Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/554 E. 2021/944 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/554 Esas
KARAR NO: 2021/944
DAVA: İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 07/03/2016
KARAR TARİHİ: 24/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında davalıya ait —– taşınmazlarda yapılacak —- inşaatının tüm kaba inşaatının yapılması ve bunun gerektirdiği tüm diğer işlerin yapılmasına işine ilişkin—— imzalandığını, bu kapsamda müvekkilinin muhtelif şirketlerle taşeron sözleşmeleri imzaladığını ve ödemeler yaptığını, sözleşmeye uygun olarak bütün edimlerini yerine getirerek kaba inşaatı tamamladığını, kaba inşaat devam ettiği esnada tarafların ince inşaat işlerinin yapılmı konusunda şifahi olarak anlaştıklarını, müvekkilinin bu işi de tamamladığını, taraflar arasında —- hakediş tutanakları düzenlendiğini, bu keşif ve hakediş tutanakları konusunda mutabakat ve kabul olması üzerine alacakların ödenmesi için davalı/borçlu adına toplam miktarı —-adet fatura düznelenerek tebliğ edildiğini, faturalara itiraz olmadığını, ödeme yapılmaması üzerine davalı/borçlu aleyhine— dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin bir ay sonra tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürerek tebligatın iptali için——- sayılı dosyası ile dava açtığını, bu davanın kabul edildiğini ve hacizlerin kaldırıldığını, takibe itirazı nedeniyle takibin durduğunu belirterek davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin adresi Beşiktaş’ta olduğundan davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davanın itirazın iptali davası olduğunu ve temelini takibin dayanağı olan iki adet faturanın oluşturduğunu, dolayısıyla müvekkiline ait taşınmazın davanın konusu olmadığını, müvekkili şirketin bina projelerinin geliştirilmesi, satışa yönelik ——– getirilmesi suretiyle konut veya diğer amaçla kullanıma yönelik bina projelerinin —- faaliyetlerinde bulunduğunu, —–olduğunu, ayrıca —— faaliyetlerinde kullanmak ve kira geliri elde etmek üzere gayrimenkuller satın aldığını, —satın alınan gayrimenkuller üzerinde alışveriş ve ticaret alanlarını kapsayan———- geliştirildiğini ve bu proje kapsamında inşaat faaliyetlerine başlanılmasına karar verildiğini,—bulunan gayrimenkullerin —–lehine ipotek edildiğini, müvekkili ——- sağlık sorunları nedeniyle bu dönemde —–gelemediğini, tam zamanlı olarak şirkette bulunması ve işleri denetleyerek kendisine bilgi vermesi amacı ile —— görevlendirdiğini, bu kişinin, davacı şirket sahibi ile müvekkili şirket yetkilisini tanıştırdığını ve taraflar arasında ——mzalandığını, inşaat sürecinin bu kişilerce yürütüldüğünü, yine şirket muhasebe çalışanlarının bu kişilerin önerisi ile işe alındığını,——tarafından gelen ihtarlar ve başlatılan takipler sonrasında; müvekkili şirket yetkilisinin yokluğunda görevlendirdiği ——- davacı şirket sahibi tarafından şirketin kendi çıkarları doğrultusunda yönetildiğinin, gelirlerin şirket kasasına girmediğinin, ödemelerin yapılmadığının, şirketin asılsız borçlandırıldığının, inşaat işlerinin faturalarının ve/veya hakedişlerinin ——-olmadığının ve/veya fahiş rakamların yansıtıldığının alınan raporla tespit edildiğini, hakediş ve faturaların hata ve hile ile düzenlendiğini, gerçeği yansıtmadığını, —- ödeme yapıldığını, ayrıca davacı şirket sahibi ve —- tespit edildiğini, bu tutarların davacının talebinden mahsup edilmesi gerektiğini, kurun sözlşemede — üzerinden sabitlendiğini ve sözleşme bedelinin — belirlendiğini, sözleşmede kararlaştırılandan farklı şekilde yapılan hesaplama nedeniyle —-farkının oluştuğunu, kur farkından kaynaklanan alacağının takas ve mahsubunu talep ettiklerini, hakedişlerin sözleşmede yapılması kararlaştırılan işler yerine getirilmeksizin düzenlendiğini, davacı faturalarının gerçeği yansıtmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
