Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/689 E. 2022/842 K. 01.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/689 Esas
KARAR NO:2022/842

DAVA:Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ:07/10/2021
KARAR TARİHİ:01/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalılar hakkında—–sayılı dosyasıyla geçilen icra takibine karşı takip tarihi itibariyle 120.000,00-TL’ye kadar itirazlarının iptali ile takibin devamına, % 20 dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına, masrafların davalılar üzerine bırakılmasına, avukatlık ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça dayanılan hesap özetleri, hesap kat ihtarları ve ihbarnamelerin müvekkillere tebliğ edilmediğini, davacı tarafından borç miktarının tek taraflı ve sübhektif olarak hesaplandığını, davacı tarafça dayanılan hesap özetleri, hesap kat ihtarları ve ihbarnamelerin borçluya ve davalı kefillere tebliğ edilmediğini, kefalet borcunun muaccel olmadığını, davacı tarafından talep edilen icra inkar tazminatı haksız ve hukuka aykırı olduğunu, kötüniyetle ve haksız başlatılan takip nedeniyle davacı taraf aleyhine kötüniyet tazminatının hükmedilmesi gerektiği ve davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, İİK m. 67/2 uyarınca hüküm kurulacak meblağ üzerinden %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Taraflar dilekçelerinde, icra takibini, sözleşmeleri, ihtarnameleri, hesap özetlerini, kefalet sözleşmesini, banka defter ve kayıtlarını delil olarak göstermiştir.
Davaya konu —— Sayılı dosyası dosyaya eklenmiştir. Dosyanın incelenmesinde; davacı tarafından davalılar—– aleyhine—– Şubesine ait —– numaralı Kredi dayanak gösterilerek 115.687,63 TL asıl alacak ve ferileri toplamı 124.457,66-TL üzerinden ilamsız takip yapıldığı, ödeme emrinin davalı ——-11/05/2021 tarihinde tebliğ edildiği, her iki borçlu adına 05.05.2021 tarihinde itiraz edildiği görülmüştür.
Davacı vekili tarafından ibraz edilen kat ihtarnamelerin davalılar ve dava dışı şirkete tebliğ edilemediği görülmüş, bankacı bilirkişiden 05/07/2022 tarihli bilirkişi raporu alınmış ve taraflara tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine, davalı tarafın süresinde itirazı üzerin, İİK 67.maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içinde açılmış itirazın iptali davasıdır. İİK 67/1.maddesine göre “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.”
Taraflar arasındaki Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesi İrdelendiğinde;
Banka kayıtları üzerinde inceleme yetkisi verilen bankacı bilirkişi —– tarafından hazırlanan raporda; davacı banka ile dava dışı —– arasında, 08/05/2014 tarihinde 300.000-TL limitli Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi imzaladığı 27/08/2019 tarihinde kredi sözleşmesinde 100.000 TL limit artırımı yapıldığı davalıların kredi sözleşmesi ve limit artırım sözleşmesine müteselsil kefil olarak imza attıkları anlaşılmıştır.Davacıların borcun muacceliyetine ilişkin itirazları incelendiğinde;
Dosyada mübrez belgeler ve iihtarname incelendiğinde 17/03/2021 tarihi itibari ile hesap kat edilmiştir. Hesabın kat edilmesi, kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın muacceliyeti için yeterli olup ayrıca kefillere ihtarın tebliği şartı aranmaz. Tebligat borçlunun temerrüdü ile ilgili bir husustur. Bu itibarla kat ihtarının alacağı muaccel hale getirdiği ve ayrıca ihtarın kefile tebliğinin gerekmediği, kefiller açısından takibin yapılabileceği bununla birlikte önceden ihtar olmadığından davacıların takip tarihi olan 03/05/2021 tarihi itibari ile temerrüde düştükleri anlaşılmıştır.
