Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/609 E. 2022/785 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/609 Esas
KARAR NO : 2022/785

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/09/2021
KARAR TARİHİ : 18/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan, davalıya ait, dava dilekçemiz ve delil listemiz ekinde sunulan listede belirtilen— plakalı araç ile gerçekleştirilen ihlalli geçiş nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla —Esas Sayılı dosyasından başlatılan icra takibinden inderilen ödeme emri, davalıya tebliğ edildiğini. Borçlunun, davacı şirkete borcu olmadığını öne sürmek suretiyle borcun tamamına itiraz ettiğini, İtiraz konusu alacak hakkında takibin devamı amacıyla işbu dava ikame edildiğini. Yapılan itiraz haksız ve yersiz olup itirazın iptali gerektiğini. İhlalli geçiş, davacı tarafından yapımı ve işletmesi üstlenilen otoyolun geçiş ücreti ödenmeksizin kullanılması anlamına geldiğini. Yasa gereği ihlalli geçiş vaktası ödemesiz geçiş anında tamamlanır ve ihlalli geçiş cezası ödemesiz geçiş anında kesinleştiğinin. Ancak yasada öngörülen 15 günlük yasal süresi içinde geçiş ücretinin ödenmesi halinde ihlalli geçiş cezası yine yasa hükmü gereği kendiliğinden terkin olduğunu. Davacı şirketin zorunlu olmamasına rağmen, 15 (on beş) günlük cezasız sürenin dolmasını müteakip, icra takibi başlatılmadan önce, ihlalli geçiş yapan araçların maliklerinin adreslerine “İhlalli Geçiş İhtarnamesi” göndererek geçiş ücreti ve ceza tutarının ödenmesini talep ettiğini. Zira; davacı şirketin Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurulmuş, ortakları yine özel hukuk hükümlerine tabi ticaret şirketleri olan bir özel hukuk tüzel kişisi olduğunu. Şirket’in özel hukuk hükümlerine göre kurulmuş bir —şirket olması ve ayrıca ilgili mevzuatta böyle bir şartın aranmaması nedeniyle resmi tebligat yapma ve bu tebligat ile karşı tarafı temerrüde düşürme yetkisini haiz olmadığı açıktır. Ayrıca Müvekkil Şirket bir kamu kurumu olmadığı için 6001 sayılı Kanun uyarınca tahakkuk ettirilen geçiş ücretinin 4 (dört) katı tutarındaki ceza da idari para cezası olmayıp Borçlar Kanunu tahtında özel alacak statüsündedir ve genel hükümlere göre araç sahibinden tahsil edileceği açıkça 6001 sayılı Kanunda düzenlendiğini beyan ederek yapılacak yargılama neticesinde davalının —-Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazının iptali ile takibin devamına, borçlu aleyhine yüzde yirmiden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına ve lehimize vekâlet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın her ne kadar dava dilekçesinde ihlalli geçişten kaynaklı olarak borcun olduğunu iddia etmekte ise de bunun kabulü taraflarınca imkün olmadığını. Nitekim davalı şirkettin — üzerine ticaretini sürdüren ve bütün ticari faaliyetlerini Türk Ticaret Kanunu hükümleri uyarınca basiretli bir tacir gibi çalışmalarını devam ettiren ve faaliyetlerde bulunan bir şirket olduğunu. Bu doğrultuda da— bakiyeleri otomatik banka talimatı uyarınca ödendiğini. —hesabına düzenli olarak ihlalli geçişe düşmeyecek şekilde gerekli yüklemeler banka tarafından yapıldığını. Davalı şirketin davacı tarafa hiçbir borcu bulunmadığını. Davacı tarafa geçişlerden kaynaklı olarak sisteme düzenli ödemeler yapıldığını. Davacının kendi sistemindeki hatalardan kaynaklı olarak borç görünmüş olabilir ya da yine davacının sistemsel hatasından kaynaklı ödemeler alınmamış olabileceğini böyle bir durumda da davalıya herhangi bir kusur yüklenemeyeceğini beyan ederek; fazlaya ilişkin alacağımız saklı kalmak üzere, davacı tarafından açılan haksız davanın reddine, reddedilen alacak tutarı üzerinden davacının her davalı adına ayrı ayrı olmak üzere 9020 den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava hukuki niteliği itibari ile davacının işletme hakkını elinde bulundurduğu otoyoldan davalının 09/08/2018 tarihinde ihlalli geçiş yapması sebebi ile geçiş ücreti ve ihlalli geçiş cezası tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.—- Esas sayılı dosyası getirtilerek dosyamız içerisine alınmıştır. Yapılan incelemede ödeme emrinin davalı borçluya 29/05/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 01/06/2021 tarihli dilekçesi ile takibe itiraz ederek takibi durdurduğu, duran takip üzerine 08/09/2021 tarihinde davanın açıldığı , itirazın ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır. Usulüne uygun taraf teşkili sağlanmış taraf delilleri toplanarak tahkikat aşamasında değerlendirilmiştir. Davaya konu İhlalli geçişler ihlal Geçiş bildirimi ile görüntülendiği ve dosyaya sunulduğu anlaşılmıştır. Davalı taraf araçların hesabında yeterli bakiye bulunduğu savunmasında bulunmuş dava konusu — plakaya bağlı — hesap özetleri dosyaya celp edilmiş, hesaplar üzerinde inceleme yapılması için dosya uzman bilirkişiye tevdi edilerek 04/08/2022 tarihinde hükme esas almaya elverişli olduğu anlaşılan bilirkişi raporu dosya içerisine alınmış, ihlalli geçiş bildirimine konu —plakalı aracın 08/08/2018 tarihinde — hesabında 27,10-TL bakiye bulunduğu, geçiş tarihinden önce 09/08/2018 tarihinde 150,00-TL bakiye yüklemesi yapıldığı, ihlalli geçişe konu otoyol ücretinin 174,20-TL olduğu, ihlalli geçiş saatinde—- hesabında 177,10-TL yeterli bakiyenin bulunduğu, ihlalli olduğu iddia edilen geçiş tarihinde eksi bakiyenin bulunmadığı, sonradan da dava konusu hesabın artı bakiyeye geldiği, takip tarihi itibariyle 09/08/2018 tarihli geçişten kaynaklanan borcun bulunmadığı anlaşıldığından itirazın iptali talebinin reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70-TL karar harcına karşılık peşin alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf olunan harç ve giderlerin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı lehine —göre hesaplanıp takdir olunan —- ücreti vekaletin davacı taraftan alınarak, davalı tarafa verilmesine,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,Dair, miktar itibariyle kesin olarak davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı