Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/904 E. 2022/880 K. 11.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/904 Esas
KARAR NO : 2022/880

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/02/2017
KARAR TARİHİ : 11/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkiline ait bulunan ——– plakalı aracın —- tarihinde —— sevk ve idaresinde iken kazaya karıştığını, sürücü ——– başında küçük bir yara oluştuğunu, olay yerine —– gelene kadar evinin yakın olması nedeniyle yarayı yıkamak için evine gittiğini, evi ile kaza yerinin arasının 500 metre olduğunu, olay yerine polis intikal ettiğinde müvekkili ..—–görevli memura sürücünün evine kadar gittiğini beyan ettiğini ve bu beyanın zapta geçildiğini, sürücünün tekrar olay yerine döndüğünde alkol ölçümünün yapıldığını ve kanında alkole rastlanmadığını, müvekkiline ait bulunan araçta —–hasar oluştuğunu,——- kapsamında davalıya müracaat edildiğinde hasar tazminatının ödenmediğini, ancak TTK 1282 maddesi uyarınca rizikonun teminat dışı kaldığının ispat yükümlülüğünün davalı … kuruluşunda olduğunu, anlatılan nedenlerle davalı borçlunun —- esas sayılı dosyasına yapmış olduğu haksız itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, alacağın %20 sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ————- sözleşmesinden kaynaklanan tazminat talebinin zaman aşımı süresinin iki yıl olduğunu huzurdaki davanın zaman aşımına uğradığını, davacı yanın hakkı olmayan bir edimin ifasını talep ettiğinden davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını, davacı yanın talebinin sigorta teminatı kapsamı dışında olması nedeniyle müvekkili şirket tarafından reddedildiğini, müvekkili şirket tarafından düzenlenen —–olarak kullanılması durumunda poliçenin hükümsüz olduğunun belirtildiğini, kasko poliçesi genel şartlarında olay yerini terkin teminat dışı zararlar olarak belirtildiğini, kaza tespit tutanağında sürücü firar olarak belirtildiğini, bu durumda sürücünün olay yerini terk ettiği ve hasarın teminat dışında kaldığının açık olduğunu, kazada yaralanma olduğuna dair bir belge bulunmadığını, herhangi bir sağlık kurumu yerine eve gidilmesi tercih edildiyse can güvenliğinden bahsedilmesinin mümkün olmadığını, dosya içeriğine sunulan araştırma raporunda—– olay yerine sonradan gidip sürücü rolü üstlendiğinin tespit edildiğini, huzurdaki davada ispat yükünün davacıya geçtiğini, gerçekleşen rizikonun teminat içerisindeymiş gibi ihbar edilmesi halinde ispat yükünün sigortalıya geçeceğini, davacının olay yerini haklı nedenlerle terk ettiğini iddia etmesi nedeniyle bunu ispat etmesi gerektiğini, talep edilen tazminat tutarının yüksek olduğunu, davacının faiz talebinin haksız olduğunu, açıklanan nedenlerle haksız ve dayanaksız davanın reddinin gerektiğini cevaben iddia etmektedir.
Mahkememizce verilen —–sayılı kararı—– ilamıyla kaldırılmakla, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılarak yargılamaya devam olunmuştur.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile —– açılan sigorta ilişkisinden doğan maddi alacak için başlatılan icra takibine itirazın iptali davasından ibaret olduğu görüldü.
Davalı … şirketine yazılan müzekkerelere cevap verildiği, müzekkere yazı cevaplarının dosya arasına alındığı görüldü.
Dosyamız arasına alınan —— Esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin 10/02/2017 tarihinde takip başlatıldığı ödeme emrinin davalı/borçluya 14/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği davalının süresinde 20/02/2017 tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının; borçlu tarafından yapılan itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
Dosya bilirkişi heyetine tevdi edilerek aldırılan bilirkişi raporunda özetle ; Davacıya ait bulunan —– araçta dava konusu —- tarihli kaza nedeniyle oluşan katma değer vergisi dahil —- hasar onarım bedeli tespit edilmiştir. Davacı tarafın —– başlatılan icra takibindeki katma değer vergisi dahil ——– araç hasarı onarım bedelinin piyasa koşullarında miktar olarak kadri marufunda olduğu tespit edildiğini,—– Genel Şartları A.5. Teminat Dışında Kalan Zararlar başlığı A.5.10 maddesi gereğince sürücünün tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme veya can güvenliği nedeniyle ayrılma halleri dışında olay yerini terk etmiş olması hasarın poliçe teminat kapsamında değerlendirilemeyeceği, ayrıca —– ——- belirtilen özel şart gereğince —–aracın 1 günlük kiralama yapılmış olması nedeniyle hasarın poliçe teminat kapsamında değerlendirilemeyeceği görüş ve kanaatine varıldığına ilişkin bilirkişi raporunu mahkememize sunmuşlardır.