—- takip dosyası celp edilerek incelendiğinde; davacı/alacaklı tarafından, davalı/borçlu aleyhine, —- alacak için başlatılan icra takibi olduğu, takibin kesinleştirilerek bir takım hacizlerin tatbik edildiği, davalı/borçlunun şikayeti üzerine —— tarihli ödeme emri tebligatının usulsüzlüğünün ve öğrenme tarihinin —- olduğunun tespitine, … ” karar verildiği, kararın kesinleştiği, davalı/borçlunun süresinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu, davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava; eser sözleşmesi nedeniyle düzenlenmiş fatura alacağına ilişkin olup, her ne kadar davalının adresi genel yetkili mahkeme ise de, sözleşmeden doğan davalarda HMK 10’a göre sözleşmenin ifa yeri, fatura alacağında BK 89’a göre alacaklının ikamet mahkemesi yetkili olduğundan yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Mahkememizden verilen —- ile;
” Davanın Kısmen Kabulü ile, davalının—— Asıl alacak üzerinden devamına, takipten itibaren asıl alacağa yasal faiz yürütülmesine, Alacak yargılamayı gerektirip likit olmadığından davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin reddine, ” karar verildiği, bu karara karşı davalı tarafça İstinaf yoluna gidildiği,
—— ile;
—-tarihi itibarıyla davalı şirketin iflasına karar verildiği; kararın istinaf edilmesi üzerine—— istinaf talebinin reddine karar verildiği ve —-sayılı kararı ile hükmün onanmasına karar verilerek yerel mahkeme kararının kesinleşerek —- tarihli sıra cetveli düzenlendiği ve —– tarihinde ikinci alacaklılar taplantısının yapılacağının karar altına alındığını tespit etmiş, Feri müdahil vekili tarafından davacı alacaklının iflas müdürlüğünce verilen karar uyarınca alacağının tamamının kabulüne karar verilmiş olması durumunu İstinaf kararında anlatmış, davalı tarafın İstinaf sebeplerine hiç değinmemiş, iflas kararı verilen davalı hakkında İİK’nun 194.maddesi ve ——- ilamından bahsederek” kararın kaldırılmasına karar vermiştir. İstinaf mahkemesi “davalı vekilinin istinaf taleplerinin kabulüne” demesine rağmen davalı vekilinin istinaf ettiği konuları kararda tartışmamıştır. İstinaf hakkı olmayan feri müdahilin beyanlarına dayanarak, mahkememizce—– tarihinde verilen itirazın kaldırılmasına ilişkin kararı, bu karardan sonra —— tarihinde verilen iflas kararına göre yeniden değerlendirilmesi için mahkememize göndermiş ise de; mahkememizde yapılan yarılama sırasında iflas kararı henüz verilmemiş olduğundan kurulan hükümde bu anlamda usulü bir yanlışlık ve eksiklik yoktur. Mahkememizce itirazın iptaline karar verildikten sonra davalının iflas etmiş olmasına göre davacı tarafından yapılacak işlem bu ilamla iflas masasına kayıt kabul talebinde bulunmak olacaktır. O aşamada itirazın iptaline karar veren mahkemenin yeniden yargılama yapması gerekmemektedir. Ancak İstinaf Dairesinin kaldırma kararları kesin olduğundan mahkememizce dava sanki Kayıt Kabul davasına dönüşmüş gibi yargılamaya devam edilmek zorunda kalınmış, iflas masası ile gerekli yazışmalar yapılmıştır.
Tensiben— müzekkere yazılmış, gelen cevaba göre; davacının mahkememizin—— Alacak kayıt kabul talebinde bulunduğu, iflas masasına alacağın tamamı kabul edilerek—- kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
—- usulüne uygun davetiye tebliğ edildiği, taraf teşkilinin sağlandığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili son celse duruşmadaki beyanında; alacak talebini iflas masasına kaydettirdiklerini ve kesinleştiğini bu nedenle bu davanın konusunun kalmadığını ve buna göre karar verilmesini talep etmiştir.
İflas masasınca bu davaya konu alacak isteminin masaya kayıt ve kabulüne karar verildiği ve davanın konusunun kalmadığı anlaşılmakla, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklana nedenlerle;
1-Konusu kalmayan davanın esası hakkında karar vermeye yer olmadığına,
2-Mahkememizin—– tarihli kararı ile davalı üzerine kayıtlı taşınmaza konulan ihtiyati tedbir kaldırılmış olmakla, yeniden karar verilmesine yer olmadığına, tedbirle ilgili alınmış olan teminatın tedbir nedeniyle açılan mahkememizin—– Esas sayılı dosyası ile bağlantılanarak yazı işleri müdürlüğünce gereğinin ifasına,
3-Alınması gereken 59,30 TL karar harcına karşılık peşin alınan 64.221,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 64.161,70 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair,davacı vekili ile feri müdahil —- vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.24/11/2021