Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/620 E. 2022/854 K. 03.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/620 Esas
KARAR NO: 2022/854
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 13/09/2021
KARAR TARİHİ: 03/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalıdan olan alacağının tahsili için —— dosyası ile başlatılan ilamsız icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak üzere davacı lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edildiği, davaya cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili dava dilekçesinde delil olarak;——- nolu icra takip dosyası, müvekkili şirkete ait ticari defter ve kayıtlar, yemin ve bilirkişi incelemesine dayanmıştır.
Davalı cevap dilekçesi vermediğinden yasal süresi içinde delil bildirmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
İİK 67/1.maddesine göre “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.”
—–ayılı takip dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine cari hesap alacağının tahsili talebiyle asıl alacak ve işlemiş faiz toplamı —– üzerinden ilamsız takip yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Davaya konu takip, faturaya dayalı açık hesap alacağının tahsiline ilişkindir. Fatura akdin kurulumuna değil, ifasına ilişkin belge olduğundan faturaya dayalı alacak talebinde bulunmak için öncelikle sözleşmesel ilişkinin kanıtlanması gerekir. Bu nedenle faturaya dayalı alacağın ispatı kural olarak davacıya aittir.
Tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan— tarihli raporda, davacının —-yıllarına ait incelenen resmi defterlerinin sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, incelenen resmi defter ve belgelerinde, — icra takip tarihi itibarıyla —- alacaklı olduğu belirtilmiştir. HMK m. 222/3 gereği davalı tarafından da söz konusu ticari defterler mahkemeye ibraz edilmediğinden, davacının sunmuş olduğu defter kaydı lehine delil olarak kabul edilerek,—-asıl alacak üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiştir. TBK 117.maddesi uyarınca davalı takipten önce temerrüde düşürülmediği için takip öncesi işlemiş faiz yönünden itirazın iptali talebi yerinde görülmemiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talep etmiştir. İİK’nın 67/2.maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için İİK 67.maddesindeki itirazın iptaline özgü dava şartlarının yanında, davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Davaya konu alacak faturalardan kaynaklanan bakiye alacak talebine ilişkin olup, davalı tarafından hesaplanabilir olduğundan alacak likittir. Bu nedenle itirazın iptaline karar verilen alacağın %20’si oranında davacı lehine icra inkar tazminatına karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabulü, kısmen reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
1——- sayılı dosyası üzerinden yapılan takipte, davalı-borçlunun;—- asıl alacak miktarına yaptığı itirazın iptali ile, takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek avans faizi ile birlikte takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-İtirazın iptaline ve takibin devamına karar verilen alacak miktarı 2.115,01-TL’nin %20’si oranında (423-TL) icra inkâr tazminatının davalı-borçludan alınarak davacı alacaklıya verilmesine,
3-Alınması gereken 114,48 TL karar harcının, davacı tarafından yatırılan 59,30 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 55,18 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 1.158,50 TL yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 1.109,13 TL’si ile 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvuru harcı toplamı 1.227,73 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, arta kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 2.115,01-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Tarafların dava şartı olması nedeniyle başvurdukları ——– nolu görüşmeler neticesinde belirlenen 1.320,00 TL’nin davanın ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 1.263,74 TL’sinin davalıdan, bakiye 56,26 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
8-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.03/11/2022