Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/607 E. 2022/684 K. 20.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/607 Esas
KARAR NO:2022/684

DAVA:Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı)
DAVA TARİHİ:08/09/2021
KARAR TARİHİ:20/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle davalılar ile davacı kendi aralarında ticari bir ilişkiye başlamaları üzerine—tarihli ortaklık sözleşmesini imza altına aldıkları, Sözleşmenin 2. Maddesinde, — hisse dağılımının —pay karşılığı— pay karşılığı —hisse,— pay karşılığı —hisse olduğunun imza altına alındığı, — tarihinde davalılardan—haksız ve mesnetsiz olarak; ortaklığı fesh ettiğini bildirmekle davacının şirket ile tüm ilişkisini kestiği, davacının—hisse oranındaki hiç bir hak ve alacağının ödenmediği, Taraflar arasındaki sözleşmesinin 4.5 maddesinde ” ortaklardan birinin ayrılması halinde bağımsız değerleme şirketinden rapor alınması veya alanında — heyetinden bağımsız değerlendirme raporu alınacağının düzenlendiği, —- tarihli ihtarname ile değerlendirme raporu alınması talep edilmesine rağmen, değerlendirme raporu alınmadığı, Şirket mevcudunun — alacak hak ve borçlar, şirket adına kayıtlı araçlar ile şirket hesaplarının bulunduğu —- hesapları ile şirket defterleri üzerinde yapılacak inceleme ile — tarihi itibari ile davacının hissesine düşen kar payı ,demirbaş ve mevcut durumun tespit taleplerinin olduğu, fazlaya dair haklar mahfuz kalmak üzere davacı hissesine düşen değerin tespiti şimdilik — ve belirlenecek değere —tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile tahsilinin talep ve dava etmiştir.Davalı— vekili dilekçesinde özetle,—- şirketlerde sorumluluk şirket tüzel kişiliğine ait olduğu, davacının “hisse değerinin tespiti ve tahsiline” ilişkin davasının davalıya yöneltilemeyeceği, kaldı ki davacı taraf anılan şirketin ortağı olmadığından ve şirket üzerinde herhangi bir hak ve alacağı da bulunmadığından söz konusu talebinin reddine karar verilmesi gerektiği, Davalının, dava dışı— tarihinde devraldığı, şirketteki tek yetkili ve ortak olduğu, davacının şirketin ortağı olmadığı, Kanuna göre —şirketlerin ortaklık sözleşmesinde ağırlaştırılmış şekil şartı arandığı, ortakların— onaylı imzalarının olmasının geçerlilik şartı olduğu, sözleşmedeki imzalar ve sözleşmenin kendisi —onaylı olmadığı, tescil ve ilan edilmediği için —tarihli ortaklık sözleşmesinin geçersiz ve yok hükmünde olduğu, belirtilerek davanın reddini etmiştir.
Dava, taraflar arasında adi ortaklık olup olmadığı, varsa ne şekilde oluştuğu, tarafların karşılıklı edimlerini yerine getirip getirmedikleri, adi ortaklığın fesih ve tasfiye şartları ile davacının tasfiye sonucu alacağa hak kazanıp kazanmayacağına ilişkindir.
Dosya kapsamına göre; davacı — arasındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi davasında tarafların tacir olmadığı ve bu hususun dosyada mübrez —yazısı ile sabit oyduğu bu nedenle nispi ticari dava sayılamayacağı gibi adi ortaklığın tasfiyesi Borçlar Kanunu hükümlerine göre yapılacağından mutlak ticari dava niteliğinde de olmadığı anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-HMK’nun 114/1-c maddesindeki dava şartı yokluğundan aynı yasanın 115/2 maddesi gereğince davanın usûlden REDDİNE, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğuna,
2-Karar kesinleştiği tarihten itibaren — hafta içerisinde Mahkememize başvuru halinde dava dosyasının görevli — Hukuk Mahkemelerine tevzii edilmesi için Tevzii Bürosuna gönderilmesine,
3-Görevsizlik kararından sonra davaya görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde devam edilmesi halinde yargılama giderlerine Asliye Hukuk Mahkemesince hükmedileceğinden, bu konuda HMK’nun 331/2. maddesi uyarınca şu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına,Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, verilen gerekçeli kararın tebliğinden itibaren — haftalık süre içerisinde — Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.