Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/528 E. 2022/747 K. 06.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/528 Esas
KARAR NO : 2022/747

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/07/2021
KARAR TARİHİ : 06/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı/borçlu ile müvekkili şirket arasında abonelik sözleşmesi akdedildiğini, davalı/borçlu tarafından abonelik sözleşmesinden kaynaklanan ait bedellerin ödenmediğini, iş bu sebeple davalı hakkında—Esas sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını, davalı/borçlu tarafından takibe itiraz edilerek icra takibinin durdurulduğunu, borçlunun itirazının haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olduğunu, borçlunun iş bu itirazın kaldırılması amacıyla dava şartı arabuluculuk kanun yoluna başvurulduğunu, yapılan toplantı sonucu anlaşmaya varılamadığını, anlaşmama üzerine takibin devamının sağlanması için iş bu davanın ikame edildiğini, müvekkili şirketin davalı/borçludan olan alacağının elektrik borcunun ödenmemesinden kaynaklandığını, borca ve takibe dayanak faturaların elektrik kullanımına karşılık düzenlendiğini, söz konusu fatura bedellerinin ödemesinin halen gerçekleştirilmediğini, davalı/borçlunun itiraz dilekçesinde borca itiraz etmiş olsa da müvekkili şirket ile davalı/borçlu arasında imzalanan sözleşme ve ekleri incelendiğinde davalı/borçlunun ve sözleşmenin tarafının aynı kişi olduğunun, takip konusu fatura borçlusunun da davalı/borçlu olduğunun görüleceğini, Sayın Mahkemenizce yapılacak yargılama neticesinde ve müvekkili şirket kayıtları incelendiğinde alacağın varlığı ve miktarının sübut bulacağını, davalı/borçlunun itirazının haksızlığının ortaya çıkacağını belirterek, davalı/borçlunun —dosyasına yapmış olduğu haksız ve yersiz itirazın iptali ile takibin devamına, davalı/borçlu aleyhine hükmolunacak meblağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatı ödemeye mahküm edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Dava itirazın iptaline ilişkindir.
UYAP sisteminden dosyamız arasına alınan—–Esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin 21/02/2017 tarihinde başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 20/03/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalının süresinde 21/03/2017 tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır. Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
7155 sayılı Kanun’un 20. Maddesi ile eklenen 5/A maddesi uyarınca arabuluculuk başvurusunda bulunulmuştur. arabuluculuk son tutanağında icra dosya borcunun ödenmesi hususunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin arabuluculuk son tutanağı dosya arasına alınmıştır.Yapılan incelemede dava konusu icra takibinin 06/06/2014 – 20/08/2014 – 18/03/2015 ve 10/04/2015 tarihli fatura alacağına dayandığı, ilgili faturaların tarafların ticari defterlerinde bulunup bulunmadığının incelenmesi amacıyla mahkememizin 10/05/2022 tarihli celsesinde tarafların ticari defterlerinin incelenmesi için davacı ve davalı vekiline ihtaratlı kesin süre verildiği, bu kapsamda yapılan incelemelerde davacının 2015/2016 ve 2017 yıllarına ilişkin defterlerinin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmadığının—tarafından düzenlenen 25/08/2022 tarihli bilirkişi raporu ile tespit edildiği, davalı tarafça ticari defterlerin sunulmadığı, tek başına faturanın faturaya dayanak olarak gösterilen elektrik hizmetinin davalıya verildiğini ispatlamadığı, bu hususta ispat yükünün davacıya ait olduğu, fatura tarihine ilişkin ticari defterler usulüne uygun tutulmadığından davalının davacıya alacağının bulunup bulunmadığının tespit edilemediği, bu kapsamda dava dilekçesinde açıkça yemin deliline de dayanmamış olan davacının üzerine düşen ispat yükümlülüğünü yerine getiremediği anlaşıldığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70-TL karar harcına karşılık peşin alınan 59,30-TL harçtan mahsubu ile bakiye 21,40-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf olunan harç ve giderlerin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı lehine — hesaplanıp takdir olunan—-ücreti vekaletin davacı taraftan alınarak, davalı tarafa verilmesine,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.