Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/743 E. 2022/871 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/743 Esas
KARAR NO: 2022/871
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 26/10/2021
KARAR TARİHİ: 10/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının müvekkili ile yapılan anlaşma doğrultusunda aldığı ürün —-nedeniyle —- cari hesap borcunu ödemediğini, alacağın tahsili için ——dosyası ile takibe geçildiğini, müvekkilinin numuneyi hazırlamasına rağmen davalının son anda anlaşmadan vazgeçmesi nedeniyle, icra takibindeki fatura bedeli üzerinden değil, uğranılan zarar —— talep ettiklerini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak üzere davacı lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; —- başlatılan icra takibinde —– talepte bulunulamayacağını, davacının ürün analiz bedeli ve e teknik hizmet bedeline ilişkin kestiği faturaların iade edildiği, kesilen faturalar kapsamında müvekkiline herhangi bir hizmet verilmediğini, —- imzalanan sözleşmenin—- faaliyette delil olarak kullanılamayacağını, taraflar arasında ücret konusunda hiçbir yazışma yapılmadığını savunarak, davanın reddine, %20’den az olmamak üzere davalı lehine kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Davacı vekili dava dilekçesinde delil olarak; —– faturalar, ——–anlaşmasına dayanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde delil olarak;—– fatura itirazına konu ihtarname, ticari defterler, bilirkişi incelemesi ve yemine dayanmıştır.
DELİLLER :
Davacı vekili dava dilekçesinde delil olarak; ——- dosyası, arabuluculuk tutanakları——— dayanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde delil olarak;—— numaralı fatura itirazına konu ihtarname, ticari defterler, bilirkişi incelemesi ve yemine dayanmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından faturaya dayanarak davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
İİK 67/1.maddesine göre “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.”
Davaya konu —– dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine —– fatura, —- işlemiş faiz olmak üzere toplam —- tahsili talebiyle ilamsız takip yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Takibe konu alacak fatura alacağı olup, fatura akdin kurulumuna değil, ifasına ilişkin belge olduğundan faturaya dayalı alacak talebinde bulunmak için öncelikle sözleşmesel ilişkinin kanıtlanması gerekir. Bu nedenle faturaya dayalı alacağın ispatı kural olarak davacıya aittir.
İtirazın iptaline konu icra dosyasındaki takip talebinde borcun sebebi olarak; —– bedelli, analiz bedeli ve teknik hizmet bedeli konulu faturaya dayanılmıştır.
Dava dilekçesinde netice-i talep bölümünde, itirazının iptaline, takibin devamına karar verilmesi talep edilmiş, dilekçe içeriği ve netice-i talep kısmındaki beyanlar arasında çelişki bulunması nedeniyle,—- tarihli ön inceleme duruşmasında, davacı vekilinden HMK’nın 31.maddesi uyarınca, icra takibinde “Diğer —- şeklinde gösterilen borcun sebebinin, fotokopisini ibraz ettiği —- bedelli fatura mı olduğu sorulmuş, davacı vekili; “takibe konu —- fotokopisi ibraz edilen —– faturadır” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Taraflar arasında——yılında—— bulunduğu konusunda ihtilaf yoktur. Taraflar arasındaki ihtilaf takip dayanağı faturaya konu akdi ilişkinin olup olmadığı, davacının davalıya fatura konusu olan analiz ve teknik hizmet bedeli hizmetini verip vermediği konusundadır.
Mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan —- tarihli bilirkişi raporunda; Davacının takip konusu fatura alacağına ilişkin ticari defter kayıtları ve dosya kapsamında sunulan diğer deliller irdelendiğinde; davacının —— takip tarihi itibariyle kendi defterlerinde —– tutarında alacaklı gözüktüğü, davalının ise—– ilişkin ticari defterlerinin ibraz edilemediği için incelenemediği belirtilmiştir.
