Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/920 E. 2023/224 K. 02.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/920 Esas
KARAR NO : 2023/224

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2021
KARAR TARİHİ : 02/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıya meyve sebze satışına ilişkin olarak çok sayıda fatura düzenlediğini, müvekkilinin edimini ifa etmesine rağmen davalının ödeme yapmadığını, alacağının tahsili için —–sayılı dosyası ile başlatılan ilamsız icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak üzere davacı lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi vermemiştir.
DELİLLER :
Davacı vekili dava dilekçesinde delil olarak; faturalar,—— sayılı dosyası , ticari defterler, yemin, bilirkişi incelemesi, tanık ve sözleşmeye dayanmıştır. Davalı cevap dilekçesi vermediğinden delil bildirmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından faturaya dayalı ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Davaya konu —–sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine cari hesap alacağının tahsili talebiyle 6.718,24-TL üzerinden ilamsız takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür. İİK 67/1.maddesine göre “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.”
Takibe konu alacak fatura alacağıdır. Fatura akdin kurulumuna değil, ifasına ilişkin belge olduğundan faturaya dayalı alacak talebinde bulunmak için öncelikle sözleşmesel ilişkinin kanıtlanması gerekir. Bu nedenle faturaya dayalı alacağın ispatı kural olarak davacıya aittir.Tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, davalı taraf ticari defterlerini ibraz etmemiş, mali müşavir tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda; davacının 2021 yılına ait yevmiye defteri ve defteri kebirinin incelenmesinde; davacının davalıdan yevmiye defteri ve defteri kebir kayıtlarına göre, takip dayanağı-takip talebine ekli faturalardan dolayı takip tarihi itibarıyla 6.718,24-TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Davalı taraf defterlerini verilen kesin süreye rağmen ibraz etmemişse de, davacı envanter defterini ibraz etmediği için HMK m. 222/3 uyarınca davacının sunmuş olduğu defter kaydı lehine delil olarak kabul edilmemiştir. Takip dayanağı olarak icra dosyasına cari hesaba konu 16 adet fatura ile 16 adet irsaliye ibraz edilmiştir. İrsaliyelerin teslim alan bölümlerinde isim imza bulunmaktadır. Bu durumda mahkemece, irsaliyeller üzerindeki imzanın davalı ya da çalışanlarından birine ait olup olmadığı hususunda davalıya takip dayanağı irsaliyeli faturaları da eklemek suretiyle isticvap davetiyesi çıkarılıp belge altındaki imzaların davalı yetkilisine veya çalışanına ait olup olmadığının sorulup tespit edilmesi gerekmektedir (—— Bu nedenle davalının isticvabına karar verilerek, 16 adet sevk irsaliyesinin birer sureti isticvap davetiyesine eklenerek, davetiye üzerine; “belirlenen gün ve saatte ekte fotokopisi bulunan sevk irsaliyelerine konu ürünleri teslim alıp almadığınız konularında isticvap olunmak üzere hazır bulunmanız, geçerli bir özrünüz olmaksızın gelmediğiz veya gelip de sorulara cevap vermediğiz takdirde, isticvap konusu vakıaları ikrar etmiş sayılarak, ekte fotokopisi bulunan 16 adet sevk irsaliyesine konu ürünleri teslim almış sayılacağınız” şeklinde ihtaratın yazılmasına rağmen davalı duruşmaya katılmamıştır. Davalı davetiyede belirtilen gün ve saatte duruşmaya gelmeyerek beyanda bulunmamış olduğundan isticvaba konu hususlar davalı tarafından ikrar edilmiş, dolayısıyla irsaliyelere konu malların davalıya teslim edildiği kabul edilerek karar verilmesi gerekir. (Aynı doğrultuda —–) Açıklanan nedenlerle faturalar toplamı asıl alacak üzerinden davalının itirazının iptaline karar vermek gerekmiş, davalının takipten önce temerrüde düşürüldüğüne dair delil ibraz edilmediğinden işlemiş faiz yönünden itirazın iptali talebi yerinde görülmemiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talep etmiştir. İİK 67/2.maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için İİK 67.maddesindeki itirazın iptaline özgü dava şartlarının yanında, davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. İtirazın iptaline karar verilen fatura toplamı alacak likit olduğundan itirazın iptaline karar verilen alacağın %20’si oranında davacı lehine icra inkar tazminatına karar vermek gerekmiştir.Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile—— Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan takipte davalı-borçlunun itirazının iptali ile, takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek avans faizi ile birlikte takibin devamına,
2-İtirazın iptaline ve takibin devamına karar verilen 6.718,24-TL’nin %20’si oranında (1.343,64-TL) icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 458,92 TL karar harcının, davacı tarafından yatırılan 81,15 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 377,77 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 1.792,50 TL yargılama gideri ile 81,15 TL peşin harç, 59,30 TL başvuru harcı toplamı 1.932,95 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 6.718,24-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Tarafların dava şartı olması nedeniyle başvurdukları—–Arabuluculuk Bürosu —–dosya no’lu görüşmeler neticesinde belirlenen 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
8-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.