Faiz Hususu İrdelendiğinde; 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 88 ve 120 maddelerinde temerrüt faizine sınırlamalar getirilmiştir. Yürürlük Kanunun 7. Maddesine göre söz konusu hüküm 01/07/2012 tarihinden önce başlatılmış takiplerde de uygulanacaktır. Ancak 6102 sayılı TTK’nun 8. Maddesine göre ticari işlerde faiz serbestisi ilkesi geçerlidir. Ticaret Kanunu Borçlar Kanuna göre daha özel bir kanundur. Aynı tarihte yürürlüğe giren bu özel kanunlar arasındaki farklı nitelikteki hükümler söz konusu olduğundan daha özel nitelikteki 6102 sayılı TTK hükümlerinin dikkate alınarak faiz oranının belirlenmesi gerekir. Mahkememizce Türk Borçlar Kanunu’nun 88. ve 120. Maddesindeki sınırlamaların uyuşmazlıkta uygulanamayacağı taraflar arasındaki kredi sözleşmesi hükümlerinin uygulanması gerekeceği düşünülmüştür.Dava dışı asıl borçlu ile davacılar arasında imzalanan Kredi Sözleşmelerindeki hükümler uyarınca, bankacı bilirkişi tarafından taksitli kredi için talep edilebilecek faiz oranının %26,28 olarak tespit edildiği, taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesinin temerrüde ilişkin maddesi gereğince asıl alacağa takip tarihinden itibaren ilgili oranın 2 katı olan %52,56 nın uygulanması gerektiği anlaşılmıştır.
Kredi sözleşmesine dayanılarak yapılan takiplerde alacak hesabı yapılırken; Kredi sözleşmesindeki hüküm nedeniyle davacı bankanın kayıt ve belgelerinin esas alınması hesabın kat edildiği tarih itibariyle davacı banka alacağının belirlenmesi bu miktara kat tarihinden temerrüt tarihine kadar akdi faiz ve faizin gider vergisi hesaplanıp kapitalize edilerek temerrüt tarihindeki asıl alacağın bulunması, bu alacağa takip tarihine kadar temerrüt faizi ve—- işletilerek takip tarihindeki toplam alacak miktarının bulunması, takip tarihinden sonra yapılan ödemeler var ise bunların öncelikle masraf ve faizlere mahsubunun yapılması ve dava tarihindeki alacak miktarının belirlenmesi gerekir. Bu genel açıklamalar doğrultusunda somut uyuşmazlık irdelenmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporuna göre ;
Takip tarihi itibariyle davacı bankanın davalıdan; 114.098,93 TL asıl alacak, 3.914,73 -TL işlemiş faiz, 195,74 TL —— 109,45 TL ihtiyati haciz karar harcı, 910,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam 119.228,85-TL talep edebileceği belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu fennî sıhhati haiz, dosya kapsamı ile uyumlu, denetime elverişli ve Yargıtay’ın konu ile ilgili içtihatları ile uyumlu bulunduğundan hükme esas alınarak, bilirkişi raporundaki hesaplamalar doğrultusunda davaya konu icra takiplerinde davalının itirazının iptaline karar verilmiştir. İİK 67/1.maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir
Davacı vekili dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talep ettiği, ticari kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacaklar yerleşik Yargıtay kararları uyarınca likit kabul edildiğinden, İİK’nun 67.maddesi gereğince, davaya konu her iki icra dosyasında kabul edilen miktar yönünden itirazın iptaline karar verilen alacak miktarının %20’si oranında davacı lehine icra inkâr tazminatına hükmedilmiştir.
Açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kısmen kabulü ile; davalıların —–Esas sayılı dosyasına yaptıkları itirazın 114.098,93-TL asıl alacak, 3.914,73-TL işlemiş faiz, 195,74-TL —–, 109,45-TL ihtiyati haciz karar harcı ve 910,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti yönünden İPTALİ ile; takibin bu bedeller üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %52,56 oranında faiz uygulanmasına,
2-Alacak likit olduğundan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 8.144,52-TL karar harcının peşin alınan 1.427,01-TL harçtan mahsubu ile bakiye 6.717,51-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarfolunan 1.072,00-TL yargılama gideri, peşin alınan 1.427,01-TL harç toplamı 2.499,01-TL’nin davanın kabul ret oranına isabet eden 2.482,95-TL’sinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı lehine —–vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı lehine —– vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Dava şartı olması nedeniyle taraflarca başvurulan —– nolu arabuluculuk görüşmeleri neticesinde belirlenen 1.320,00-TL ücretin kısmen kabul kısmen red oranı dikkate alınarak 1.311,52-TL’lik kısmın davalıdan, 8,48-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
8-Kullanılmayan masrafların talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.