Ticari defter incelemesine karar verilen— tarihli duruşmada, “bilirkişi incelemesi için belirlenen günde ticari defterlerini ibraz etmez ise, ticari defterlere dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağının ihtarına, bir tarafın usulüne uygun şekilde tutulmuş ticari defterlerini ibraz edip diğer tarafın ibraz etmemesi halinde HMK 222/3.maddesi uyarınca defterlerini ibraz edenin usulüne uygun tutulmuş ticari defterlerinin sahibi lehine delil kabul edileceğinin ihtarına” karar verilerek taraf vekillerine ihtarat yapılmasına rağmen davalı taraf, takip dayanağı —— tarihli faturanın incelenmesi için gerekli olan —– defterlerini mahkemeye ibraz etmediğinden, davacının sunmuş olduğu defter kaydı lehine delil olarak kabul edilerek, takip dayanağı fatura yönünden davacının davalıdan alacaklı olduğu kabul edilmiştir.
Cevap dilekçesinde açıkca yemin deliline dayanan davalı tarafa yemin hakkı hatırlatılmış, davalının davacıya yemin teklifi üzerine davacı şirket yetkilisi —- tarihli duruşmada usulüne uygun yemin ederek; “..bana gösterdiğiniz fatura konusu olan analiz bedeli ve teknik hizmet bedeline konu hizmetleri davalı şirkete verdik. Biz davalı şirket yetkilisi—– yılından beri tanırız. Fatura konusu hizmeti vermemize rağmen bedelini ödemediler. Neden ödemedikleri konusunda bilgim yoktur” şeklinde beyanda bulunmuştur. Bu nedenle takip dayanağı fatura tutarı ——asıl alacak yönünden takibin devamına karar vermek gerekmiştir. Takipten önce TBK’nın 117.maddesi uyarınca davalının temerrüde düşürüldüğü ispatlanamadığından, takip öncesi işlemiş faiz yönünden itirazın iptali talebi yerinde görülmemiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde icra inkar tazminatı, davalı vekili cevap dilekçesinde kötü niyet tazminatı talebinde bulunmuştur. İİK 67/2.maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için İİK 67.maddesindeki itirazın iptaline özgü dava şartlarının yanında, davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Davalı lehine kötü niyet tazminatına hükmetmek için reddedilen kısım bakımından davacının takip yapmakta kötü niyetli olduğunun ispatı gerekir.
Davaya konu icra takibi tek bir faturaya dayandığından fatura bedeli yönünden alacak likit olup, itirazın iptaline karar verilen fatura bedeli olan asıl alacak yönünden davacı lehine icra inkar tazminatına karar vermek gerekmiştir.
Davanın reddedilen kısmı olan takip öncesi işlemiş faiz yönünden, davacının takip yapmakta kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından, reddedilen kısım yönünden davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
1—— sayılı dosyası üzerinden yapılan takipte, davalı-borçlunun; —– alacak miktarına yaptığı itirazın iptali ile, takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek ticari avans faizi ile birlikte takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-İtirazın iptaline ve takibin devamına karar verilen alacak miktarı ——– %20’si oranında —- icra inkâr tazminatının davalı-borçludan alınarak davacı alacaklıya verilmesine,
3-Şartları oluşmadığından davalının icra kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
4-Alınması gereken 3.377,95 TL karar harcının, davacı tarafından yatırılan 524,08 TL peşin harç, 360,17 TL tamamlama harcı toplamı 884,25 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.493,70 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 1.368,00 TL yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 1.306,48 TL’si ile 524,08 TL peşin harç, 360,17 TL tamamlama harcı, 59,30 TL başvuru harcı toplamı 2.250,03 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, arta kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davanın kabul oranı dikkate alındığında davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
8-Davanın ret oranı dikkate alındığında davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 2.328,57 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
9-Tarafların dava şartı olması nedeniyle başvurdukları ——- görüşmeler neticesinde belirlenen 1.320,00 TL’nin davanın ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 1.260,64 TL’sinin davalıdan, bakiye 59,36 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
10-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı davanın kabulüne karar verilen kısmı yönünden gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde ——— Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yasa yolu açık açık olmak üzere; davanın reddine karar verilen kısmı yönünden miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.10/11/2022