verilmesine,
3-Şartları oluşmadığından davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
4-Alınması gereken 4.659,93 TL karar harcının, davacı tarafından yatırılan 823,43 TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.836,50 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 5.131,50 TL yargılama gideri, 823,43 TL peşin harç, 80,70 TL başvuru harcı toplamı 6.035,63 TL’nin davanın ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 6.027,33 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, arta kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davanın kabulü yönünden davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 10.914,79 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
8-Davanın reddi yönünden davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 93,92 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
9-Tarafların dava şartı olması nedeniyle başvurdukları ———görüşmeler neticesinde belirlenen 1.560,00 TL’nin davanın ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 2,14 TL’sinin davacıdan, bakiye 1.557,86 TL’sinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
10-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı davanın kabulüne karar verilen kısmı yönünden gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde—–Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yasa yolu açık açık olmak üzere, davanın reddine karar verilen kısmı yönünden miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.15/06/2023