Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/71 E. 2021/312 K. 30.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/71 Esas
KARAR NO : 2021/312

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 29/01/2015
KARAR TARİHİ : 30/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:——– adresinde bulunan sitede, müvekkili şirket nezdinde —– olduğunu, sigortalı ——- bulunan—— dairesindeki ——-su deposundan taşan suların, asansör kuyusu içerisine süzülerek asansörlerin ağırlıklı olarak elektrik ekipmanlarına zarar vermesi sonucu davaya konu hasar meydana geldiğini, sigortalı blokta yapılan ekspertiz raporunda “Hasarın ———- makine dairesinde bulunan ——– deposunda meydana gelen taşma sonucunda, taşan suyun —— dairesinden çıkarak yatayda katla ilerlemesi, merdiven boşluğundan alt kata inmesi ve daha sonra asansör önüne gelerek asansör çukurunun içerisine İlerleyerek asansörün muhtelif elektronik aksamlarına zarar verdiği, meydana gelen sızıntının su deposunun kendisinden olmadığını, su seviyesini algılayarak depoya ana depodan veya şebekeden su basılmasını sağlayan şamandıranın görevini tam olarak yapmaması nedeniyle sürekli olarak depoya su basılması sonucunda gerçekleştirildiğinin anlaşıldığını» su deposu içerisinde yer alan —– sistemini temin ederek montajını yapan —- firmasının meydana gelen hasardan sorumlu tutulacağım”nın belirtildiğini» eksper tarafından yapılan inceleme sonucunda sigortalı blokta tespit edilen hasar nedeniyle toplam 93.539,00-TL hasar tazminatının, 22.04.2014 tarihinde müvekkili şirket tarafından ödendiğini, meydana gelen hasarın —– arızasından kaynaklandığından söz konusu hasar nedeniyle sorumluluğu bulunan davalı ——gelen zararın tazmini için başvuruda bulunduğunu fakat ödeme yapılmadığını, bütün bu nedenlerle, müvekkili sigorta şirketinin teminatsız olarak İhtiyati tedbir talebinin kabulünü, fazlaya ilişkin tüm talep ve dava haklarının saklı kalması kaydıyla, toplam 93.539,00-TL tazminatın ödeme tarihi olan 22.04.2014 tarihinden itibaren İşleyecek avans faizi, harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretiyle birlikte, davalılardan tahsilini talep etmiştir.
SAVUNMA :Davalı savunmasında özetle:——–adresinde bulunan sitenin davacı sigorta şirketi tarafından, ————– adına sigortalandığını, davacı sigorta şirketinin, sigortalısına yaptığını iddia ettiği ödemeyi, sigortalı tarafından imzalanmış geçerli bir ibraname ile kanıtlayamadığını, bu nedenle kanıtlanamayan bu davanın reddi gerektiğini, mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre sigorta priminin ilk taksitinin poliçenin imzalandığı 13,07.2007 tarihinde ödendiğini, arıza olayının gerçekleşmesinden sonra ödemenin yapıldığını, bu durumda davalının sorumluluğunun olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiğini,——- tarafından hazırlanan ekspertiz raporunun da hiçbir bağlayıcılığının bulunmadığını ve davacının davasını kanıtlayıcı bir belgeyi dosyaya sunamadığını, davaya konu hasarın meydana gelmesinde müvekkili şirketin herhangi bir kusuru bulunmadığım, müvekkile süresinde yapılmış bir ayıp ihbarı da bulunmadığını, bu nedenle hasar sebebiyle meydana gelen zararlardan müvekkili şirketin sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, davacının iddialarının aksine müvekkili şirketin üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini, ayıpsız ve tam olarak — sistemini temin ettiğini ve montajını gerçekleştirdiğini, geçici ve kesin kabul tutanaklarını düzenleyerek sistemi teslim ettiğini, ayrıca davacı tarafından dosyaya sunulan arıza formlarının da müvekkil şirketin yokluğunda düzenlenmiş olduğunu ve kabul etmediklerini, davacının iddiasının aksine davacı tarafından müvekkili şirkete ulaştırılan herhangi bir rücu yazısı bulunmadığını, bütün bu nedenlerle, davacının sigortalısına yapmış olduğu bir ödemenin bulunmaması, dosyaya sunulan ibranamenin sigortalı dışında 3. şahıs bir şirket tarafından düzenlenmiş olması, davacının sigortalısına halef olduğunu gösterir delil bulunmaması, müvekkili şirket tarafından yapılan ayıp olmadığının kabul tutanakları ile sabit olması iddia edilen hasarın bedelinin tespitinin müvekkilinin yokluğunda tek taraflı yapılması nedeniyle hasar tarihinden çok sonra düzenlenmesi nedenleriyle, haksız, usul ve yasaya aykırı davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana bırakılmasını talep ettiği,
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, niteliği itibariyle hasar bedelinin tazmini istemine ilişkindir.
Davacı sigorta şirketi ile dava dışı——– bulunduğu, poliçe kapsamındaki taşınmazlar su deposundan taşan suların —- içerisine süzülerek elektrikli ekipmanların zarar görmesi şeklinde hasar meydana geldiği, rizikonun meydana gelmesi nedeniyle davacı sigorta şirketi tarafından dava dışı sigortalısına 22.04.2014 tarihinde toplam 93.539,00 TL hasar tazminatının ödendiği ve hasarın meydana gelmesinde kusurlu olduğu iddiasıyla rücu istemiyle bu davanın açıldığı görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne dair verilen kararın istinafı sonucunda, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi—-. Hukuk Dairesinin —- Karar sayılı ilamı ile, “…davacının halefiyete dayalı olarak açtığı rücuen tazminat davasının Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği gözetilerek, mahkemenin görevsizliği nedeni ile davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği… ” yönündeki kararı uyarınca mahkememizin görevsizliğine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının dava dilekçesinin görev yönünden reddi ile karar kesinleştiğinde DOSYANIN GÖREVLİ ————NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
2-HMK.’nun 20.maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli —— Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine
3-HMK.’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine ,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde dosyanın ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına,
Dair, davacı ile davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.