Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/881 E. 2023/43 K. 12.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/881 Esas
KARAR NO: 2023/43
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 20/12/2021
KARAR TARİHİ: 12/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket sigortalısına ait —- müvekkilinin sigortalısı olan — plakalı araca çarpması sonucu, ödenen hasar bedelinin davalılardan için —— başlatılan ilamsız icra takibinin davalıların itirazı üzerine durduğunu, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak üzere davacı lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı —— vekili cevap dilekçesinde özetle; ortada sigorta şirketinin rücu yapmasını gerektirecek bir durum olmadığını, davacı tarafından sunulan tek taraflı faturaların bağlayıcılığı olmadığını, alacağın likit olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —— vekili cevap dilekçesinde özetle; meydana gelen hasar ile kazanın uyumsuz olduğunu ilerisavunarak, davanın reddine, %20’den az olmamak üzere davalı lehine kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Davacı vekili dava dilekçesinde delil olarak; poliçeler, eksper raporu, — hasar dosyası,—— sayılı icra takip dosyası, bilirkişi incelemesi, tanık ve yemine dayanmıştır.
Davalı —– vekili vekili cevap dilekçesinde deliller kısmına yer vermemiş, dilekçe ekinde —— fotokopisini ibraz etmiştir.
Davalı —– vekili cevap dilekçesinde, deliller kısmına yer vermemiş, delil bildirmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ——- davacının sigortalısına ait aracın hasar onarım bedeli için ödediği bedelin, davalılardan rücuen tahsili talebiyle davalılar aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
6102 sayılı TTK’nin 1472 maddesi uyarınca rücu davası açılabilmesi için sigortacı ile sigortalı arasında bir sigorta sözleşmesinin mevcudiyeti, sigortacının bu nedenle sigortalısına bir ödeme yapmış olması ve sigortalının zarar sorumlusuna karşı dava hakkının bulunması gerekir.
Davaya konu ——sayılı dosyası —–üzerinden celbedilmiş, incelenmesinde; davacı tarafından davalılar aleyhine,
— tarihinde gerçekleşen trafik kazası sonucu sigortalı —- sigortalı aracın uğramış olduğu zararın kazada kusurlu bulunan —- plakalı araç sürücüsü ve aracın sigortacısından rücuen tazmini talebi” ile —-işlemiş faiz olmak üzere toplam —– üzerinden ilamsız takip başlatıldığı, davalıların itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
—- tarihli maddi hasarlı trafik kaza tespit tutanağının incelenmesinde; davaya konu trafik kazasının; davalı — idaresindeki —— aracın park halindeki —– plakalı park halindeki araca çarpması sonucu meydana geldiği, davalı ——yukarıdan gelirken sağa dönüş yaparken direksiyon hakimiyetimi kaybedip park halindeki araca çarptım” şeklinde beyanda bulunarak imzaladığı görülmüştür.
Davalı —— plakalı aracın aracın maliki olup, diğer davalı ——- aracın —– sigortacısdıdır.
Dava dilekçesi ekinde ibraz edilen—–ödeme belgesinin incelenmesinde; —-plakalı aracın —— dönemi için sigortalandığı görülmektedir.
Dava dilekçesi ekinde ibraz edilen ödeme belgelerinin incelenmesinde; davacının dava dışı sigortalısına —- tarihinde—–ödediği, — tarihinde ise tamir yapan şirkete —- ödediği, servis ödeme listesinde ödenen paranın — araç için ödendiğinin yazılı olduğu, böylece davacının sigortalı aracın onarım bedeli için toplam —- ödeme yaptığı anlaşılmıştır.
Trafik konusunda uzman makine mühendisinden alınan —— tarihli bilirkişi raporunda;
-Davalı sigorta şirketine trafik sigortalı — plaka nolu —- sürücüsü——olayda %100 oranında kusurlu olduğu,
-Davacı sigorta şirketine —- plaka nolu —- kaza nedeniyle toplam zarar ve ziyanının —- olup, davalı tarafa sigortlı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olması nedeniyle, davalıların bu bedelin tamamından sorumlu olacağı, ancak talep—– olduğundan, bu bedelden sorumlu olacakları,belirtilmiştir.
Ödeme tarihi ile takip tarihi arasındaki işlemiş faiz hakim tarafından hesaplanabileceğinden, usul ekonomisi de dikkate alınarak;
– —- tarihinde ödenen — takip tarihi olan —- tarihine kadar işlemiş yasal faizi ——- tarihinde ödenen paranın — takip tarihi olan—- tarihine kadar işlemiş yasal faizi —– olarak hesaplanmış olup, bu miktar takipte talep edilen ———-, hesaplanan miktarın üzerindedir.
Bilirkişi raporu; fennî sıhhati haiz, dosya kapsamı ile uyumlu, denetime elverişli bulunduğundan hükme esas alınarak davalıların itirazlarının iptaline karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talep etmiştir. İİK’nın 67/2.maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için İİK 67.maddesindeki itirazın iptaline özgü dava şartlarının yanında, davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir.
——– sayılı kararında; “Genel bir kavram olarak ‘likid (liqiude) alacak” “tutarı belli (muayyen), bilinebilir, hesaplanabilir alacaktır”. Likit bir alacaktan söz edilebilmesi için; ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilecek durumda olması gerekir. Bu koşullar yoksa, likit bir alacaktan söz edilemez” denilmiştir.
Davaya konu trafik kazasındaki kusur durumu ve hasar onarım bedelinin tespiti için, bilirkişi incelemesine ihtiyaç duyulmuş olup, alacak likit değildir. Bu nedenle şartları oluşmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KABULÜNE,
1——- sayılı dosyası üzerinden yapılan takipte davalı-borçluların itirazlarının iptali ile; takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yasal faizi ile birlikte takibin devamına,
2-Şartları oluşmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine
3-Alınması gereken 827,99 TL karar harcının, davacı tarafından yatırılan 146,39 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 681,60 TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 1.596,50 TL yargılama gideri, 146,39 TL peşin harç, 59,30 TL başvuru harcı toplamı 1.802,19 TL’nin davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Tarafların dava şartı nedeniyle başvurdukları——- nolu görüşmeler neticesinde belirlenen 1.320,00 TL’nin davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
7-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı ——- vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.12/01/2023