Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/625 E. 2022/239 K. 24.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/625 Esas
KARAR NO: 2022/239
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 05/05/2016
KARAR TARİHİ: 24/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkil yüklenici firma—- iki yıl boyunca garanti hizmeti verilmesi hususlarında sözleşme yapıldığını, yapılan sözleşme gereği yüklenici — firmasının, kendi edimini eksiksiz ve kusursuz olarak yerine getirmiş olduğu, yapılan işin karşılığı olarak —- irsaliye numaralı faturayı düzenlediğini, söz konusu faturanın vade — olmasına karşın fatura bedeli davalı/borçlu ödenmemiş olduğunu, bu nedenle fatura bedelinin takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık değişen oranlarda avans faizi ile birlikte tahsili için —- dosyası ile borçlu aleyhine icra takibine girişilmiş olduğunu beyanla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesinde özetle: müvekkili Davalı — şirketinin, —- yüklenicisi olduğunu, yüklendiği iş kapsamında ————- verilmesi İçin davacı—- imzalamış olduğunu, — sözleşme konusu ürünlerin kabulü, iş sahibi idarenin— —- kabul tutanağını imzalaması ile gerçekleşeceğini, ödemenin de yine iş sahibi idarenin müvekkili — ödeme yapmasını müteakip iki gün içerisinde yapılacağının hüküm altına alınmış olduğunu, ancak icra takibi tarihi itibarı ile, sözleşmeye konu kapıların kabulünün iş sahibi idarece henüz yapılmamış olduğunu ve sözleşme konusu işe dair ödemenin henüz müvekkili — yapılmadığı dolayısıyla sözleşmeye göre alacak henüz muaccel olmadığı halde davaa —- önce işe ait fatura tanzim ederek müvekkili şirkete göndermiş, müvekkili şirketin faturayı “itiraz ile iade etmiş olduğunu, devamında davacı tarafın icra takibine girişmiş ve bu takibe müvekkili şirket tarafından haklı sebeplerle itiraz edilmiş olduğunu, ayrıca, yine taraflar arasında İmzalanmış——— garanti süresince oluşabilecek arızalara karşı davacının— gidermesi gerektiği halde bu yükümlülüğünü yerine getirmemiş olup kapılardaki sızdırmazlık sorunu bu gün itibarı ile dahi halen giderilmemiş olduğu, ——– verilmesi gerektiği halde henüz verilmemiş olduğu ,—-sonra kullanıcılara vermesi gereken eğitimlerin de henüz verilmemiş olduğu. tüm bu hususların davacı tarafa gere yolu ile defalarca bildirildiği halde sözleşmeye uygun tam ve eksiksiz ifanın gerçekleşmemiş olduğunu, iş sahibi idare tarafından da işin kabulü ve ödemesinin yapılmamış olduğunu, dolayısıyla sözleşmeye ve ekindeki teknik şartnameye uygun tam ve eksiksiz ifa söz konusu olmadığı ve sözleşmenin ödemeye ilişkin şartlan da gerçekleşmediği için icra takibi tarihi itibarı ile davacı lehine muaccel hale gelmiş bir alacağın söz konusu olmadığını, diğer taratan Borçlar Kanunun eser sözleşmesi düzenlediği —– gereği de sözleşme ile yükümlü olduğu edimi yerine getirmeyen tarafın karşı edimin ifasını talep edemeyeceğini, özet olarak davacı şirket edimlerini sözleşmeye uygun yerine getirmediğini ve sözleşmenin kabule ve ödemeye ilişkin şartlarının gerçekleşmemiş olması sebepleri ile davacının icra takibine haklı olarak itiraz edilmiş olduğundan, işbu itirazın iptali davası da haksız ve mesnetsiz olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin——-tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini, davalının vekaleti olmadığından vekalet ücretine hükmedilmemesini, dosyanın kapatılmasını ve artan gider avansının iadesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamesinin denetlenmesinde davadan feragate yetkisinin bulunduğu görüldü.
HMK’nun 307 – 309 ve devamı maddeleri gereğince feragat davayı kesin hüküm gibi sonuçlandıran, karşı taraf ve mahkemenin muvafakatına bağlı olmayan taraf işlemi olmakla; davanın feragat nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Alınması gereken 80,70 TL karar harcına karşılık peşin alınan 334,10 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 253,40 TL. harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından sarf olunan tüm yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirmediğinden, vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı tarafından yapılan 23,50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 24/03/2022