Dava dilekçesi ,dosyaya celbedilen belgeler ,—— Karar sayılı ilamı ve tüm dosya kapsamı ile birlikte yapılan değerlendirmede ;Davanın, — poliçesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla sigortalı tarafından —- aleyhine başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davası olduğu ,davaya konu olayın teminat harici bırakılmış olduğundan bahisle mahkememizce davanın reddine dair verilen karar, kaza yerinden ayrılmanın rizikoyu teminat harici bırakmayacağı,ispat yükünün davalı tarafta olduğu Kasko Genel Şartları A.5. Teminat Dışında Kalan Zararlar başlıklı maddenin 5.4 ve 5.5 nolu bendlerdeki ihlaller nedeniyle sürücünün kimliğinin tespit edilmesini engellemek amacıyla kaza yerinden ayrılındığı olgusunun ispatının davalı tarafa ait olduğu göz önünde bulundurularak, öncelikle, hasar dosyasının tamamı davalı … — getirilerek hasar ihbarına konu olayın ne şekilde cereyan ettiğinin bildirilmiş olduğunun araştırılması, gerekirse bu konuda davacı vekiline de ispat imkanı tanınması, bu şekilde hasar ihbarının olay tarihinden ne kadar zaman sonra ve ne şekilde yapıldığının tespit edilmesi, bu doğrultuda tespit edilecek olayın ihbar edildiği tarih ve şekline göre, dosya kapsamında bulunan kaza tespit tutanağı ile diğer bilgi ve belgelere ters düşen bir durum olup olmadığı/olağan akışa açıkça aykırılık bulunup bulunmadığı ile doğru ihbar mükellefiyetinin yerine getirilip getirilmediği değerlendirildikten sonra ispat külfetinin yer değiştirip değiştirmediği belirlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle kaldırıldığı,Bu kapsamda hasar dosyasının celbedilerek dosyanın bilirkişi heyetine tevdii edildiği,denetime elverişli olduğu için hükme esas alınan 08.08.2022 tarihli bilirkişi raporunda da işaret edildiği üzere , —- plakalı —- aracın hava yastıklarının patlamış olduğu, kaza akabinde Trafik ekiplerinin aranarak haber verilmediği, —- şirketi müşteri hizmetlerine de ihbar edilmediği, olay yerinden sürücünün ayrılarak duş almak için evine gittiği, sürücünün beyanlarından kendini iyi hissetmemesi, başında hafif kanama olması nedeniyle olay yerinden ayrıldığını beyan ettiği ancak hastaneye gidilmediği, park halinde hasar gören araç sahiplerinin olaydan sonra 2-3 dakika sonra ikametlerinden olay yerine indiğini beyan etmesi nedeniyle———-beyanında belirtildiği şekilde mağdur araç sahiplerinin olay yerinde olmadığı beyanının uygun olmadığı, kaza akabinde sürücü olduğunu beyan eden —– tarafından değil de mağdur araç malikleri tarafından Trafik ekiplerine hasarın ihbarının yapıldığı ve tutanağa trafik ekiplerinde sürücünün olay yerinde olmaması nedeniyle “sürücü firar” olarak tanzim edildiği, trafik ekipleri tutanağı tanzim ettikten sonra olay yerine gelinerek sürücünün —– olduğunun beyan edildiği görüldüğü,—- tarafından da yapılan araştırmada; — kardeşlerin kaza anında birlikte olmadıkları cep telefonu görüşme kayıtlarının beyanlarıyla uyumlu olmadığının tespit edildiğinin görüldüğü,hava yastıkları patlayacak kadar ağır hasar gören bir aracın olay yerinde bırakılması, hasarın emniyet görevlilerine ihbar edilmemesi ve ayrıca can güvenliği hariç olmak üzere beyan edildiği şekilde başında kanama olan bir kişinin hastane yerine evine giderek duş almasının hayatın olağan akışı içerisinde mümkün olamayacağı dolayısıylaTTK’nın 1447. maddeleri doğrultusunda; sigortalının ihbar ettiği şekilde gerçekleşmediği ve sigortalının, rizikonun gerçekleştiğine dair doğru ihbar mükellefiyetinin kasten yerine getirmediği, sigortalının teminat dışında kalan bir hususu teminat içindeymiş gibi talep ettiği bu nedenle de dava konusu hasarın poliçe teminat kapsamında değerlendirilemeyeceği, kaldı ki ; Dava dosyasına yer alan davacı …—–beyanında aracını 1 günlüğüne—– kiraya verdiği,——- beyanında aracını 1 günlüğüne kiraladğı ve dava dosyasında —– kiralama sözleşmesinin yer aldığı sözleşmenin açıklama kısmında 1 günlük kiralama olduğunun belirtildiği ,Davalı …. tarafından tanzim edilen ———–teminat, aracın kullanım şeklinin “——” olduğu beyanına istinaden verilmiştir. Kullanım şekli ——– olarak beyan edilmiş olan ——— araç, hiçbir şekilde——— olarak veya bunların dışında kalan taşımacılıklarda kullanılamaz. Sigortalı aracın kısa süreli —- kullanılıyor olduğunun tespit edilmesi veya ——- bunlar dışında kalan taşımacılıkta kullanmasının tespit edilmesi durumunda tazminat ödemesi yapılmayacaktır.” özel şartı gereğince kasko sigortalı aracın —-yapılmış olması nedeniyle her ——- hasarın poliçe teminat kapsamında değerlendirilemeyeceği anlaşıldığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 80,70-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 180,00-TL’nin yatıran tarafa iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden —- maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5- Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise karar kesinleştikten sonra yatıran taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.